ALTIN KULLANMAK
İslâm dini
süslenmeyi mübah görmüş, ve hatta bazen ve gerektiği yerlerde teşvik etmiştir.
Cenâb-ı
Hak; "De ki ALLAH'ın kulları için yarattığı ziynet ve temiz rızıkları haram kılan kimdir?" (el-A'râf
7/32) buyurmuştur.
Fakat bunların yanında erkeklere haram, kadınlara da helâl gördüğü
ziynet eşyaları da vardır. Erkeklere haram olan ziynet eşyaları, altın ve saf ipektir. Hz. Ali ibn
Ebu Talib (r.a.)'dan rivayet edilen bir hadisde Resulullah Hz. Muhammed (s.a.s.) şöyle
buyurmuşlardır:
"Resulullah (s.a.s.), ipeği sağ eline, altını da sol eline alarak
buyurdu:
"Bu ikisi ümmetimin erkeklerine haramdır." (Tirmîzî, Libâs 1; İbn Mace Libâs
19).
Yine bir gün, bir adamın elinde altın yüzük gördüğü zaman, onu çıkarıp attı ve
buyurdu ki:
"Herhangi biriniz tutuşmuş bir ateş parçasını eline almaya yeltenir mi
hiç?"
Resulullah (s.a.s.) oradan ayrıldıktan sonra adama, yüzüğü alıp ondan
faydalanmasını söylediler. Bunun üzerine adam: "Resulullah onu alıp attıktan sonra vALLAHi
almam" dedi. (Müslim, Libâs 52).
İsrafa dalanların yanında gördüğümüz, altın kalem,
altın saat, altın çakmak altın sigara kutusu, altın ağızlık ve benzerleri de fakihlerce altın yüzük
gibi görülmüştür. Gümüş yüzük kullanmayı ise İslâm helâl görmüştü.
Abdullah ibn
Ömer'den rivayet edilen bir sünnette, "Resulullah gümüşten bir yüzük edinmiş ve eline
takmıştı" (Ebû Dâvud, Hatem 4; Tirmîzî, Libâs 43). Ayrıca sahabe-i kirâmın gümüş yüzükleri
vardı.
İslâm, altını erkeklere haram kılmakla, ahlâkî ve terbiyevî yüce bir hedefe
yönelmiştir. İslâm, erkeğin erkekliğinin korunması gerektiğini, zayıflığın ve başkasının önünde
eğilmenin doğru olmadığını belirtmek ister. Perişan olmanın belirtilerinden erkeği muhafaza eder.
ALLAH'ın, kadının terkibinden daha başka bir uzvî bir terkiple yarattığı erkeğe, kadınlara
benzemek ve çeşitli süslerle öğünmek yakışmaz. Bu haramlaştırmanın arkasında ayrıca sosyal
bir hedef de yatmaktadır.
Altın ve gümüş eşyanın kullanılması keyfiyeti, İslâm'ın genel
olarak israfa karşı açtığı savaşa ait programın bir parçasıdır. Kur'an nazarında israf, milletleri
helâk oluşla tehdit eden çözülme ve bozulmanın bir benzeridir. Zira israf sosyal bozulmanın
başlangıcıdır. israf hayırlı ve doğru bütün yolların, prensiplerin düşmanıdır. Kur'an-l
Kerim'de:
"Bir memleketi yok etmek istediğimiz zaman nimet ve refahdan şımarmış ele
başlarına emir veriniz Ama onlar yoldan çıkarlar. Artık o memleket yok olmayı hak eder. Biz de
onu yerle bir ederiz. " (el-İsrâ 17/16).
İslâm, müslümanın hayatındaki israfın bütün
belirtilerini haram kılmıştır. Erkeklere altın ve ipekli giymeyi haram kıldığı gibi, erkek ve kadın
bütün müslümanlara altın ve gümüş kap kullanmayı da haram kılmıştır.
Bundan başka
bu hükmün değerli bir iktisadî yönü vardır. Altın, dünya piyasalarında en önemli bir maddedir.
Bunun için onun erkeklerin kadınlar gibi süs eşyası veya kap-kacak olarak kullanmasını doğru
bulmamıştır.
İslâm, kadının doğuştan süse ve ziynet eşyasına karşı meyilli olduğunu
gözönüne alarak erkekleri sapıtma ve şehveti kamçılama yolunda kullanmamak şartıyla,
yukarda belirtilen haramlaştırma hükmünden kadınları istisna etmiştir.
ALINTI
İslâm dini
süslenmeyi mübah görmüş, ve hatta bazen ve gerektiği yerlerde teşvik etmiştir.
Cenâb-ı
Hak; "De ki ALLAH'ın kulları için yarattığı ziynet ve temiz rızıkları haram kılan kimdir?" (el-A'râf
7/32) buyurmuştur.
Fakat bunların yanında erkeklere haram, kadınlara da helâl gördüğü
ziynet eşyaları da vardır. Erkeklere haram olan ziynet eşyaları, altın ve saf ipektir. Hz. Ali ibn
Ebu Talib (r.a.)'dan rivayet edilen bir hadisde Resulullah Hz. Muhammed (s.a.s.) şöyle
buyurmuşlardır:
"Resulullah (s.a.s.), ipeği sağ eline, altını da sol eline alarak
buyurdu:
"Bu ikisi ümmetimin erkeklerine haramdır." (Tirmîzî, Libâs 1; İbn Mace Libâs
19).
Yine bir gün, bir adamın elinde altın yüzük gördüğü zaman, onu çıkarıp attı ve
buyurdu ki:
"Herhangi biriniz tutuşmuş bir ateş parçasını eline almaya yeltenir mi
hiç?"
Resulullah (s.a.s.) oradan ayrıldıktan sonra adama, yüzüğü alıp ondan
faydalanmasını söylediler. Bunun üzerine adam: "Resulullah onu alıp attıktan sonra vALLAHi
almam" dedi. (Müslim, Libâs 52).
İsrafa dalanların yanında gördüğümüz, altın kalem,
altın saat, altın çakmak altın sigara kutusu, altın ağızlık ve benzerleri de fakihlerce altın yüzük
gibi görülmüştür. Gümüş yüzük kullanmayı ise İslâm helâl görmüştü.
Abdullah ibn
Ömer'den rivayet edilen bir sünnette, "Resulullah gümüşten bir yüzük edinmiş ve eline
takmıştı" (Ebû Dâvud, Hatem 4; Tirmîzî, Libâs 43). Ayrıca sahabe-i kirâmın gümüş yüzükleri
vardı.
İslâm, altını erkeklere haram kılmakla, ahlâkî ve terbiyevî yüce bir hedefe
yönelmiştir. İslâm, erkeğin erkekliğinin korunması gerektiğini, zayıflığın ve başkasının önünde
eğilmenin doğru olmadığını belirtmek ister. Perişan olmanın belirtilerinden erkeği muhafaza eder.
ALLAH'ın, kadının terkibinden daha başka bir uzvî bir terkiple yarattığı erkeğe, kadınlara
benzemek ve çeşitli süslerle öğünmek yakışmaz. Bu haramlaştırmanın arkasında ayrıca sosyal
bir hedef de yatmaktadır.
Altın ve gümüş eşyanın kullanılması keyfiyeti, İslâm'ın genel
olarak israfa karşı açtığı savaşa ait programın bir parçasıdır. Kur'an nazarında israf, milletleri
helâk oluşla tehdit eden çözülme ve bozulmanın bir benzeridir. Zira israf sosyal bozulmanın
başlangıcıdır. israf hayırlı ve doğru bütün yolların, prensiplerin düşmanıdır. Kur'an-l
Kerim'de:
"Bir memleketi yok etmek istediğimiz zaman nimet ve refahdan şımarmış ele
başlarına emir veriniz Ama onlar yoldan çıkarlar. Artık o memleket yok olmayı hak eder. Biz de
onu yerle bir ederiz. " (el-İsrâ 17/16).
İslâm, müslümanın hayatındaki israfın bütün
belirtilerini haram kılmıştır. Erkeklere altın ve ipekli giymeyi haram kıldığı gibi, erkek ve kadın
bütün müslümanlara altın ve gümüş kap kullanmayı da haram kılmıştır.
Bundan başka
bu hükmün değerli bir iktisadî yönü vardır. Altın, dünya piyasalarında en önemli bir maddedir.
Bunun için onun erkeklerin kadınlar gibi süs eşyası veya kap-kacak olarak kullanmasını doğru
bulmamıştır.
İslâm, kadının doğuştan süse ve ziynet eşyasına karşı meyilli olduğunu
gözönüne alarak erkekleri sapıtma ve şehveti kamçılama yolunda kullanmamak şartıyla,
yukarda belirtilen haramlaştırma hükmünden kadınları istisna etmiştir.
ALINTI