Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Aşk ve Suçluluk (1 Kullanıcı)

Hasıl ı Kelam

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Ağu 2008
Mesajlar
2,034
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
kalp_resimleri%20(39).jpg





Aşk ve Suçluluk 1




Uykuya dalmadan, zihninde kalan son düşünce kırıntısı o oluyor. Uyanınca zihnine ilk düşen de. Hatırlayamadığı rüyalarına en sık o giriyor, gündüz düşlerine de.


"Şimdi nerede ve ne yapıyor? O da benim gibi ders mi çalışıyor, yoksa arkadaşıyla sohbet mi ediyor? Tam şu anda ne düşünüyor? Amfide bir an bakışını üzerimde hissettim, acaba o da bana ilgi duyuyor mu? Girmediği dersin notlarını başka birinden de alabilecekken gelip benden istemesini nasıl yorumlamalıyım?"
İnsan aşka düşer, sorular da zihnine.
Hayatını çeşit çeşit renklerle dolu bir kaba batırılıp çıkarılmış gibi hissediyor iki aydır. Sabahları sevinçle kalkıyor, onu görmek için eskiden zoraki gittiği fakültesine şimdi uçarak gidiyor. Sadece o değil, her şey kalbine doluşmuş. Aşk adeta kâinatı yüreğine taşımış. Kalbi sarmaşıklar gibi her varlığa dolanmış, her varlığa dokunmuş.
Hayat çok daha güzel, yaşamaya değer ve anlamlı eskiye göre. Dertlerin, sıkıntılarının çözümü o kadar basit ki artık gözünde. Hatta bazı dertler, dermanı olmuş. Eskiden dert ettiği şeyleri neden sorun ettiğine anlam veremiyor şimdi.
İnsan aşka düşer, yüreği ise kaygı dolu bir çukura. Amfiye girer girmez gözleri onu arıyor. O yoksa içi kaygıyla doluyor. Hayatın renkleri buhar olup uçuyor. "Acaba bir şey mi oldu, başına bir şey mi geldi? Yoksa hastalandı mı? Ah işte geldi! Neden selam vermedi bugün? Ders arasında beni fark edecek mi?" Son zamanlarda dalgın ve unutkan. Derslere odaklanamıyor bu yüzden. Bazen inanılmaz bir enerjiyle dolup çalışıyor. Sonra aklına o düşüyor. Aniden. Bir imge. Gülen bir yüz. Bir tebessüm. Bir bakış. Anlık. Kalbine bir şeyler oluyor. Önce kalbi, sonra zihni dağılıyor. Dersler o an anlamsızlaşıyor. O yakınında değilse, hayat da uzaklaşıyor. Sonra kendine kızıyor. "O kalbimde zaten" diye teselli ediyor kendini.
Gidip geliyor yüreği. Akıyor, duruyor. Aydınlanıyor, kararıyor. Seviniyor, tedirgin oluyor. Özlüyor, acı çekiyor. Düşünüyor, dalıyor. Ve kopuyor. Hayattan. İmgelem dünyasının içinde kayboluyor. Arkadaşları sık sık "Neredesin yine!" diye takılıyorlar. Annesinin de dikkatini çekiyor dalmaları. Kardeşi, imalı bakışlarla 'Kimi düşündüğünü biliyorum!' demeye getiriyor. Hayaller almış başını gidiyor. Evlenmişler, evleri bahçeli. Panjurları pembe. Bahçede güneşte pişmiş domatesler... İki çocukları olmuş. Birinin adı... Duraksıyor. İsimleri söylemekten vazgeçiyor Sarmaşık. "Bari bu bende kalsın." diyor. Biraz bozuluyorum. Israr etsem mi? Vazgeçiyorum.
Aşka düşme halinin tüm belirtilerini gösteriyor. Hayalsiz aşk olmaz. Çünkü hayalle beslenir aşk. Hayallerinde daha öteye gidiyor. O hastalanıyor, genç yaşta ölüyor. Ayrılık olmadan aşk olur mu? Bazen de onun başkasını sevdiğini düşlerken, ağladı ağlayacak halde buluyor kendini.
İyi de bana niye geldi? Ne güzel işte, aşka düşmüş. Karşılıksız olsa da. Düştüğü aşktan çıkmak istiyor. Niye ki? Nedenini henüz söylemedi. Ben duramıyorum. Bildiğim genel geçer nedenleri sıraya diziyorum zihnimde. Şu ana dek anlattıklarıyla bunları birine uyduramıyorum. Terapistlik kibri işte; o daha anlatmadan sorunun ne olduğunu bilme tutkusu. Beni şaşırtıyor Sarmaşık. Daha önce kimseden duymadığım bir gerekçeyle suçluluk hissediyor. Hayır, yanlış birine âşık olmamış. İmkânsız bir aşka da düşmemiş.
On beş gündür ağlamasını durduramıyor. Kendine kızıyor, kalbine kızıyor. Onu kalbinden söküp atmak istiyor. Ona dair zerre kadar sevgi olmamalı içinde. Onu düşünmek istemiyor, hayallerinden söküp atmalı, kurtulmalı bu yanlış sevgiden. Olmuyor. Aşk ferman dinlemiyor. Sarmaşık, kalbiyle tutuştuğu savaşı kaybediyor. Onu aklından çıkarmaya çalışırken kalbi daha çok sarılıyor hayallerine.
"Ona hissettiğim bu yoğun duyguların aynısını Yaratıcı'ya karşı hissedemiyorum. Demek ki Yaratıcı'yı onun kadar sevmiyorum. Bu beni kahrediyor. İçimi acıtıyor."
Kalakalıyorum. On beş gündür ağlamasının, uykusuz gecelerinin nedeni buymuş. Düştüğü aşktan bu nedenle çıkmak istiyormuş.
"Lütfen bana yardım edin!"
Edemem ki. Çünkü nasıl yardım edeceğimi bilmiyorum.
"İlk kez böyle bir sorunla karşılaşıyorum Sarmaşık. Sana ne diyeceğimi, nasıl yardım edeceğimi inan, bilmiyorum. Diğer görüşmemize kadar üzerinde düşüneceğim ama."




"Peki" diyor Sarmaşık.


Not: Bu ve bundan sonra bu köşede zaman zaman yayınlanacak terapi öykülerinin gerçek hayatta birebir karşılığı yoktur. Yazar, hastalarının öykülerini değil, meslekî birikimiyle kurguladığı öyküleri yazmaktadır.






MUSTAFA ULUSOY
 

Hasıl ı Kelam

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Ağu 2008
Mesajlar
2,034
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Aşk ve Suçluluk 2



Önceki seansın özetini yaparak başlıyorum seansa. "Önce aşka düştün. Kalbin ona ait yoğun hislerle doldu taştı. Sonra da suçlulukla; 'Neden aynı duyguları Yaratıcı'ya karşı hissedemiyorum, demek ki O'nu sevmiyorum' diye acı çekiyorsun." Başıyla onaylıyor. Onu anlamışım. Anlaman yetmiyor, eee nasıl çözeceksin bakalım sorunumu dercesine bakıyor.

Sarmaşık yanılıyor. O, Yaratıcı'sını seviyor. Bir kere bunu dert etmesi sevgisinin güçlü bir kanıtı. Yaratıcı'sını sevmeyen neden böyle bir suçluluğa düşsün ki?
Yok. Bu onu tatmin etmiyor. Yüzünde etkilendiğine dair en ufak bir emare yok. Lafı eveleyip geveliyorum. Geçen haftayı nasıl geçirdiğini soruyorum. Anlatıyor. Vaktimi boşa harcama, der gibi bakarak. Ne yapsam ki?
Sıkıştığım zamanlardaki tekniğime başvuruyorum. "Bana tipik bir gününü ayrıntılı olarak anlatır mısın?" Bir önceki günü anlatıyor. Gece geç yatmış. Yine ağlamış. Yine içi daralmış. Yine suçluluk hissetmiş. Sabah erken kalkmış. Güneş doğmadan. "Gözlerimden uyku akıyordu" diyor. "Hiç kalkmak istemedim. Ama sabah namazına kalkmazsam o gün kalbim kasvetle doluyor. Bu yüzden babama sıkı sıkı tembih ettim kaldır diye. O kadar zordu ki uyanmak. Ama kalktım çok şükür. Namazımı kıldım..."
Kalbim heyecandan çarpıyor. Gökte aradığımı yerde buluyorum. Aradığım şey ayağıma geliyor.
"Nasıl namaz kıldığını ayrıntılı olarak anlatır mısın Sarmaşık?"
İsteğimin ona saçma geldiğini anlıyorum bakışlarından.
"Namazın nasıl kılındığını öğrenmek istiyorsanız namaz kitaplarını okusanız daha iyi etmez misiniz?
Sinirlenmesine aldırmıyorum.
"İsteğimin saçma geldiğini biliyorum ama varmak istediğim bir nokta var; rica etsem devam eder misin?"
İsteksizce devam ediyor. Namaza niyetlenişini, okuduğu sureleri, önce rükûa, sonra da secdeye varışını anlatıyor. Muzırca gülümsüyorum. "Ne var gülümseyecek?" diyor biraz asabice. Var işte.
Bir kâğıt uzatıp "Secdeye gittim." yazmasını istiyorum. Yazıyor.
"Âşık olduğun erkeğin önünde de secde eder misin?"
"Tabii ki hayır!"
"Yoğun hisler taşıdığın bir insanın önünde secde etmem diyorsun, ama aynı yoğunlukta hisler taşımadığın Yaratıcı'na secde ediyorsun. İlginç değil mi?"
Duralıyor. Şaşırıyor. Düşünüyor. İşte istediğim buydu. Düşünmesini sağlamak.
"Niye O'na secde ediyorsun peki?"
"Çünkü O istiyor bunu."
"O'nun istediği bir şeyi neden yapıyorsun?"
"Çünkü O'nu seviyorum."
O kadar önemli bir şey söyledi ki. Tekrarlamasını istiyorum. Söylediğini duymasını istiyorum çünkü. Fark etmesini istiyorum. Tekrarlıyor. Sonra akışı yazmasını istiyorum. Yazıyor; "Secdeye vardım. Çünkü O bunu istiyor. O'nun isteklerini yerine getirmeye çalışıyorum. Çünkü O'nu seviyorum."
Yaratıcı'yı sevmenin nasıl olacağı konusunda geçen hafta yaptığım araştırmalarda karşıma çıkan cümleyi ona söyletmiş oldum.
"Peki O'nu seviyorsam neden O'na karşı o kadar yoğun hisler taşıyamıyorum?"
"O'nu sevmeyi sadece kalpte hissedilen bir duygu olarak tanımlayıp hislere indirgemişsin. Hafta içinde karşıma çıkan cümle ise böyle tanımlamıyor; 'Allah'ı sevmek, O'nun marziyatını yapmaktır' diyor. Kalpte hissedilen duyguların yoğunluğu ile O'nu sevmek arasında doğrusal bir ilişki yok. Kaşlarını çatma, ilişki yok demiyorum, her zaman doğrusal bir ilişki yok diyorum. Baksana sevdiğin kişiye karşı yoğun hislerin, O'na ettiğin tek bir secdeye bile denk gelmiyor. O'nun isteklerini yapmakla O'nu sevmek arasında ise doğrusal bir ilişki var. Bu insan-insan arasındaki ilişkilerde de böyle. Bir insana âşık olup ona yoğun hisler taşımak, aradaki bağlılığın çok derin ve sağlam olduğu anlamına gelmez illa. Birçok insan burada aldanır. İlgi, özen, merhamet ve şefkatle davranmak, onu tanımak, onun varoluşuna, acılarına, dertlerine ilgi duymak gibi birçok başka faktör bağlılığın derinliğini ve sağlamlığını belirler. Anne-babaları düşün. Çocuklarına aşktaki kadar yoğun hisler taşımazlar belki ama hayatlarını çocukları için feda edecek kadar bağlıdırlar onlara.
Ayrıca sevdiğin gence karşı yoğun hisler taşıdığın için suçluluk hissetmen şu bakımdan da gereksiz; bu duygular O'nun yaratması. Ona duyduğun sevgiyi O'nun kalbindeki bir nakışı diye düşün. Bir sanatı. Bir tecellisi.
Bir de...
"Başka bir şey daha var." diyorum.
"Ne?"
"Sen onu sevmiyorsun aslında."
"Hadi canım, dalga mı geçiyorsunuz?"
"Aslında" diyorum "aslında"yı vurgulayarak; "sen onda tecelli eden O'nun Cemal, Kemal ve İhsan'ını seviyorsun. Yani onu severken aslında O'nu seviyorsun."
"İlginç, hiç böyle düşünmemiştim." deyip susuyor.
"Birisi sana seni sevdiğini söylerse inanma ayrıca" diye takılıyorum bu sefer de.
"Şüpheci mi olayım, hemen inanmayıp sorgulayayım mı yani?"
"Hayır! Bu küçük bir latife. Dikkatini çekmek için. Şunu kastediyorum: Birisi seni seviyorum dediğinde, aslında o da O'nun sende tecelli eden Cemal, Kemal ve İhsan'ını seviyordur. Seni severken O'nu seviyordur aslında."
"Bunların üzerinde biraz düşünmeliyim."

İşte en sevdiğim cümlelerden biri.


"Allah'ı sevmek, O'nun marziyatını yapmaktır." cümlesi nerede mi karşıma çıktı? Bunu ne Sarmaşık sordu, ne de ben söyledim. Sorsaydı 11. Lem'a diyecektim.






MUSTAFA ULUSOY

 

Hasıl ı Kelam

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Ağu 2008
Mesajlar
2,034
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
"Sen onu sevmiyorsun aslında."
"Hadi canım, dalga mı geçiyorsunuz?"

"Aslında" diyorum "aslında"yı vurgulayarak; "sen onda tecelli eden O'nun Cemal, Kemal ve İhsan'ını seviyorsun. Yani onu severken aslında O'nu seviyorsun."
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
47
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com
selamun aleykum..

ince konular...yorumsuz : )

teşekkürler paylaştıgın için ..

bu dertten muzdarip olanlara bir nebzede olsa deva olur inşaALLAH ...

kainattadaki yaratılmışlarda insan '' onda tecelli eden O'nun Cemal, Kemal ve İhsan'ını seviyormıyormu .''

kuşta ,çicekte , böcekte o ilahi nakışları görmüyormu ..
gördügüne göre ...
yaratılmışların en sereflisi olan insanda neden görmesin ve aşık olmasın...

demek isterim ama dedigim gibi yorumsuz !!
selam ve dua ile B)
rabbimize emanet ol bacım benim hayırlı iftarlar ..
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
47
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com
“... .
“... cennet bir çiçektir. Huri taifesi bir çiçektir. Ruy-i zemin (bu-dünya) dahi bir çiçektir. Bahar da bir çiçektir. Sema da bir çiçektir; yıldızlar o çiçeğin yaldızlı nakışlarıdır. Güneş de bir çiçektir; ziyasındaki yedi rengi, o çiçeğin nakışlı boya-larıdır. Alem, güzel ve büyük bir insandır, nasıl ki insan, küçük bir alemdir. Huriler nevi, ruhaniler cemaatı, melek cinsi, cin taifesi ve insan nevi... birer güzel şahıs hükmünde tasvir, tanzim ve icad edilmiştir.

Herbiri ...Sani-i Zülcelal’ın (ALLAH’ın) Esmasını gösterdikleri gibi, Onun cemaline, kemaline, rahmetine ve muhabbetine birer şahid-i sadıklardır (doğru şahidler)...”

sözler
 

neco3053

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Eki 2007
Mesajlar
6
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Bu konuyu buraya yazandanda bu makaleyi yazandanda Allah razı olsun.Tamamen aynı sorunu yaşıyorum.İbadetlerimi aksattığım zaman ve az okuduğum zaman sevdiğim insan hiç aklıma gelmiyor.Ama çok okuduğum ve Allaha karşı ubudiyetim ve sevgim arttığı zaman sevdiğim aklımdan gitmiyor.Bazen bunun yüzünden okumak istemiyorum.Aradan geçen 5 seneden sonra sevginin aslında Allaha ait olduğunu anladım.Herkezden Allah razı olsun(Samimi bir yazıdır.Bazıları bu gibi durumlara kılıf bulmak için yazdığımı söyliyebilir)
 

zehr-i_zakkum

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 Ağu 2009
Mesajlar
4
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
33
Allah razı olsun bende bunu dert ediyordum acaba yanlışdamıyım diye rahatladım bu konuyu okuyunca.
 

