Imam Cafer-i Sadik (a.s)'dan söyle nakledilmistir:
Beni Israil içerisinde bir adam vardi ki asla dünyaya kendini bulastirmamisti.
Bir gün Seytan kendi avenesini yanina çagirarak söyle dedi: Içinizden kim bu adami aldatabilir?
Birisi Sen bu isi bana birak. dedi . Seytan sordu: Onu nasil aldatmayi düsünüyorsun? O da Kadinlar yoluyla. dedi.
Seytan Hayir sen bu isi beceremezsin. Zira o kadinlarla hasir nesir olmadigi için bu hile onu kandiramaz. dedi.
Bir digeri Ben onu sarap ve ayyaslik yoluyla kandirabilirim. dedi. Seytan yine Hayir dedi.
Zira o bu tür seylere meyleden birisi degildir. Baska birisi Ben onu hayir ameller yoluyla kandirabilirim.
deyince, Seytan Iste sen bu isi becerebilirsin. dedi. Ardindan onun ibadet ettigi yere geldi. Karsisina geçip namaza durdu.
Abid olan sahis uyudugu zamanlarda dahi o uyumuyor ve zahirde ibadete devam ediyordu.
O adam ibadetten yorulup istirahat ettiginde dahi, o seytan askeri yine ibadete devam ediyordu.
Bunu gören abid kendisini onun yaninda oldukça degersiz görmeye basladi ve bilahare yanina gidip ona sordu:
Ey Allah'in kulu, ne yaptin ki ibadet etmege böylesine güç kazandin?
Seytan askeri cevabini vermedi tekrar sordu yine cevabini vermedi.
Üçüncü defa yine sorunca, su cevabi verdi: Ey Allah'in kulu ben bir günah yaptim; sonra ondan tevbe ettim.
Simdi ne zaman o günahi hatirliyorsam, ibadet yapmaya daha çok güç kazaniyorum. Bunu duyan abid Hangi günahi isledin,
söyle de ben de yapayim ve namazima ibadete daha bir güç kazanayim. Seytan, dedi ki kalk ve sehre git;
filan meshur fahiseyi sor ve ona giderek iki dirhem ver ve onunla zinada bulun. Adam ben iki dirhemi nereden bulayim dedi.
Ben dirhemin ne oldugunu bile bilmiyorum. Seytan ona iki dirhem verdi; o da üzerindeki abayi basina çekerek sehre geldi.
Kadinin evini halka sordu. Insanlar da herhalde kadina ögüt vermek istiyor zanniyla kadinin evini kendisine gösterdiler.
Eve gidince iki dirhemi verip istegini iletti. Kadin da hazirlanmaya basladi. Bu arada adamin durumu dikkatini çekti ve
Su ana kadar senin durumunda olan biri benim yanima gelmemisti. Kendinden biraz bana bahseder misin? dedi.
O da bu isten hedefini kendisine anlatti. Kadin Ey Allah'in kulu dedi, günahi terk etmek, tevbe etmekten daha kolaydir.
Herhalde sana bu telkinde bulunan seytanmis. Insan sekline girerek seni kandirmak istemis.
Simdi yerine dönersen onu yerinde bulamazsin. Abid kadinin bu ögüdü üzerine geri döndü.
Kadin ise, ayni gece vefat etti. Sabah oldugunda kapisina su cümlenin yazildigini gördüler:
Filanin cenazesine hazir olun; zira o cennet ehlidir. Insanlar süpheye kapilip üç gün cenazesini kaldirmaktan çekindiler.
Allah-u Teala zamanin Peygamberi Hz. Musa'ya vahiy indirerek, Filan kadinin cenazesine hazir ol ve ona namaz kildir.
Insanlara da ona namaz kildirmalarini söyle. Zira ben,
filan kulumu günahtan korudugu için onu bagisladim ve cenneti ona farz kildim.
Beni Israil içerisinde bir adam vardi ki asla dünyaya kendini bulastirmamisti.
Bir gün Seytan kendi avenesini yanina çagirarak söyle dedi: Içinizden kim bu adami aldatabilir?
Birisi Sen bu isi bana birak. dedi . Seytan sordu: Onu nasil aldatmayi düsünüyorsun? O da Kadinlar yoluyla. dedi.
Seytan Hayir sen bu isi beceremezsin. Zira o kadinlarla hasir nesir olmadigi için bu hile onu kandiramaz. dedi.
Bir digeri Ben onu sarap ve ayyaslik yoluyla kandirabilirim. dedi. Seytan yine Hayir dedi.
Zira o bu tür seylere meyleden birisi degildir. Baska birisi Ben onu hayir ameller yoluyla kandirabilirim.
deyince, Seytan Iste sen bu isi becerebilirsin. dedi. Ardindan onun ibadet ettigi yere geldi. Karsisina geçip namaza durdu.
Abid olan sahis uyudugu zamanlarda dahi o uyumuyor ve zahirde ibadete devam ediyordu.
O adam ibadetten yorulup istirahat ettiginde dahi, o seytan askeri yine ibadete devam ediyordu.
Bunu gören abid kendisini onun yaninda oldukça degersiz görmeye basladi ve bilahare yanina gidip ona sordu:
Ey Allah'in kulu, ne yaptin ki ibadet etmege böylesine güç kazandin?
Seytan askeri cevabini vermedi tekrar sordu yine cevabini vermedi.
Üçüncü defa yine sorunca, su cevabi verdi: Ey Allah'in kulu ben bir günah yaptim; sonra ondan tevbe ettim.
Simdi ne zaman o günahi hatirliyorsam, ibadet yapmaya daha çok güç kazaniyorum. Bunu duyan abid Hangi günahi isledin,
söyle de ben de yapayim ve namazima ibadete daha bir güç kazanayim. Seytan, dedi ki kalk ve sehre git;
filan meshur fahiseyi sor ve ona giderek iki dirhem ver ve onunla zinada bulun. Adam ben iki dirhemi nereden bulayim dedi.
Ben dirhemin ne oldugunu bile bilmiyorum. Seytan ona iki dirhem verdi; o da üzerindeki abayi basina çekerek sehre geldi.
Kadinin evini halka sordu. Insanlar da herhalde kadina ögüt vermek istiyor zanniyla kadinin evini kendisine gösterdiler.
Eve gidince iki dirhemi verip istegini iletti. Kadin da hazirlanmaya basladi. Bu arada adamin durumu dikkatini çekti ve
Su ana kadar senin durumunda olan biri benim yanima gelmemisti. Kendinden biraz bana bahseder misin? dedi.
O da bu isten hedefini kendisine anlatti. Kadin Ey Allah'in kulu dedi, günahi terk etmek, tevbe etmekten daha kolaydir.
Herhalde sana bu telkinde bulunan seytanmis. Insan sekline girerek seni kandirmak istemis.
Simdi yerine dönersen onu yerinde bulamazsin. Abid kadinin bu ögüdü üzerine geri döndü.
Kadin ise, ayni gece vefat etti. Sabah oldugunda kapisina su cümlenin yazildigini gördüler:
Filanin cenazesine hazir olun; zira o cennet ehlidir. Insanlar süpheye kapilip üç gün cenazesini kaldirmaktan çekindiler.
Allah-u Teala zamanin Peygamberi Hz. Musa'ya vahiy indirerek, Filan kadinin cenazesine hazir ol ve ona namaz kildir.
Insanlara da ona namaz kildirmalarini söyle. Zira ben,
filan kulumu günahtan korudugu için onu bagisladim ve cenneti ona farz kildim.