Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

büyük kurtuluş (1 Kullanıcı)

sahiner

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Eyl 2007
Mesajlar
410
Tepki puanı
0
Puanları
0
şunu herkesin bilmesi gerekir.
Aşkın ifadeler bir anlık şiirsel anlatımdan çıkıp bir ekole dönüşüyorsa ve tevil gibi kaygan bir zeminde dahi ayakta duramıyorsa ve analitik düşünen yaklaşımlara karşın ancak “SEN ANLAMAZSIN!” denilerek temelsiz bir savunma mekanizması geliştiriliyorsa orada din, heva ve hevesten öte gidemez. Bu tür fikirlerin sahiplerinin kendi ifadeleri veya yolun yolcularının büyüksemesi ile de Allah (CC) katında değer kazanılmaz. Allah (CC) söyle buyurur.
Ey İnsanoğulları! Şeytan, ayıp yerlerini kendilerine göstermek için elbiselerini soyarak ananızı babanızı cennetten çıkardığı gibi sizi de şaşırtmasın. Sizin onları görmediğiniz yerlerden o ve taraftarları sizi görürler. Biz şeytanları, ayetlerimizi arkaya atanlara dost kılarız. / Onlar bir fenalık yaptıkları zaman, “Babalarımızı bu yolda bulduk, Allah da bize bunu emretti” derler. De ki: “Allah fenalığı emretmez. Bilmediğiniz şeyi Allah’a karşı mı söylüyorsunuz?”(Araf 27-28)De ki: “Rabbim sadece, açık ve gizli fenalıkları, günahı, haksız yere tecavüzü, hakkında hiçbir delil indirmediği şeyi Allah’a ortak koşmanızı, Allah’a karşı bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır.” (Araf 33)
Unutulmamalıdır ki hiç kimse Allah (CC) den daha merhametli değildir ve hiç kimse yaratıldığı insan formatının dışında bir kavrayışa soyunmamalıdır. Hele bir çok aktarımdaki “Allah bana şöyle gösterdi…” gibi ifadelerle başlayan yaratılmışların Kur’an gerçeğine uymayan masalları karşısında son derece uyanık olunmalıdır.
Zira şeytan insana son derece masum kisvelerle yaklaşır.
O gün, zalim kimse ellerini ısırıp: “Keşke Peygamberle beraber bir yol tutsaydım, vay başıma gelene; keşke falancayı velî edinmeseydim. And olsun ki beni, bana gelen Kuran’dan o saptırdı. Şeytan insanı yalnız ve yardımcısız bırakıyor” der. (Furkan 27-29)
Allah hakkında bilmeden tartışan ve her azılı şeytana uyan insanlar vardır. / Onun hakkında şöyle yazılmıştır: O kendisini velî edinen kimseyi saptırır ve alevli azaba götürür. (Hacc 3-4)
Senden önce gönderdiğimiz hiçbir elçi ve peygamber yoktur ki, bir şeyi arzuladığı zaman, şeytan onun arzusuna vesvese karıştırmamış olsun. / Allah şeytanın karıştırdığını, kalplerinde hastalık bulunan ve kalpleri kaskatı olan kimseleri sınamayı vesile kılar. Zalimler şüphesiz derin bir ayrılık içindedirler.(Hacc 52-53)

1. Ârif: Manevi tecrübeyle marifet ve hakikat mertebesine ulaşan sûfî. “Tanıyan, bilen, vâkıf ve aşina olan, halden anlayan” gibi manalara gelen ârif, daha çok tasavvufta kullanılan bir terimdir. Ârif’in bilgisine mârifet denir. Mârifet, kelam ve felsefe ilminde eş anlamlı olarak umumiyetle bilgi manasına kullanıldığı gibi mârifetullah şeklinde ve Allah hakkındaki bilgi içinde kullanılmıştır. Tasavvufta ise Allah’a dair olan bilgi başta olmak üzere bütün varlık ve olayların mahiyeti hakkındaki bilgiye mârifet denilmiş ve ârif (ehl-I mârifet) ile âlim arasında açık bir ayrım yapılmıştır. (TDV İslam Ansiklopedisi “ÂRİF” maddesi c. 3 – s.361)
2. “Rabbiniz’in mağfiretine, ve Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için hazırlanmış eni gökler ve yer kadar olan cennete koşuşun.” (Âli İmran 133)
3. “Ey İnananlar! Siz kendinize bakın; doğru yolda iseniz sapıtan kimse size zarar veremez. Hepinizin dönüşü Allah’adır, işlemekte olduklarınızı size haber verecektir.” (Maide 105)
4. “Bedevilerden, Allah’a ve ahiret gününe inanan, sarf ettiğini, Allah katında ibadet ve peygamberin dualarına nail olmağa vesile sayanlar da vardır. Bilin ki, verdikleri onlar için ibadettir. Allah, onlara rahmet edecektir. Allah şüphesiz bağışlar ve merhamet eder.” (Tevbe 99)
5. Hz. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, “Mü’minin fe¬rasetin¬den çekinin, çünkü o Al¬lah’ın nuruyla gö¬rür.” buyur¬muştur. (Tirmizî, Hicr suresinin tefsiri, 6. cilt)
6. “Toptan Allah’ın ipine sarılın, ayrılmayın. Allah’ın size olan nimetini anın: Düşmandınız, kalplerinizin arasını uzlaştırdı da onun nimeti sayesinde kardeş oldunuz. Bir ateş çukurunun kenarında idiniz, sizi oradan kurtardı. Allah, doğru yola erişesiniz diye size böylece ayetlerini açıklar.” (Âli İmran 103)
7. “Onlar o kimselerdir ki inanmışlar ve kalpleri Allah’ın zikri ile yatışıp mutmain olmaktadır. Bilin ki kalplerin yatışıp mutmain olması Al¬lah’ın zikri iledir.” (Ra’d 28)
8. İnanıp yararlı işler yapan kimseler cennetlik olanlardır, onlar da orada temellidirler. (Bakara 82)
9. Bunlar Allah’ın yasalarıdır. Allah’a ve Peygamberine kim itaat ederse onu içlerinden ırmaklar akan cennetlere koyacaktır, orada temellidirler, büyük kurtuluş budur. (Nisa 13)
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt