12
Burada Ömer Faruk Reca için de bir fasıl açmak gerekiyor. Geçen sayı değinmiş, Yahudiliğe karşı yeni bir bakış getirmek istediğini belirtmiştik. Ancak yeterince üzerinde duramadığımızdan, yanlış anlamalara sebebiyet vermemesi için tekrar ele almaya ihtiyaç duyuyoruz.
Ömer Faruk’un temelde İslâmcı camiaya bir eleştirisi var. Ömer Faruk diyor ki: “Kendilerine “Müslüman” diyen şu koca sürü nasıl Müslüman? Bugüne kadar kötüledikleri ne kadar ahlâksızlık varsa, bugün hepsini üstlerine aldılar. Evvelce Yahudilere yükledikleri ne kadar yozluk varsa, şimdi kendileri onlarla temayüz ediyorlar. Halbuki şu Yahudilere bir bakınız. Cemaat anlayışı, dayanışma, yardımlaşma, yani Müslüman ahlâkı olması lâzımgelen her fazilet onlarla. Sizce de bu işde bir gariplik yok mu?
Bu eleştiriye katılmamak mümkün değil. İslâmcı camia, Refah döneminden başlayarak gittikçe Yahudileşti. AKP döneminde, tamamen “Yahudi ahlâkı” dediğimiz bir iç bünyeye sahib oldu. Burjuva ahlâkı, tefeci ahlâkı, faizci ahlâkı, vurguncu ahlâkı, villâcı- rezidansçı ahlâkı, sosyeteci ahlâkı, metresçi ahlâkı, dâvâ ahlâkını yedi, bitirdi. Şu hâle bakın: Yahudiler en azından kendi kardeşlerini beceremiyorlardı, bunlar için o vaka-i âdiyyeden oldu.
Ömer Faruk, kafalarındaki Yahudi imajını yıkmak isterken, işin içyüzünde böyle bir gerçeğe temas ediyor!