Ebu Musa el-Eş'ari (ra)der ki:"Bir gün Abdullah bin Mes ud un (ra)yanına uğradım.Kendisine dedim ki :"Ey Ebu Abdurrahman!Biraz önce uğradığım mescitte çok yadrgadığım biir durum gördüm ."İbni Mes ud bana:"Hayrola nedir o?"dedi.Bende ona:"Yaşarsan biraz sonra sende göreceksin," dedim ve kendisine gördüklerimi şöylece anlattım :"Az evvel mescitte halkalar halinde oturmus oldukları halde namazı bekleyen bir topluluk gördüm.Her halkada idareci bir adam ve halkadakilerin ellerinde de çakıl tasları vardı.Halkanın basındaki idareci onlara:"Yüz kere Allah -u Ekber deyin!"diyor,onlar da yüz defa "Allah-u Ekber "diyorlardı."Yüz defa La İlahe illallah deyin!"diyor,onlarda yüz defa "La İlahe ilallah"diyorlardı."Yüz defa Sübhanallah deyin!"diyor,onlarda yüz defa "Sübhanallah!"diyorlardı,dedim.
İbni mes ud bana:"Peki sen onlara ne dedin ?"diye sordu."Senin görüşünü bekleyerek veya senin emrini bekleyerek onlara birşey demedim,"dedim.İbni Mes ud dedi ki:"Onlara kendi kötülüklerini sayıp hesap etmelerini ve böylece yaptıklarının kendilerinden hiçbirşey eksilmeyeceği konusunda garanti verseydin,"dedi.Sonra hemen kalkıp mescide geldik.İbni Mes ud o halkalardan birisinin basında durdu ve şöyle buyurdu:
"Bu yaptığınızı gördüğüm şey de neyin nesidir?"
"Ey Ebu Abdurrahman!Bunlar çakıl taşları.Biz onlarla Allah u Ekber,La İlahe illallah deyişlerimizi sayıyoruz,"dediler.Bunun üzerine İbni Mes ud onlara:"Yazıklar olsun size ey Ümmeti Muhammed!Rasulullah ın ashabı içinizde hala bolca bulunmaktadır!Sizler böyle ne çabuk helak oldunuz?İşte Rasulullah ın elbiseleri henüz eskimemiş!Kapları henüz kırılmamış!Canım elinde olan Allah a yemin ederim ki sizler kesinlikle ya Muhammed in (sav)dininden daha doğru bir din üzerindesiniz veya kesinlikle dinde bir sapıklık kapısı açmaktasınız,"deyince,onlar:
"Vallahi ey Ebu Abdurrahman,biz bu yaptıklarımızla başka değil,sadece hayrı elde etmeyi murad etmiştik,"dediler.O da onların bu cevaplarına karşılık:
"Hayrı elde etmek isteyen niceleri vardır ki,onu hiç elde edemiyeceklerdir.Zira din,Rasulullah ın ortaya koyduğu dindir.Kimsenin onda olmayan bir şeyi ihdas etmeye de çıkarmaya da hakkı yoktur.Sizler bid atçilerin ta kendilerisiniz!diyerek onlardan yüz çevirdi.
Hadiseyi bize anlatan ravi,"Vallahi bu halkalardaki bid atçilerin tamamını 'Nehrevan'olayında,Haricilerin yanında bize karşı savaşırken gördüm" der.(Sünen i Darimi,1/281)
İbni mes ud bana:"Peki sen onlara ne dedin ?"diye sordu."Senin görüşünü bekleyerek veya senin emrini bekleyerek onlara birşey demedim,"dedim.İbni Mes ud dedi ki:"Onlara kendi kötülüklerini sayıp hesap etmelerini ve böylece yaptıklarının kendilerinden hiçbirşey eksilmeyeceği konusunda garanti verseydin,"dedi.Sonra hemen kalkıp mescide geldik.İbni Mes ud o halkalardan birisinin basında durdu ve şöyle buyurdu:
"Bu yaptığınızı gördüğüm şey de neyin nesidir?"
"Ey Ebu Abdurrahman!Bunlar çakıl taşları.Biz onlarla Allah u Ekber,La İlahe illallah deyişlerimizi sayıyoruz,"dediler.Bunun üzerine İbni Mes ud onlara:"Yazıklar olsun size ey Ümmeti Muhammed!Rasulullah ın ashabı içinizde hala bolca bulunmaktadır!Sizler böyle ne çabuk helak oldunuz?İşte Rasulullah ın elbiseleri henüz eskimemiş!Kapları henüz kırılmamış!Canım elinde olan Allah a yemin ederim ki sizler kesinlikle ya Muhammed in (sav)dininden daha doğru bir din üzerindesiniz veya kesinlikle dinde bir sapıklık kapısı açmaktasınız,"deyince,onlar:
"Vallahi ey Ebu Abdurrahman,biz bu yaptıklarımızla başka değil,sadece hayrı elde etmeyi murad etmiştik,"dediler.O da onların bu cevaplarına karşılık:
"Hayrı elde etmek isteyen niceleri vardır ki,onu hiç elde edemiyeceklerdir.Zira din,Rasulullah ın ortaya koyduğu dindir.Kimsenin onda olmayan bir şeyi ihdas etmeye de çıkarmaya da hakkı yoktur.Sizler bid atçilerin ta kendilerisiniz!diyerek onlardan yüz çevirdi.
Hadiseyi bize anlatan ravi,"Vallahi bu halkalardaki bid atçilerin tamamını 'Nehrevan'olayında,Haricilerin yanında bize karşı savaşırken gördüm" der.(Sünen i Darimi,1/281)