Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Din Adamları mı yoksa Kuran-ı Kerim mi? (1 Kullanıcı)

tahsintahsin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 May 2010
Mesajlar
2
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
merhabalar

aslında başlık her şeyi açık ve net ortaya koyuyor ama yine de tekrar etmek istiyorum.

Ben Kuran-ı Kerim'in türkçe mealini okuyorum ve buradaki sureleri ayetleri etrafımdakilerle paylaşıyorum. Onların da okuması yönünde tavsiyelerde bulunuyorum.

Yalnız Kuran-ı Kerim'de yazan ayetler hakkında ters düştüğümüz durumlar oldu. Tavsiyede bulunduğum kişiler bu ayetler hakkında din adamlarına başvurmamız gerektiği yönünde söylemlerde bulundular.

Şimdi bu durumda ne yapmak gerekiyor? Din adamları Kuran-ı Kerim'i daha mı farklı yorumluyorlar? Kuran-ı Kerim her konuda bize yol gösterici değil mi?
 

cemaldurra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Nis 2008
Mesajlar
1,142
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
67
Selamun Aleyküm,

Değerli kardeşim, bildiğiniz gibi Kur'an-ı Kerim'in orijinali arapçadır ve arapça da diğer diller gibi yöresel olarak ve geçmişten bugüne zaman olarak oldukça değişkenlik gösteren bir dildir... Bu yüzden Kur'an en güzel bir biçimde Resulullah'ın sünneti ve hadisleri ile tefsir edilmiştir... Ancak bunların orijinalinin de arapça olması sünneti ve hadisleri de tıpkı ayetler gibi doğru anlayabilmeyi zaman zaman mümkün kılamamaktadır...

Kur'an ve Hadisleri okuyup doğru olarak anlamak ve bunlardan hüküm çıkarmaya çalışmak için öncelikle hem lugat hem ıstılah manalarıyla beraber çok iyi arapça bilmek gerekir... Bu da yetmez Tefsir usulü, hadis usulü, fıkıh usulü gibi usul ilimlerini bilmek gerekir... Bu da yetmez yeterli derecede Kur'an ayetlerini genel anlamda bilmek yani bir konu hakkında Kur'an'da ki tüm ayetleri bir anda sıralayabilecek kadar ayetlere vakıf olmak gerekir... Aynı şekilde bir konu hakkındaki hadisleri de sıralayacak kadar biliyor olmak gerekir...

Eğer bunlara vakıf olmadan meal okuyarak İslam hakkında yorum yapmaya kalkarsanız ilkokul öğrencisinin doktorluk yapmaya kalkması gibi bir duruma düşersiniz... Elbetteki konusunda yeterli bir ilim adamından yardım almak en doğrusu olacaktır... Bu konulara vakıf bir din adamı elbette bizlerden daha doğru yorumlayacaktır... Ve bizleri yanlışa düşmekten kurtaracaktır...

Aksi takdirde siz Allah'ın kelamı ile değil sadece mealin yazarının yorumları ve kelamı ile hüküm vermiş olursunuz... Çünkü hiçbir meal ya da tefsir tek başına mutlak anlamda Allah kelamını tam anlamıyla yansıttığı iddia edilemez, bu mümkün değildir...

Allah'a emanet olun...
 

mavci

* ZİKİR * FİKİR * ŞÜKÜR *
Yönetici
Katılım
14 Eyl 2007
Mesajlar
33,136
Tepki puanı
8,217
Puanları
163
Yaş
54
Konum
Alanya
Esselamûaleykum...

Esselamûaleykum...

Selamun Aleyküm,

Değerli kardeşim, bildiğiniz gibi Kur'an-ı Kerim'in orijinali arapçadır ve arapça da diğer diller gibi yöresel olarak ve geçmişten bugüne zaman olarak oldukça değişkenlik gösteren bir dildir... Bu yüzden Kur'an en güzel bir biçimde Resulullah'ın sünneti ve hadisleri ile tefsir edilmiştir... Ancak bunların orijinalinin de arapça olması sünneti ve hadisleri de tıpkı ayetler gibi doğru anlayabilmeyi zaman zaman mümkün kılamamaktadır...

Kur'an ve Hadisleri okuyup doğru olarak anlamak ve bunlardan hüküm çıkarmaya çalışmak için öncelikle hem lugat hem ıstılah manalarıyla beraber çok iyi arapça bilmek gerekir... Bu da yetmez Tefsir usulü, hadis usulü, fıkıh usulü gibi usul ilimlerini bilmek gerekir... Bu da yetmez yeterli derecede Kur'an ayetlerini genel anlamda bilmek yani bir konu hakkında Kur'an'da ki tüm ayetleri bir anda sıralayabilecek kadar ayetlere vakıf olmak gerekir... Aynı şekilde bir konu hakkındaki hadisleri de sıralayacak kadar biliyor olmak gerekir...

Eğer bunlara vakıf olmadan meal okuyarak İslam hakkında yorum yapmaya kalkarsanız ilkokul öğrencisinin doktorluk yapmaya kalkması gibi bir duruma düşersiniz... Elbetteki konusunda yeterli bir ilim adamından yardım almak en doğrusu olacaktır... Bu konulara vakıf bir din adamı elbette bizlerden daha doğru yorumlayacaktır... Ve bizleri yanlışa düşmekten kurtaracaktır...

Aksi takdirde siz Allah'ın kelamı ile değil sadece mealin yazarının yorumları ve kelamı ile hüküm vermiş olursunuz... Çünkü hiçbir meal ya da tefsir tek başına mutlak anlamda Allah kelamını tam anlamıyla yansıttığı iddia edilemez, bu mümkün değildir...

Allah'a emanet olun...

Allah Celle Celalühu razı olsun değerli abimiz...
Çok yerinde ve tatminkâr açıklamalar vermişsiniz...
Teşekkürler...
 

yalcin77

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 May 2010
Mesajlar
3
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
48
cevap

cevap

Selamun aleykum
oncelikle
Allah'in kelamini bizler iyi bir sekilde anlayamayiz
birincisi Sen mealini okuyorsun demekki aracca bilmiyorsun
ikincisi din adamlari Peygammer efendimizin (S.A.V) sozleriyle anlattiklari icin bizlere daha iyi aydinlik oluyor
ucuncusu herhangi bir ayetteki konu baska bir ayettede gectigi icin din adamlari bunu daha iyi bildigi icin anlamadigin yerleri kendi yorumun bel kide o ayetin (hasa) anlamini bozabilir. Onun icin bilen kisilerden veya tefsir sitelerin den yardim almani tafsiye ederem.
merhabalar

aslında başlık her şeyi açık ve net ortaya koyuyor ama yine de tekrar etmek istiyorum.

Ben Kuran-ı Kerim'in türkçe mealini okuyorum ve buradaki sureleri ayetleri etrafımdakilerle paylaşıyorum. Onların da okuması yönünde tavsiyelerde bulunuyorum.

Yalnız Kuran-ı Kerim'de yazan ayetler hakkında ters düştüğümüz durumlar oldu. Tavsiyede bulunduğum kişiler bu ayetler hakkında din adamlarına başvurmamız gerektiği yönünde söylemlerde bulundular.

Şimdi bu durumda ne yapmak gerekiyor? Din adamları Kuran-ı Kerim'i daha mı farklı yorumluyorlar? Kuran-ı Kerim her konuda bize yol gösterici değil mi?
 

cemaldurra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Nis 2008
Mesajlar
1,142
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
67
Selamun Aleyküm,

Allah Celle Celalühu razı olsun değerli abimiz...
Çok yerinde ve tatminkâr açıklamalar vermişsiniz...
Teşekkürler...

Allah hepimizden razı olsun mavci kardeşim...
İnşaallah soru sahibi için de tatminkar olur...

