Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Camiye Meyhane (1 Kullanıcı)

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
Bursa'daki Ulucâmi'yi yaptıran Yıldırım Bayezid'dir. Cami tamamlandığında, damadı olan tanınmış velilerden Emir Sultan Hazretleri'yle beraber geziyordu. Emir Sultan'a dönerek,
Sultanım nasıl, cami güzel olmuş mu? diye sordu.
Emir Sultan Hazretleri:
- Sultanım cami güzel olmuş ama bir kusuru var. Bir köşesine de meyhane yaptırmalıydınız, dedi. Bu sözlere sinirlenen Yıldırım,
- Allah'ın evinde meyhane de ne oluyor? Allah'ın evine meyhane olur mu? diye çıkıştı. O zaman taşı gediğine koyan Emir Sultan Hazretleri:
- Hünkârım, Allah'ın esas evi insanın kalbidir. Kalbin bulunduğu vücuda nasıl içki koyuyorsunuz? deyince Yıldırım hatasını anladı. Çünkü o zamana kadar içki içiyordu. Ondan sonra bir daha içki içmez oldu. Yıldırım, içkiyi hem de gizlice içiyordu. Kimsenin bilmediğini zannettiğini Emir Sultan'ın bilmesi, kendisine ayrıca tesir etmişti.
Malûmdur ki Allah dostlarına gizli bir şey olmaz. Allah, onlara bildirmek istediklerini bildirir. Onlar Allah'ın müsadesiyle, diğer insanların bilmediklerini bilirler.
 

avdan

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Eki 2006
Mesajlar
308
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Camiye Meyhane

BENDE İÇKİ İÇEN BİRİSİNİ GÖRDÜĞÜM ZAMAN
SEN BUNU CAMİNİN İÇİNE DÖKEBİLİRMİSİN DİYE SORARIM ÇOĞU ALLAHTAN KORKARIM HİÇ CAMİYE İÇKİ DÖKÜLÜRMÜ DİYE AKILLARI SIRA TEPKİ GÖSTERİRLER CAMİ NE YAPISI KUL YAPISI İNŞAAT USTASI YAPMIŞ AMA GIRTLAK ALLAH YARATMADIMI CAMİYE ALLAHTAN KORKUYORSUNDA ALLAHIN YARATTIĞI GIRTLAĞA NASIL DÖKÜYORSUN CEVAP YOK SEN HANGİ DİNE MENSUPSUN YİNE CEVAP YOK MÜSLÜMANIM DESE ELİNDE İÇKİ ŞİŞESİ ALEMDE KAFİRİM DESE DEĞİL HALA İÇİNDE UFAKTA OLSA BİR KIVILCIM VAR NEDEYİM ALLAH ISLAH ETSİN
ANNEM SAĞOLASIN GÜZEL BİR ÇALIŞMAYDI ALLAH RAZI OLSUNB)B)B)
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
RE: Camiye Meyhane

Allah,ü Teala içkiyi kuranda 4 kısımda yasaklamıştır

ilk ayette Allah Teala içkiyi diğer güzel rızıklardan ayırarak, onun güzel rızık olmadığı noktasına dikkat çekiyor, ikinci inen ayette zararının faydasından daha büyük olduğunu bildirerek inananların içkiden uzaklaşmaları konusunda ikinci adım atılıyor. Daha sonra Allah, kullarının içkili olarak namaza durmalarını, ne dediklerini bilmeleri gerektiğini emrediyor. Allah'a ibadetten men edilme olayının insanların psikolojileri üzerindeki etkisi, içkiye bakış açılarının değişmesi yönündeki etkisi elbette büyüktür. Ve bundan sonra Allah Teala bedenen ve ruhen içkiyi terketmeye hazırlanmış kullarına içkiyi yasaklıyor. «Artık bundan vaz geçtiniz değil mi?» ayetiyle bu kademeli yasaklamanın son bulduğunu anlıyoruz. Elbette ilk ayet indiği sırada da içki Allah katında necis ve haramdı. Ancak kullarının içki gibi bağımlılık yapan bir maddeyi bir çırpıda bırakamayacaklarını bilen merhamet sahibi Allah bu tedricilikle onların içkiyi terk etmelerini sağladı. Çünkü «Allah hiç kimseye güç yetireceğin-den başkasını yüklemez
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
RE: Camiye Meyhane


BURSA ULU CAMİİ
Yıldırım Bayezıd Niğbolu zaferinde kazanılan gânimetlerle muhteşem bir mescid yaptırmak ister. Mimarlar bugün Ulucami'nin bulunduğu mevkide karar kılarlar. Söz konusu arsa üzerinde evi, bahçesi olanlara başka yerden muadil yer verilir. Hatta ceplerine birkaç kese altın sıkıştırılır gönülleri hoş edilir. Ancak yaşlı bir kadıncağız bir "Evim de evim" feryadı tutturur ki sormayın. Değerinin fevkinde ücretlere omuz silker, bütün tekliflere "olmaz" der. Önce vezirler, sonra bizzat Sultan, kadının ayağına gider, iknaya çalışırlar. Ama o direnir.
Sultan Bayezid caminin yerini sevmiştir. Hiç hesapta olmayan pürüz canını sıkar. Hatta divanı toplar, çözüm yolu arar. Kadılar "mal onun değil mi" derler, "satarsa satar, satmazsa satmaz!" Meclis çaresizlik içinde dağılırken Bayezid'in aklına damadı gelir. Emir Sultan'ı bulur meseleyi anlatır. Mübarek sadece tebessüm eder. "Acele etme!" der, "Bir gecede neler değişmez?"
İhtiyar kadın o gece rüyasında mahşer meydanını görür. Annenin çocuğundan kaçtığı bir dehşet anıdır. Kalabalıkta korkunç bir azab endişesi vardır. O arada bir dalgalanma olur. İnsanlar âlemlere rahmet olarak yaratılan Efendimiz'in yanına koşarlar. Şefaate kavuşan kavuşana. Kadıncağız da niyetlenir, ama bırakın yürümeye, kıpırdamaya mecâli yoktur. Ayakları vücudunu taşıyamaz, ıstırapla yerleri tırmalar. Elinden kaçan büyük fırsat ciğerini dağlar. Feryad figan ağlamaya başlar. İşte tam o sırada Emir Sultan'ı görür, "Herkes cennete gitti" der, "Ben bir başıma kaldım burada!" Mübarek o gönül ferahlatan tatlı sesiyle sorar, "Kurtulmak istiyor musun?" Kadın nefes nefese cevap verir:
-Hiç istemez miyim?
-Öyleyse Sultanımızı üzme!
Ertesi gün kadın ayağı ile gelir, evini verir. Üstelik önüne konulan ücreti bağışlar camiye.
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
RE: Camiye Meyhane










Buharalı Seyyid Emir Sultan

Seyyid Muhammed Buhara’da doğar. Kendini bildi bileli ilim meclislerine koşar. Okur, okutur, öğrenir, öğretir, hasılı iyi yetişir. Babasının (Seyyid Emir Külâl hazretleri’nin) vefatı üzerine Medine’ye yerleşmeye niyetlenir. Artik Alemlerin Efendisine komşu olmali ve ömrünün sonuna kadar kalmalidir orada. Nitekim önce hacceder, sonra Münevver Belde’ye geçer. Ama bakın şu işe ki, o yıl görülmedik bir kalabalık vardır. Yine de misafirhanelerden birinde kıvrılıp uyuyacak kadar olsun bir yer bulur, döşeğini serer. Ancak binaya bakanlar alelacele gelir, başına dikilirler. “Ama efendim” derler, “orası Seyyidlere ayrıldı” Seyyid Muhammed güler. “İyi ya” der, “Ben de Seyyidim zaten.” Görevliler “Hadi canım sen de” demezler belki, lâkin delil isterler. Seyyid Muhammed ellerini çaresizlikle açar, boynunu büker, “Buraların yabancısıyım, söyleyin kim şahit olsun bana?” der.
-Peki ama, biz nasıl inanalım sana?
-Durun. Bir şahit buldum galiba.
-Kimi?
-Dedemi!
Seyyid Muhammed “Buyrun!” der, önlerine düşer. Mescid-i Nebi’ye gelirler. Genç Seyyid kabre döner, “Esselamü âleyküm ya ceddi!” der. Kabirden çok tatlı bir ses duyulur “Ve âleyküm selâm ya veledi!”

İSTİKAMET ANADOLU
Seyyid Muhammed Medine’de yerleşmeye niyetlidir, ancak bir gece rüyasinda Resulullah Efendimiz’le, Hazret-i Ali’yi görür. Ona, Anadolu’ya gitmesi emredilir. Üç nurdan kandili takip edecek, kandillerin söndüğü yerde yerleşecektir.

Seyyid Muhammed uyandığında kandilleri karşısında bulur. Hemen o gün hazırlanır, çıkar yola. Seyahat haftalar sürer ve bir gün kandiller söner. Uludağ eteklerinde yemyeşil bir beldededir şimdi... Bursa’da!
Yöre halkı onu keşfetmekte gecikmez. Etrafında halka olur sohbetine katılırlar. Hatta Sultan derler ona. Emir Sultan!
O günlerde Yıldırım Bayezid Macarlar’la savaşmaktadir. Iki tarafta güçlü, haliyle kayiplar büyüktür. Yaralilar öylesine çoktur ki çadirlardan taşar. Üstelik cerrah sikintilari vardir. Ancak, revirde o güne kadar tanimadiklari bir genç peydahlanir. Görünüşe bakilirsa son derece mahir bir hekimdir. Hatta günün birinde sultanin kolundaki yarayi sarar. Kesik derindir, ama tutkalla yapiştirilmişçasina iyileşir. Izi bile kalmaz. Yildirim Bâyezid sargiyi çözerken hayretten dilini yutar. Zira bu haniminin nişanliyken kendisine verdigi mendilin yarisidir. Sirri bilmek ister. Ama esrarengiz genç yoktur ortalikta.

Nigbolu müstahkem bir kaledir. Osmanli ordusu büyük kayiplar vermesine ragmen tek taş sökemez. Görünen o ki, bu gidişle kaleye girmeleri ham hâyâldir. Ama Yildirim kolay pes etmez. Büyük bir âzimle yürür surlarin üstüne. Tam ümidini yitirmek üzeredir ki, kale kapisi açilir. Osmanli ordusunu âdeta içeri buyur eden genç kolundaki yarayi saran hekimin ta kendisidir.


EMİRSULTAN H.Z HAKKINDA KÜÇÜK BİR BİLGİ VERMEK İSTEDİM B)B)
 

mustafa_xtar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
5,606
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Oradan
RE: Camiye Meyhane

hafize yazdı:
Bursa'daki Ulucâmi'yi yaptıran Yıldırım Bayezid'dir. Cami tamamlandığında, damadı olan tanınmış velilerden Emir Sultan Hazretleri'yle beraber geziyordu. Emir Sultan'a dönerek,
Sultanım nasıl, cami güzel olmuş mu? diye sordu.
Emir Sultan Hazretleri:
- Sultanım cami güzel olmuş ama bir kusuru var. Bir köşesine de meyhane yaptırmalıydınız, dedi. Bu sözlere sinirlenen Yıldırım,
- Allah'ın evinde meyhane de ne oluyor? Allah'ın evine meyhane olur mu? diye çıkıştı. O zaman taşı gediğine koyan Emir Sultan Hazretleri:
- Hünkârım, Allah'ın esas evi insanın kalbidir. Kalbin bulunduğu vücuda nasıl içki koyuyorsunuz? deyince Yıldırım hatasını anladı. Çünkü o zamana kadar içki içiyordu. Ondan sonra bir daha içki içmez oldu. Yıldırım, içkiyi hem de gizlice içiyordu. Kimsenin bilmediğini zannettiğini Emir Sultan'ın bilmesi, kendisine ayrıca tesir etmişti.
Malûmdur ki Allah dostlarına gizli bir şey olmaz. Allah, onlara bildirmek istediklerini bildirir. Onlar Allah'ın müsadesiyle, diğer insanların bilmediklerini bilirler.


Allah razı olsun annem :(
 

-Esmani-

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Eki 2006
Mesajlar
2,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Web Sitesi
islamtarihim.com
RE: Camiye Meyhane

S.A

ALLAH RAZI OLSUN EMİR SULTAN AYNI ZAMANDA BEYAZIDIN DAMADIDIR.VELİDİR.ALLAH RAZI OLSUN.
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
RE: Camiye Meyhane

mk5834 yazdı:
S.A

ALLAH RAZI OLSUN EMİR SULTAN AYNI ZAMANDA BEYAZIDIN DAMADIDIR.VELİDİR.ALLAH RAZI OLSUN.

Ramazan gecelerinde dini filim olarak oynuyordu Aynı zamanda bursamızda yatıyorlar B)B)B)
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt