Avustralyalı ve İngiliz iki araştırmacı arıların minicik beyinlerinin akıllara durgunluk verecek derecede mükemmel çalıştıklarını ortaya çıkardı. Öyleki arılar insan yüzünü farklı açılardan görseler bile tanıyabiliyorlar. Bunun tek şartı önceden görülmüş yüzlerin en az iki veri noktasını tanıyabilmeleridir. Monash Üniversitesinden Andrew Dyer ve Newcastle Üniversitesinden Quoc Vuong isimli biyologlar ’’ Plos One ’’dergisinde yazdıkları makalede arılardan çok daha iri olan primatların beyinlerininde muhtemelen aynı biçimde işlediğini belirttiler.
Arı beyninde 1 milyondan az sinir hücresi kayda değer verimlilikte çalışıyor. Bu sinir sistemi ile arı karışık ödevlerin üstesinden gelebiliyor. Arıların şaşırtıcı ölçüde iyi çalışan tanıma yeteneği, nesneleri farklı açılardan görüp tanıyacak kadar iddialı.
Yıllar önce Andrew Dyer tarafından Mainz şehrinden bir meslektaşı ile yapılmış ortak araştırmada arıların insanın portre fotoğraflarını algıladığı anlaşılmıştır. Fakat bir kısmı gene Mainz şehrinde yapılan bu yeni araştırmada dahada zor bir deney yapılmaktadır. Şöyleki : Arılara şekerli suyun yardımı ile alıştırma yaptırmış, bir yüzün iki farklı görüntüsünü belletilmiş. Sonra arılara öğrendikleri yüz’ün yeni görüntüleri gösterilmiş.
Arılar cepheden görebildikleri yüzleri tanımış fakat çapraz olanları tahmin edebilmek için gereken verileri bir araya (ekstrapolosyon) getirememişlerdir. Eğer arılar yandan görünüş alıştırmasıda yapmışlarsa, o zaman yüzleri çaprazdan çıkartabiliyorlar.
Bu veri noktalarının (interpolosyon) kullanılması aracılığı ile varılan deneyler sonucu çözülmesi zor olan sorunun yanıtına yaklaşıldı. Bir veya aynı nesneyi hareket halindeki arı sürekli farklı yönlerden görüp yeniden tanıyacaktır. Örneğin arının etrafında uçtuğu çiçeğin taç yapraklarıyla, gövdesi aynı kameranın önünde dönen bir kişinin burnu ve kulakları gibi.
Alıntı
Arı beyninde 1 milyondan az sinir hücresi kayda değer verimlilikte çalışıyor. Bu sinir sistemi ile arı karışık ödevlerin üstesinden gelebiliyor. Arıların şaşırtıcı ölçüde iyi çalışan tanıma yeteneği, nesneleri farklı açılardan görüp tanıyacak kadar iddialı.
Yıllar önce Andrew Dyer tarafından Mainz şehrinden bir meslektaşı ile yapılmış ortak araştırmada arıların insanın portre fotoğraflarını algıladığı anlaşılmıştır. Fakat bir kısmı gene Mainz şehrinde yapılan bu yeni araştırmada dahada zor bir deney yapılmaktadır. Şöyleki : Arılara şekerli suyun yardımı ile alıştırma yaptırmış, bir yüzün iki farklı görüntüsünü belletilmiş. Sonra arılara öğrendikleri yüz’ün yeni görüntüleri gösterilmiş.
Arılar cepheden görebildikleri yüzleri tanımış fakat çapraz olanları tahmin edebilmek için gereken verileri bir araya (ekstrapolosyon) getirememişlerdir. Eğer arılar yandan görünüş alıştırmasıda yapmışlarsa, o zaman yüzleri çaprazdan çıkartabiliyorlar.
Bu veri noktalarının (interpolosyon) kullanılması aracılığı ile varılan deneyler sonucu çözülmesi zor olan sorunun yanıtına yaklaşıldı. Bir veya aynı nesneyi hareket halindeki arı sürekli farklı yönlerden görüp yeniden tanıyacaktır. Örneğin arının etrafında uçtuğu çiçeğin taç yapraklarıyla, gövdesi aynı kameranın önünde dönen bir kişinin burnu ve kulakları gibi.
Alıntı