mektubat
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 4 Eki 2006
- Mesajlar
- 2,308
- Tepki puanı
- 1
- Puanları
- 0
- Yaş
- 43
- Konum
- İstanbul
- Web Sitesi
- www.caglarnetwork.com
Dinimize severek uymak için ne lazımdır?
CEVAP
İslamiyet’e severek uymak için, ilmin yanında, bir de ihlâs lazımdır. İhlâs, işleri, ibadetleri, Allahü teâlâ emrettiği için yapmak, başka hiçbir menfaat düşünmemektir. Kalbde ihlâs hâsıl olması, kalbin zikretmesiyle, yani Allah ismini çok söylemesiyle olur.
Dünya düşüncesi hiç kalmazsa, kalb kendiliğinden zikretmeye başlar. Şişedeki su boşalınca, havanın şişeye kendiliğinden, hemen girmesi gibidir. İslamiyet’e uymak, kalbi kuvvetlendirdiği gibi, nefsi zayıflatır. Bu sebeple nefs, kalbin İslamiyet’e uymasını, Mürşid-i kâmilin sohbetinde bulunmayı, kitaplarını okumayı istemez. Dinsiz, imansız olmasını ister. Akıllarına uymayıp, nefslerine uyan kimseler, bunun için, dinsiz olmaktadır. Nefs ölmez; fakat gücü kuvveti kalmayınca, kalbi aldatamaz.
Nefs, bedene tatlı gelen şeylere düşkündür. Bunların iyi, kötü, faydalı, zararlı olduklarını düşünmez. İstekleri, İslamiyet’in emirlerine uygun olmaz. İslamiyet’in yasak ettiği şeyleri yapmak, nefsi kuvvetlendirir. Daha kötüsünü yaptırmak ister. Kötü, zararlı şeyleri, iyi gösterip, kalbi aldatır. Kalbe bunları yaptırarak, zevklerine kavuşmak için çalışır. Kalbin nefse aldanarak, kötü huylu olmaması için, dinimizin emir ve yasaklarına uyarak kalbi kuvvetlendirmek ve nefsi zayıflatmak lazımdır. Aklı kuvvetlendirmek, İslam bilgilerini okuyup, öğrenmekle olduğu gibi, kalbin kuvvetlenmesi, yani temizlenmesi de, dinimizin emir ve yasaklarına uymakla olur.(İslam Ahlakı)
05-slm AhlkCEVAP
İslamiyet’e severek uymak için, ilmin yanında, bir de ihlâs lazımdır. İhlâs, işleri, ibadetleri, Allahü teâlâ emrettiği için yapmak, başka hiçbir menfaat düşünmemektir. Kalbde ihlâs hâsıl olması, kalbin zikretmesiyle, yani Allah ismini çok söylemesiyle olur.
Dünya düşüncesi hiç kalmazsa, kalb kendiliğinden zikretmeye başlar. Şişedeki su boşalınca, havanın şişeye kendiliğinden, hemen girmesi gibidir. İslamiyet’e uymak, kalbi kuvvetlendirdiği gibi, nefsi zayıflatır. Bu sebeple nefs, kalbin İslamiyet’e uymasını, Mürşid-i kâmilin sohbetinde bulunmayı, kitaplarını okumayı istemez. Dinsiz, imansız olmasını ister. Akıllarına uymayıp, nefslerine uyan kimseler, bunun için, dinsiz olmaktadır. Nefs ölmez; fakat gücü kuvveti kalmayınca, kalbi aldatamaz.
Nefs, bedene tatlı gelen şeylere düşkündür. Bunların iyi, kötü, faydalı, zararlı olduklarını düşünmez. İstekleri, İslamiyet’in emirlerine uygun olmaz. İslamiyet’in yasak ettiği şeyleri yapmak, nefsi kuvvetlendirir. Daha kötüsünü yaptırmak ister. Kötü, zararlı şeyleri, iyi gösterip, kalbi aldatır. Kalbe bunları yaptırarak, zevklerine kavuşmak için çalışır. Kalbin nefse aldanarak, kötü huylu olmaması için, dinimizin emir ve yasaklarına uyarak kalbi kuvvetlendirmek ve nefsi zayıflatmak lazımdır. Aklı kuvvetlendirmek, İslam bilgilerini okuyup, öğrenmekle olduğu gibi, kalbin kuvvetlenmesi, yani temizlenmesi de, dinimizin emir ve yasaklarına uymakla olur.(İslam Ahlakı)