´´GüLiѕтaи´´
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 19 May 2009
- Mesajlar
- 1,209
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 31
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
''Kıyâmet günü, Cehennem'liklerin azâb yönünden en ehveni, kendisine ateşten iki na'lin giydirilir ve o na'linlerin harâretinden beyni kaynar.''
Varın ötesini hesâb edin.. Tevbeye, ibâdet ve itâate sarılmalı.. Korkmalı.. Aslında hadîs gâyet açık, fazla söze gerek yok.. Fakat, çok gâfiliz.. Klasik bir söz olarak gelir artık bize, parmağını mumda ne kadar tutabilirsin? Halbuki parmağını mumda tutmak ne ki? Bu Cehennem'le kıyâs dâhi edilemez..
Derler ki: Dünyâ ateşi yetmiş defâ rahmet suyu ile yıkanmıştır..
Kardeşler, Cehennem ateşi dünyâ ateşi ile kıyâs edilemez.. İmam-ı Gazâlî Hazretleri der ki:
Cehennem halkı, bu dünyâ ateşi gibi bir ateş bulsa, rahatlanmak için oraya hücûm ederlerdi.
Cehennem'e uğramayacağına dâir hiçbir garantin yok.. Allah Teâlâ ne buyuruyor bak:
''Sizden hiçbiriniz müstesnâ olmamak üzere ille oraya (Cehennem'e) uğrayacaktır. Bu, Rabbinin üzerine kat'i olarak aldığı, kazâ ettiği bir şeydir. Sonra takvâya erenleri kurtaracağız. Zâlimleri ise orada diz üstü düşmüş bir hâlde bırakacağız.'' (Meryem, 69-70)
Cehennem'i ne kadar anlatsak kelimeler hafif ve yetersiz kalır..
Son olarak, İmam-ı Gazâlî Hazretlerinin nasîhâti ile bitirelim..
Ey zavallı insan!
O gündeki zor durumları düşün ve bilmiş ol ki; bütün şiddetiyle Allahû Teâlâ Cehennem'i yarattı. Onun adamlarını da yarattı, onlar artmaz ve eksilmezler. Bu, değişmeyen ezelî bir mukadderattır. Nitekim Allahû Teâlâ:
''Sen onları bulacağı vakit ile, emr(-i ilâhînin) yerini bulacağı hasret günü ile korkut. Onlar gaflet içindedirler. Onlar hâlâ îmân etmiyorlar.'' (Meryem, 40) buyurmuştur. Bu âyet-i celîle ile kıyâmet gününe işâret edilmiştir.
Durum bu iken, nasıl güler oynar ve eğlenirsin? Hakkında ezelde sebkat eden mukadderâtı bilmediğin hâlde nasıl olur da dünyanın âdî zevkleri ile oyalanırsın?
''Kıyâmet günü, Cehennem'liklerin azâb yönünden en ehveni, kendisine ateşten iki na'lin giydirilir ve o na'linlerin harâretinden beyni kaynar.''
Varın ötesini hesâb edin.. Tevbeye, ibâdet ve itâate sarılmalı.. Korkmalı.. Aslında hadîs gâyet açık, fazla söze gerek yok.. Fakat, çok gâfiliz.. Klasik bir söz olarak gelir artık bize, parmağını mumda ne kadar tutabilirsin? Halbuki parmağını mumda tutmak ne ki? Bu Cehennem'le kıyâs dâhi edilemez..
Derler ki: Dünyâ ateşi yetmiş defâ rahmet suyu ile yıkanmıştır..
Kardeşler, Cehennem ateşi dünyâ ateşi ile kıyâs edilemez.. İmam-ı Gazâlî Hazretleri der ki:
Cehennem halkı, bu dünyâ ateşi gibi bir ateş bulsa, rahatlanmak için oraya hücûm ederlerdi.
Cehennem'e uğramayacağına dâir hiçbir garantin yok.. Allah Teâlâ ne buyuruyor bak:
''Sizden hiçbiriniz müstesnâ olmamak üzere ille oraya (Cehennem'e) uğrayacaktır. Bu, Rabbinin üzerine kat'i olarak aldığı, kazâ ettiği bir şeydir. Sonra takvâya erenleri kurtaracağız. Zâlimleri ise orada diz üstü düşmüş bir hâlde bırakacağız.'' (Meryem, 69-70)
Cehennem'i ne kadar anlatsak kelimeler hafif ve yetersiz kalır..
Son olarak, İmam-ı Gazâlî Hazretlerinin nasîhâti ile bitirelim..
Ey zavallı insan!
O gündeki zor durumları düşün ve bilmiş ol ki; bütün şiddetiyle Allahû Teâlâ Cehennem'i yarattı. Onun adamlarını da yarattı, onlar artmaz ve eksilmezler. Bu, değişmeyen ezelî bir mukadderattır. Nitekim Allahû Teâlâ:
''Sen onları bulacağı vakit ile, emr(-i ilâhînin) yerini bulacağı hasret günü ile korkut. Onlar gaflet içindedirler. Onlar hâlâ îmân etmiyorlar.'' (Meryem, 40) buyurmuştur. Bu âyet-i celîle ile kıyâmet gününe işâret edilmiştir.
Durum bu iken, nasıl güler oynar ve eğlenirsin? Hakkında ezelde sebkat eden mukadderâtı bilmediğin hâlde nasıl olur da dünyanın âdî zevkleri ile oyalanırsın?