Hasıl ı Kelam

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Ağu 2008
Mesajlar
2,034
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
selamun aleykum..

ince konular...yorumsuz : )

teşekkürler paylaştıgın için ..

bu dertten muzdarip olanlara bir nebzede olsa deva olur inşaALLAH ...

kainattadaki yaratılmışlarda insan '' onda tecelli eden O'nun Cemal, Kemal ve İhsan'ını seviyormıyormu .''

kuşta ,çicekte , böcekte o ilahi nakışları görmüyormu ..
gördügüne göre ...
yaratılmışların en sereflisi olan insanda neden görmesin ve aşık olmasın...

demek isterim ama dedigim gibi yorumsuz !!
selam ve dua ile B)
rabbimize emanet ol bacım benim hayırlı iftarlar ..

“... .
“... cennet bir çiçektir. Huri taifesi bir çiçektir. Ruy-i zemin (bu-dünya) dahi bir çiçektir. Bahar da bir çiçektir. Sema da bir çiçektir; yıldızlar o çiçeğin yaldızlı nakışlarıdır. Güneş de bir çiçektir; ziyasındaki yedi rengi, o çiçeğin nakışlı boya-larıdır. Alem, güzel ve büyük bir insandır, nasıl ki insan, küçük bir alemdir. Huriler nevi, ruhaniler cemaatı, melek cinsi, cin taifesi ve insan nevi... birer güzel şahıs hükmünde tasvir, tanzim ve icad edilmiştir.

Herbiri ...Sani-i Zülcelal’ın (ALLAH’ın) Esmasını gösterdikleri gibi, Onun cemaline, kemaline, rahmetine ve muhabbetine birer şahid-i sadıklardır (doğru şahidler)...”

sözler

Ve Aleykümselam;

evet ince konular.ve kafamda iyice çözümlenememiş durumlardan biridir.

merak ediyorum bazen böyle soru işaretleriyle doluyken mi öleceğim yoksa bunların birer birer çözüleceği kadar yaşayacakmıyım?

ilginç,zor,karmakarışık.

yorum ve sözlerden alınmış eklenti için teşekkürler.Hayırlı ve bereketli ramazanlar dilerim.Allah celle celalühe emanet ol.B) B)
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
47
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com
Ve Aleykümselam;

evet ince konular.ve kafamda iyice çözümlenememiş durumlardan biridir.

merak ediyorum bazen böyle soru işaretleriyle doluyken mi öleceğim yoksa bunların birer birer çözüleceği kadar yaşayacakmıyım?

ilginç,zor,karmakarışık.

yorum ve sözlerden alınmış eklenti için teşekkürler.Hayırlı ve bereketli ramazanlar dilerim.Allah celle celalühe emanet ol.B) B)


arkadaş ! bu garip fani yolcu derki :
soru işaretlerinin(?) kendiliginden ünleme (!)
sonra onların üzerine uygun sözcüklerin konacagı noktalara(....) dönüşmesini bekleyemezsin
bi mecal halinle ...
bunun için karar vermelisin
azim etmelisin,
sabır etmelisin
harekete geçmelisin

tutmalısın soru işaretinin (?) yüreğine takılan çengelinden ve vurmalısın tüm karmaşık düşüncelerin beline doğru bir cizgi yapmalısın .. tıpkı hak yolun gibi işte böyle ( ! )
sonra kınından çıkarmalısın tek silahını ki adı zamandır...
sabırla bölmeslisin ünlemlerini noktalara (__ .) .........
sen merak etme ..

harflerin ahenkle oynaşacağı kelamlar konu verir yüreğine ...

...ve!! hasbihal eder seninle ,
tüm noktalama(...) işaretleri erdemle ...

der bir kul ferahhfeza ....
saglıcakla kalınız muhterem B)
 

Hasıl ı Kelam

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Ağu 2008
Mesajlar
2,034
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
arkadaş ! bu garip fani yolcu derki :
soru işaretlerinin(?) kendiliginden ünleme (!)
sonra onların üzerine uygun sözcüklerin konacagı noktalara(....) dönüşmesini bekleyemezsin
bi mecal halinle ...
bunun için karar vermelisin
azim etmelisin,
sabır etmelisin
harekete geçmelisin

tutmalısın soru işaretinin (?) yüreğine takılan çengelinden ve vurmalısın tüm karmaşık düşüncelerin beline doğru bir cizgi yapmalısın .. tıpkı hak yolun gibi işte böyle ( ! )
sonra kınından çıkarmalısın tek silahını ki adı zamandır...
sabırla bölmeslisin ünlemlerini noktalara (__ .) .........
sen merak etme ..

harflerin ahenkle oynaşacağı kelamlar konu verir yüreğine ...

...ve!! hasbihal eder seninle ,
tüm noktalama(...) işaretleri erdemle ...

der bir kul ferahhfeza ....
saglıcakla kalınız muhterem B)


bu zavallı karman çorman kafamı böyle karışık yazılarla iyice karıştırıyorsunuz diyecemde,daha iyi oluyor böyle..:) düşün düşün düşün..:)

eksik olmayın biricik muhtereme kardeşim.

Allah celle celalüh sevdiği kullarından eylesin sizi.B)
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
47
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com
bu zavallı karman çorman kafamı böyle karışık yazılarla iyice karıştırıyorsunuz diyecemde,daha iyi oluyor böyle..:) düşün düşün düşün..:)

eksik olmayın biricik muhtereme kardeşim.

Allah celle celalüh sevdiği kullarından eylesin sizi.B)


:]:):rolleyes:

yinemi anlaşılamadım ya...

soru işaretinin uçundan yukarı dogru hareket ettirisen ünlem işareti olur ..
onuda bölersin ... nokta nokta olur ..... ...

herşey bir nokta ile başlıyor bir nokta ile bitiyor


senin varlıgının başlangıcıda bir nokta .. varlıgının mola anıda bir nokta ..(Acbü’z Zeneb) varlıgının devamıda noktalar manzumesi...(hayır olsun bu manzumeler inşaALLAH

bunu dedim ben ya ... :D
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
47
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com
itiraf edeyim . demek istediklerim bunlar degildi .. biraz müziplik yapıp kafanı iyice karıştırmak istedim ..


(haa bu arada sırf böyle anlaşılamıyorum diye karalamıyorum artık
karalasam bile kendim okuyorum .. yazdıklarımı bir ben anlıyorum galiba :D

yada lugatçe ilaveli olacak .. makam_ı ferahhfeza notasıda kırıldı zaten.. gıy gıy kimse anlamıyor ..)



vel hasılı kelam diyecegim oki ..
kardeş hz ALİ (Ra) buyurmuşlardır ki..

**derdin sendedir fakat göremezsin
dermanın da sendedir lakin farkına varamazsın
sen kendini küçük bir cisim zannedersin halbuki sende dürülüdür koskoca alem..**




 

Hasıl ı Kelam

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Ağu 2008
Mesajlar
2,034
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Bu konuyu buraya yazandanda bu makaleyi yazandanda Allah razı olsun.Tamamen aynı sorunu yaşıyorum.İbadetlerimi aksattığım zaman ve az okuduğum zaman sevdiğim insan hiç aklıma gelmiyor.Ama çok okuduğum ve Allaha karşı ubudiyetim ve sevgim arttığı zaman sevdiğim aklımdan gitmiyor.Bazen bunun yüzünden okumak istemiyorum.Aradan geçen 5 seneden sonra sevginin aslında Allaha ait olduğunu anladım.Herkezden Allah razı olsun(Samimi bir yazıdır.Bazıları bu gibi durumlara kılıf bulmak için yazdığımı söyliyebilir)

SELAMÜN ALEYKÜM ALLAH RAZI OLSUN İNŞAALLAH SELAM VE DUA iLE KALIN ÖYKÜLERİN DEVVAMINI BEKLİYORUZ

Allah razı olsun bende bunu dert ediyordum acaba yanlışdamıyım diye rahatladım bu konuyu okuyunca.

Ve Aleykümselam.Allah celle celalüh cümlemizi doğru yola iletsin ve sabit kılsın inşaAllah.Selametle kalınız.

:]:):rolleyes:

yinemi anlaşılamadım ya...

soru işaretinin uçundan yukarı dogru hareket ettirisen ünlem işareti olur ..
onuda bölersin ... nokta nokta olur ..... ...

herşey bir nokta ile başlıyor bir nokta ile bitiyor


senin varlıgının başlangıcıda bir nokta .. varlıgının mola anıda bir nokta ..(Acbü’z Zeneb) varlıgının devamıda noktalar manzumesi...(hayır olsun bu manzumeler inşaALLAH

bunu dedim ben ya ... :D

itiraf edeyim . demek istediklerim bunlar degildi .. biraz müziplik yapıp kafanı iyice karıştırmak istedim ..


(haa bu arada sırf böyle anlaşılamıyorum diye karalamıyorum artık
karalasam bile kendim okuyorum .. yazdıklarımı bir ben anlıyorum galiba :D

yada lugatçe ilaveli olacak .. makam_ı ferahhfeza notasıda kırıldı zaten.. gıy gıy kimse anlamıyor ..)



vel hasılı kelam diyecegim oki ..
kardeş hz ALİ (Ra) buyurmuşlardır ki..

**derdin sendedir fakat göremezsin
dermanın da sendedir lakin farkına varamazsın
sen kendini küçük bir cisim zannedersin halbuki sende dürülüdür koskoca alem..**

aminenur süpersin..ben sana daha bişey demiyorum :)

yinede biraz daha üzerlerinde düşünebilirim.mesela hz Ali nin sözünü..bir kağıda yazıp beraberimde dolandırayım bunları ancak =)

selametle.
 

*ayşe*

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Tem 2008
Mesajlar
1,076
Tepki puanı
41
Puanları
48
arkadaş ! bu garip fani yolcu derki :
soru işaretlerinin(?) kendiliginden ünleme (!)
sonra onların üzerine uygun sözcüklerin konacagı noktalara(....) dönüşmesini bekleyemezsin
bi mecal halinle ...
bunun için karar vermelisin
azim etmelisin,
sabır etmelisin
harekete geçmelisin

tutmalısın soru işaretinin (?) yüreğine takılan çengelinden ve vurmalısın tüm karmaşık düşüncelerin beline doğru bir cizgi yapmalısın .. tıpkı hak yolun gibi işte böyle ( ! )
sonra kınından çıkarmalısın tek silahını ki adı zamandır...
sabırla bölmeslisin ünlemlerini noktalara (__ .) .........
sen merak etme ..

harflerin ahenkle oynaşacağı kelamlar konu verir yüreğine ...

...ve!! hasbihal eder seninle ,
tüm noktalama(...) işaretleri erdemle ...

der bir kul ferahhfeza ....
saglıcakla kalınız muhterem B)

Maaşşallah aminenur kardesım,maşşallah.41,5 kere.:) boyle yazılarınız karsısında hayrete dusuyorum.samımıyetımle soruyoruum bu zekannızın besın kaynagı nedır acaba?:a16:

Hasıl-ı Kelam kardesım konu ıcın tesekkurler.Allah razı olsun sızden.

Selametle...
 

meltem

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 May 2006
Mesajlar
1,782
Tepki puanı
4
Puanları
0
Yaş
43
Web Sitesi
sonsuznurr.blogcu.com
;;)
itiraf edeyim . demek istediklerim bunlar degildi .. biraz müziplik yapıp kafanı iyice karıştırmak istedim ..


(haa bu arada sırf böyle anlaşılamıyorum diye karalamıyorum artık
karalasam bile kendim okuyorum .. yazdıklarımı bir ben anlıyorum galiba :D

yada lugatçe ilaveli olacak .. makam_ı ferahhfeza notasıda kırıldı zaten.. gıy gıy kimse anlamıyor ..)



vel hasılı kelam diyecegim oki ..
kardeş hz ALİ (Ra) buyurmuşlardır ki..

**derdin sendedir fakat göremezsin
dermanın da sendedir lakin farkına varamazsın
sen kendini küçük bir cisim zannedersin halbuki sende dürülüdür koskoca alem..**





Hasılı Kelam kardeşim ...
eyvallah güzeldi aminenurun dediği gibi ince işler bunlar...
Aminenur sana gelince niye anlamıyormuşuz :a43:karalamalarını pesssss...
yani karalamadan önce ilk okuyan ben değilmiyim yafff:rolleyes:
sonraaa sonraaaa müthiş yorumlar yapan da ben değilmiyim::D
sen karalamaya devam et ben anlıyorum hıhh...;;)
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt