ÇINARDAN DAMLALAR
SÜFYAN b. UVEYNE (KS)
Bir kimse Allah’tan korkarak üzerinde kalan ölmüş Müslüman kardeşinin hakkını varislerine götürür verirse helalık almış olur. Bizim kanaatimizde bu yoldadır. Ama gıybetin durumu böyle değildir. Bir şahıs gıybetini ettiği kimsenin varislerini bulup helalık alsada helal olmaz. Bütün yer ehli o gıybet edeni bağışlasa dahi bağışlanmaz. Ta gıybeti edilen hakkından geçinceye kadar çümkü bir Müminin şerefi malından daha kıymetlidir.
TABAKATÜL KÜBRA C:1 S:210
FUDAYL b. IYAZ (KS)
Her şeyin bir ön hazırlığı vardır, ibadet ehlinin arasına karışmanın ön hazırlığıda gıybeti terktir.
TABAKATÜL KÜBRA C:1 S:259
ABDULLAH b. MESUD(K.S)
—Şu sevimsiz iki şey, ne kadar HOŞTUR: ÖLÜM ve FAKİRLİK.
—ZALİMİ seven kimse; RÜKN - MAKAM Kabe’de duanın mutlaka kabul olduğu yer arasında 70 yıl kalıp ibadet etse, yine de KIYAMET günü; ALLAH (C.C) onu sevdiğiyle beraber kılacaktır,
—ALLAH’ım. irtidada vardırmayan İMAN, bitmeyen NİMET devamlı SÜRÜR, CENNETİN en yüksek derecesinde PEYGAMBERİMİZE Komşuluk nasip eyle
—CAHİLE bir defa yazıklar olsun. ALLAH nasip etseydi bilirdi. Bilip de amel etmeyene, 7 defa yazıklar olsun.
—İMAN ÜZERİNE KONUŞTU:
Kul, imanın zirvesine çıkmadıktan sonra, HAKİKATİ bulamaz Zirvesine çıkmak içinde;
FAKİRLİĞİ zenginlikten sevimli bilmeli,
ZİLLETİ, izzetten daha tatlı bulmalı,
ÖVENLE, kötü diyeni aynı görmeli
Bu cümleyi şöyle tefsir ediyorlar:
—Harama dalıp zengin: olmaktansa, fakir kalmayı sevmeli. ALLAH'A isyan edip şeref kazanmaktansa, ona itaat edip
Mütevazı kalmayı daha iyi görmeli.
HAK işte, öveni de kötü diyeni de bir görmeli.
Övene; kötü diyenden daha çok yüz vermemeli.
TABAKATÜL KÜBRA C:1 S:75
EBU CAFER MUHAMMED BAKİR (K.S.)
—Yıldırım, mümine de isabet eder; mümin olmayana da... Fakat ALLAH(C.C)'ı zikredene isabet etmez.
—Dünyada; insana en iyi yardımcı, ihvana iyiliktir. Derdi ve İHVANLA oturmaktan hiç sıkıntı duymazdı.
Derdi ki:
—O ne kötü din kardeşidir. Varlıklı zamanın da etrafında dolaşır. Yokluğa düşünce de terk eder... Yanına uğramaz.
Derdi ki:
—Bir din kardeşinin; sana karşı sevgisini, senin ona karşı kalbinde
BULUNAN SEVGİ İLE ÖLÇEBİLİRSİN.
Derdi ki:
—Mümin kişinin kalbine giren KİBİR cinsinden azıcık şey; Aklını bozar. Bu bo¬zulma, ya o giren kibir kadar olur VEYA daha fazla.
TABAKATÜL KÜBRA C:1 S:110
SÜFYAN b. UVEYNE (KS)
Bir kimse Allah’tan korkarak üzerinde kalan ölmüş Müslüman kardeşinin hakkını varislerine götürür verirse helalık almış olur. Bizim kanaatimizde bu yoldadır. Ama gıybetin durumu böyle değildir. Bir şahıs gıybetini ettiği kimsenin varislerini bulup helalık alsada helal olmaz. Bütün yer ehli o gıybet edeni bağışlasa dahi bağışlanmaz. Ta gıybeti edilen hakkından geçinceye kadar çümkü bir Müminin şerefi malından daha kıymetlidir.
TABAKATÜL KÜBRA C:1 S:210
FUDAYL b. IYAZ (KS)
Her şeyin bir ön hazırlığı vardır, ibadet ehlinin arasına karışmanın ön hazırlığıda gıybeti terktir.
TABAKATÜL KÜBRA C:1 S:259
ABDULLAH b. MESUD(K.S)
—Şu sevimsiz iki şey, ne kadar HOŞTUR: ÖLÜM ve FAKİRLİK.
—ZALİMİ seven kimse; RÜKN - MAKAM Kabe’de duanın mutlaka kabul olduğu yer arasında 70 yıl kalıp ibadet etse, yine de KIYAMET günü; ALLAH (C.C) onu sevdiğiyle beraber kılacaktır,
—ALLAH’ım. irtidada vardırmayan İMAN, bitmeyen NİMET devamlı SÜRÜR, CENNETİN en yüksek derecesinde PEYGAMBERİMİZE Komşuluk nasip eyle
—CAHİLE bir defa yazıklar olsun. ALLAH nasip etseydi bilirdi. Bilip de amel etmeyene, 7 defa yazıklar olsun.
—İMAN ÜZERİNE KONUŞTU:
Kul, imanın zirvesine çıkmadıktan sonra, HAKİKATİ bulamaz Zirvesine çıkmak içinde;
FAKİRLİĞİ zenginlikten sevimli bilmeli,
ZİLLETİ, izzetten daha tatlı bulmalı,
ÖVENLE, kötü diyeni aynı görmeli
Bu cümleyi şöyle tefsir ediyorlar:
—Harama dalıp zengin: olmaktansa, fakir kalmayı sevmeli. ALLAH'A isyan edip şeref kazanmaktansa, ona itaat edip
Mütevazı kalmayı daha iyi görmeli.
HAK işte, öveni de kötü diyeni de bir görmeli.
Övene; kötü diyenden daha çok yüz vermemeli.
TABAKATÜL KÜBRA C:1 S:75
EBU CAFER MUHAMMED BAKİR (K.S.)
—Yıldırım, mümine de isabet eder; mümin olmayana da... Fakat ALLAH(C.C)'ı zikredene isabet etmez.
—Dünyada; insana en iyi yardımcı, ihvana iyiliktir. Derdi ve İHVANLA oturmaktan hiç sıkıntı duymazdı.
Derdi ki:
—O ne kötü din kardeşidir. Varlıklı zamanın da etrafında dolaşır. Yokluğa düşünce de terk eder... Yanına uğramaz.
Derdi ki:
—Bir din kardeşinin; sana karşı sevgisini, senin ona karşı kalbinde
BULUNAN SEVGİ İLE ÖLÇEBİLİRSİN.
Derdi ki:
—Mümin kişinin kalbine giren KİBİR cinsinden azıcık şey; Aklını bozar. Bu bo¬zulma, ya o giren kibir kadar olur VEYA daha fazla.
TABAKATÜL KÜBRA C:1 S:110