Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Bir GÜL Cemresi Bekliyor Yüreklerimiz (2 Kullanıcı)

desertrose

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Eki 2006
Mesajlar
3,480
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul

"Örtün, üstümü örtün!.."

Yüreğim üşüyor... "Gül"den ayrı düşen yüreğim, buz dağına döndü, üşüyorum... Kanadı kırık sevdâların şehbâl açtığı yüreğimde, Gül Yetimleri'nin hüznünü bölüşüyorum...

"Örtün, üstümü örtün!.."

Üşüyor yüreğim...Yüreğimi gül yaprağıyla örtün ki, her yanımı "Gül" kokuları bürüsün... "Gül" esintileriyle handân olan yüreğim, âteş-i aşka düşüp "Gül"ün gölgesinde yürüsün... Rûhum gülistana dönerken; yüreğim "Gül" aşkıyla kavrulsun ve Muhabbetullah'ın âsûde ikliminde inşirâh bulsun...

"Örtün, üstümü örtün!.."

Yüreğim üşüyor... "Gül"ün nefesiyle kor hâline gelen bir ateş düşsün ki yüreğime, ılık bahar meltemlerinin getirdiği ebr-i nîsan ile kalbimdeki buzlar kelep kelep çözülsün ...Kalplerden taşıp, göz pınarlarından çağlayan "Gül" kokulu şebnemler, rahmet olup yanaklardan süzülsün... Erisin Gül Cemresi'yle yürek yaylasındaki karlar... Yıllardır beklediğimiz bu son cemreyle kalbimize demir atsın cennet-âsâ baharlar...

Üşüyor yüreğim... Bir bahar tebessümüdür özlediğim... Bir Gül Cemresi'dir beklediğim... Cân evime öyle bir cemre düşsün ki, yüreğim sevgi çerâgıyla "gönül" hâline gelsin... Gönüldeki sevdâlar, cezir vakti kanat çırpan bir ak güvercin olup Mâverâ'ya yükselsin... Kalpteki masivâ ateşi sönsün... Kıbleden gelen ışığın İlâhî tecellîsiyle süveydâ-i kalp nûra dönsün... Hakk'ın inâyetiyle; beşeriyeti varlık bestesine kavuşturan, insanlığı kendi fıtrat yüzüyle tanıştıran ve Âdemoğlundaki muhabbeti, Muhammedî sevdâlarla buluşturan bir Gül Cemresi düşsün yüreğimize...

Bir Gül Cemresi bekliyoruz...

Kalplerin, "Sonsuz Nûr"un rehberliğinde yeniden hayat bulması için... Yüreğimizdeki her hücrenin besmeleyle yeniden kendine gelmesi için... "Gül"e sevdâlanan ve İlâhî aşkla yanan gönüllerin yeniden yaratılış sırrında karar kılması için... Ve nihâyet sonsuzluk nağmelerini idrâk eden "Gül"e pervâne sînelerde gülün herdem canlı kalması, ruhların ebediyyen gülmesi için, bir "fasl-ı ganîmet" olan Gül Cemresi bekliyoruz...

Bir Gül Cemresi bekliyoruz...

O cemre ki, İlâhî sevdânın nûruyla gönüllerimizi gül-deste eden, efsûnkâr güzelliklerle kalplerimizi dil-beste eden bir muhabbet fermânıdır... O cemre ki, yüreklerimizdeki küllenmiş sevdâları kor hâline getirip tutuşturan, gönüllerimizdeki firkât ateşini rahmet deryasına kavuşturan, "Kevser akan, "Gül" kokan" güzelliklerle hissiyatımızı buluşturan bir vuslat çağlayanıdır... O cemre ki, dilin söyleyemediğini anlatan, sözün ifâde edemediğini âşikâr eden bir "Hüsn-ü Aşk" destanıdır... O cemre ki, Hz. Âdem'in niyâzı, Hz. İbrahim'in duâsı, Hz. Îsa'nın müjdesi, Hz. Âmine'nin rüyâsı olup, "Levlâke levlâk..." sırrının tercümânıdır... Hülâsâ o cemre, gönül yaralarımızın "Gül" mushaflı dermanıdır....

Bir Gül Cemresi bekliyoruz...

Gül Cemresi düşen yürekler; hidâyet bularak hayâtiyet kazanır, kıyısı olmayan rahmet ummânına yelken açarak "Mutlak Hakikat"i tanır ve sevgilerin en yücesi adına "Gül" yüzlü sevdâlarla hemhâl olarak âyet âyet yıkanır... O halde gelin hep berâber, "Gül" dalından bir mızraba râm olup, gönül tellerimizi "Gül" aşkıyla akort edelim ki, gönlümüz "Gül"le meftûn olsun, hazâna eren kalbimiz bu kutlu cemreyle yeniden baharı bulsun.... Yüreğimizde katmer güller açılsın, ömür defterimizdeki "sedir"den sayfalar boş kalsın ve her hâlimiz "gül" yapraklarına yazılsın...Ve böylece bizler de; "Gül Mevsimi"nin ferah-fezâ ikliminde yeni bir bahara uyanalım ve mest ü mâhûr bir hayata yeniden merhabâ diyelim...

Şâirin; " Esti nesîm-i nevbahar, açıldı güller subh-dem" dediği bir zaman dilimindeyiz... Şimdi "Gül Mevsimi"ndeyiz... Bahardaki dirilişi yaşıyoruz... Her bahar gülün goncaya durmasına; her gül de; bir dirilişe, bir uyanışa, bir rahmete vesiledir... Zâten baharın bir adı da "gül mevsimi" değil midir? Bu sebeple bahara; "vakt-i gül, mevsim-i gül, devr-i gül" denilmemiş midir.... Bu yılki baharımız; Ay ve Güneş'in "Gül" faslına berâber şâhitlik ettiği müstesnâ bir bahardır... Çünkü, "seyyidü ezhârü'l cenneh" (cennet çiçeklerinin serveri) diye vasfedilen katmer gülün açılma vaktiyle, "Kâinatın Solmayan Gülü"nün dünyaya teşrifleri aynı zamana - kamerî ve milâdî aynı tarihe- tevâfuk etti... İnşâ' bu güzel buluşma; beşeriyetin gönlünde "Gül" tomurcuklarının açılmasına, yeni bir müjdeli şafağın sökmesine ve hasret kaldığımız gerçek baharların yeniden gönül semâlarımızda tulû etmesine vesile olur...

Gündönümünü yaşadığımız bu zaman dilimindeki niyâzımız, gündönümlerinin artık "Gül" dönümü olması... Bu Gül Mevsimi'nde; hem başı dik dağın, hem de boynu bükük sümbülün hâlet-i rûhiyesiyle, her ölçümüzü "Gül"den alalım; kalbimize, aklımıza, irâdemize ve duygularımıza "Gül"ün gösterdiği istikâmette yön verelim... Mânanın vârisleriyken, maddenin köleliğinde körelip âmâ hâline gelen gözümüzü ve gönlümüzü "Gül"ün nûruyla ışığa kavuşturalım... Eğer bizler; hayatın her karesini besmeleyle fetheder ve "Yeşil Köşkün lâmbası"nı "Gül"ün nûruyla yakabilirsek; işte o zaman; gönlümüz gülşen, çehremiz rûşen, çevremiz şen olacak; duygularımıza "Gül"e mümâsil bir renk, ölçülerimize"Gül Devri"nden bir mihenk gelecek ve dünyamız, "Gül" mihverli bir ahenkle gülecektir...

Fakat ne çâre ki, yıllardan beri "Gül Mevsimi"nin gül-efşân güzelliklerini idrâk edemiyoruz bir türlü... Ne yazık ki, hazân eriyor hayatımıza, bahar gelmeden... Ve şimdi, "Hüzün Yılı"nın en hazin günlerinden daha kederli bir zamanı yaşıyoruz ... Kutlu Emânetin Emîn Mimârı'ndan bize kalan ve "iki büyük emânet" olan "Kur'an ve Sünnet"e hakkıyla sahip çıkamıyoruz... Kur'an sadece evimizin duvarında asılı kaldı; Sünnet ise ne acıdır ki önemsenmez oldu, tartışılır hâle geldi ve inkâra başlandı... Heyhât!.. Bizler bu emânetlere sahip çıkmak şöyle dursun, "Gül" mushaflı sevdâmızı yok etmek isteyenlere bile sesimizi çıkaramıyoruz; yalnızlıktan, yılgınlıktan, yorgunluktan ve âcizlikten....

Gül'ü gerçek mânâsıyla gönlümüze hâkim kılamadığımız, O'nun mübârek "İz"inden ayrıldığımız için; yalnızız, yılgınız, yorgunuz ve âciziz... Yalnızlığımız; Müslüman olarak birbirimizi kâmil mânâsıyla sevememekten, vahdetten ayrılıp kesrete düşmekten ve kardeşliği unutup tefrikada karar kılmaktan... Yılgınlığımız; madde ile mânanın, ilim ile îmânın, akıl ile kalbin terkîbini yapamamaktan, kalem, kılıç ve âsâyı; alınteri ve duâ ile yoldaş edememekten.... Yorgunluğumuz; "Gül"ün gölgesinde nefeslenmeyip, nefsin peşinde bîtap düşmekten ve maddeye esir olup dünyayı kalbimize yüklemekten... Ve âcizliğimiz ise; "En Azîz" olanı unutup, "Emrolunduğun gibi dosdoğru ol" ölçüsünü terk etmekten, İslâm hakikatinin insana yüklediği keyfiyeti hakkıyla anlamayıp, bunun yerine, nefsânî arzularımızı ikâme etmekten, Kur'an ve Sünnet çizgisini bırakıp, "Gül"ün muazzez ikliminden uzaklaşmaktan... Yâ Rabbi!.. Hakk'ı bilmeyi, hakikati ölçü almayı, "Gül"ün gölgesinde kalmayı, "Gül" aşkını gönlümüze hâkim kılmayı, "Gül"ün emrettiği gibi kardeş olmayı, "Gül" yaprağıyla dünyadaki bütün mazlumların gözyaşını silmeyi ve "Gül" ikliminde kendimizi bulmayı bizlere yeniden nasip eyle... "Yâ Rabbi!.. Dünyayı elimizden alma, fakat kalbimize de koyma..."

Ey En Güzel Gül!... Ey Şâh-ı Rusül!... Sen Rabbinden "Eşyânın hâkîkatini öğrenmeyi" talep ederken, bu muazzam duânın sırrına eremeyen biz kalbi vîrâneler ise; hâkikâtini bilmediğimiz eşyalara sâhip olmak için ömür sermâyemizi boş yere tüketiyor ve evlerimizdeki eşya kalabalığı içinde "Hakikat Sırrı"nın farkına bile varmadan beyhûde yere yorulup tükeniyoruz...

Aslında bizler; Efendimiz'in teri gül koktuğu için, gülü her kokladığında salâvat getiren; gül yaprağının yere dökülmesini dahi günah addederek, kitap sayfaları arasında itinâ ile gül yaprağı kurutan bir medeniyetin vârisleriyiz... Bu "Gül Mevsimi"nde ellerimizi yaprak yaprak semâya açarak; aziz milletimizin gönlünün yeniden "Gül"e yâr olması için duâ edip yalvaralım... Güzelliklerin hicret ettiği, huzurun terk-i diyâr edip gittiği bu mübârek vatan topraklarında yeniden "Gül" fidelerinin filiz vermesi için Hakk'ın dîvânına gözyaşlarıyla varalım... Çünkü, "Gül" kokusundaki aşk rüzgârlarından nasipdâr olanlar, seher vakti sevda yaylasının yollarını gözyaşlarıyla aşındırırlar.. Öyleyse gelin hep birlikte, gönlümüzün sesini, gözyaşıyla ıslattığımız "Beyaz Dilekçe"lere cümle cümle dökerek: 'Yâ Erhame'r-Râhimîn!.. Yeni bir Gül Cemresi düşür Ademoğlunun gönlüne...Bu garip ümmete baharı soluklat yine... Yeniden döndür kahraman milletimi tarihî mefâhirine...duâsını Cenâb-ı 'a arz edelim... "Âlemlere Rahmet" olan "Kâinatın Efendisi"den de şefâat isteyelim: 'Ey Emsâli Olmayan Gül!.. Kalmadı bu mazlum ümmette, bu aziz millette artık tahammül, ne olur bize de bir gül, tebessümünle şâd olsun her mü'min gönül' diyelim...

Duâlarımız odur ki, son nefesinde bir demet gül isteyip, onu koklayarak rûhunu teslim eden Hz. Ali (r.a.) gibi, bizim ömrümüzün bidâyeti de, nihâyeti de, ilk faslı da, son faslı da Fasl-ı Gül olsun... Ve gönlümüz dâima "Gül" aşkıyla dolsun...

"Gül Mevsimi"nde, Gül Yetimleri'nin "Gül'e sevdâlı yüreklerini Gül Cemresi'nden mahrum bırakma Yâ Rabbi!..

Gül Efendim, gülümse bize..."Gül" yüzünden nur yağsın yüreklerimize... Yalnızız, yılgınız, yorgunuz, âciziz, perişânız, günahkârız, öyle muhtacız ki şefâatinize... Ne olur imdâd eyle bize...

"Erir canlar o Gül-bûy-ı revân-bahşın hevâsından,

Güneş titrer, yanar dîdârının bak, ihtirâsından,

Perîşân bir niyâz inler hayâtın müntehâsından

Cemâlinle ferah-nâk et ki yandım Yâ Resûl..."


Esselatü Vesselamü Aleyke ya Resûlullah!
Esselatü Vesselam Aleyke ya Habiballah!
 

m_muaz

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Eki 2006
Mesajlar
7,359
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Bir GÜL Cemresi Bekliyor Yüreklerimiz

selamun aleykum


kardeşim hoşgeldin öncelikle aramızda görmek güzel seni paylaşımlarda güzel eline emegine saglık Allah razı olsun selametle kal...
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
RE: Bir GÜL Cemresi Bekliyor Yüreklerimiz

Fakat ne çâre ki, yıllardan beri "Gül Mevsimi"nin gül-efşân güzelliklerini idrâk edemiyoruz bir türlü... Ne yazık ki, hazân eriyor hayatımıza, bahar gelmeden... Ve şimdi, "Hüzün Yılı"nın en hazin günlerinden daha kederli bir zamanı yaşıyoruz ... Kutlu Emânetin Emîn Mimârı'ndan bize kalan ve "iki büyük emânet" olan "Kur'an ve Sünnet"e hakkıyla sahip çıkamıyoruz... Kur'an sadece evimizin duvarında asılı kaldı; Sünnet ise ne acıdır ki önemsenmez oldu, tartışılır hâle geldi ve inkâra başlandı... Heyhât!.. Bizler bu emânetlere sahip çıkmak şöyle dursun, "Gül" mushaflı sevdâmızı yok etmek isteyenlere bile sesimizi çıkaramıyoruz; yalnızlıktan, yılgınlıktan, yorgunluktan ve âcizlikten....

Ala Resulilallahi'sselam.. Ecmain.. selamün aleyküm canım kardeşim..emeğine gönlüne sağlık. gerçekten de bir gül cemresi bekliyor yüreklerimiz.. öyle bir cemre ki, üstümüzü, başımızı silkip bizi kendimize getirecek bir cemre.. senelerdir kafamızı toprağa gömen bizlerin, bir kardelen misali yeniden uyanışımızı sağlayacak bir cemre...daha güçlü bir uyanışa vesile olacak bir cemre... inşallah bu cemreden nasiplenen kullardan olacağız..

güzel yürekli kardeşim. yüreğin kadar güzel ve değerli bu paylaşım için Rabbimiz senden razı olsun inşallah.. hayırlı ve bereketli cumalar dilerim.. En Emin'e emanet kalasın.. selam ve dua ile.B)B)B)B)B)B)B)B)B)
 

RECEB-I KAMER

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2007
Mesajlar
3,770
Tepki puanı
77
Puanları
48
Yaş
38
Konum
vakt-i seher
RE: Bir GÜL Cemresi Bekliyor Yüreklerimiz

Gül Efendim, gülümse bize..."Gül" yüzünden nur yağsın yüreklerimize... Yalnızız, yılgınız, yorgunuz, âciziz, perişânız, günahkârız, öyle muhtacız ki şefâatinize... Ne olur imdâd eyle bize...
Duâlarımız odur ki, son nefesinde bir demet gül isteyip, onu koklayarak rûhunu teslim eden Hz. Ali (r.a.) gibi, bizim ömrümüzün bidâyeti de, nihâyeti de, ilk faslı da, son faslı da Fasl-ı Gül olsun... Ve gönlümüz dâima "Gül" aşkıyla dolsun...
Üşüyor yüreğim...Yüreğimi gül yaprağıyla örtün ki, her yanımı "Gül" kokuları bürüsün... "Gül" esintileriyle handân olan yüreğim, âteş-i aşka düşüp "Gül"ün gölgesinde yürüsün... Rûhum gülistana dönerken; yüreğim "Gül" aşkıyla kavrulsun ve Muhabbetullah'ın âsûde ikliminde inşirâh bulsun...
"Örtün, üstümü örtün!.."
Aslında bizler; Efendimiz'in teri gül koktuğu için, gülü her kokladığında salâvat getiren; gül yaprağının yere dökülmesini dahi günah addederek, kitap sayfaları arasında itinâ ile gül yaprağı kurutan bir medeniyetin vârisleriyiz...



S.ALEYKÜM ALLAH RAZI OLSUN ÇOK GÜZEL BİR YAZIYDI ELİNİZE EMEĞİNİZE SAĞLIK..BİZLER GÜLÜ SEVİYORUZ ÇÜNKÜ GÜLLERİN EFENDİSİ HAZRETİ PEYGAMBERİMİZDEN(s.a.v.) ÖTÜRÜ..GÜL ONUNLA ANLAM KAZANIYOR ÇÜNKÜ..RABBİM ŞEFAATİNDEN MAHRUM BIRAKMASIN BİZLERİ İNŞAALLAH..ONSUZ HERŞEY ANLAMSIZ,ONUN SEVGİSİNİ TAŞIMAYAN KALPLER ADETA KARARMIŞTIR..RABBİM CENNET BAHÇELERİNDE SOHBET-İ NEBİYE İŞTİRAK ETMEK NASİB ETSİN BİZLERE..AMİN AMİN AMİN..KAİNATIN SEBEB-İ VÜCUDU EFENDİMİZE(s.a.v.)ÜMMET OLABİLME DUASIYLA..ALLAHA(c.c.)EMANET OLUN..S.ALEYKÜM
 

desertrose

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Eki 2006
Mesajlar
3,480
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
RE: Bir GÜL Cemresi Bekliyor Yüreklerimiz

m_muaz yazdı:
selamun aleykum


kardeşim hoşgeldin öncelikle aramızda görmek güzel seni paylaşımlarda güzel eline emegine saglık Allah razı olsun selametle kal...

Aleykum selam..
Hoşbuldum kardeşim sağolasın.. Beğenmene sevindim..
Allah c.c. senden de razı olsun.. Selam ve dua ile kal inşaAllah..
 

desertrose

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Eki 2006
Mesajlar
3,480
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
RE: Bir GÜL Cemresi Bekliyor Yüreklerimiz

aliye_aliye yazdı:
Fakat ne çâre ki, yıllardan beri "Gül Mevsimi"nin gül-efşân güzelliklerini idrâk edemiyoruz bir türlü... Ne yazık ki, hazân eriyor hayatımıza, bahar gelmeden... Ve şimdi, "Hüzün Yılı"nın en hazin günlerinden daha kederli bir zamanı yaşıyoruz ... Kutlu Emânetin Emîn Mimârı'ndan bize kalan ve "iki büyük emânet" olan "Kur'an ve Sünnet"e hakkıyla sahip çıkamıyoruz... Kur'an sadece evimizin duvarında asılı kaldı; Sünnet ise ne acıdır ki önemsenmez oldu, tartışılır hâle geldi ve inkâra başlandı... Heyhât!.. Bizler bu emânetlere sahip çıkmak şöyle dursun, "Gül" mushaflı sevdâmızı yok etmek isteyenlere bile sesimizi çıkaramıyoruz; yalnızlıktan, yılgınlıktan, yorgunluktan ve âcizlikten....

Ala Resulilallahi'sselam.. Ecmain.. selamün aleyküm canım kardeşim..emeğine gönlüne sağlık. gerçekten de bir gül cemresi bekliyor yüreklerimiz.. öyle bir cemre ki, üstümüzü, başımızı silkip bizi kendimize getirecek bir cemre.. senelerdir kafamızı toprağa gömen bizlerin, bir kardelen misali yeniden uyanışımızı sağlayacak bir cemre...daha güçlü bir uyanışa vesile olacak bir cemre... inşallah bu cemreden nasiplenen kullardan olacağız..

güzel yürekli kardeşim. yüreğin kadar güzel ve değerli bu paylaşım için Rabbimiz senden razı olsun inşallah.. hayırlı ve bereketli cumalar dilerim.. En Emin'e emanet kalasın.. selam ve dua ile.B)B)B)B)B)B)B)B)B)

Aleykum selam canım kardeşim.. Güzel yorumun için Allah c.c. razı olsun..
İnşaAllah o güzel cemreyi bulanlardan oluruz..
Sende Allah'a emanet ol güzel kardeşim..
Selametle kal inşaAllahB)B)
 

desertrose

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Eki 2006
Mesajlar
3,480
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
RE: Bir GÜL Cemresi Bekliyor Yüreklerimiz

RECEB-I KAMER yazdı:
Gül Efendim, gülümse bize..."Gül" yüzünden nur yağsın yüreklerimize... Yalnızız, yılgınız, yorgunuz, âciziz, perişânız, günahkârız, öyle muhtacız ki şefâatinize... Ne olur imdâd eyle bize...
Duâlarımız odur ki, son nefesinde bir demet gül isteyip, onu koklayarak rûhunu teslim eden Hz. Ali (r.a.) gibi, bizim ömrümüzün bidâyeti de, nihâyeti de, ilk faslı da, son faslı da Fasl-ı Gül olsun... Ve gönlümüz dâima "Gül" aşkıyla dolsun...
Üşüyor yüreğim...Yüreğimi gül yaprağıyla örtün ki, her yanımı "Gül" kokuları bürüsün... "Gül" esintileriyle handân olan yüreğim, âteş-i aşka düşüp "Gül"ün gölgesinde yürüsün... Rûhum gülistana dönerken; yüreğim "Gül" aşkıyla kavrulsun ve Muhabbetullah'ın âsûde ikliminde inşirâh bulsun...
"Örtün, üstümü örtün!.."
Aslında bizler; Efendimiz'in teri gül koktuğu için, gülü her kokladığında salâvat getiren; gül yaprağının yere dökülmesini dahi günah addederek, kitap sayfaları arasında itinâ ile gül yaprağı kurutan bir medeniyetin vârisleriyiz...



S.ALEYKÜM ALLAH RAZI OLSUN ÇOK GÜZEL BİR YAZIYDI ELİNİZE EMEĞİNİZE SAĞLIK..BİZLER GÜLÜ SEVİYORUZ ÇÜNKÜ GÜLLERİN EFENDİSİ HAZRETİ PEYGAMBERİMİZDEN(s.a.v.) ÖTÜRÜ..GÜL ONUNLA ANLAM KAZANIYOR ÇÜNKÜ..RABBİM ŞEFAATİNDEN MAHRUM BIRAKMASIN BİZLERİ İNŞAALLAH..ONSUZ HERŞEY ANLAMSIZ,ONUN SEVGİSİNİ TAŞIMAYAN KALPLER ADETA KARARMIŞTIR..RABBİM CENNET BAHÇELERİNDE SOHBET-İ NEBİYE İŞTİRAK ETMEK NASİB ETSİN BİZLERE..AMİN AMİN AMİN..KAİNATIN SEBEB-İ VÜCUDU EFENDİMİZE(s.a.v.)ÜMMET OLABİLME DUASIYLA..ALLAHA(c.c.)EMANET OLUN..S.ALEYKÜM

Aleykum selam..
Amin ecmain kardeşim..
Çok güzel açıklamışsın Allah c.c. senden de razı olsun..
Selam ve dua ile kal inşaAllahB)
 

~Elçi~

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Haz 2007
Mesajlar
2,893
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
44
RE: Bir GÜL Cemresi Bekliyor Yüreklerimiz

S.A. KARDEŞİM
PAYLAŞIMIN ÇOK GÜZELDİ ALLAH RAZI OLSUN.DUYGULANMAMAK MÜMKÜM DEĞİL.ELİNİZE SAĞLIK SELAM VE DUA İLE...
 

desertrose

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Eki 2006
Mesajlar
3,480
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
RE: Bir GÜL Cemresi Bekliyor Yüreklerimiz

zynp_rukiye yazdı:
S.A. KARDEŞİM
PAYLAŞIMIN ÇOK GÜZELDİ ALLAH RAZI OLSUN.DUYGULANMAMAK MÜMKÜM DEĞİL.ELİNİZE SAĞLIK SELAM VE DUA İLE...

Aleykum selam kardeşim.
Allah c.c. cümlemizden razı olsun..
Selametle kal inşaAllahB)
 

ATA_11

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
534
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Bir GÜL Cemresi Bekliyor Yüreklerimiz


Shot at 2007-07-15







SELAM KARDEŞİM ÇOK GÜZEL BİR KONU BU.GÜL DEMEK ÖYLE BASİT DEĞİL.GÜL DEMEK EFENDİMİZ (sav) DEMEK.HARİKA BİR YAZI.SAĞOLASIN.






Shot at 2007-07-14
 

desertrose

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Eki 2006
Mesajlar
3,480
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
RE: Bir GÜL Cemresi Bekliyor Yüreklerimiz

ATA_11 yazdı:

Shot at 2007-07-15







SELAM KARDEŞİM ÇOK GÜZEL BİR KONU BU.GÜL DEMEK ÖYLE BASİT DEĞİL.GÜL DEMEK EFENDİMİZ (sav) DEMEK.HARİKA BİR YAZI.SAĞOLASIN.






Shot at 2007-07-14

Aleykum selam abim.. İşte sahnelerde orda burda milletin kafalarından aşağıya dökülüp ayaklar altında ezilen bir Gül bu kadar değerli birşey.. Biz müslümanlar bunun bilincinde olalım inşaAllah..
Allah'a c.c. emanetsin abim.. Selam ve dua ileB)B)B)

(Güller için sağol;)çok güzeller)
 

desertrose

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Eki 2006
Mesajlar
3,480
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
RE: Bir GÜL Cemresi Bekliyor Yüreklerimiz

desertrose yazdı:

"Örtün, üstümü örtün!.."

Yüreğim üşüyor... "Gül"den ayrı düşen yüreğim, buz dağına döndü, üşüyorum... Kanadı kırık sevdâların şehbâl açtığı yüreğimde, Gül Yetimleri'nin hüznünü bölüşüyorum...

"Örtün, üstümü örtün!.."

Üşüyor yüreğim...Yüreğimi gül yaprağıyla örtün ki, her yanımı "Gül" kokuları bürüsün... "Gül" esintileriyle handân olan yüreğim, âteş-i aşka düşüp "Gül"ün gölgesinde yürüsün... Rûhum gülistana dönerken; yüreğim "Gül" aşkıyla kavrulsun ve Muhabbetullah'ın âsûde ikliminde inşirâh bulsun...

"Örtün, üstümü örtün!.."

Yüreğim üşüyor... "Gül"ün nefesiyle kor hâline gelen bir ateş düşsün ki yüreğime, ılık bahar meltemlerinin getirdiği ebr-i nîsan ile kalbimdeki buzlar kelep kelep çözülsün ...Kalplerden taşıp, göz pınarlarından çağlayan "Gül" kokulu şebnemler, rahmet olup yanaklardan süzülsün... Erisin Gül Cemresi'yle yürek yaylasındaki karlar... Yıllardır beklediğimiz bu son cemreyle kalbimize demir atsın cennet-âsâ baharlar...

Üşüyor yüreğim... Bir bahar tebessümüdür özlediğim... Bir Gül Cemresi'dir beklediğim... Cân evime öyle bir cemre düşsün ki, yüreğim sevgi çerâgıyla "gönül" hâline gelsin... Gönüldeki sevdâlar, cezir vakti kanat çırpan bir ak güvercin olup Mâverâ'ya yükselsin... Kalpteki masivâ ateşi sönsün... Kıbleden gelen ışığın İlâhî tecellîsiyle süveydâ-i kalp nûra dönsün... Hakk'ın inâyetiyle; beşeriyeti varlık bestesine kavuşturan, insanlığı kendi fıtrat yüzüyle tanıştıran ve Âdemoğlundaki muhabbeti, Muhammedî sevdâlarla buluşturan bir Gül Cemresi düşsün yüreğimize...

Bir Gül Cemresi bekliyoruz...

Kalplerin, "Sonsuz Nûr"un rehberliğinde yeniden hayat bulması için... Yüreğimizdeki her hücrenin besmeleyle yeniden kendine gelmesi için... "Gül"e sevdâlanan ve İlâhî aşkla yanan gönüllerin yeniden yaratılış sırrında karar kılması için... Ve nihâyet sonsuzluk nağmelerini idrâk eden "Gül"e pervâne sînelerde gülün herdem canlı kalması, ruhların ebediyyen gülmesi için, bir "fasl-ı ganîmet" olan Gül Cemresi bekliyoruz...

Bir Gül Cemresi bekliyoruz...

O cemre ki, İlâhî sevdânın nûruyla gönüllerimizi gül-deste eden, efsûnkâr güzelliklerle kalplerimizi dil-beste eden bir muhabbet fermânıdır... O cemre ki, yüreklerimizdeki küllenmiş sevdâları kor hâline getirip tutuşturan, gönüllerimizdeki firkât ateşini rahmet deryasına kavuşturan, "Kevser akan, "Gül" kokan" güzelliklerle hissiyatımızı buluşturan bir vuslat çağlayanıdır... O cemre ki, dilin söyleyemediğini anlatan, sözün ifâde edemediğini âşikâr eden bir "Hüsn-ü Aşk" destanıdır... O cemre ki, Hz. Âdem'in niyâzı, Hz. İbrahim'in duâsı, Hz. Îsa'nın müjdesi, Hz. Âmine'nin rüyâsı olup, "Levlâke levlâk..." sırrının tercümânıdır... Hülâsâ o cemre, gönül yaralarımızın "Gül" mushaflı dermanıdır....

Bir Gül Cemresi bekliyoruz...

Gül Cemresi düşen yürekler; hidâyet bularak hayâtiyet kazanır, kıyısı olmayan rahmet ummânına yelken açarak "Mutlak Hakikat"i tanır ve sevgilerin en yücesi adına "Gül" yüzlü sevdâlarla hemhâl olarak âyet âyet yıkanır... O halde gelin hep berâber, "Gül" dalından bir mızraba râm olup, gönül tellerimizi "Gül" aşkıyla akort edelim ki, gönlümüz "Gül"le meftûn olsun, hazâna eren kalbimiz bu kutlu cemreyle yeniden baharı bulsun.... Yüreğimizde katmer güller açılsın, ömür defterimizdeki "sedir"den sayfalar boş kalsın ve her hâlimiz "gül" yapraklarına yazılsın...Ve böylece bizler de; "Gül Mevsimi"nin ferah-fezâ ikliminde yeni bir bahara uyanalım ve mest ü mâhûr bir hayata yeniden merhabâ diyelim...

Şâirin; " Esti nesîm-i nevbahar, açıldı güller subh-dem" dediği bir zaman dilimindeyiz... Şimdi "Gül Mevsimi"ndeyiz... Bahardaki dirilişi yaşıyoruz... Her bahar gülün goncaya durmasına; her gül de; bir dirilişe, bir uyanışa, bir rahmete vesiledir... Zâten baharın bir adı da "gül mevsimi" değil midir? Bu sebeple bahara; "vakt-i gül, mevsim-i gül, devr-i gül" denilmemiş midir.... Bu yılki baharımız; Ay ve Güneş'in "Gül" faslına berâber şâhitlik ettiği müstesnâ bir bahardır... Çünkü, "seyyidü ezhârü'l cenneh" (cennet çiçeklerinin serveri) diye vasfedilen katmer gülün açılma vaktiyle, "Kâinatın Solmayan Gülü"nün dünyaya teşrifleri aynı zamana - kamerî ve milâdî aynı tarihe- tevâfuk etti... İnşâ' bu güzel buluşma; beşeriyetin gönlünde "Gül" tomurcuklarının açılmasına, yeni bir müjdeli şafağın sökmesine ve hasret kaldığımız gerçek baharların yeniden gönül semâlarımızda tulû etmesine vesile olur...

Gündönümünü yaşadığımız bu zaman dilimindeki niyâzımız, gündönümlerinin artık "Gül" dönümü olması... Bu Gül Mevsimi'nde; hem başı dik dağın, hem de boynu bükük sümbülün hâlet-i rûhiyesiyle, her ölçümüzü "Gül"den alalım; kalbimize, aklımıza, irâdemize ve duygularımıza "Gül"ün gösterdiği istikâmette yön verelim... Mânanın vârisleriyken, maddenin köleliğinde körelip âmâ hâline gelen gözümüzü ve gönlümüzü "Gül"ün nûruyla ışığa kavuşturalım... Eğer bizler; hayatın her karesini besmeleyle fetheder ve "Yeşil Köşkün lâmbası"nı "Gül"ün nûruyla yakabilirsek; işte o zaman; gönlümüz gülşen, çehremiz rûşen, çevremiz şen olacak; duygularımıza "Gül"e mümâsil bir renk, ölçülerimize"Gül Devri"nden bir mihenk gelecek ve dünyamız, "Gül" mihverli bir ahenkle gülecektir...

Fakat ne çâre ki, yıllardan beri "Gül Mevsimi"nin gül-efşân güzelliklerini idrâk edemiyoruz bir türlü... Ne yazık ki, hazân eriyor hayatımıza, bahar gelmeden... Ve şimdi, "Hüzün Yılı"nın en hazin günlerinden daha kederli bir zamanı yaşıyoruz ... Kutlu Emânetin Emîn Mimârı'ndan bize kalan ve "iki büyük emânet" olan "Kur'an ve Sünnet"e hakkıyla sahip çıkamıyoruz... Kur'an sadece evimizin duvarında asılı kaldı; Sünnet ise ne acıdır ki önemsenmez oldu, tartışılır hâle geldi ve inkâra başlandı... Heyhât!.. Bizler bu emânetlere sahip çıkmak şöyle dursun, "Gül" mushaflı sevdâmızı yok etmek isteyenlere bile sesimizi çıkaramıyoruz; yalnızlıktan, yılgınlıktan, yorgunluktan ve âcizlikten....

Gül'ü gerçek mânâsıyla gönlümüze hâkim kılamadığımız, O'nun mübârek "İz"inden ayrıldığımız için; yalnızız, yılgınız, yorgunuz ve âciziz... Yalnızlığımız; Müslüman olarak birbirimizi kâmil mânâsıyla sevememekten, vahdetten ayrılıp kesrete düşmekten ve kardeşliği unutup tefrikada karar kılmaktan... Yılgınlığımız; madde ile mânanın, ilim ile îmânın, akıl ile kalbin terkîbini yapamamaktan, kalem, kılıç ve âsâyı; alınteri ve duâ ile yoldaş edememekten.... Yorgunluğumuz; "Gül"ün gölgesinde nefeslenmeyip, nefsin peşinde bîtap düşmekten ve maddeye esir olup dünyayı kalbimize yüklemekten... Ve âcizliğimiz ise; "En Azîz" olanı unutup, "Emrolunduğun gibi dosdoğru ol" ölçüsünü terk etmekten, İslâm hakikatinin insana yüklediği keyfiyeti hakkıyla anlamayıp, bunun yerine, nefsânî arzularımızı ikâme etmekten, Kur'an ve Sünnet çizgisini bırakıp, "Gül"ün muazzez ikliminden uzaklaşmaktan... Yâ Rabbi!.. Hakk'ı bilmeyi, hakikati ölçü almayı, "Gül"ün gölgesinde kalmayı, "Gül" aşkını gönlümüze hâkim kılmayı, "Gül"ün emrettiği gibi kardeş olmayı, "Gül" yaprağıyla dünyadaki bütün mazlumların gözyaşını silmeyi ve "Gül" ikliminde kendimizi bulmayı bizlere yeniden nasip eyle... "Yâ Rabbi!.. Dünyayı elimizden alma, fakat kalbimize de koyma..."

Ey En Güzel Gül!... Ey Şâh-ı Rusül!... Sen Rabbinden "Eşyânın hâkîkatini öğrenmeyi" talep ederken, bu muazzam duânın sırrına eremeyen biz kalbi vîrâneler ise; hâkikâtini bilmediğimiz eşyalara sâhip olmak için ömür sermâyemizi boş yere tüketiyor ve evlerimizdeki eşya kalabalığı içinde "Hakikat Sırrı"nın farkına bile varmadan beyhûde yere yorulup tükeniyoruz...

Aslında bizler; Efendimiz'in teri gül koktuğu için, gülü her kokladığında salâvat getiren; gül yaprağının yere dökülmesini dahi günah addederek, kitap sayfaları arasında itinâ ile gül yaprağı kurutan bir medeniyetin vârisleriyiz... Bu "Gül Mevsimi"nde ellerimizi yaprak yaprak semâya açarak; aziz milletimizin gönlünün yeniden "Gül"e yâr olması için duâ edip yalvaralım... Güzelliklerin hicret ettiği, huzurun terk-i diyâr edip gittiği bu mübârek vatan topraklarında yeniden "Gül" fidelerinin filiz vermesi için Hakk'ın dîvânına gözyaşlarıyla varalım... Çünkü, "Gül" kokusundaki aşk rüzgârlarından nasipdâr olanlar, seher vakti sevda yaylasının yollarını gözyaşlarıyla aşındırırlar.. Öyleyse gelin hep birlikte, gönlümüzün sesini, gözyaşıyla ıslattığımız "Beyaz Dilekçe"lere cümle cümle dökerek: 'Yâ Erhame'r-Râhimîn!.. Yeni bir Gül Cemresi düşür Ademoğlunun gönlüne...Bu garip ümmete baharı soluklat yine... Yeniden döndür kahraman milletimi tarihî mefâhirine...duâsını Cenâb-ı 'a arz edelim... "Âlemlere Rahmet" olan "Kâinatın Efendisi"den de şefâat isteyelim: 'Ey Emsâli Olmayan Gül!.. Kalmadı bu mazlum ümmette, bu aziz millette artık tahammül, ne olur bize de bir gül, tebessümünle şâd olsun her mü'min gönül' diyelim...

Duâlarımız odur ki, son nefesinde bir demet gül isteyip, onu koklayarak rûhunu teslim eden Hz. Ali (r.a.) gibi, bizim ömrümüzün bidâyeti de, nihâyeti de, ilk faslı da, son faslı da Fasl-ı Gül olsun... Ve gönlümüz dâima "Gül" aşkıyla dolsun...

"Gül Mevsimi"nde, Gül Yetimleri'nin "Gül'e sevdâlı yüreklerini Gül Cemresi'nden mahrum bırakma Yâ Rabbi!..

Gül Efendim, gülümse bize..."Gül" yüzünden nur yağsın yüreklerimize... Yalnızız, yılgınız, yorgunuz, âciziz, perişânız, günahkârız, öyle muhtacız ki şefâatinize... Ne olur imdâd eyle bize...

"Erir canlar o Gül-bûy-ı revân-bahşın hevâsından,

Güneş titrer, yanar dîdârının bak, ihtirâsından,

Perîşân bir niyâz inler hayâtın müntehâsından

Cemâlinle ferah-nâk et ki yandım Yâ Resûl..."


Esselatü Vesselamü Aleyke ya Resûlullah!
Esselatü Vesselam Aleyke ya Habiballah!
 

konak

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Tem 2006
Mesajlar
1,186
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Bir GÜL Cemresi Bekliyor Yüreklerimiz

Rabbim razı olsun paylaşımınız için.
 

karadag841

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Tem 2007
Mesajlar
1
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Bir GÜL Cemresi Bekliyor Yüreklerimiz

COK GUZEL OLMUS ALLAH(c.c) RAZI OLSUN
 

desertrose

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Eki 2006
Mesajlar
3,480
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
RE: Bir GÜL Cemresi Bekliyor Yüreklerimiz

Uzun diye geçmeyin lütfen, kendi iyiliğiniz için okuyun göreceksiniz..B)B)
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt