nakşibendi
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 12 Mar 2006
- Mesajlar
- 1,946
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
Birinin küfrü gerektiren sözüne -eğer o söz çok komik bir biçimde söylenmemişse- gülmek, insanı küfre sokar. Ama söyleyen kimse çok komikse veya güldürücü mahiyette bir tavır ve ifade içinde söy-lemişse, elde olmayarak ona gülmek küfrü gerektirmez. Günahkâr yapar, o nedenle tevbe ve istiğfar etmek gerekir.
Çünkü dinde bir kaide vardır : Küfre rıza küfürdür..»
Kur'ân, Sünnet ve Icmâ' ile haram ya da helâl olduğu kesinlik kazandığı halde, helâli haram, haramı da helâl saymak küfrü gerektirir. Çünkü bir şeyi helâl ya da haram kılma yetkisi Allah'a aittir. O ya kitabında bunu açıklamış, ya da Peygamberine bildirerek sünnet doğrultusunda açıklamıştır. O halde islâm, bir şeyi haram ya da helâl sayma yetkisini ne Peygambere, ne de devlete vermiştir.
Ne var ki, islâm'ın helâl ve haram hükümlerini, hukukî meselelerini ve getirdiği esas ve prensipleri, yine kendi sistemi içinde değerlendirmek gerekir. Onu başka bir sistemle karşılaştırarak birinden diğerine koparıp yamamak, sistemi zedeler ve sonuca da götürmez.
Çünkü İslâm bir şeyi yasaklamışsa, daha yararlı olanını getirmiştir. Yani entellektüelin dediği gibi, onun alternatifini de hazırlamıştır. Faizi haram kılıp yasaklarken kendi sistemi içinde faizsiz banka şeklini getirmiş, Karz-İ Hasen müessesesini işler durumda tutmayı emretmiştir. Zinayı haram kılarken evlenmeyi mubah saymış ve teşvik etmiştir. Metres hayatını yasaklarken, adalet kurmak şartiyle birden fazla evlenmeye cevaz verilmiştir. Kadına bir tesettür ölçüsü getirirken onu erkeklerin tecavüzünden korumayı planlamış ve kadının annelik vekanm, iffet ve şerefini, saygınlığını belli bir seviyede tutmaya çalışmıştır. Çünkü kadın kadınlığına yakışır şekilde örtündüğü ölçüde saygınlık kazanır. Açıldığı ölçüde de saygınlığım yitirir. Bu değişmiyen bir kaidedir, insanların çoğu bilmezler.
İçkiyi, yani alkollü bütün maddeleri -azını da çoğunu da- haram kılıp yasaklarken, meyve sularını Ve diğer mubah meşrubatı helâl kılmış, zararlı olanın önüne geçerken yararlı olanı serbest bırakmıştır.
O halde bir Müslüman küfrü gerektiren bir söz söylediği takdirde, ne olur? Önce dinden çıkar, murtedd olur. Karısı boş düşer. Yaptığı hacc hükümsüz kalır. Murtedlik devresinde doğan çocuk zinadan sayılır. Tevbe edip İslâm'a dönerse, yeniden nikâh yapması, vakti elverirse, haccini iade etmesi gerekir. Namaz ve orucu hükümsüz kalmıyaç ağından onları iade etmesine gerek yoktur.
Çünkü dinde bir kaide vardır : Küfre rıza küfürdür..»
Kur'ân, Sünnet ve Icmâ' ile haram ya da helâl olduğu kesinlik kazandığı halde, helâli haram, haramı da helâl saymak küfrü gerektirir. Çünkü bir şeyi helâl ya da haram kılma yetkisi Allah'a aittir. O ya kitabında bunu açıklamış, ya da Peygamberine bildirerek sünnet doğrultusunda açıklamıştır. O halde islâm, bir şeyi haram ya da helâl sayma yetkisini ne Peygambere, ne de devlete vermiştir.
Ne var ki, islâm'ın helâl ve haram hükümlerini, hukukî meselelerini ve getirdiği esas ve prensipleri, yine kendi sistemi içinde değerlendirmek gerekir. Onu başka bir sistemle karşılaştırarak birinden diğerine koparıp yamamak, sistemi zedeler ve sonuca da götürmez.
Çünkü İslâm bir şeyi yasaklamışsa, daha yararlı olanını getirmiştir. Yani entellektüelin dediği gibi, onun alternatifini de hazırlamıştır. Faizi haram kılıp yasaklarken kendi sistemi içinde faizsiz banka şeklini getirmiş, Karz-İ Hasen müessesesini işler durumda tutmayı emretmiştir. Zinayı haram kılarken evlenmeyi mubah saymış ve teşvik etmiştir. Metres hayatını yasaklarken, adalet kurmak şartiyle birden fazla evlenmeye cevaz verilmiştir. Kadına bir tesettür ölçüsü getirirken onu erkeklerin tecavüzünden korumayı planlamış ve kadının annelik vekanm, iffet ve şerefini, saygınlığını belli bir seviyede tutmaya çalışmıştır. Çünkü kadın kadınlığına yakışır şekilde örtündüğü ölçüde saygınlık kazanır. Açıldığı ölçüde de saygınlığım yitirir. Bu değişmiyen bir kaidedir, insanların çoğu bilmezler.
İçkiyi, yani alkollü bütün maddeleri -azını da çoğunu da- haram kılıp yasaklarken, meyve sularını Ve diğer mubah meşrubatı helâl kılmış, zararlı olanın önüne geçerken yararlı olanı serbest bırakmıştır.
O halde bir Müslüman küfrü gerektiren bir söz söylediği takdirde, ne olur? Önce dinden çıkar, murtedd olur. Karısı boş düşer. Yaptığı hacc hükümsüz kalır. Murtedlik devresinde doğan çocuk zinadan sayılır. Tevbe edip İslâm'a dönerse, yeniden nikâh yapması, vakti elverirse, haccini iade etmesi gerekir. Namaz ve orucu hükümsüz kalmıyaç ağından onları iade etmesine gerek yoktur.