Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

çaba ve kıvrak zekâ (1 Kullanıcı)

HUSEYIN SASMAZ

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eyl 2009
Mesajlar
1,204
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
61
ÇABA VE KIVRAK ZEKÂ

Çaba, hızlı düşünmeyi doğurur veya hızlı düşünmeye hız kazandırır. Aynı şekilde hızlı düşünme de kıvrak zekâyı meydana getirir. Buna rağmen kıvrak zekânın, kendine has bir özgünlüğü ve kendine göre bir karakteri vardır. Çaba, ne kadar güçlü olursa olsun; düşünce, ne denli hızlı olursa olsun; eğer kıvrak zekânın, kendine göre bir özgünlüğü ve karakteri yoksa, hiçbir yapay eylemin yararı olmaz. Ömer (ra) olayı, buna kanıt gösterilebilir. Kuşkusuz Ömer (ra), hızlı düşünmesini bilen ve kıvrak zeka sâhibi bir şahsiyetti. Fakat onun sahip olduğu bu yeti, kocasını şikâyet eden kadının problemini çözmeye yetmedi. Zira Ömer, kıvrak zekâsıyla kadının, kocası hakkındaki "gece kâim, gündüz sâim olduğu" şeklindeki sözlerinin, evlilik yükümlülüklerini yerine getirmediği anlamına geldiğini algılayamamıştı. Aslında kadın, kocasını şikâyet ediyordu. Fakat Ömer bu sözlerden, kadının kocasını övdüğü anlamını çıkarmıştı. Ömer (ra)’ın yanında bulunan kişilerden biri, kadının şikâyetinin içeriğini anlamıştı. Dolayısıyla kıvrak zekâya sahip biriydi. Bu olayda da görüldüğü üzere, belli bir olayla ilgili olarak kıvrak zekâ, doğallığı ve kişide, olayları kavrama gücünün bulunmasını zorunlu kılmaktadır. Bu yüzden çabayla, kıvrak zekâ fikri ortaya konabilir. Fakat sırf çabayla kıvrak zekâ oluşturulmaz. Zira kıvrak zekâ kişide, kıvrak zekâ fikrinin mevcut olmasının yanı sıra; hızlı düşünmeyle, nesneyi veya olayı çabucak kavramakla da ilintilidir. Hızlı düşünme ve çaba gibi eylemler, kıvrak zekâ fikrini oluşturma yolunda, yalnızca birer yönlendiricidir.

Kıvrak zekâda ise, özgünlük ve doğallık şarttır. Kıvrak zekâ fikrinin oluşturulması, kıvrak zekâya ön hazırlık safhasıdır. Başka bir ifadeyle kıvrak zekâyı, bir bitkiye benzetirsek ön hazırlık aşaması, bu bitkiye uygun toprağın bulunması sürecidir. Kıvrak zekâ, koşullara, durumlara, sözün, olgunun ve olayların vuku buluş seyrine göre ortaya çıkar. Mü’minlerin Emiri Ömer (ra)’a gelen kadının, "kocasının gündüz sâim, gece kâim olduğu" ile ilgili sözlerini hatırlayalım. Kadın bu sözle, kocasını şikâyet etmektedir. Fakat Ömer (ra) bu sözleri, şikâyet değil de övgü olarak algılamıştı. Ömer (ra)’ın, bu olayda problemin özünü anlamamış olması; bu olayda kıvrak zekâsını ön plana çıkarmadığını gösterir. Yanındaki adamın, problemin özünü kavraması bu olayda, kıvrak zekâ unsurunu ön plana çıkardığının ifadesidir. Ancak bu olaydan adamın, kıvrak zekâya sahip olduğu; Mü'minlerin Emiri'nin de bu tür bir zekâya sahip olmadığı anlamı çıkarılamaz. Kıvrak zekâ fikrinin, Ömer (ra)’da daha fazla bulunmasına karşılık yanındaki adamın, olayı daha dikkatli gözlemlemesi, ondaki kıvrak zekâ yeteneğini ortaya çıkarmıştır. Her ne suretle olursa olsun bu durum, o kişide zekânın varlığına işaret eder. O halde kıvrak zekâ, kıvrak zekâ fikrine sahip olmayan kişilerde ortaya çıkmaz. Dahası kıvrak zekâ fikrine sahip kişilerde bile bu fikrin hayata geçirilmesi için, belli olaylarda belli noktaların ve yönlerin gözlemlenmesi gerekir. Fakat unutmamalı ki, sadece bir olayda kıvrak zekânın ortaya çıkması, kıvrak zekâ sahibinin -bu fikre sahip olsa da- kendiliğinden ve doğal bir kıvrak zekâ yetisine sahip olduğunu kanıtlamaz. O halde insanlarda, kıvrak zekâyı oluşturmak için çaba göstermek şarttır. Bu ise insanlara, kıvrak zekâ fikrini vermekle mümkündür. Kıvrak zekâyı meydana getirmek için bahsettiğimiz bütün unsurlar, aslında kıvrak zekâ fikrinin verilmesini hedefliyordu. Bu unsurlar, bilfiil kıvrak zekâyı oluşturmayı değil; kıvrak zekânın bir ön hazırlık aşamasını ortaya koymayı amaçlıyordu. Bu nedenle ‘belli bir şeyi "gözlem"lemek, kıvrak zekânın temel unsurudur’ denemez. Zira bu durum, belli zaman ve şartlara bağlıdır. Yani kıvrak zekâ meydana gelebilir de gelmeyebilir de. Temel unsur ise insanlara, kıvrak zekâ fikrini aşılamaktır. İnsanlarda kıvrak zekâyı oluşturmaktan çok, insanları kıvrak zekâya hazırlamak önemlidir.

Biz, sadece kıvrak zekâdan yoksun olmayı değil; aynı zamanda, kıvrak zekâ fikrinin yokluğunu ve buna hazırlıklı olmamayı da şikâyet ediyoruz. O halde yapılacak şey, kıvrak zekâ ve bu yoldaki hazırlığı ortaya çıkarmak için çaba göstermek; ardından bu misyonu, gözleme, olaylara, olgulara ve biçimlere bırakmaktır. Bilinmelidir ki bizim amacımız insanları, birden bire kıvrak düşünür hale getirmek değildir. Zira böyle bir şey, akıllıca bir davranış olmadığı gibi aynı zamanda, faydasız ve imkânsız bir şeydir. Dolayısıyla önce; kıvrak zekâyı yetiştiren, ona uygun ortamı sağlayan, kıvrak zekâ fikrini ortaya çıkaran ön hazırlık niteliğindeki unsurları meydan getirmek için, çaba sarf edilmelidir. Böylece kıvrak düşünebilen kişinin, kıvrak zekâsı ortaya çıkmış olur. Artık bu kişinin sahip olduğu kıvrak zekâ, doğal bir unsur haline gelir. İslâm topraklarında yaşayan Müslümanlar, kıvrak zekâ yetilerini tamamen kaybetmiş değildirler. Fakat Müslümanlar, kıvrak düşünceye sevk eden uygun ortamdan yoksun hale gelmişlerdir. Öyleyse yapılacak şey; kıvrak zekâ için uygun olan iklimi ve ortamı oluşturmak, başka bir ifadeyle insana, kıvrak zekâ fikrini vermek ve onu, bu fikre hazırlamaktır.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt