nurrumeysa
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 26 Kas 2006
- Mesajlar
- 243
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
BİR EL BEKLİYORUM VE BİR DOKUNUŞ
BİR EL BEKLİYORUM...
Bir el bekliyorum...
Karanlığında gecenin...
Bir el gerek bana,
Titrediğinde tüm bedenim...
Bir el bekliyorum...
Göz yaşlarımı silecek,
Bir el gerek bana,
Derman olup derlerimi bitirecek...
Hayli zamandır kurt sardı yaralarımı,
Kimselere duyuramadım çığlıklarımı,
Bir el bekliyorum...
Bir dokunuş ruhuma,
Belki;
Yeniden var oluş,
Belki;
Sırlara koşuş,
Belki de bir avuç içinde kayboluş.
Bir el bekliyorum...
Bir tiryak yıllanmış yaralarıma...
Bir bakış bekliyorum gözlerinden,
Bir esinti nur tadında retinama.
Öyle nazarla bakmalı ki
Şaşı kalmalı bakışlarım...
Bir tükürük bekliyorum,
Sırtına sarmak için alyuvarlarımın,
Nura doysun diye tüm noktalarım...
Yalnızlığımın korkularında,
Yine sen geldin aklıma,
Bak;
Ellerimi uzattım , sevgili(sav)
Bir el bekliyorum, diye kaç kere,
Haykırdım titrek nefesimle,
Bir el dedim, sadece bir el,
Kamerin gözyaşları düştü avuçlarıma,
Bak;
Duyuyor musun?
Yine ağıtta dili
En kasvetli anında,
Bir dokunuşu bekledi,
Ben on dört asırdır bekliyorum,
Gözlerim yollarda,
Hiç kapatmadım camımı,
Perdelerim hep zayıf kaldı
Bir el bekliyorum...
Avucunda taşlar zikir çeken,
Bir el bekliyorum...
Bir parça toprağı, top güllesine çeviren,
Bir el bekliyorum...
Susuzluğumu gideren,
Haydi...
On parmağında ab-ı hayat,
Bak susadı Ali’lerin Ömerlerin,
Bir dokun ruhumuza,
Bir dokun ki,
Bitsin susuzluğu Hüseyin’lerin.
Ey sevgili...
Biliyorum gelmezsin artık buraya,
Kim gelir ki sevgili,
Kavuştun mabuduna...
En azından bir gece vakti,
İşaret parmağını uzat,
Penceremden içeriye
Bir kere dokun ne olur ,
Hasretinden yanmış şu masuma.
Bir kere dokun ne olur,
Saç telime usulca...
Denizlerim dalgalansın sevicinde ruhumun,
Bir kuş olsun umutlarım,
Karaya vursun korkularım...
Gül kokar dokunuşunda sancılarım,
Ağıtlarım biter sevgili(sav)
Şarkılarım ulaşır tepelere
Belki kamer bile iner,
Gökyüzünden saç telime...
İşte yaşamak bu der,dilim,
Yüreğimin yareleri iz bırakır hücrelere
Bir kere dokun ne olur...
Poyrazlarım devrişir meltemlere,
Taş toprak gelir peşim sıra,
İnleyen kütük ardımda,
Ağlayan deve önümde
Bir kere dokun ne olur,
Hasretinden öldürme...
Okşamasan da saçlarımı,
Hasan’ın saçları kadar,
Bir parmağına dokunayım,
Yeter bu bana...
Bu bana dünyalar kadar.
Bir kere dokun ne olur...
Bir kere dokun ne olur...
Bir kere dokun ne olur...
Bir kere dokun ne olur...
Üstad Bediüzzaman Said NURSİ hz.
BİR EL BEKLİYORUM...
Bir el bekliyorum...
Karanlığında gecenin...
Bir el gerek bana,
Titrediğinde tüm bedenim...
Bir el bekliyorum...
Göz yaşlarımı silecek,
Bir el gerek bana,
Derman olup derlerimi bitirecek...
Hayli zamandır kurt sardı yaralarımı,
Kimselere duyuramadım çığlıklarımı,
Bir el bekliyorum...
Bir dokunuş ruhuma,
Belki;
Yeniden var oluş,
Belki;
Sırlara koşuş,
Belki de bir avuç içinde kayboluş.
Bir el bekliyorum...
Bir tiryak yıllanmış yaralarıma...
Bir bakış bekliyorum gözlerinden,
Bir esinti nur tadında retinama.
Öyle nazarla bakmalı ki
Şaşı kalmalı bakışlarım...
Bir tükürük bekliyorum,
Sırtına sarmak için alyuvarlarımın,
Nura doysun diye tüm noktalarım...
Yalnızlığımın korkularında,
Yine sen geldin aklıma,
Bak;
Ellerimi uzattım , sevgili(sav)
Bir el bekliyorum, diye kaç kere,
Haykırdım titrek nefesimle,
Bir el dedim, sadece bir el,
Kamerin gözyaşları düştü avuçlarıma,
Bak;
Duyuyor musun?
Yine ağıtta dili
En kasvetli anında,
Bir dokunuşu bekledi,
Ben on dört asırdır bekliyorum,
Gözlerim yollarda,
Hiç kapatmadım camımı,
Perdelerim hep zayıf kaldı
Bir el bekliyorum...
Avucunda taşlar zikir çeken,
Bir el bekliyorum...
Bir parça toprağı, top güllesine çeviren,
Bir el bekliyorum...
Susuzluğumu gideren,
Haydi...
On parmağında ab-ı hayat,
Bak susadı Ali’lerin Ömerlerin,
Bir dokun ruhumuza,
Bir dokun ki,
Bitsin susuzluğu Hüseyin’lerin.
Ey sevgili...
Biliyorum gelmezsin artık buraya,
Kim gelir ki sevgili,
Kavuştun mabuduna...
En azından bir gece vakti,
İşaret parmağını uzat,
Penceremden içeriye
Bir kere dokun ne olur ,
Hasretinden yanmış şu masuma.
Bir kere dokun ne olur,
Saç telime usulca...
Denizlerim dalgalansın sevicinde ruhumun,
Bir kuş olsun umutlarım,
Karaya vursun korkularım...
Gül kokar dokunuşunda sancılarım,
Ağıtlarım biter sevgili(sav)
Şarkılarım ulaşır tepelere
Belki kamer bile iner,
Gökyüzünden saç telime...
İşte yaşamak bu der,dilim,
Yüreğimin yareleri iz bırakır hücrelere
Bir kere dokun ne olur...
Poyrazlarım devrişir meltemlere,
Taş toprak gelir peşim sıra,
İnleyen kütük ardımda,
Ağlayan deve önümde
Bir kere dokun ne olur,
Hasretinden öldürme...
Okşamasan da saçlarımı,
Hasan’ın saçları kadar,
Bir parmağına dokunayım,
Yeter bu bana...
Bu bana dünyalar kadar.
Bir kere dokun ne olur...
Bir kere dokun ne olur...
Bir kere dokun ne olur...
Bir kere dokun ne olur...
Üstad Bediüzzaman Said NURSİ hz.