Diyanet Başkan Yardımcısı Dr. Görmez, Taraf’a konuştu: Ruhban Okulu sorunu din özgürlüğü bağlamında çözülmeli. Azınlıklara kulak verilsin, sıkıntılar aşılsın.
Ortodoks cemaatinin kendi din adamlarını yetiştirmek için yeniden açmak istediği Heybeliada Ruhban Okulu konusuna Diyanet’ten destek geldi. Ruhban Okulu’nun açılması konusunu Diyanet İşleri Başkanı Murat Bardakoğlu ve Başkan Yardımcısı Dr. Mehmet Görmez, din özgürlükleri kapsamında değerlendirdi. Görmez, “Bir dini azınlığın kendi din adamını yetiştirme konusunda kendi çocuklarına din eğitimini verme konusunda herhangi bir sıkıntıyla karşılaşması kabul edilemez” dedi.
Azınlıklara kulak verilmeli
Taraf’a konuşan Diyanet İşleri Başkan Yardımcılısı Dr. Mehmet Görmez, Ruhban Okulu’nun açılıp açılmaması konusunda farklı görüşler olduğunu, ancak Diyanet’in konuyu tamamen din özgürlüğü açısından görmesi gerektiğini söyledi. Görmez’in konuyla ilgili görüşleri şöyle: “Konuyu siyasi, uluslar arası boyutu ve mütegallibiyet esası açısından değerlendirmemiz doğru olmaz. Ancak hem İslam dininin kendi evrensel değerleri, prensipleri açısından, hem de tarih boyunca bu topraklarda farklı dinleri farklı kültürleri yan yana yaşatma konusundaki tarihi tecrübesi açısından baktığımızda; hangi dine mensup olursa olsun bir dini azınlığın kendi din adamını yetiştirme konusunda, kendi çocuklarına din eğitimini verme konusunda, herhangi bir sıkıntıyla karşılaşması kabul edilemez.”
Yüzyıllardan beri farklı dinlerin kültürlerin bir arada yaşadığını söyleyen Mehmet Görmez, üç asır önce İstanbul, Bursa ve Edirne’de farklı dinlerin kendi teolojilerini geliştirme şansının olduğunu söyledi. Görmez, “Yüzyıllar sonra herhangi bir dini azınlık ‘bu konuda benim bir sorunum var’ diyorsa bizim onu mutlaka dinlememiz gerekiyor. Arka plan art niyetler vs. bizi çok fazla ilgilendirmiyor. Bizlerle birlikte yaşamaya karar vermiş bir dini azınlık ‘benim bu konuda sorunum var’ diyorsa onun sorununu hem idari mekanizmaların hem de toplumun dinlemesi gerekiyor” dedi.
Dünyada 11 Eylül’den sonra inanç özgürlüğünün bir güvenlik problemi haline getirilerek Müslüman azınlıkların büyük sıkıntılar yaşadığını ifade eden Görmez, “Bu sıkıntılar maalesef insan hakları raporlarına çok girmiyor. Ama bunlar girmiyor diye Müslüman ülkelerde yaşayan Hıristiyan azınlıklara aynı muamele yapılamaz” diye konuştu.
“Konu inanç özgürlüğü sorunu”
Diyanet İşleri Başkanı Murat Bardaoğlu da Türkiye’de Hıristiyan azınlıkların eşit vatandaşlar olarak eşit haklara sahip olduğunu söyledi. Bardakoğlu, “Bir yerde Hıristiyan bir toplum var da kilise yapmak istiyorsa ona yardımcı olmalıyız... Ruhban Okulu sorunu din özgürlükleri bağlamında konuşulup çözülmelidir” diye konuştu.
bende bir müslüman genci olarak soruyorum. bu din özgürlüğüyle ilgili kararı siz neye dayanarak aldınız isviçre örneğine dayanarak mı ? gazzede ki yada filistindeki yada afganistandaki, belkide papanın acıklamaları... sizi şiddetle kınıyor bu karardan vaz geçmenizi temenni ediyorum ve korkuyorum yarın ayasofya camii içinde faklı demecler cıkar diye burası müslüman bir ülke
müslüman kardeşlerime sesleniyorum lütfen diyanetin bu açıklamasını için diyanetin sitesin den sorumlulara bir mesaj da siz atın eğer haklı olduğumu düşünüyorsanız ?
Ortodoks cemaatinin kendi din adamlarını yetiştirmek için yeniden açmak istediği Heybeliada Ruhban Okulu konusuna Diyanet’ten destek geldi. Ruhban Okulu’nun açılması konusunu Diyanet İşleri Başkanı Murat Bardakoğlu ve Başkan Yardımcısı Dr. Mehmet Görmez, din özgürlükleri kapsamında değerlendirdi. Görmez, “Bir dini azınlığın kendi din adamını yetiştirme konusunda kendi çocuklarına din eğitimini verme konusunda herhangi bir sıkıntıyla karşılaşması kabul edilemez” dedi.
Azınlıklara kulak verilmeli
Taraf’a konuşan Diyanet İşleri Başkan Yardımcılısı Dr. Mehmet Görmez, Ruhban Okulu’nun açılıp açılmaması konusunda farklı görüşler olduğunu, ancak Diyanet’in konuyu tamamen din özgürlüğü açısından görmesi gerektiğini söyledi. Görmez’in konuyla ilgili görüşleri şöyle: “Konuyu siyasi, uluslar arası boyutu ve mütegallibiyet esası açısından değerlendirmemiz doğru olmaz. Ancak hem İslam dininin kendi evrensel değerleri, prensipleri açısından, hem de tarih boyunca bu topraklarda farklı dinleri farklı kültürleri yan yana yaşatma konusundaki tarihi tecrübesi açısından baktığımızda; hangi dine mensup olursa olsun bir dini azınlığın kendi din adamını yetiştirme konusunda, kendi çocuklarına din eğitimini verme konusunda, herhangi bir sıkıntıyla karşılaşması kabul edilemez.”
Yüzyıllardan beri farklı dinlerin kültürlerin bir arada yaşadığını söyleyen Mehmet Görmez, üç asır önce İstanbul, Bursa ve Edirne’de farklı dinlerin kendi teolojilerini geliştirme şansının olduğunu söyledi. Görmez, “Yüzyıllar sonra herhangi bir dini azınlık ‘bu konuda benim bir sorunum var’ diyorsa bizim onu mutlaka dinlememiz gerekiyor. Arka plan art niyetler vs. bizi çok fazla ilgilendirmiyor. Bizlerle birlikte yaşamaya karar vermiş bir dini azınlık ‘benim bu konuda sorunum var’ diyorsa onun sorununu hem idari mekanizmaların hem de toplumun dinlemesi gerekiyor” dedi.
Dünyada 11 Eylül’den sonra inanç özgürlüğünün bir güvenlik problemi haline getirilerek Müslüman azınlıkların büyük sıkıntılar yaşadığını ifade eden Görmez, “Bu sıkıntılar maalesef insan hakları raporlarına çok girmiyor. Ama bunlar girmiyor diye Müslüman ülkelerde yaşayan Hıristiyan azınlıklara aynı muamele yapılamaz” diye konuştu.
“Konu inanç özgürlüğü sorunu”
Diyanet İşleri Başkanı Murat Bardaoğlu da Türkiye’de Hıristiyan azınlıkların eşit vatandaşlar olarak eşit haklara sahip olduğunu söyledi. Bardakoğlu, “Bir yerde Hıristiyan bir toplum var da kilise yapmak istiyorsa ona yardımcı olmalıyız... Ruhban Okulu sorunu din özgürlükleri bağlamında konuşulup çözülmelidir” diye konuştu.
bende bir müslüman genci olarak soruyorum. bu din özgürlüğüyle ilgili kararı siz neye dayanarak aldınız isviçre örneğine dayanarak mı ? gazzede ki yada filistindeki yada afganistandaki, belkide papanın acıklamaları... sizi şiddetle kınıyor bu karardan vaz geçmenizi temenni ediyorum ve korkuyorum yarın ayasofya camii içinde faklı demecler cıkar diye burası müslüman bir ülke
müslüman kardeşlerime sesleniyorum lütfen diyanetin bu açıklamasını için diyanetin sitesin den sorumlulara bir mesaj da siz atın eğer haklı olduğumu düşünüyorsanız ?
) 