Selamun aleykum
oncelikle
Allah'in kelamini bizler iyi bir sekilde anlayamayiz
birincisi Sen mealini okuyorsun demekki aracca bilmiyorsun
ikincisi din adamlari Peygammer efendimizin (S.A.V) sozleriyle anlattiklari icin bizlere daha iyi aydinlik oluyor
ucuncusu herhangi bir ayetteki konu baska bir ayettede gectigi icin din adamlari bunu daha iyi bildigi icin anlamadigin yerleri kendi yorumun bel kide o ayetin (hasa) anlamini bozabilir. Onun icin bilen kisilerden veya tefsir sitelerin den yardim almani tafsiye ederem.

Çok doğru ifade etmişsiniz yalçın kardeşimi katkılarınız için Allah razı olsun...

Allah'a emanet olun...
 

tahsintahsin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 May 2010
Mesajlar
2
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
Selamun Aleyküm,

Değerli kardeşim, bildiğiniz gibi Kur'an-ı Kerim'in orijinali arapçadır ve arapça da diğer diller gibi yöresel olarak ve geçmişten bugüne zaman olarak oldukça değişkenlik gösteren bir dildir... Bu yüzden Kur'an en güzel bir biçimde Resulullah'ın sünneti ve hadisleri ile tefsir edilmiştir... Ancak bunların orijinalinin de arapça olması sünneti ve hadisleri de tıpkı ayetler gibi doğru anlayabilmeyi zaman zaman mümkün kılamamaktadır...

Kur'an ve Hadisleri okuyup doğru olarak anlamak ve bunlardan hüküm çıkarmaya çalışmak için öncelikle hem lugat hem ıstılah manalarıyla beraber çok iyi arapça bilmek gerekir... Bu da yetmez Tefsir usulü, hadis usulü, fıkıh usulü gibi usul ilimlerini bilmek gerekir... Bu da yetmez yeterli derecede Kur'an ayetlerini genel anlamda bilmek yani bir konu hakkında Kur'an'da ki tüm ayetleri bir anda sıralayabilecek kadar ayetlere vakıf olmak gerekir... Aynı şekilde bir konu hakkındaki hadisleri de sıralayacak kadar biliyor olmak gerekir...

Eğer bunlara vakıf olmadan meal okuyarak İslam hakkında yorum yapmaya kalkarsanız ilkokul öğrencisinin doktorluk yapmaya kalkması gibi bir duruma düşersiniz... Elbetteki konusunda yeterli bir ilim adamından yardım almak en doğrusu olacaktır... Bu konulara vakıf bir din adamı elbette bizlerden daha doğru yorumlayacaktır... Ve bizleri yanlışa düşmekten kurtaracaktır...

Aksi takdirde siz Allah'ın kelamı ile değil sadece mealin yazarının yorumları ve kelamı ile hüküm vermiş olursunuz... Çünkü hiçbir meal ya da tefsir tek başına mutlak anlamda Allah kelamını tam anlamıyla yansıttığı iddia edilemez, bu mümkün değildir...

Allah'a emanet olun...

güzel cevabınız için teşekkür ederim.

peki merak ettiğim bir nokta daha var. bizler Allah'ın kullarıysak ve Allah bizlere yol gösterici olarak Kuran-ı Kerim'i gönderdiyse neden din adamlarına ihtiyaç duyuyoruz? Bunlar bizleri din adamlarının kulu haline sokmuyor mu?

ATV Siyaset Meydan'nında yapılan evrim tartışmasında Abdülaziz Bayındır'ın sözlerinde bizlerin Allah'ın kulu olmamız gerektiğini ve Kuran-ı Kerim'i okumamız gerektiğini ısrarla söylemişti.

Kuran Arapça mı okunmalıdır?
Allah bizden Kuran'ı anlamamızı ve onu hayatımızda rehber kılmamızı istemektedir. Oysa Kuran'ı anlamadığımız bir dilde okumak onu rehber edinmeyi imkansız kılacaktır. Allah'ın daha önceki peygamberlerine arapça dışında kutsal kitaplar vahyetmesi de bu görüşü desteklemektedir. Arapça Allah'ın mesajını iletmede kullandığı bir araçtır sadece.​
http://www.kurandakidin.net/sss/sssoku.asp?id=74

Kuran okumanın ne gibi faydaları vardır?
Kuran, İslam dininin geçerli olan tek kaynağıdır. Peygamberimiz de sadece Kuran’a uymuş ve onu tebliğ ederek uygulamıştır. Şayet bir kişi dininin gereklerini emir ve yasaklarını öğrenmek ve uygulamak ayrıca Yaratan’ının yüceliğini gereği gibi kavramak istiyorsa anladığı dilde Kuran okumalı ve Allah'ın mesajına şahit olmalıdır. Kuran okunmak için gönderilmiştir. Manasının anlaşılması esastır. Sürekli olarak okunması insanın manevi ve dünyevi hayatını düzene sokacak varlığının nedenini kavramasına yardımcı olacaktır.​
http://www.kurandakidin.net/sss/sssoku.asp?id=35
 

cemaldurra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Nis 2008
Mesajlar
1,142
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
67
Selamun Aleyküm,

Daha önce bir kardeşimin sorusuna yazdığım cevabı burada da tekrar etmek istiyorum...

"Muhterem kardeşim internet ortamında her yazılana her mesaja inanmayın... Fetva vermeye ehil olmayan bir çok kişi maalesef buralarda yazıyorlar ama bir çok da yanlışa sebep oluyorlar...
Eğer siz de dua kampanyasına katılmak istiyorsanız bunda Kur'an bilmek gerekmiyor zaten içinizden geldiği gibi dua edebilirsiniz...
Ancak Hatim kampanyasına katılmak için arapça metin bilmeniz bilmiyorsanız öğrenmeniz iyi olur... Mealden okumakla hatim olmaz çünkü hatim ibadet amacıyla yapılır, ibadetler ise mutlaka arapça metinden yapılmalıdır... Kabul edersiniz ki ne kadar mükemmel bir çeviri olursa olsun hiçbir meal Allah iradesini mutlak anlamda yansıtmaz ancak tercüme eden şahsın yorumlarından ibaret kalır... Siz bunu okuduğunuzda Allah kelamını değil meal yazarının kelamını hatmetmiş olursunuz ki bunun da size bir faydası olmaz...
Meal ve tefsirleri ancak Kur'an muhtevasını öğrenmek amacıyla okuyabilirsiniz ki bu da asla tek bir meal ya da tefsir değil bir çok ilim ehlinin eserlerinden faydalanmak suretiyle verimli olabilir...
Unutmayalım ibadet için arapça orijinal metin, öğrenme amaçlı olarak da farklı meal ve tefsirler..."

Evet durum bundan ibaret... Kur'an bir taraftan orijinal halinin korunması ve kaybolmaması için ve ibadetlerde Allah iradesinden sapmamak için Arapça olarak okunmalıdır... Bir taraftan da içeriğini bilmek anlamak ve itaat edebilmek için meal ve tefsirlerden Türkçe olarak okunmalıdır...

Yaşamımızda herşeyi kendimiz yapamayız... Mali işlerimizi muhasebecilere, adli işlerimizi hukukçulara, sağlık sorunlarımızı doktorlara danıştığımız gibi dini konuları da ilahiyatçılara danışmamız uygun olur... Bu onlara kul olmamızı gerektirmez, onların ilminden ve bilgilerinden faydalanma ve bilmediklerimizi öğrenme imkanı sağlar...

Ancak muhasebeci, hukukçu ya da doktor seçerken nasıl dürüst, becerikli, ahlaklı ve işini iyi bilenleri tercih ediyorsak Dini konularda da gerçekten işinin ehli kişileri tercih etmemiz gerekir...

Abdulaziz Bayındır benim de zaman zaman fikir ve görüşlerinden faydalandığım değer verdiğim bir ilim adamı... Özellikle Ticaret ve Faiz adlı eseri gerçekten takdire şayan... Ancak hatasız değildir ve benim için asla tek otorite olamaz... O'ndan faydalandığım gibi, daha bir çok ilim adamlarının görüşlerinden de faydalanırım... Bu şekilde hata ihtimalini en aza indirmeye çalışırım...

"Kuran okumanın ne gibi faydaları vardır?
Kuran, İslam dininin geçerli olan tek kaynağıdır. Peygamberimiz de sadece Kuran'a uymuş ve onu tebliğ ederek uygulamıştır. Şayet bir kişi dininin gereklerini emir ve yasaklarını öğrenmek ve uygulamak ayrıca Yaratan'ın yüceliğini gereği gibi kavramak istiyorsa anladığı dilde Kuran okumalı ve Allah'ın mesajına şahit olmalıdır. Kuran okunmak için gönderilmiştir. Manasının anlaşılması esastır. Sürekli olarak okunması insanın manevi ve dünyevi hayatını düzene sokacak varlığının nedenini kavramasına yardımcı olacaktır."


Kesinlikle doğru, ibadet dışında öğrenme ve uygulamaya yönelik olarak mutlaka Türkçe meal ve tefsirlerden de faydalanarak Kur'an okumalıyız... Ancak bir ilave yapmak gerekirse Allah Resulünün sünneti ve hadisleri bizler için en güzel tefsir olacaktır...

Bu arada şunu da belirtmeliyim ki; sizin alıntı yaptığınız sitenin benim nazarımda bir değeri yoktur...
Onların ifadeleri üzerine hareket etmem... Çünkü bizler için ilmin kaynakları 1- Kur'an 2- Hadis 3- İcma' 4- Kıyas şeklindedir... Bunlardan herhangi birini reddetmek İslam'ı yozlaştırır, güdük bırakır uygulanamaz hale getirir... Ve sonuçta kaybolmaya mahkum bırakır...

Allah hepimize hayırlar versin, sağlam bir itikat ile Kur'an ve Sünnete bağlı olarak yaşamayı nasip etsin, inşaallah...

Allah'a emanet olun...
 

şuayip61

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 May 2010
Mesajlar
23
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
SA kardeş yukarıda bazı arkadaşlarımızın da yazdığı gibi kuran-ı kerimi okuyup onu yorumlamak büyük alimlerin işidir ki 4 hak mezhep bu yüzden çıkmıştır. bu 4 hak hezhep'in imamları bile kuran-ı kerimi yorumlamada farklılıklar göstermiştir ve bu 4 hakmezhebin imamlarının dışında bir kişinin ictihat yapması (kuran-ı kerimi yorumlaması ) yasaklanmıştır.
 

cemaldurra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Nis 2008
Mesajlar
1,142
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
67
SA kardeş yukarıda bazı arkadaşlarımızın da yazdığı gibi kuran-ı kerimi okuyup onu yorumlamak büyük alimlerin işidir ki 4 hak mezhep bu yüzden çıkmıştır. bu 4 hak hezhep'in imamları bile kuran-ı kerimi yorumlamada farklılıklar göstermiştir ve bu 4 hakmezhebin imamlarının dışında bir kişinin ictihat yapması (kuran-ı kerimi yorumlaması ) yasaklanmıştır.

Selamun Aleyküm,

Şuayip kardeşimizin mesajında yer alan ictihadın yasaklanaması konusuna ben katılmıyorum... Zaten ictihad Kur'an-ı Kerim'in yorumlanması anlamına da gelmez...
İctihad güncel konuların İslami karşılıklarının Kur'an, Hadis, İcma ve Kıyas yoluyla bulunması, tespit edilmesi demektir... Eğer ictihad yolunu kapatırsak hayatımıza giren bir çok konunun İslam'a göre haram ya da helalliğini belirleme imkanımız kalmaz... Örneğin; internet üzerinden yapılan alışverişler, Kredi kartları ile yapılan farklı uygulamalar, internetten indirilen program, mp3, video ya da e-book gibi veriler gibi bir çok konunun hükmü anlaşılamaz... Kısacası İslam belli bir döneme hapsedilmiş olur...

Allah'a emanet olun...
 

şuayip61

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 May 2010
Mesajlar
23
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Selamun Aleyküm,

Şuayip kardeşimizin mesajında yer alan ictihadın yasaklanaması konusuna ben katılmıyorum... Zaten ictihad Kur'an-ı Kerim'in yorumlanması anlamına da gelmez...
İctihad güncel konuların İslami karşılıklarının Kur'an, Hadis, İcma ve Kıyas yoluyla bulunması, tespit edilmesi demektir... Eğer ictihad yolunu kapatırsak hayatımıza giren bir çok konunun İslam'a göre haram ya da helalliğini belirleme imkanımız kalmaz... Örneğin; internet üzerinden yapılan alışverişler, Kredi kartları ile yapılan farklı uygulamalar, internetten indirilen program, mp3, video ya da e-book gibi veriler gibi bir çok konunun hükmü anlaşılamaz... Kısacası İslam belli bir döneme hapsedilmiş olur...

Allah'a emanet olun...
benim bilgim buydu ama yanlış olabilir düzelttiğin için sağ olasın kardeş :)
 

_YUSUF_

Yönetici
Katılım
26 Haz 2008
Mesajlar
4,070
Tepki puanı
1,043
Puanları
113
Yaş
43
Esselamü Aleyküm
İkisin neden ayrı düşünüldüğünü anlayamadım.İllaki biri olup diğeri olmayacak diye bir şey söz konusu değil, değilmi.Mesela şöyle bir soru sorsam.Yemekmi yoksa su mu? Ne kadar saçma bir soru oldu değilmi.Yahu ikisinide istesem olmazmı.Yada aç değilim kardaş hiçbirini istemiyorumda denebilir.Yani biri varken diğerinin yok olmasının anlamı yok.Kur'anî Kerim de okuyun Hayatını islamı anlamaya yaymaya adamış insanlarında ne anladıklarını okuyun.Bundan bir zarara girmez insan değilmi.Ayrıca din adamı yani alim olmak için mucadele etmeli bu konuda büyük sıkıntılara girmeli gayret etmeliyiz.Yoksa bizi ahirette ancak amellerimizin karşılığını göreceğiz.Azıksız kalmayalım inşaAllah
Selam ve dua ile
 

_SeNaToR_

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
25 Ağu 2008
Mesajlar
1,220
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
tahsintahsin kardeş;
kurandakidin.net sitresi sapıkların münafıkların sitesidir..sünneti inkar eder ayetlerin manalarını tahrif ederler sakın bu siteden bir ayet dahi olsa okuma..
 

halukgta

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
3 Eyl 2007
Mesajlar
23
Tepki puanı
0
Puanları
1
Çok ilginçtirki İslam dininde DİN ADAMI diye bir merci, makam yoktur. Bu diğer dinlerin kendi yarattığı ve adınada ruhban sınıfı verdikleri bir sınıftır. Elbette herkez kur'andan aynı bilgiyi alamaya bilir, fakat ana hatları ile rabbin verdiği hükümleri aklı başında her insan anlayacaktır. Bunu söyleyen Yüce Rabbimdir, bizim yaptığımız beşerin kitapları ile Allah ın kitabını eş tutma yanlışlığıdır. Halbuki rabbim kur'an için hadi bir benzerini getirsinler ya diyerek meydan okuduğu halde, bizler Rabbin kitabını anlaşılması zor bir kitap yapıp, devre dışı bıraktığımızın artık farkına varalım. Bakın Allah kullarına ne diyor kur'an için.

Kehf Sur54. ayet; Yemin olsun, biz, bu Kuran'da, insanlar için her türlü örneği değişik ifadelerle gözler önüne koyduk. İnsan ise varlığın, tartışmaya en çok tutkun olanıdır.

Yukarıdaki ayette Rabbim insanlar okuduklarında daha iyi anlayabilsinler diye her konuda değişik ifadelerle anlattım diyor.

Enbiya suresi 10. ayet; Yemin olsun, size bir Kitap gönderdik ki, öğüt ve uyarınız/zikriniz/şerefiniz yalnız ondadır. Hâlâ aklınızı çalıştırmayacak mısınız.

Allah öyle bir kitap gönderdim diyorki, öğüdünüz, rehberiniz ondadır. Ama bizler hala Rabbin apaçık ve öğütler dolu kitabını herkezin anlayamayacağını söyleyebiliyoruz.

Taha suresi 2.ayet; Biz bu Kuran'ı sana, zahmet çekesin, bedbaht olasın diye indirmedik.3. ayet; Saygıyla ürperene bir hatırlatma/düşündürme/öğüt verme olsun diye indirdik.

Bakın yine Allah bu kitabı bizlere saygıyla ürperen, Allah tan korkanlara öğüt olsun diye indirdik demesine rağmen, hala Allah ın öğütleri ve rehberini herkez anlayamaz diyebiliyoruz, neden söylüyoruz tüm bunları? Çünkü bize böyle öğretildi. kitaplada bağımız yok yanlışı doğru zannediyoruz Allah affetsin.

İsra suresi 89. ayet; Yemin olsun, biz bu Kur'an'da, insanlar için her benzetmeden nice örnekler sıraladık. Ama insanların çoğu inkâr ve nankörlükten başka bir şeyde diretmediler.

Nisa Suresi 174. ayet; Ey insanlar! Size Rabbinizden apaçık, çok parlak ve güçlü bir kanıt gelmiştir. Biz size, her şeyi açık seçik gösteren bir ışık gönderdik. 175. ayet; Allah'a inanıp O'na sarılanları O, kendisinden bir rahmetin ve lütfun içine sokacak ve onları kendisine ulaşan dosdoğru bir yola kılavuzlayacaktır.

Yukarıdaki ayetler herşeyin anlaşılmadığı bir kitabımı tarif ediyor sizce?

Nisa Suresi 82. ayet; Kuran'ı, iyice okuyup düşünmüyorlar mı? Eğer o, Allah'tan başka birinin katından gelseydi, elbette ki onun içinde birçok ihtilaf bulacaklardı.

Demekki Kur'anı okuyup düşünen anlayacak ki Rahman bu sözleri söylüyor.

Enam sur. 104. ayet: Gerçek şu ki, size Rabbinizden gönül gözleri gelmiştir. Kim görürse kendisi yararına, kim körlük ederse kendisi zararına... Ben sizin üzerinize bekçi değilim.

Nahl suresi 89. ayet; Gün olur, her ümmet için kendi aleyhlerine kendi içlerinden bir tanık çıkarırız. Seni de şu insanlar hakkında tanık olarak getireceğiz. Sana bu Kitap'ı indirdik ki her şey için ayrıntılı bir açıklayıcı, bir kılavuz, bir rahmet, Müslümanlara da bir müjde olsun.

Allah kur'anı indirme nedeni olarak herşeyi ayrıntılı açıkladık ve sizlere kılavuz olsun rahmet olsun, biz müslümanlarada müjde olsun diye indirdiğini söylüyor. Bizlerde bu Rabbin rehberini bizlere gönderilen bu müjdeyi bizlerin okuduğunda anlayamayacağımızı ve bir başka beşerin anlayıp onların anlatacağını söyleme cesaretinde bulunuyoruz. Çok ama çok yazık. Bu saygısızlığın cezasını elbette göreceğiz. Bizler kur'anı doğru anlayamayız diyenlere inandığımız için kur'andan uzaklaştırıldık ne yazıkki. Bakın bu yaptığımız yanlışı peygamberimiz hesap günü bizlere nasıl hatırlatacak ve ne söyleyecekmiş, nekadar üzücü.

Furkan Suresi 30 ayet; Ey Rabbim! Benim toplumum bu Kuran' ı devre dışı tuttular.

Bizlere kur'anı herkez anlayamaz onu veli insanlar anlar diye öğrettiler, yani Rabbin rehberine zor anlaşılır bir kitap damgası vurdular, eğer kur'anı anlayarak okumuş olsaydık rabbin birçok kez yemin ederek bu kitabı nasıl kolaylaştırdığını söylediğini görecektik.

Kamer Suresi 17. Andolsun biz, Kuran'ı öğüt almak için kolaylaştırdık. Öğüt alan yok mudur?

Kamer Suresi 22 Yemin olsun ki, biz, Kuran'ı öğüt ve ibret için kolaylaştırdık. Fakat düşünen mi var?

Rahman kolay bir kitap gönderdim diyor, beşer hayır zor anlaşılır herkez anlayamaz diyor, seçim sizlerin ya beşere inanacaksınız yada Yüceler yücesi Rabbim e. Allah açıkca hangi kitaptan sorumlu olduğumuzu çok net söylüyor.

Zühruf 44: Doğrusu Kur'an, sana ve kavmine bir öğüttür. İleride ondan sorumlu tutulacaksınız.

Yüce Rabbim sizleri yanlız kur'andan sorumlu tutuyorum dedikten sonra acaba zor anlaşılır bir kitap gönderip sınıfta kalmamızı istermi? Kullarının kur'anı anlayamayıp kötü yola düşmesinimi istemişte herkezin anlayamayacağı bir kitap göndersin. Haşa bu sözlere inanırsak böyle bir sonucada inanmış oluyoruz hatırlatırım. Bakın Allah bizleri kimlerin ardı sıra gitmeyin diyor bu ayeti lütfen çok iyi düşünelim.

Araf suresi 3; Rabbinizden size indirilene uyun; O'nun berisinden bir takım velilerin ardına düşmeyin! Siz ne kadar da az öğüt alıyorsunuz.

Ankebut suresi 41; Allah'ın berisinden veliler edinenlerin durumu, bir ev edinen dişi örümceğin durumuna benzer. Ve evlerin en güvensizi/en zayıfı elbette ki, dişi örümceğin evidir. Keşke bilselerdi.

Allah din ve iman adına hiç bir velinin ardına düşülmesini istemez, yasaklar. Güvenilecek veliniz yanlız benim der. Elbette onun yoluda KURANDIR. Bu durumda kur'an anlaşılması zor bir kitap diyenlere inanırsak Rabbin tüm uyarılarından sapmış şirk batağına batmış oluruz.

Değerli dostlar kur'anı anlayarak yüzlerce kez okuyalım. Okurken birilerinin sözlerine delil aramadan okuyalım. Okullarda Edebiyat öğretmenlerimiz yağtığını burada uygulayalım. Kur'anı bütün olarak değerlendirelim ayetleri tek tek değil. Onun ne anlatmak istediğinin özetini çıkaralım. Bu bilgiler ışığında ona sorular soralım içten ve samimi olarak. Bakın bu yolla kur'andan nasıl faydalanacağız göreceksiniz. Tekrar söylüyorum bizler elbette birbirimizden faydalanmalıyız. Daha iyi eğitim almış insanların fikirlerinide araştırmalıyız ama önce kur'an ile bağımızı kuralımki bize söylenenlerin öğretilenlerin gerçekten kur'an ile bağlantısını kontrol edebilelim.

İnşallah anlatmak istediğimi anlatabilmişimdir. Rabbim cümlemizin yardımcısı olsun SAYGILARIMLA Haluk GÜMÜŞTABAK
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt