Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Deccal Hakkında (1 Kullanıcı)

tugay666

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Eyl 2007
Mesajlar
1
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
31
sakirt dogru soyluyon tesekkurler bilgi verdigin icin
 

FATMA-ZEHRA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Ağu 2007
Mesajlar
486
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
s.a.....
kardeşim
bu konuyu
risale-i nur
bölümüne yazıyorum...
bilgilerine.....
 

kıvırcık fenerli

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Eyl 2007
Mesajlar
76
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
31
selamun aleykum kardeş bende senin gibi düşünüyorum
bu bilgiler için allah razı olsun
 

_musi_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Eyl 2007
Mesajlar
31
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
s.a kardeşim

öncelikle araştırman ve bulguların için seni tebrik ederim

ancak Deccal hakkındaki meşhur hadislere baktığımızda deccalin bir şahıs olduğu ortaya çıkacaktır

deccal tek gözlü değildir , iki gözü de vardır ancak bir gözü körelmiştir.

Ebû Said el-Hudrî RA'in anlattığına göre, Rasûlüllah SAS'e Deccal'den sormuş. SAS de şu cevabı vermiştir:

"O (Deccal) çıktığı gün (aynen bir insan gibidir) yemek yer. Ben size, onun hakkında, benden önceki peygamberlerden hiçbirinin kendi ümmetine anlatmadığı hususları anlatacağım:

Onun sağ gözü meshedilmiştir, (görmez), pertlektir, göz hadakası yoktur, sanki hadakası cevrim içinde bir balgam gibidir. Sol gözü de inciden bir yıldız gibidir. Onun beraberinde sanki cennet ve ateşin birer misli vardır. Ancak hakikatta ateşi cennet, suyu da ateştir.

Haberiniz olsun! Onun yanında iki kişi vardır; köy halkını inzar ederler. Bu ikisi köyden çıkınca, Deccal'in ashabından ilki oraya girer."



Ebû Saidi el-Hudrî RA anlatıyor: "Rasûlüllah SAS bize Deccal uzerine uzun bir hadis rivayet etti. Bize anlattıkları meyanında şöyle de demişti:

"Deccal, Medine gecitlerine girmesi kendisine haram kılınmış olarak çıkacak. Derken (Medine civarındaki) bazı ekimsiz yerlere kadar gelir. O gün insanların en hayırlısi olan --veya en hayırlılarından-- bir kimse onun karşısına çıkar ve:

"--Sen Rasûlullah SAS'in bize haber verdiği Deccal'sin!" der.

Deccal de (kendi adamlarına):

"--Ben şunu oldürüp sonra da diriltsem ne dersiniz? Bu iste bir süpheye düşer misiniz?" der.

Oradakiler:

"--Hayır!" derler.

Deccal onu öldürür ve sonra diriltir. Diriltildiği zaman, adam:

"--Allah'a yemin olsun. Senin hakkında hiçbir vakit bugünkünden daha basiretli olmamıştım!" der. Deccal onu tekrar öldüreyim mi diyerek öldürmek isteyecek, fakat musallat edilmeyecek."
Buhari, Fiten 27, Fedailu'l-Medine 9; Müslim, Fiten 112, (2938).

İbn-i Ömer RA anlatıyor: Hayır, Allah'a kasem olsun ki, Rasûlüllah SAS Hazret-i İsâ'nın kızıl çehreli olduğunu söylemedi. Ancak şunu şöyledi:

"Ben bir keresinde uyumuştum. Rüyamda Beytullah'i tavaf ediyordum. O sırada düz saçlı, kumral benizli, başından su akar vaziyette iki kişiye dayanıp ortalarında gitmekte olan birisini gördüm.

'--Bu kim?' dedim.

'--Meryem'in oğlu!' dediler.

Bunun üzerine daha yakından görmek için ilerledim.

Kızıl, iri, kıvırcık saçlı, sağ gözü kör, gözü üzüm gibi pertlek bir adam daha vardı.

'--Bu kim?' dedim.

'--Bu, Deccal!' dediler.

İnsanlardan en çok ona benzeyeni İbn-i Katan'di."

Zuhrî der ki: "İbn-i Katan, câhiliye devrinde vefat eden Huzaalı bir kimseydi."


Buhàrî, Tabi 33, 11, Enbiya, 42, Libas 68, Fiten 26, Müslim, İmam 275,(169);

Muvatta, Sıfatun-Nebî 2, (2, 920).



Hadislerde görüldüğü gibi deccal bir şahıstır

yani sanal ortamı deccal diye nitelendiremeyiz

selametle...
 

FATMA-ZEHRA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Ağu 2007
Mesajlar
486
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
s.a...
Müslim, Ebû Dâvûd, Tirmizî ve Neseî'nin tahric ettikleri Huzeyfe radıyallâhu anh'tan gelen bir rivâyette Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Gerçek şu ki, elbette kıyamet siz on alâmeti görünceye kadar kopmaz. ( Şunları zikretti: ) Dumandır; Deccal'dir; Dâbbet-ul-arz'dır;
güneşin mağribden doğmasıdır; Meryem oğlu Îsâ aleyhasselâm'ın inişidir; Ye'cûc ve Me'cûc'dur; üç batıştır; Biri meşrıkta, biri mağribde, biri Arab adasında. Bunların sonrasında Yemen'den bir ateş çıkar; insanları ( dünyadaki ) mahşerlerine sevkedecektir."

Bunlar zamanı geldikçe hepsi zuhur edecektir. Bazı serseriler bunları inkar ederler. Diğer bir kısmı tevil ederler. Bunlar müteaddit hadislerde beyan buyrulduğu gibi zamanı geldikçe hepsi zuhur edecektir. Bazan da tevil yerinde olur. Mesela Deccal gelmeden önce, deccaller vardır. Mehdî gelmeden önce mehdiyyunlar vardır. Ekmek-ul-Ulemâ'nın bazı tevilleri buna göredir. Fakat kendisi tevilsiz olarak da bunların geleceğini de tasrih etmektedir.

Nitekim Ebû Dâvûd'un tahric ettiği Ebî Hureyre radıyallâhu anh'tan gelen bir rivayette Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Otuz yalancı ve hilebaz deccal çıkmadıkça kıyamet kopmaz. Hepsi ALLAH'a ve O'nun Rasûlü üzerine yalan uydururlar."
Huzeyfe radıyALLAHu anh'tan gelen bir rivayette Rasulullah sallALLAHu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

" Gerçekte Deccal çıkacaktır. Hakikaten beraberinde su var, ateş var. İnsanların su gördükleri, ateştir; yakar. İnsanları ateş gördükleri, sudur; soğuktur, saftır. Sizden kim ona (zamanına) ulaşırsa, insanların ateş gördüğüne düşsün. Gerçekte o tertemiz, sade sudur. Şübbhesiz Deccal'in bir gözü dümdüzdür. Üzerinde yuvarlak kalın bir parça et vardır. İki gözleri arasında kafir yazılmıştır. Yazı bilen ve bilmeyen her mü'min onu okur."

Bu hususte şeçitli hadislerin çeşitli rivayetleri, yerin tayinleri de, hepsi doğru ve gerçektir; sahih hadislerle sabittir. Tevile de lüzum yoktur; çıktığı zaman her mü'min onu tanıyacaktır. Özellikle Kehf suresini okuyanlar. Envai çeşit istidraclarla zuhur eder; ölüleri diriltir; yağmurları yağdırır; ve daha çok hileleri vardır. Amma hiçbir zaman mü'min onun tuzağına düşmeyecektir. Nitekim Müslim ve Buhari'nin tahric ettikleri Hazreti Ömer radıyALLAHu anh'tan gelen bir rivayette Rasulullah sallALLAHu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

" Bir defa ben uyurken kendimi Ka'beyi tavaf ediyor gördüm. Bir de baktım karayağız, salınmış düz saçlı bir zat, iki kişi arasına girmiş, başından su damlıyor. Bu kimdir dedim. Bu Meryem'in oğludur, dediler. Sonra ona iltifat etmek için ilerledim. Bir de baktım ki, kırmızı benizli, iri yarı, kıvırcık saçlı, bir gözü kör bir herif, gözü salkımdan uğramış üzüm tanesi gibi. Bu kim diye sordum. Deccal'dır dediler. İnsanlar içinde ona en ziyade benzeyen İbnu Katan'dır."

Demek Deccal şahıstır; Îsâ şahıstır; batıl ve hak fikir değildir. Peygamber'in rüyası vahiydir; görmesi haktır; sâir beşerler gibi değildir. Binaenaleyh, "Bu hadis rüyadır, başka suretlerde tevil olabilir yahud onunla amel edilmez" demek sapıklıktır.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt