Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Anne Olarak Kadın'ın Değer ve Mevkii (1 Kullanıcı)

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
2.jpg



Anne Olarak Kadın'ın Değer ve Mevkii

Cenab-ı Hak buyuruyor:

".... Anaya iyi davranın ......." (Nisa Suresi / 36)

"... Anaya iyilik edin" (Enam Suresi /151)

". Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi, ana-babanıza da iyi davranmanızı kesin bir şekilde emretti. Onlardan biri veya her ikisi senin yanında yaşlanırsa, kendilerine "of!" bile deme; onları azarlama; ikisine de güzel söz söyle. Onları esirgeyerek alçakgönüllülükle üzerlerine kanat ger ve: "Rabbim! Küçüklüğümde onlar beni nasıl yetiştirmişlerse, şimdi de sen onlara (öyle) rahmet et!" diyerek dua et." (Isra Suresi 23-24)

" Biz insana, ana-babasına iyi davranmasını tavsiye etmişizdir. Çünkü anası onu nice sıkıntılara katlanarak taşımıştır. Sütten ayrılması da iki yıl içinde olur. Önce bana, sonra da ana-babana şükret diye tavsiyede bulunmuşuzdur...." (Lokman Suresi / 14)

"Biz insana, ana-babasına iyiliketmesini tavsiye ettik. Annesi onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu.
Taşınması ile sütten kesilmesi, otuz ay sürer. Nihayet insan, güçlü çağına erip kırk yaşına varınca der ki: Rabbim! Bana ve ana-babama verdiğin nimete şükretmemi ve razı olacağın yararlı iş yapmamı temin et ..." (Ahkaf Suresi / 15)

Bir gün Resulullah'a bir kimse gelir ve sorar:
- Benim kendisine hizmet ve ülfet etmeme, insanlar içinde en layık ve en haklı olan kimdir?
Resulullah efendimiz:
- Anandır.
- Sonra kimdir?
- Sonra anandır.
- Sonra kimdir?
- Sonra anandır, buyurdular. O zat gene :
- sonra kimdir, deyince Peygamber Efendimiz buyururlar:
- Sonra babandır.

Bu hadiste, anaya ihsanın üç kere tekrar olunması, ananın evlat üzerinde, babanın üç misli iyilik ve ihsan hakkı oılduğunu ifade eder. Bunlar, hamilelik yorguluğu, doğurma eziyeti, ve emzirme ye karşı sayılabilinir.

Anne'ye günah olan bir şeyi emretmedikçe itaat etmek vacipdir. Hatta onun iznini almadan gönüllü olarak cihada katılmak bile caiz değildir. Hatta Resulullah bu durumda olanları geri çevirmiş izin almalarını istemiştir.

Oğul nafile namaz kılarken, annesi kendisine seslense, ona eziyet vermemek için namazı bozması gerekir. Hatta bazı Şafii alimleri, farz olsun nafile olsun mutlaka namazı bozmak gerektiğini genel bir kaide olarak kabul etmişlerdir.

Resulullah efendimiz, Beni İsrail zamanında yaşayan Cüreyc isimli bir rahibin kıssasını anlatarak bu konuda ümmetine ders vermiştir.

Cureyc namazda iken, annesi ona seslenmişti. Cureyc bir müddet namazı bozup, bozmamak hususunda tereddütten sonra namazını kılmaya devam etmişti. Annesi bir kaç kere seslenmesine karşın cevap alamayışından eza duymuş, oğluna beddua etmişti. Daha sonra Cüreyc bu bedduaya aynı aynına uğradı.

Ebu Hureyre'nin annesine bağlılığı ve ondan hiç ayrılmaması sebebi ile, annesi vefat edinceye kadar hac etmediği bir ibret vesikasıdır.

İslam'a göre, ana kafir olsa bile, mümin olan evladının iman ve itikadına ilişmedikçe, ona ihasan ve güzellikle muamele etmesi evladı üzerine vaciptir.

Nitekim, Hz.Ebubekir r.a. kızı Hz.Esma'ya müşrike olan annesi Kuteyle ziyarete gelmişti. Ona ikram edip etmeme husususnda tereddüte düşen Hz.Esma r.a. durumu Resulullah'tan sormuş. O'da "Evet, anana sıla ve iltifat et" diye buyurmuşlardı.

Anne hukukunun yüksekliği hususunda en meşhur hadis-i şerif şudur. "CENNET ANNELERIN AYAGI ALTINDADIR"

İşte büütn bu ayet ve hadislerden anlaşılacağı üzere, İslamiyet anne olmak haysiyetiyle kadına en büyük, en muhterem bir mevkii vermiştir.

__________________
 
A

Arzu_76

Selamün aleyküm

Sevgili büyüğümüz ve sitemizin annesi

Emeğinize ve yüreğinize sağlık.
Rabbim razı olsun sizden bizi her zaman ki gibi bilgilendiriyorsunuz emek veriyorsunuz.

Hakkınızı helal edin anacığım sizde

Hayırlı ramazanlar hayır dualarınızı beklıyorum

Ellerinizden öpüyorum

Dua ile
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
Selamün aleyküm

Sevgili büyüğümüz ve sitemizin annesi

Emeğinize ve yüreğinize sağlık.
Rabbim razı olsun sizden bizi her zaman ki gibi bilgilendiriyorsunuz emek veriyorsunuz.

Hakkınızı helal edin anacığım sizde

Hayırlı ramazanlar hayır dualarınızı beklıyorum

Ellerinizden öpüyorum

Dua ile

ÇOK TEŞEKKÜR EDİYORUM SÖZLERİNE HAKKIM HER ZAMAN SİZLERE HELAL OLSUN HEPİNİZİ ALLH İÇİN ÇOK SEVİYORUM BENDE BİR ANNE GİBİ HEPİNİZİ ÖPÜYORUM :a15: DUALARIMDASINIZ A.E.O
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
İslamda Kadın

İslamda Kadın

İslamda Kadın

“Zerrelerden bitkilere ondan hayvanlar ve insanlar arasındaki erkeklik ve dişiliğe kadar her şey çift yaratılmıştır ve birbirine muhtaçtır. Pozitif negatife, elektron protona, gece gündüze (…) erkek kadına kadın erkeğe muhtaçtır.”

Kur’an-ı Kerim, bunun için olsa gerek, bize Cennetteki nimetler arasında, gözleri kocalarından başkasını görmeyen sadık zevceler olacağını da hatırlatmaktadır. Hz. Âdem (a.s.) yaratıldığında Cennette tek başına idi. Kendi yaratılış maddesinden Havva Annemiz yaratılacağı âna kadar da yalnızlığı bitmemişti. Kur’ân ifadesiyle ‘sükûnete ermemişti.’ Demek ki, kadın olmadan Cennet bile Hz. Âdem’in yalnızlığını giderememişti.

Habib-i Kibriya Aleyhi ekmeletü’t-tehâyâ Efendimiz, kadını anlatırken ‘erkeğin yarısı’ buyurur. Yani her ikisi de öteki olmadan tamamlanamayan iki yarımdır. Iki ayrı parçanın bir araya gelip bir bütün oluşturmasını, nübüvvet lisanından daha parlak kimse anlatamaz.

Çünkü Islâm’da kadın:

- cemiyeti bağrında büyütendir;
- anadır, bacıdır, yârdır; onun namusu uğrunda ölüm, Peygamberlik sonrası en yüce makam olan şehitliği kazandırır;
- yetiştirdiği evlatlarıyla başı göklere eren bir kutludur;
- ayakları altına Cennetler serilen muazzez bir varlıktır.

Resûl-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâm Efendimiz’in, bizim dünyamızdan kendisine sevdirilen üç şeyden birisi olarak ‘kadın’ı zikretmesi hiç de tesadüf değildir. O’nun (s.a.s.) kıymetli eşleri, bizim annelerimiz, O’nun kadar kendilerini seven, sevdiğini hissettiren, gönüllerini alan, yaşadığı hangi olumsuzluk olursa olsun, kendilerine bir kere bile yüz ekşitmeyen bir ikinci erkek görmemişlerdir
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt