Azerbaycan_li
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 8 Ocak 2010
- Mesajlar
- 1,201
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 37
Allah Islam qardasi korusun...cok guzel bir kardes...
Aşağıda haberinin ayrıntılarını okuyacağınız konu hakkında İMKANDER'den acil eylem çağrısı geldi. Bu sabah apar topar bir şekilde Azerbaycan'a iade edilen 2 muhalif Müslüman kardeşimizin uğradığı zulmü ve mültecilerin yaşadığı dramı protesto etmek için bugün (23 Mart Cuma) 13.30'da Fatih PTT önünde toplanma çağrısında bulunan MAZLUMDER, İMKANDER ve Özgür-Der, Başbakan'a da telgraf çekecek.
Azerbaycan Sumkayıt Camii İmamı İslam Ganiyev ve Fuzuli Muharremov, İslami kimliklerine yönelik baskılar sebebiyle sığındıkları Türkiye'den bu sabah saatlerinde Azerbaycan'a iade edildiler.
İmam İslam Ganiyev ve Rus asıllı eşi Arina Starostenko'nun çile dolu hikâyesi, Arina'nın Müslüman olmasıyla başladı. Moskova'da Müslüman olması üzerine ailesi ve çevresi tarafından dışlanan Arina, İslam Ganiyev'le evlenmeleri üzerine eşiyle birlikte Azerbaycan'a taşındılar.
Fakat İslami kimliklerine yönelik baskı burada da sonlanmadı. Azerbaycan'da uygulanan başörtüsü yasağı ve İslam Ganiyev'in imamı bulunduğu camideki davet ve tebliğ çalışmalarına yönelik başlatılan kovuşturmalar, Ganiyev ailesini Türkiye'ye hicrete mecbur bıraktı.
İslam Ganiyev hakkında Azerbaycan polisinin asılsız istihbaratları üzerine Türkiye'de de aile rahat bırakılmadı. El Kaide örgütüne yardım ve yataklık etme iddiasıyla gözaltına alınan İslam Ganiyev'in çıkarıldığı mahkemede tutuklanmasına gerek duyulmadı ama Kumkapı Yabancılar Şubesi'nde aylarca "misafir" edildi.
İslam Ganiyev ve arkadaşı Fuzuli Muharremov bugün sabah namazının ardından elleri kelepçelenerek Azerbaycan'a iade edildi.
İslam Ganiyev'in eşi Arina'nın İMKANDER'e gönderdiği mektup:
Esirgeyen ve bağışlayan Allah'ın adıyla...
Selamun Aleykum
Benim kızım 6 aylık ve 6 aydır kızım babasını görmedi. Babası her gün kızının fotoğrafına bakarak özlem gideriyor. Bu çok zor bir durum. Benim 4 yaşındaki oğlum arkadaşlarının babalarını gördüğünde her gün dua ediyor ve ağlıyor. İnşallah, Allah oğlumun bu dualarını kabul edecek. Bu yazıyı okuyanlardan tek isteğim sorunumun çözülmesine yardımcı olunmasıdır. Müslüman bir kardeşiniz olarak bunu sizden istiyorum.
Eşim 3 ay önce mahkemede beraat ettiği halde hala Kumkapı Yabancılar Şubesi'nde tutuklu bulunuyor. Neden hala tutuklu? Hangi suçtan dolayı tutuklanıyor? 9 Ağustos'ta gece saat 2'de eve baskın yaparak eşim İslam Ganiev'i tutukladılar. Biz polislerin eve baskın yaparken çıkardığı gürültüyle uyandık. Kapı ve pencereleri kırarak evimize girdiler. O ara giyinmek için kalktığımda kocamı kelepçelediklerini gördüm. Kocam, polislere rica etti yatak odamızdan çıkmaları için. Benim üstüm müsait değildi. Aynı zamanda çocuklar da çıkan gürültüden dolayı korkarak ağlıyorlardı. Bu durum çocuklarımın psikolojisini bozdu zor düzeldiler. Benim hamileliğimin 38'inci haftasıydı ve bu durum beni ve karnımdaki bebeği de etkiledi sancılarım başladı. Ben onlardan doktor istedim durumum çok kötüydü fakat benimle hiç ilgilenmediler. Etrafı dağıtıp eşimi alıp götürdüler.
Hala bir delil sunulmadığı halde 6 aydır tutuklu. Ben bu durumdan dolayı çocuklar ile beraber başka bir yere taşınmak zorunda kaldım. Fakat tüm gittiğim yerler de geçici sürelerde sürekli değiştirerek zorluklar çekerek yaşıyorum. Yabancı dilim olmadığı için kimseyle iletişim kuramıyorum.
Kocamla birlikte doğumu Türkiye'de yapmaya karar vermiştik. Bizim kendi yaşadığımız ülkede, Azerbaycan'da yapılan baskılardan dolayı. Müslüman olmamızdan dolayı yapılan zulümler bizi yıprattığı için Türkiye geldik. Müslüman olduğumuzdan beri benim bütün akrabalarım ve arkadaşlarım bana sırt çevirdiler. Üniversite de Müslüman olmam ve başörtülü olmam yüzünden üniversiteden kaydımı sildiler. Başörtüsünün üniversitenin imajını bozduğu gibi saçma sapan bir neden sundular.
Oğlum Müslüman olduğumuz için anaokuluna kabul edilmedi. Sürekli kimlik ve pasaport kontrolüne maruz kalarak gözaltına alıyorlardı. Bu durum bizi hem psikolojik yönden çok etkiledi. Sürekli bir psikolojik baskı altındaydık. Bu durum Azerbaycan'da da böyleydi. Oradaki Müslümanlara da bu tarz psikolojik ve fiziksel işkenceler uyguluyorlar. Yapılan bu işkenceler onları sağlık ve ruhsal anlamda tahrip ediyor yıpratıyor.
Moskova'da ve Azerbaycan'da Müslümanlar faili meçhul cinayetlere ve gözaltında kayıplara karışıyorlar. Bu olayların birçoğuna şahit oldum ben. O yüzden birçoğu kendi kimliğini/ Müslümanlığı'nı gizliyorlar. Kadınlar ise başörtülerini çıkarıyorlar.
Bu sebeple biz Türkiye'ye gelmeye mecbur kaldık. Çocuğumuz da burada doğacak diye karar almıştık. Biz Türkiye'de Müslümanlara karşı baskı olmadığını düşünüyorduk ve Müslümanların orada açık bir şekilde dinlerini yaşadıkları duyuyorduk. Biz de geldiğimizde kimliğimizi saklama zorunluluğu yaşamadık. Fakat Müslümanların özgür olmadığını öğrendik ve Türkiye'de yeniden Rusya'da, Azerbaycan'da olanların aynısına maruz kaldık. Delilsiz olarak tutuklanmalar, baskılar, gözaltılar başladı. Kızımın dünyaya gelmesine 1 hafta kala eşimi tutukladılar. Ben de bir başıma yabancı ülkede kaldım tanıdığım hiç kimse yok.
06.02.2012
Arina Starostenko
Aşağıda haberinin ayrıntılarını okuyacağınız konu hakkında İMKANDER'den acil eylem çağrısı geldi. Bu sabah apar topar bir şekilde Azerbaycan'a iade edilen 2 muhalif Müslüman kardeşimizin uğradığı zulmü ve mültecilerin yaşadığı dramı protesto etmek için bugün (23 Mart Cuma) 13.30'da Fatih PTT önünde toplanma çağrısında bulunan MAZLUMDER, İMKANDER ve Özgür-Der, Başbakan'a da telgraf çekecek.
Azerbaycan Sumkayıt Camii İmamı İslam Ganiyev ve Fuzuli Muharremov, İslami kimliklerine yönelik baskılar sebebiyle sığındıkları Türkiye'den bu sabah saatlerinde Azerbaycan'a iade edildiler.
İmam İslam Ganiyev ve Rus asıllı eşi Arina Starostenko'nun çile dolu hikâyesi, Arina'nın Müslüman olmasıyla başladı. Moskova'da Müslüman olması üzerine ailesi ve çevresi tarafından dışlanan Arina, İslam Ganiyev'le evlenmeleri üzerine eşiyle birlikte Azerbaycan'a taşındılar.
Fakat İslami kimliklerine yönelik baskı burada da sonlanmadı. Azerbaycan'da uygulanan başörtüsü yasağı ve İslam Ganiyev'in imamı bulunduğu camideki davet ve tebliğ çalışmalarına yönelik başlatılan kovuşturmalar, Ganiyev ailesini Türkiye'ye hicrete mecbur bıraktı.
İslam Ganiyev hakkında Azerbaycan polisinin asılsız istihbaratları üzerine Türkiye'de de aile rahat bırakılmadı. El Kaide örgütüne yardım ve yataklık etme iddiasıyla gözaltına alınan İslam Ganiyev'in çıkarıldığı mahkemede tutuklanmasına gerek duyulmadı ama Kumkapı Yabancılar Şubesi'nde aylarca "misafir" edildi.
İslam Ganiyev ve arkadaşı Fuzuli Muharremov bugün sabah namazının ardından elleri kelepçelenerek Azerbaycan'a iade edildi.
İslam Ganiyev'in eşi Arina'nın İMKANDER'e gönderdiği mektup:
Esirgeyen ve bağışlayan Allah'ın adıyla...
Selamun Aleykum
Benim kızım 6 aylık ve 6 aydır kızım babasını görmedi. Babası her gün kızının fotoğrafına bakarak özlem gideriyor. Bu çok zor bir durum. Benim 4 yaşındaki oğlum arkadaşlarının babalarını gördüğünde her gün dua ediyor ve ağlıyor. İnşallah, Allah oğlumun bu dualarını kabul edecek. Bu yazıyı okuyanlardan tek isteğim sorunumun çözülmesine yardımcı olunmasıdır. Müslüman bir kardeşiniz olarak bunu sizden istiyorum.
Eşim 3 ay önce mahkemede beraat ettiği halde hala Kumkapı Yabancılar Şubesi'nde tutuklu bulunuyor. Neden hala tutuklu? Hangi suçtan dolayı tutuklanıyor? 9 Ağustos'ta gece saat 2'de eve baskın yaparak eşim İslam Ganiev'i tutukladılar. Biz polislerin eve baskın yaparken çıkardığı gürültüyle uyandık. Kapı ve pencereleri kırarak evimize girdiler. O ara giyinmek için kalktığımda kocamı kelepçelediklerini gördüm. Kocam, polislere rica etti yatak odamızdan çıkmaları için. Benim üstüm müsait değildi. Aynı zamanda çocuklar da çıkan gürültüden dolayı korkarak ağlıyorlardı. Bu durum çocuklarımın psikolojisini bozdu zor düzeldiler. Benim hamileliğimin 38'inci haftasıydı ve bu durum beni ve karnımdaki bebeği de etkiledi sancılarım başladı. Ben onlardan doktor istedim durumum çok kötüydü fakat benimle hiç ilgilenmediler. Etrafı dağıtıp eşimi alıp götürdüler.
Hala bir delil sunulmadığı halde 6 aydır tutuklu. Ben bu durumdan dolayı çocuklar ile beraber başka bir yere taşınmak zorunda kaldım. Fakat tüm gittiğim yerler de geçici sürelerde sürekli değiştirerek zorluklar çekerek yaşıyorum. Yabancı dilim olmadığı için kimseyle iletişim kuramıyorum.
Kocamla birlikte doğumu Türkiye'de yapmaya karar vermiştik. Bizim kendi yaşadığımız ülkede, Azerbaycan'da yapılan baskılardan dolayı. Müslüman olmamızdan dolayı yapılan zulümler bizi yıprattığı için Türkiye geldik. Müslüman olduğumuzdan beri benim bütün akrabalarım ve arkadaşlarım bana sırt çevirdiler. Üniversite de Müslüman olmam ve başörtülü olmam yüzünden üniversiteden kaydımı sildiler. Başörtüsünün üniversitenin imajını bozduğu gibi saçma sapan bir neden sundular.
Oğlum Müslüman olduğumuz için anaokuluna kabul edilmedi. Sürekli kimlik ve pasaport kontrolüne maruz kalarak gözaltına alıyorlardı. Bu durum bizi hem psikolojik yönden çok etkiledi. Sürekli bir psikolojik baskı altındaydık. Bu durum Azerbaycan'da da böyleydi. Oradaki Müslümanlara da bu tarz psikolojik ve fiziksel işkenceler uyguluyorlar. Yapılan bu işkenceler onları sağlık ve ruhsal anlamda tahrip ediyor yıpratıyor.
Moskova'da ve Azerbaycan'da Müslümanlar faili meçhul cinayetlere ve gözaltında kayıplara karışıyorlar. Bu olayların birçoğuna şahit oldum ben. O yüzden birçoğu kendi kimliğini/ Müslümanlığı'nı gizliyorlar. Kadınlar ise başörtülerini çıkarıyorlar.
Bu sebeple biz Türkiye'ye gelmeye mecbur kaldık. Çocuğumuz da burada doğacak diye karar almıştık. Biz Türkiye'de Müslümanlara karşı baskı olmadığını düşünüyorduk ve Müslümanların orada açık bir şekilde dinlerini yaşadıkları duyuyorduk. Biz de geldiğimizde kimliğimizi saklama zorunluluğu yaşamadık. Fakat Müslümanların özgür olmadığını öğrendik ve Türkiye'de yeniden Rusya'da, Azerbaycan'da olanların aynısına maruz kaldık. Delilsiz olarak tutuklanmalar, baskılar, gözaltılar başladı. Kızımın dünyaya gelmesine 1 hafta kala eşimi tutukladılar. Ben de bir başıma yabancı ülkede kaldım tanıdığım hiç kimse yok.
06.02.2012
Arina Starostenko