demokrasilerde beşerin egemenliği ve sultası esas temel kabul edilirken ,islamda ise egemenlik ve sulta sadece ALLAH a aittir ve bu noktada islam ile demokrasi temel esasları itibarı ile birbirine muhalif iki ayrı dini temsil etmektedirler.
demokratik düzen otorite ve yetkisini ALLLAH a değilde beşere dayandırdığı için tağuti bir düzendir.ve bu noktada müslüman bir kimsenin tavrı hayatının bütününde tağuti bir düzen olan demokrasiyi inkar etmek ,onun otoritesini tanımamak ,demokrasi savunucularına ,dostlarına ve yardımcılarına karşı açık bir şekilde buğz,kin ,öfke beslemek ve düşmanlık göstermek şeklinde olmalıdır.
demokraside iki temel unsur egemenlik halkındır ve halk otoritelerin kaynağıdır düşüncesidir.halk olmadığı zaman demokrasinin varlığıda düşünülemez.bunun için demokratik memleketlerdebelirli dönemlerde seçimler yapılarak halkın özellikle seçimlere katılmaları sağlanır.böylece halk yetkiyi seçtiği parlementerlere verir.demokrasi ancak insan vasıtasıyla yaşayabilen bir dindir.
ey din kardeşim ! sen hiç bir zaman demokrasinin yaşaması içn araç olma .halkın egemenliği parlementerlere devrettiği seçimlere katılmaki ALLAH ı hakkıyla tevhid edebilesin .burada şu noktaya dikkat çekmekte fayda var demek istediğimiz seçimlere katılın ama boş oy atın demek değil ,boşda oy atsak demokrasinin yaşamasına vesile olmuş oluruz .vazifemiz bu seçimlere hiç katılmayıp onları tanımamaktır.demokrasiyi din edinen parti başkanlarından biri şöyle demişti: seçimlere katılmamak demokrasiye hakarettir.
aksi bir tutum sergilersek ALLAH muhafaza bir taraftan otoritenin ve yetkinin tek keynağı olarak kendi şahsını görüp kendini ilahlaştırırsın ve elinde bulundurduğunu iddia ettiğin egemenliği temsil heyetine vererek onlarıda ilah ve rab edinmiş olursun.ayrıca ALLAH dininden başka bir din olan şirk ve küfür mezhebi olan demokrasiye güç ve kuvvet vermiş onun yaşaması için gayret gösrermiş olursun.
mevdudi demokrasi ile alakalı şöyele diyor: demokrasi insanın ilahlaştırılması ,kitlelerin egemenliğidir.demokraside yasama halkındır halk mecliste milletvekilleri ile temsil edilir.meclisin yaptığı kanunlar bütün halk için bağlayıcıdır.bu nedenle demokrasi ALLAH a şirk koşmak ve apaçık bir küfürdür.çünkü ALLAH ın olan yasama hakkını insanlara vermektedir.halbuki ALLAH "Hüküm ancak Allaha aittir. O, kendisinden başka hiçbir şeye tapmamanızı emretmiştir. İşte en doğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.(yusuf 40) buyurmuştur.parlemento kararlarının ALLAHın adıyla değil insanların adıyla çıkması demokrasinin küfrünü göstermeye yeterlidir.demokratlar bu yaptıklarıyla halkı ALLAH tealanın yerine koymaktadırlar ve ALLAH a şirk koşmaya teşvik etmektedirler.demokrasi ALLAH ı bırakıp insanları ilahlaştırmanın bir şeklidir
".... Yalnız Allaha ibadet edelim. Ona hiçbir şeyi ortak koşmayalım. Allahı bırakıp da kimimiz kimimizi ilah edinmesin. Eğer onlar yine yüz çevirirlerse, deyin ki: Şahit olun, biz müslümanlarız."(ali imran 64
demokratik düzen otorite ve yetkisini ALLLAH a değilde beşere dayandırdığı için tağuti bir düzendir.ve bu noktada müslüman bir kimsenin tavrı hayatının bütününde tağuti bir düzen olan demokrasiyi inkar etmek ,onun otoritesini tanımamak ,demokrasi savunucularına ,dostlarına ve yardımcılarına karşı açık bir şekilde buğz,kin ,öfke beslemek ve düşmanlık göstermek şeklinde olmalıdır.
demokraside iki temel unsur egemenlik halkındır ve halk otoritelerin kaynağıdır düşüncesidir.halk olmadığı zaman demokrasinin varlığıda düşünülemez.bunun için demokratik memleketlerdebelirli dönemlerde seçimler yapılarak halkın özellikle seçimlere katılmaları sağlanır.böylece halk yetkiyi seçtiği parlementerlere verir.demokrasi ancak insan vasıtasıyla yaşayabilen bir dindir.
ey din kardeşim ! sen hiç bir zaman demokrasinin yaşaması içn araç olma .halkın egemenliği parlementerlere devrettiği seçimlere katılmaki ALLAH ı hakkıyla tevhid edebilesin .burada şu noktaya dikkat çekmekte fayda var demek istediğimiz seçimlere katılın ama boş oy atın demek değil ,boşda oy atsak demokrasinin yaşamasına vesile olmuş oluruz .vazifemiz bu seçimlere hiç katılmayıp onları tanımamaktır.demokrasiyi din edinen parti başkanlarından biri şöyle demişti: seçimlere katılmamak demokrasiye hakarettir.
aksi bir tutum sergilersek ALLAH muhafaza bir taraftan otoritenin ve yetkinin tek keynağı olarak kendi şahsını görüp kendini ilahlaştırırsın ve elinde bulundurduğunu iddia ettiğin egemenliği temsil heyetine vererek onlarıda ilah ve rab edinmiş olursun.ayrıca ALLAH dininden başka bir din olan şirk ve küfür mezhebi olan demokrasiye güç ve kuvvet vermiş onun yaşaması için gayret gösrermiş olursun.
mevdudi demokrasi ile alakalı şöyele diyor: demokrasi insanın ilahlaştırılması ,kitlelerin egemenliğidir.demokraside yasama halkındır halk mecliste milletvekilleri ile temsil edilir.meclisin yaptığı kanunlar bütün halk için bağlayıcıdır.bu nedenle demokrasi ALLAH a şirk koşmak ve apaçık bir küfürdür.çünkü ALLAH ın olan yasama hakkını insanlara vermektedir.halbuki ALLAH "Hüküm ancak Allaha aittir. O, kendisinden başka hiçbir şeye tapmamanızı emretmiştir. İşte en doğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.(yusuf 40) buyurmuştur.parlemento kararlarının ALLAHın adıyla değil insanların adıyla çıkması demokrasinin küfrünü göstermeye yeterlidir.demokratlar bu yaptıklarıyla halkı ALLAH tealanın yerine koymaktadırlar ve ALLAH a şirk koşmaya teşvik etmektedirler.demokrasi ALLAH ı bırakıp insanları ilahlaştırmanın bir şeklidir
".... Yalnız Allaha ibadet edelim. Ona hiçbir şeyi ortak koşmayalım. Allahı bırakıp da kimimiz kimimizi ilah edinmesin. Eğer onlar yine yüz çevirirlerse, deyin ki: Şahit olun, biz müslümanlarız."(ali imran 64