Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Cennete nasıl gidilir? (1 Kullanıcı)

bedavih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 May 2009
Mesajlar
299
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
ALLAHü Teâlâ hadîs–i kutsî'de; "La ilâhe illALLAH benim kal'amdır. Kim benim kal'ama girerse, azabımdan emîn olur." buyuruyor. Lâ ilâhe illALLAH ALLAH–ü Teâlâ'yı bildiren yüce bir sözdür. Kim onu kendine kal'a edinirse ebedî saadeti ve nimetleri elde eder. Kim bu mübarek, kelimeyi kendisine kal'a edinmezse, ebedî azâba uğrar. Fakat insanlar Lâ ilâhe illALLAH kelimesinden uzaklaştılar. Onlarda sadece dilin kelime–i tevhîdi söylemesi kaldı. Böylece insanlar sadece kal'ayı söylemiş oldular. Nasıl ki ateşin ismini söylemek insanı yakmadığı, suyun ismi insanı boğmadığı, kılıcın ismi insanı kesmediği gibi, kal'anın ismi de insanı düşmandan korumaz. Bunlar gibi Kelime–i tevhîdin sâdece lafzını söyleyip, mânâsından haberdâr olmamak da insanı âhiret azâbından korumaz.
İnsanlar Lâ ilâhe illALLAH diyor, fakat nefsinin arzu ve isteklerine, paraya ve dünyaya tapıyor. Yarın kıyamet gününde ALLAH–ü Teâlâ;
"Ey kulum! Olmayan şeyi niçin söylüyorsun?" buyurup, "Yalan söyledin." deyince ne cevap vereceksiniz. Hâlbuki sen, dünya malına ve paraya kulluk ediyorsun. Ey insanoğlu! Niçin lezzeti ilâhî yerlerde aramıyorsun? Hâlbuki bütün her şey ALLAH–ü Teâlâ'nın elindedir. O, bütün bu mülklerin sahibidir. Mülkünde istediği gibi tasarruf eder. Âlemde, ancak O'nun dilediği ve O'nun irade ettiği şey olur. Onun için, O'ndan başkasıyla lezzet alma. Rahmetinden ümit kesme. Çünkü O'nun rahmetinden, ancak kâfirler ümit keserler.
Ey insanoğlu! ALLAH–ü Teâlâ seni, tevhîdini, birliğini bilmen için yarattı. Âlemdeki her şeyi de, senin için yarattı. Ve bunlar arasındaki hayvanları, bitkileri sana hizmetçi kıldı. Yer senin ikamet etmeni sağlar. Melekler seni muhafaza eder. Güneş sana ışık verir. Hepsi senin için yaratılmıştır. Sen, sadece ALLAH–ü Teâlâ'yı bir bilip, O'na kulluk için yaratıldın.
Ey insanoğlu! ALLAH–ü Teâlâ bütün eşyayı senin için yarattı. Seni de kendisi için yarattı. Sen ise, ALLAH–ü Teâlâ'nın senin için yarattığı şey ile meşgul oldun, nimetin sahibini unuttun. Sana gelen bağış ve lütuflarından faydalandın. Vereni hatırlamadın. Böylece nimetin şükrünü eda etmedin. Sana verdiği ihsan ve lütuflarının hürmetine riayet etmedin. Nimet sahibine şükür, O'nun verdiği nimete şükür etmektir.
Ey insanoğlu! ALLAH–ü Teâlâ'dan başkasına yöneldiğin, onlara iltifât ettiğin müddetçe de Lâ ilâhe illALLAH kelimesini söylemeye devâm et. Çünkü o, sendeki iyi olmayan şeyleri yok eder. Sana övülen iyi hasletleri getirir.
Şunu iyi bilin ki, insanlar bu âlemde yolculuk halindedirler. Onların ilk konakları beşik, sonuncusu ise kabirdir. Hakikî vatan, ya Cennet veya Cehennem'dir. İnsanın ömrü, sefer mesafesini teşkil eder. Yıllar konak yerleri, aylar fersahlar, günler kilometreler, nefesler metrelerdir. Yapmış olduğu iyilik, tâat ve ibadetler azığıdır. Ömrünün en kıymetli sermayesi vakitleridir. Şehveti ve şehevî arzuları, yolunu kesen eşkıyâdır. Kazancı ve kârı; Cennet'i ve oradaki ebedî nimetleri elde etmek, ALLAH–ü Teâlâ'nın rızasına ve cemaline mazhar olmaktır. Zarar ise; Cehennem'de çeşitli azaplara maruz kalmak, ALLAH–ü Teâlâ'nın rahmet ve cemalinden uzaklaşmaktır.
Kim hesapsız Cennet'e girmek isterse, vakitlerini ALLAH–ü Teâlâ'nın beğendiği şeylerle geçirsin. Kim âhirette, hasenât kefesinin ağır gelmesini isterse, vakitlerinin çoğunu ibâdet ve tâatla geçirsin. Kim sâlih bir amel işler, sonra da günah işlerse, onun durumu tehlikelidir. Fakat ümit kesilmiş de değildir. Af, ALLAH–ü Teâlâ'nın keremindendir. Umulur ki, ALLAH–ü Teâlâ onu affeder.
Zannetmeyin ki, güneşin ve ayın seyrinden maksat, sıralı ve düzenli bir hesaptır. Gölgenin, nurun ve yıldızların yaratılmasından maksat, sadece insanların dünya işlerinde yardımcı olmak içindir. Bilakis insanların, vakitlerini ve zamanlarını onlar vasıtasıyla bilip, âhiret ticareti ve tâatlerle meşgul olmaları içindir. ALLAH–ü Teâlâ Furkan sûresi altmış ikinci âyet–i kerîmesinde; "Düşünüp ibret almak veya şükretmek isteyen kimseler için, gece ile gündüzü birbiri ardınca geçiren yine O'dur." buyuruyor.
 

Gök Kubbe

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Ara 2008
Mesajlar
3,422
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
29
ALLAHü Teâlâ hadîs–i kutsî'de; "La ilâhe illALLAH benim kal'amdır. Kim benim kal'ama girerse, azabımdan emîn olur." buyuruyor. Lâ ilâhe illALLAH ALLAH–ü Teâlâ'yı bildiren yüce bir sözdür. Kim onu kendine kal'a edinirse ebedî saadeti ve nimetleri elde eder. Kim bu mübarek, kelimeyi kendisine kal'a edinmezse, ebedî azâba uğrar. Fakat insanlar Lâ ilâhe illALLAH kelimesinden uzaklaştılar. Onlarda sadece dilin kelime–i tevhîdi söylemesi kaldı. Böylece insanlar sadece kal'ayı söylemiş oldular. Nasıl ki ateşin ismini söylemek insanı yakmadığı, suyun ismi insanı boğmadığı, kılıcın ismi insanı kesmediği gibi, kal'anın ismi de insanı düşmandan korumaz. Bunlar gibi Kelime–i tevhîdin sâdece lafzını söyleyip, mânâsından haberdâr olmamak da insanı âhiret azâbından korumaz.
İnsanlar Lâ ilâhe illALLAH diyor, fakat nefsinin arzu ve isteklerine, paraya ve dünyaya tapıyor. Yarın kıyamet gününde ALLAH–ü Teâlâ;
"Ey kulum! Olmayan şeyi niçin söylüyorsun?" buyurup, "Yalan söyledin." deyince ne cevap vereceksiniz. Hâlbuki sen, dünya malına ve paraya kulluk ediyorsun. Ey insanoğlu! Niçin lezzeti ilâhî yerlerde aramıyorsun? Hâlbuki bütün her şey ALLAH–ü Teâlâ'nın elindedir. O, bütün bu mülklerin sahibidir. Mülkünde istediği gibi tasarruf eder. Âlemde, ancak O'nun dilediği ve O'nun irade ettiği şey olur. Onun için, O'ndan başkasıyla lezzet alma. Rahmetinden ümit kesme. Çünkü O'nun rahmetinden, ancak kâfirler ümit keserler.
Ey insanoğlu! ALLAH–ü Teâlâ seni, tevhîdini, birliğini bilmen için yarattı. Âlemdeki her şeyi de, senin için yarattı. Ve bunlar arasındaki hayvanları, bitkileri sana hizmetçi kıldı. Yer senin ikamet etmeni sağlar. Melekler seni muhafaza eder. Güneş sana ışık verir. Hepsi senin için yaratılmıştır. Sen, sadece ALLAH–ü Teâlâ'yı bir bilip, O'na kulluk için yaratıldın.
Ey insanoğlu! ALLAH–ü Teâlâ bütün eşyayı senin için yarattı. Seni de kendisi için yarattı. Sen ise, ALLAH–ü Teâlâ'nın senin için yarattığı şey ile meşgul oldun, nimetin sahibini unuttun. Sana gelen bağış ve lütuflarından faydalandın. Vereni hatırlamadın. Böylece nimetin şükrünü eda etmedin. Sana verdiği ihsan ve lütuflarının hürmetine riayet etmedin. Nimet sahibine şükür, O'nun verdiği nimete şükür etmektir.
Ey insanoğlu! ALLAH–ü Teâlâ'dan başkasına yöneldiğin, onlara iltifât ettiğin müddetçe de Lâ ilâhe illALLAH kelimesini söylemeye devâm et. Çünkü o, sendeki iyi olmayan şeyleri yok eder. Sana övülen iyi hasletleri getirir.
Şunu iyi bilin ki, insanlar bu âlemde yolculuk halindedirler. Onların ilk konakları beşik, sonuncusu ise kabirdir. Hakikî vatan, ya Cennet veya Cehennem'dir. İnsanın ömrü, sefer mesafesini teşkil eder. Yıllar konak yerleri, aylar fersahlar, günler kilometreler, nefesler metrelerdir. Yapmış olduğu iyilik, tâat ve ibadetler azığıdır. Ömrünün en kıymetli sermayesi vakitleridir. Şehveti ve şehevî arzuları, yolunu kesen eşkıyâdır. Kazancı ve kârı; Cennet'i ve oradaki ebedî nimetleri elde etmek, ALLAH–ü Teâlâ'nın rızasına ve cemaline mazhar olmaktır. Zarar ise; Cehennem'de çeşitli azaplara maruz kalmak, ALLAH–ü Teâlâ'nın rahmet ve cemalinden uzaklaşmaktır.
Kim hesapsız Cennet'e girmek isterse, vakitlerini ALLAH–ü Teâlâ'nın beğendiği şeylerle geçirsin. Kim âhirette, hasenât kefesinin ağır gelmesini isterse, vakitlerinin çoğunu ibâdet ve tâatla geçirsin. Kim sâlih bir amel işler, sonra da günah işlerse, onun durumu tehlikelidir. Fakat ümit kesilmiş de değildir. Af, ALLAH–ü Teâlâ'nın keremindendir. Umulur ki, ALLAH–ü Teâlâ onu affeder.
Zannetmeyin ki, güneşin ve ayın seyrinden maksat, sıralı ve düzenli bir hesaptır. Gölgenin, nurun ve yıldızların yaratılmasından maksat, sadece insanların dünya işlerinde yardımcı olmak içindir. Bilakis insanların, vakitlerini ve zamanlarını onlar vasıtasıyla bilip, âhiret ticareti ve tâatlerle meşgul olmaları içindir. ALLAH–ü Teâlâ Furkan sûresi altmış ikinci âyet–i kerîmesinde; "Düşünüp ibret almak veya şükretmek isteyen kimseler için, gece ile gündüzü birbiri ardınca geçiren yine O'dur." buyuruyor.

selamun aleyküm allah razı olsun ecrini kat kat versin inşallah..:)
 

bedavih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 May 2009
Mesajlar
299
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
vealeykumselam verahmetullahi veberakatuhu....

Rabbım öncelikle senden razı olsun güzel kardeşim...amin ecmain olsun...slm ve duayla... :)
 

Gök Kubbe

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Ara 2008
Mesajlar
3,422
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
29
selamun aleyküm bu arada yazınızı bilgisayarıma ekledim çok güzeldi de...
hakkınızı helal edin lütfen...:)
 

bedavih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 May 2009
Mesajlar
299
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
vealeykumselam verahmetullahi veberakatuhu....estağfirullah kardeşim lafı mı olur...hakkım yok ama helal olsun demek lazım :) begenmenize çok sevindim...Allah yar ve yardımcınız olsun inşaAllah...
 

cakdoc

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Eki 2008
Mesajlar
1,507
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
cok cok cok cok cok cok ama cokkkkkkkkkkkkkkkkkk guzel bir paylasim Allah razi olsun kardesimmmmmmmmmmmmmmmm
 

bedavih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 May 2009
Mesajlar
299
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
çok çok çok tşk.ederim efendim :) gerçekten çok memnun ettiniz beni bu içten yorumunuzla...Allah sizden razı olsun inşaAllah...

slm ve duayla kalın....
 

NDYZLF

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Mar 2009
Mesajlar
960
Tepki puanı
6
Puanları
0
Yaş
44
Çok güzel bir paylaşımdı.
Allah razı olsun...
 

bedavih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 May 2009
Mesajlar
299
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Allah ım öncelikle senden razı olsun kardeşim...sağolasın zaman ayırıp okudugun için.... slm ve duayla kal....
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt