RE: cehennemden atılan odun
S.A
EMEĞİNE SAĞLIK CANIM KARDEŞİM
FAKAT BİRŞEYİ DÜZELTMENİ İSTRHAM EDECEĞİM EMİNİM FARKINDA OLMADAN BU ŞEKİLDE YAZDIN.SANIRIM YAZDIĞIN BİR KISSA.FAKAT KELAMA BAŞLARKEN P.E DEĞİLDE! PEYGAMBER EFENDİMİZ (S.A.V),MUHAMMED MUSTAFA (S.A.V) DAHA HOŞ OLUR. YAKIŞANDA BU. DEĞİL Mİ GÜZEL KARDEŞİM.
RABBİME EMANET
''UMUT KUŞUM''
Yükselmenin vaktidir
Çaglarin dogacak
Safagisin sen!..
Kiymetli kizim,
Burada yeri geldi, ana-kiz olduk. Gün geldi abla-kardes, gün geldi hoca-talebe olduk. Her mahdut zaman dilimi gibi buradaki vaktimiz de doldu.
Simdi seni memleketine, hizmet diyarina yolcu ederken, can kulagini aç da dinle:
Her ânimizda, her halimize sükretmeliyiz. Sükür ise, nimeti Allah’in rizâsina uygun bir sekilde kullanmaktir. Bizim ise Cenâb-i Hakk’a sükrümüzün nihayetsiz olmasi gerekir. Bizi akranlarimiz arasindan seçti de kendi yoluna hâdim eyledi. Yine bizi Kur’ân-i Kerim çatisi altinda topladi. Allah Rasûlü -sallallâhu aleyhi ve sellem- buyuruyor ya:
“Iki amel sahibine gibta edilir:
Biri, Kur’ân hizmetinde olan, yasayan ve yasatan;
digeri ise malini Allah yolunda, yine Onun istedigi sekilde infak eden!”
Ne mutlu sana ki, Allah seni gibta edilecek bir yola koymus.
Melekler, ayaginin altina kanatlarini sermekte yaris ediyorlar.
Gözümün isigi,
Simdi omzumuza agir bir vazife yüklendi: Allah’in dinini yasamak ve yasatmak! Bu vazifeyi, Kur’an ve sünnet isigi altinda en ücrâ köselere kadar, yine biz götürecegiz. Bir günes nasil en kuytu köselere dahî siziyor, ve orada yasayanlari isigindan mahrum etmiyorsa; biz de güzel ahlâkimizla aydinlatamadigimiz bir karanlik birakmamaliyiz. Bu is çile yoludur. Elbette ayagimiza dikenler batacaktir. Ama gözümüz dikenlere takili kalmamali, elimiz gül toplamaya devam etmelidir.
Âhiret sermâyem,
Sana bir çift sözüm var, bunlar hayatinin isigi, gönlüne yol gösteren hakikat feneri olsun. Kulagina küpe yap ki, ihtiyacin oldugunda elinden tutup seni kurtarsin!
Öncelikle, biz “canli bir Kur’ân” olmaliyiz. Kur’an-i Kerim, kanimiza, canimiza; bütün davranis, düsünce ve hatta hayallerimize isik olmalidir. Bu ise heyecanla olur, Ögrendiklerini yasamakla olur.
Küpte ne varsa, disina o sizar. Bunun için önce kalbini aydinlat, nurla doldur ki, etrafin nur olsun. Insanlar senin nurunla aydinlansin. Kalbin nuru da, namazdan ve seher vaktinden geçer. Seher vakti, senin için gayreti, muhabbeti kusandigin; vuslata yaklastigin demlerdir. Aman kiymetini bil!
Insanlarla iyi geçin! Unutma ki, insanlarla kavga edip durmak, aklin azliginin isaretidir. Mü’min sever ve sevilir, ülfet ve muhabbetle insanlarla geçinir. Onlarin hatalarini hos görür. Günahkara degil, günaha düsman olur. Hiç doktorlar, “hastaya niye hasta oldun?” diye azarlarlar mi? Onun hastaliginin tedavisini ararlar. Unutma, biz de gönül doktoruyuz.
Muhtaç oldugun talebeyi kendin bulacaksin. Gerekirse ayaklarina gidecek, hatta yalvaracaksin! Hiç insan, kardesinin ateste yanmasina dayanabilir mi?
Talebelerine bir sey ögretirken, önce kendin yasamaya çalis. Zira egitim sözle degil, yasamakla kalici olur, iz birakir. Kendini talebelerine vakfet. Çünkü ulastigimiz, sahip oldugumuz bizimdir, elimizin yetmedikleri kaldirimlarin! Mesuliyet agirdir, ama bizim omuzlarimizda!..
Her yer, hizmet mekani; her insan hizmet edilecek insandir. Çevren, mahallen, akrabalarin ve ailen öncelikle sana muhtaçtir. Hizmetin küçügü, büyügü olmaz.
Kendini gelistirmeyi ihmal etme. Kalbini, bilgilerini yenile!
Kalbin cilasi zikir, bilginin cilasi okuma ve tefekkürdür.
Allah, kurtulusun yolunu, iç âlemimizi temizlemeye baglamistir.
Peygamber Efendimizin de buyurdugu gibi,
“Kalpler, demirin pas tuttugu gibi pas tutar, onun cilasi da tevbedir.” ((Estagfirullah demek/zikir günde 100x))
Insanlara bol bol ikram ve iyilikte bulun. Unutma ki, insan ihsanin kuludur.
Ve yine bil ki, problemini çözdügünüz, muhtaçken elinizi uzattiginiz insan sizindir.
Iyiligi emredip, kötülügü yasaklamak, hem dinimizin bir emri ve hem de boynumuzun borcudur.
Ashâb-i kirâm bunun için dünyanin dört bir tarafina yayilmis ve son nefesine kadar insanlara bunu ulastirmaya çalismistir.
Biraktiginiz her iz, tesir ettiginiz her yürek, Allah için konustugunuz her kelime bir sadaka-i câriye olup, öldükten sonra da amel defterinizin açik kalmasini saglayacaktir.
Aman kuzum,
Sohbetleri ihmal etme!.. Kalpten kalbe yol vardir.
Bulundugun yerden, görüstügün insanlardan devamli tesir alirsin.
Bunun için salihlerle bulunmaya, hayir meclislerinde yer almaya çalis. Hatirla ki, Kitmîr’i cennete sokan amel, Eshâb-i Kehf’le birlikte olmasiydi.
Insanlarin gönlünü kirma ve sakin onlarin yaptiklarindan incinme! Hepimiz Allah’in kuluyuz ve tekrar O’na dönecegiz.
Istikbâlin fâtihi,
En güzel çagin gençlik çagidir. Gücünün, kuvvetinin, dimaginin ve yüreginin en deli dolu oldugu zaman!.. Ama o da bir yaz yagmuru gibi gelip geçer. O yaz yagmuru kesilmeden, kabini doldurmaya çalis!
Her aksam yataga girdiginde, söyle bes dakika kendini muhasebeye çek! “Ne yapmaliydim, ne yaptim?” diye sor, kendine!..
“Bugün Allah için ne yaptim? Kaç kisiyi namaza alistirdim? Bugün bir hizmete vesile oldum mu? Bugün neyi ve ne kadar infak ettim? Karsilastigim olaylarda, benim yanimda, hanim sahabiler olsaydi, acaba ne yaparlardi?”
Böyle yasadigin bir hayatin sonunda, Allah yüzünü güldürür ve emeklerinin karsiligini verirse, sakin ama sakin gururlanma! Yoksa hepsi bosa gider.
“-Allah’im sana sükürler olsun, bu günleri de gösterdin!” de ve bir kul oldugunu hatirlayarak günahlarin için istigfar et!
Eger bütün bunlari ihmal eder ve hayatimizi heder edersek; kiyamet günümüz mahcubiyet günümüze dönmez mi?
Allah’im, bizi temiz ve salih kullarindan eyle! Insanlarin madden ve mânen temizlenmesinde bize de hisseler nasib et! Razi oldugun amellere muvaffak eyleyip, bizi râzi oldugun kullarindan kil! Bizim amel defterimizi sag tarafimizdan ver ve bizi salihlerle birlikte cem et!
SELAM VE DUA İLEB)B)B)