Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Dede olarak Hazreti Peygamber (sas) (1 Kullanıcı)

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
H Z. Peygamber, torunları Hz. Hasan ve
Hüseyin doğduktan sonra onları görmek
için daha sık Hz. Fatıma’nın evine
gider olmuştu. Onların bakımlarıyla ilgileniyordu,
onlarla oyunlar oynuyordu ve sık sık onlara olan
sevgisini dile getiriyordu. Hz. Peygamber, Hasan
için, “Allah’ım ben, O’nu seviyorum. O’nu sen de
sev. O’nu seveni de sev.” diye buyurmuşlardır.
(Müslim, Kitab-ı Fedailu’s-Sahabe, 56) Usame
bin Zeyd şöyle rivayet etmiştir:
Resûlullah beni alır, dizi üzerine oturturdu.
Hasan’ı da öbür dizine oturturdu. Sonra bizi
göğsüne bastırır, “Allah’ım bu ikisine rahmet ihsan
eyle. Çünkü ben bunlara hayır ve saadet diliyorum.”,
derdi. (Buhari, Kitabu’l-Edeb, 22)
Bu konuyla ilgili vereceğimiz diğer örnek de
şudur:
Resûlullah, torunu Hasan bin Ali’yi öptü, o
sırada yanında Akra bin Habis oturmaktaydı.
Akra; “Benim on tane çocuğum vardır, onlardan
hiçbirini öpmedim.” dedi. Resûlullah ona doğru
baktı, sonra da “Merhamet etmeyene merhamet
olunmaz.” buyurdu. (Buhari, Kitabu’l-Edeb, 26)
Resûlullah, Hz. Hasan ve Hüseyin’in gönüllerini
namaz, cami ve manevi ilim meclislerinin
aşkıyla daha çok küçük yaşlardan itibaren doldurmuştu.
Vereceğimiz şu iki örnek en canlı halleriyle
Resûlullah’ın namaz ve cami sevgisini torunlarına
hissettirmesini bize anlatır. Bir gün cemaatle
namaz esnasında Hz. Peygamber secdeye
varır. Secde o kadar uzun sürer ki, arkasında
namaz kılanlar ne olduğunu merak ederler.
Anormal bir şeylerin olduğunu ya da vahyin geldiğini
düşünürler. Namaz bittikten sonra sorarlar.
Hz. Peygamber şöyle cevaplar:
“Hüseyin secdeye vardığımda sırtıma çıktı.
Evde bu âdeti edindiğinden, onu sırtımdan atamadım
ve böylece secde uzun sürdü.” buyurmuştur.
(Buhari, Kitabu’s-Salat, 52)
Bir başka örnek de şudur: Resûlullah bize
hutbe vermekte iken Hasan ve Hüseyin geldiler.

Üstlerinde birer kırmızı
gömlek vardı. Yürüyorlar ve
arada sürçüyorlardı. Hz. Peygamber
minberden indi, onları
taşıyarak önüne koydu ve sonra
şöyle buyurdu: “Allah’ın,
mallarınız ve çocuklarınız ancak
bir fitnedir sözü, haktır. Şu
iki çocuğa baktım. Yürüyorlar
ve sürçüyorlar. Sabredemedim
ve nihayet konuşmamı keserek onları
kaldırdım.” buyurmuştur. (Buhari, Sahih,
Fiten, 20)
Çocukluklarından kaynaklanan ufak yaramazlıklarına
rağmen Resûlullah, torunları Hasan
ve Hüseyin’i camiden, namazdan ve sohbet
meclislerinden uzaklaştırmıyordu. Aksine, Hz.
Peygamber onların caminin manevi havasından
faydalanmalarını sağlayarak onların gönlünde
namaz ve sohbet aşkını canlandırıyordu. Caminin
feyzi ve namaz aşkıyla yetişen Hz. Hasan ve
Hüseyin 7-8 yaşlarındayken hatalı abdest alan
bir kişiye hatalı abdest aldığını söyleyemeyecek
derecede ahlaki olgunluğa ulaşmışlardı. Onun
gönlünü kırmak istemiyorlardı. Hz. Hasan ve
Hüseyin’den birisi doğru, diğeri hatalı abdest alarak
adama “Hangimiz doğru abdest alıyoruz?”
diye sormuşlar. Böylece adamın hatasını anlamasını
sağlamışlardı. Aynı Hz. Hasan ve Hüseyin 30
yaşlarına vardıklarında, çocuklarına öğlen ve ikindiyi,
akşamla yatsıyı aynı zamanda kıldırarak öğreten
bir adamı şikayet eden bir kişiye, “Çocuklara
namazı sevdirebiliyor mu? Sen, onu önemse!”
diyerek şikayetçi adamı uyardıkları görülmüştür.
Ebu Hureyre’den rivayet edilen bir başka
vakada ise şöyle denilmektedir: Resûlullah’la birlikte
günün bir bölümünde sokağa çıktım. O benimle
konuşmuyor, ben de onunla konuşmuyordum.
Nihayet Beni Kaynuka Pazarı’na geldi.
Sonra ayrıldı ve gitti. Ve Fatıma’nın evine gelerek;
“Ufaklık burada mı? Ufaklık burada mı?” diye
sordu. Anladık ki annesi O’nu tertemiz yıkayıp
giydirmek ve boynuna güzel kokulu gerdanlık
takmak için alıkoymuş. Çok geçmeden Hasan
koşarak geldi. Bunun üzerine Resûlullah, “Allah’ım!
Ben, onu seviyorum. onu sen de sev. onu
seveni de sev.” diye duada bulundular. (Buhari,
Kitabu’l-Buyu, 9).
Allah
Resulü(sas)
torunları için
dua ediyor ve
onlar için
şöyle diyordu:
“Allah’ım bu
ikisine rahmet
ihsan eyle.”


kirmizi_gul_resimleri_01.jpg

 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt