Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Ancak ahiret hayırdır (1 Kullanıcı)

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Ben, Sana her an muhtacım. Senin ise, bana hiç ihtiyacın yok. Sen, ancak yaratanım olarak beni bağışlar, affedersin.
Resulullah efendimiz, Veda haccında, “Veda hutbesini” bitirdikten sonra, Bilal-i Habeşî hazretleri ezan-ı şerifi okudu. Bütün eshab-ı kiram, huzur ve huşû içinde dinlediler.
Peygamber efendimiz, namazı kıldırdıktan sonra devesine bindi. Cebel-i Rahme'nin dibine vardılar. Kayaları önüne alıp, kıbleye dönerek vakfeye durdu. Herkesin vakfeye durmasını emretti. Daha sonra, “Ancak ahiret hayırdır” buyurdu.
Mübarek ellerini göğüs hizasında kaldırarak, bütün peygamberlerin yaptığı, pek faziletli olan şu duâya başladı. Bizlere de, bu şekilde duâ etmemiz için işaret buyurmuş oldu:
“Allahü teâlâdan başka ilâh yoktur. O birdir. Eşi, ortağı yoktur. Mülk, Ona aittir. Hamd, Ona mahsustur...
Ya Rabbî! Kabir azabından, kalbin vesvesesinden, işlerin dağınıklığından sana sığınırım!
Ya Rabbî! Rüzgârların getirdiği âfetin şerrinden sana sığınırım! Ya Rabbî, gözümde bir nur, kulağımda bir nur, kalbimde bir nur yarat! Ya Rabbî, göğsüme genişlik ver, işimi kolaylaştır!

Fitneden sana sığınırım!

Ya Rabbî! Kalbe vesvese veren şeytandan, işlerin karışıklığından, kabir fitnesinin şerrinden, gecenin getirdiği şeylerin şerrinden, gündüzün getirdiği şeylerin şerrinden, korkunç rüzgârların getirdiği âfetlerin şerrinden, zamanın nöbet nöbet gelen mihnet ve belalarının şerrinden sana sığınırım!
Ya Rabbî, sağlığın hastalığa çevrilmesinden, azabından ve gazabından sana sığınırım!
Ya Rabbî! Beni hidayetine ulaştır! Geçmişimi, geleceğimi bağışla! Ey başvurulacakların en hayırlısı! Kendisinden istenilenlerin en keremlisi, en çok vereni!
Ya Rabbî! Sen, sözümü işitiyor, yerimi görüyor, gizli, açık neyim var ise biliyorsun. İşlerimden hiçbiri sana gizli değildir. Ben çaresizim, yoksulum. Senden yardım ve eman diliyorum.
Korkuyorum. Kusurlarımı itiraf ediyorum. Bir çaresiz, senden nasıl isterse, ben de öyle istiyorum. Zelil bir günahkâr, sana nasıl yalvarırsa, ben de öyle yalvarıyorum.
Boynu bükük, gözü yaşlı olarak
Yüce huzurunda boynunu bükmüş, senin için gözlerinden yaşlar boşanan, senin uğrunda bütün varlığını zelil eden, senin için burnunu topraklara sürten bir kulun, sana nasıl duâ ederse, ben de öyle duâ ediyorum!
Ya Rabbî! Duâmı kabul buyurmaktan beni mahrum eyleme! Bana Raûf ve Rahîm ol! Ey istenilenlerin en hayırlısı ve verenlerin en keremlisi!..
Ben, sana her an muhtacım. Senin ise, bana hiç ihtiyacın yok. Sen, ancak yaratanım olarak beni bağışlar, affedersin.
Ey duâcıların duâlarını kabul eden! Ey ümit bağlananların en üstünü! İslâmiyet ve Muhammed (aleyhisselam) üzerindeki himayen hürmetine, sana yöneliyorum. Beni şu durduğum yerden, bütün hacetlerimi yerine getirmiş, dileklerimi ihsan buyurmuş, temennilerimi gerçekleştirmiş olarak döndür!..
Bizler, topluca senin Beyt-i Haram'ına geldik. Şu büyük Meşair'de vakfeye durduk. Şu mübarek yerlerde hazır bulunduk. Ümidimiz, yüce katındaki sevap ve mükâfata nail olmaktır. Ümidimizi boşa çıkarma Allahım!”
Akşam üzeri, “Bugün, dininizi sizin için ikmal eyledim. Üzerinize olan nimetimi tamamladım ve size din olarak İslâmiyeti vermekle razı oldum” mealindeki Maide suresi 3. ayet-i kerimesi nâzil oldu.
Böylece, İslâm dini ikmal bulmuş oldu. Bildirilmemiş, açıklanmamış hiçbir emir, yasak kalmadı. Peygamber efendimiz de vazifesini tamamlamış oldu. Kısa bir müddet sonra da bu fâni dünyadan ayrıldı.

Mehmetoruc.com
 

smmmtuba

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Tem 2007
Mesajlar
1,639
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
SENİN ALLAH DEMEN, O'NUN BUYUR DEMESİ SAYESİNDEDİR...

Mübarek ellerini göğüs hizasında kaldırarak, bütün peygamberlerin yaptığı, pek faziletli olan şu duâya başladı. Bizlere de, bu şekilde duâ etmemiz için işaret buyurmuş oldu:

“Allahü teâlâdan başka ilâh yoktur. O birdir. Eşi, ortağı yoktur. Mülk, Ona aittir. Hamd, Ona mahsustur...

Ya Rabbî! Kabir azabından, kalbin vesvesesinden, işlerin dağınıklığından sana sığınırım!


Ya Rabbî! Rüzgârların getirdiği âfetin şerrinden sana sığınırım!

Ya Rabbî, gözümde bir nur, kulağımda bir nur, kalbimde bir nur yarat!

Ya Rabbî, göğsüme genişlik ver, işimi kolaylaştır!

Fitneden sana sığınırım!

Ya Rabbî! Kalbe vesvese veren şeytandan, işlerin karışıklığından, kabir fitnesinin şerrinden, gecenin getirdiği şeylerin şerrinden, gündüzün getirdiği şeylerin şerrinden, korkunç rüzgârların getirdiği âfetlerin şerrinden, zamanın nöbet nöbet gelen mihnet ve belalarının şerrinden sana sığınırım!


Ya Rabbî, sağlığın hastalığa çevrilmesinden, azabından ve gazabından sana sığınırım!

Ya Rabbî! Beni hidayetine ulaştır! Geçmişimi, geleceğimi bağışla! Ey başvurulacakların en hayırlısı! Kendisinden istenilenlerin en keremlisi, en çok vereni!

Ya Rabbî! Sen, sözümü işitiyor, yerimi görüyor, gizli, açık neyim var ise biliyorsun. İşlerimden hiçbiri sana gizli değildir. Ben çaresizim, yoksulum. Senden yardım ve eman diliyorum.
Korkuyorum. Kusurlarımı itiraf ediyorum. Bir çaresiz, senden nasıl isterse, ben de öyle istiyorum. Zelil bir günahkâr, sana nasıl yalvarırsa, ben de öyle yalvarıyorum.
Boynu bükük, gözü yaşlı olarak
Yüce huzurunda boynunu bükmüş, senin için gözlerinden yaşlar boşanan, senin uğrunda bütün varlığını zelil eden, senin için burnunu topraklara sürten bir kulun, sana nasıl duâ ederse, ben de öyle duâ ediyorum!


Ya Rabbî! Duâmı kabul buyurmaktan beni mahrum eyleme! Bana Raûf ve Rahîm ol! Ey istenilenlerin en hayırlısı ve verenlerin en keremlisi!..
Ben, sana her an muhtacım. Senin ise, bana hiç ihtiyacın yok. Sen, ancak yaratanım olarak beni bağışlar, affedersin.
Ey duâcıların duâlarını kabul eden! Ey ümit bağlananların en üstünü! İslâmiyet ve Muhammed (aleyhisselam) üzerindeki himayen hürmetine, sana yöneliyorum. Beni şu durduğum yerden, bütün hacetlerimi yerine getirmiş, dileklerimi ihsan buyurmuş, temennilerimi gerçekleştirmiş olarak döndür!..


Bizler, topluca senin Beyt-i Haram'ına geldik. Şu büyük Meşair'de vakfeye durduk. Şu mübarek yerlerde hazır bulunduk. Ümidimiz, yüce katındaki sevap ve mükâfata nail olmaktır. Ümidimizi boşa çıkarma Allahım!”

Allahü teala razı olsun..
Dua edebilmememiz için dua buyurunuz..Selametle..
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt