Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Antibiyoktiktir “Na/maz'eret Kabul Etmez ”..! (1 Kullanıcı)

misbah_ı_nevvar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Kas 2008
Mesajlar
204
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Antibiyoktiktir “Namaz”

“NA/MAZ”ERET KABUL

ETMEZ…!!!

Hergeçen gün yeni bir başlangıç olabilir..
Belki bugün sigarayı bırakarak,
Çocuğunuzun gönlünü alarak, annenizin elinden öperek,çok iyi bir notla öğretmeninize teşekkür ederek yeni bir başlangıç yapabilrsiniz ,siz çok iyi bir insan olabilirsiniz,ben sen o hepimiz,
Hergeçen gün yeni bir başlangıç olabilir..
Ve şimdi “hizmetimiz “ içinde yeni bir başlangıç,
Merhaba herkimseniz ve nerdeyseniz irfan yolculuğuna hoş geldiniz…
Bu mübarek yolculukta azığınız “Dikkat ,ve Tefekkür” olursa istifadeniz ziyade olacaktır…. İnşaAllahurahman…





Selamün aleyküm Muhterem “. İslamiyet gen” net okurları…
Rabbimize zerrat seyyarat adedince hamdü senalar olsun..
Habib-i ekrem’e al’ine ve ashabına salat selam olsun..

Bu haftaki konumuz gözümüzün nuru,kabrimizn misbahı,(kandil)sıratımızın burağı,ebedi yurdumuzun azığı,kulluğun simgesi,halifelik vazifesinin en ehemmiyetlisi,mü’mini esfel-i safilinden (aşağıların aşağısından)Alay-ı illiyyine(en yüksek mertebelere) çıkaran “Namaz …”
Çoğu zaman kılsakta üzerimizden yük kalksa diye söylendiğimiz namaz bizi adam kılar…
Kıl beni ey namaz ’dır aslında….
Biz değil O bizi kılar…
Çoğu zaman kendimize bile itiraf edemediğimiz zaaflarımızdan biridir aslına namaz…
Oysa namaz Rabbimize verdiğimiz bir misaktır..
Hani Rabbimiz Alem-i ervahta “Elestü birabbiküm”(Ben sizin Rabbiniz değil miyim?)

dediğinde: pervasızca “Bela”(evet)Sen bizim Rabbimizsin demiştik..
Oysa söylemek kadar kolay değildi misak…
Sevmek,tasdik etmek bir delil isterdi elbet....Ve Rabbimiz sevgimizi namazla belgelememizi istedi…
O belgeyi imzalarken,kimbilir çoğu kez füturla imzaladık,belki de “Bu imza da nerden çıktı..”dedik…
Oysa mecazi mahbublar bizden muhabbete dair delil istese,sabaha kadar düşünür nasıl kanıtlarım diye düşünürdük…
Aşk-ı hakikiye giden yolda bahane bir kıymet ifade eder miydi ?



Doğruya ”O” nasıl olsa affedicidir değil mi?
Merhameti gazabını aşmıştır değil mi ?
Bu tampon gerekçelerin ardına saklandık çoğu kez, iptal-i his yaşadık …kaçtık gerçeklerden…
Ama “Fe eyne tezhebun” (Nereye bu gidiş)…
Dünya( + )Hazır lezzet
Ukba ( + ) Te’hir(Ertelenen) edilen lezzet değil mi?
Oysa banka hesabındaki banknotların istikbale ait yatırımlar değil mi ?
Yada kızına hazırladğın çeyizin ?
O uzun ve zahmetli seyahate azıksız çıkılır mı ey insan…

Dünya demişken : Size dünyayı sevdiren şeyler nelerdir, Hiç düşündünüz mü?

Bakın Fahr-i- kainat’a dünyada sevimli gelen 3 şey ne imiş..

Peygamberimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- buyurdular ki:
Dünyanızdan bana üç şey sevdirildi
-Güzel koku
-Helal kadın
-Gözüm nuru namaz

Rabbin sana zulm eder mi ey insan.. !!
Seni dergah-i- ilasihisine çağırmak için türlü bahanelerle seni huzuruna davet ediyor… O ilahi çağrıya kulak vermeyen, o çağrıyı ciddiye almayan insan kendine zulm eder…
Oysa sevdiğimiz, dostumuz,bizi çağrıdığında bütün manileri def eder,yine de gideriz, Oysa Rabbin öyle mi ?
Seni hatalarınla,yanlışlarınla,nankörülüğünle,hastalığınla,kabul eder..
Ve “Yeterki gel Ey nazlı niyazlı kulum” der…
Sen bir adım at ve dön yüzünü bana,ben on adım gelirim sana der …
Vaa esefaa va hasreta.. uzgun Seni senden fazla düşünen,seni senden daha çok koruyan,o hafiz-i zülcelale hakkyla tevekkül edemedik..
ßediüzzaman’nın Tevhid teslimi,teslim tevekkülü,tevekkül saadet darını iktiza eder deyişini unuttuk yanıldık..
Heyhat..!!!!
Sevmek bedel istemez mi ?
İşte ey mümin sana fırsat, sevgini isbat et,göster delilini,göster Rabbini ne denli çok sevdiğini,vedüd ismine layık olabilecek tek zatın o olduğunu göster,
Neyle mi ?
Kalbinin gıdası,ruhunun ab-ı hayatı,ve bütün latifelenin manevi gıdası olan “Namaz”la…
Vaktin mi dar? Zamanın mı yok ? Yaşlandın mı ? Canın mı istemiyor ?
Peki her gün her gün,Su içmek, ekmek yemek,havayı teneffüs etmek neden canını sıkmıyor ? Neden usanç vermiyor ?
Gördün mü ne çok bahanen varken dünyevi lezzetlerde bütün manileri def edip yönerliyorsun zeval bulacak bir lezzete…
Oysa bahane duvarlarının arkasına sığındığın,gitmek istemediğin, O Namaz Zeval bulmaz..lezzeti eksilmez..!! seni aç bırakmaz..!!
Senin manevi yaralarına ağrı kesici görevi yapmaz..
Antibiyoktiktir namaz..!!
Sense sana iptal-i his yaşattıran ağrı kesici mahiyetinde olan dünyevi lezzetleri tercih etmektesin..Senmisin akilim(akıllı) diyen…heyhat nerde kaldı akillik…
“ Aşığa Bağdat uzak olmaz ,” Demek biz hakiki aşık olamadık.. Hakkıyla sevemedik,Hakkını veremedik O Aşkın..
Oysa hakkıyla sevseydik, namaza giden yollar Bağdat misali uzakta olsa göze gelirmiydi ey insan…
Aşk böylemi olmalıydı..Vefasızmı olunmalıydı aşık.. : (
Oysa hakiki aşk Hz eyyub gibi 7 yıl yareye sabretmek, sevgiliden gelen ne olsa merhaba hoş geldin Ey musibet,Sen Rabbimin izni ile geldinse hoş geldin safa getirdin deyip kadere teslim ,kazaya rıza göstermekti.
Rabbin seni özler ey insan..
Çağırır huzuruna türlü bahanelerle
…Senle konuşmak ister,Seni muhatap seçer,Sanatını görmek ister,esmasını temaşa etmek ister,
Sen alel acele konuşup ehemmiyet vermesen Rabbin sana küsmezmi ey insan ..
Sevdiğine koşarken böylemi yapardın ??

Saatlerce süslenip ona güzel görünmek,onun yanından hiç ayrılmamak,daim muhabbet etmek isterdin..
Rabbin senin hakiki sevdiğin değil mi ey insan.. ?
Rabbin senin hakiki aşkın, hakiki maşukun değil mi yoksa..??
Yoo Yoo bunu düşünmeyi bile vicdanım kabul etmedi.. Kalbim rıza göstermedi..
Onun aşkı herkesden ve her şeyden öte olmalıydı..
Yaradana olmalıydı muhabbetin zübdesi,kullarına ise yalnızca gölgesi kalmalıydı..
Yaradılanı severim Yaradandan ötürü olabilirdi ancak..

İşte ey İnsan kendine bile itiraf edemediğin bu gerçekleri şimdi nefsine kabullendirme zamanı.. Eşref saati yani…

Rahman bize Teklif-i MaLayutak(yapılması mümkün olmayan teklif) yapmamış..Tekflini ifa edebileceğimiz bir daire içinde halk(yaratmak) etmiş,ve idame(devam) ettiriyor..
Yani onun huzurunda bahane mani yok,çünki o senin evvelini, ahirini ve hazır zamanını biliyor,ezeli ilmi ihata etmiş afakı…
Bütün çıkış kapıları kapalı ey insan..!!! [[close]]
Kaçmak ve firar etmek yok bu dünya askeriyesinin..itaat var,hizmet var,tekalüf var,sabır var,sebat var, varlığa aid her şey mevcud bu kullukhanede..
Tek yol tevhid…[[open]]Ve sonu saadet-i dareyn..
[[Allah’a firar edin]]ayetinin nuruyla:” Firarımız Allah’a olmalı,Allah’dan olmamalı..!!!”
Öyle ise sıva kollarını önce günahların maddi ağırlığından azad et kendini,yönel kıblene al abdestini…
Huzurda olduğunu bilerek ,hissederek dur kıyama,günahların manevi ağırlıklarından halas ol sonra…
Ve secdede vuslatın lezzetine var,aç gönül kapılarını yaradanın nefhası sinsin yüreğine,ve Allahuekber’le unut her şeyi,dünyanın tekalifine mukabil “Allah en büyüktür”de ve at sırtından masiva yükünü,tevekkül heybeni sırtlan ve devam et yoluna ey insan…
Yoluna dünyanın nemrudları,firavunları çıksada “Allahuekber” de..Rabbin gönderir İbrahimlerini,Musalarını Sen sarıl hablullaha(Allahın ipi) gayrısına karışma..
Ve deki ey Rabbm ben firavunun ordusu gibi “Semi’na ve asayna”(İşittik isyan ettik) demeyeceğim,Hz Muhammedin a.s.v ashabı gibi “Semi’na ve ata’na”(İşittik itaat ettik )diyeceğim…
Rabbim biliyorum yaptğım kulluk şanına yaraşır değil,sana hakkıyla kulluk edemem belki,lakin referansım acziyet ve fakriyet..biliyorum ki senin katında makbul şafi(şefaat edici)acziyet ve fakriyettr..
Rabbim sana kendimle gelemedim. Yanımda acziyet ve mahviyetimide getirdim..ßeni kabul etmesende onların hatrına affet şanının hatırına affet,Habibinn hatırına affet…
Rabbim sana uzanan yollarımı aç,sana geldiğimde nurundan hissedar et, Huzurundan doymuş olarak kaldır beni
Rabbm ,ben sana açım doyur beni nurunla..Doyur beni rahmetinle…
Rabbm ben efendisine layık olamayan bir köleyim,bağla ayağımı rahmet prangalarıyla…
Ben kölenim Ya Rahman…!!! Beni merhametinle terbiye et,biçare kalbimi muhabbetinle doldur..

Kalbimin kıblesi senin rızan olsun…

VE …ŞİMDİ HUZUR-U DAİMENDEYİM,SENİN KAPINDAYIM..Senleyim Ya Rab
Sen ki cevvad-ı kerimsin ekremül ekreminsin rahmetinden, lütfundan ikram eyle bu garip misafirine..
Bikes misafirin senin hem nazlı hem niyazlı kulundur..
Misafirin gitme vakti geldi ya Rab.. firak başladı yine..
Giderken eli boş döndürme beni
Bu garib misafirin bir dahaki vuslat zamanına kadar azığa muhtac..
Sen mahlukatı rahman isminle doyuransın..
Benim letaiflerimide doyur Rabbim…

Vuslatı şimdiden özledim ..Meğer sevdiğinle seneler, dakikalar gibi geçermiş ya ne doğruymuş meğer,senin huzurunda rahmetinin sarhoşuydum bakmadım zamana bakmadım saate… uzgun Bahşedersen şu nefesi yine geleceğim Yine geleceğim bekle beni ey Rabbim..

Birdahaki çağrında buluşmak duasıyla.

Ey “Namaz” kalbimin kabrine gömdüm seni,her ezan sesi haşr’in olacak…

YARATTIĞIN KALBİMLE VE İÇİNE KOYDUĞUN MUHABBETLE SENİ ÇOKKKK SEVİYORUM RABBİMMMMMM…ÇOKKKKKK….!!!!





KABRE GİRDİKTEN SONRA GÖRÜŞEMECEĞİZ MADEM;
ŞU KISACIK DÜNYADA DUALARDA BULUŞALIM HERDEM..


Hayırla kalın…
Misbah_ı_Nevvar
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt