Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

aşk sırrı (1 Kullanıcı)

yarensin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Eyl 2008
Mesajlar
978
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
AŞK SIRRI

Bir zamanlar yaşlı bir adam ah çekmeyi, gözyaşı dökmeyi âdet edinmişti. Bir dostu ona bunun sebebini sordu. O da anlattı Ben bir köle tüccarıydım.

İstanbul'da, 300 liraya bir cariye satın almıştım. Yüzü aydan aydın, dudağı şekerden tatlı bir dilberdi. İşve ve naz mesleğinde onu yetiştirdim. Çok emek çektim. Çok gayret sarf ettim. Pazara götürdüğümde pazar kızıştı, müşteri çoğaldı, fiyat yükseldi. Satmadım, bekledim. İkindi bereketi, silahlar kuşanmış karayağız bir delikanlı atının üstünde çıkageldi. Benim kölemi görünce atından indi, yanına yaklaştı, gülümsedi ve "Adın ne?" dedi. Kölemin de ona gülümsediğini gördüm. Delikanlı bana döndü ve fiyatını sordu. "Kendisi tam ayar altın bebektir ve tam ayar bin altın eder." dedim. Hiçbir şey söylemedi. Oralarda biraz gezinip oyalandı. Sonra kölenin avucuna gizlice bir şey verip gitti. Akşam olunca bunun yüz altın olduğunu gördüm. Şaşırmıştım. Ertesi gün kölemin değeri daha da arttı. Ben satmayı geciktiriyordum. O gün ikindi vakti o delikanlı yine geldi. Yine kızın avucuna bir şey bıraktı. Baktım, yüz altın daha. Böyle dört gün devam etti. Beşinci gün delikanlıyı takip ettim. Kaldığı yeri öğrendim. Sordum, soruşturdum. En son atını satmış. Altıncı gün köle pazarına yine geldi. Lakin köleyi yalnızca uzaktan seyretti. O gece kızın elinden tutup delikanlının evine götürdüm. "Benim bu gece acil bir işim çıktı. Bu köleyi sana emanet bıraksam yarına kadar kollayıp gözetir misin?" dedim. Önce kabul etmek istemedi, sonra razı oldu. Ben kaldığım hana döndüm. Gece aralarında nasıl geçer, beraberlikleri ne şekilde yürür diye düşünerek yatağıma oturdum. Gece yarısına doğru kapım şiddetle yumruklanmaya başladı. Açtım. Kölem ağlıyor ve titriyordu. "Sana ne oldu; o genç ile aranızda ne geçti?" dedim. Ağlaması durmuyordu. Neden sonra mırıldandı:

-O genç öldü.

-Bu nasıl oldu peki?

-Sen ayrılınca beni iç odaya aldı. Bana yemek getirdi. Ben yerken o oturup beni seyretti. Elimi yıkamam için leğen getirdi. Sonra bir yatak serdi. Üzerime misk ve gülsuyu serpti. Bana gözlerimi yummamı söyledi. Yumdum. Parmağını yanağıma koydu. "SüphanAllah! Bu ne güzel sevgili; ne etkileyici bir güzellik!" diyor, bunu tekrarlayıp duruyordu. Sonra birden, "Allah'ım hata ettim, haddi aştım, affet beni!" dedi ve sonra "Allah'a aitiz ve ona döneceğiz!" ayetini okuyarak haykırdı, düştü. Gözümü açıp vücudunu sarstım. Canını Allah'a teslim etmişti.

Kölem bunları anlattıktan sonra sabaha kadar ağladı ve gün doğarken o gencin adını sayıklayarak ruhunu teslim etti. İşte benim bütün bu ağlamalarım günahtan kaçınarak sevgilerine leke getirmeyen o iki âşıkın anısınadır
. O iki temiz ve zarif genç gibisini belki bir gün bir yerde buluveririm diye dünyada dolanıp durmadayım. Yaşadıkça bu arayışımı sürdürecek ve böyle öleceğim.


~ İskender Pala ~
 

VaVeyla

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
11,102
Tepki puanı
22
Puanları
38
Konum
Mevlana diyarı
ilk yazan ben olmak istedim arkadaşım
tekrar okumak güzel, teşekkürler paylaştığın için;) devamını bekleriz
 

Çeşm-i Bülbül

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2009
Mesajlar
13,384
Tepki puanı
6
Puanları
0
:T kardeşim emeğinize sağlık
bende 2. yazan oluyım bari
 

yarensin

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Eyl 2008
Mesajlar
978
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
42

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt