Kur’an–ı Kerim:
Son peygamber Hazret–i Muhammed‘e (sav) Allah tarafından Cebrail (as) aracılığıyla nazil olmuş (indirilmiş) ilahi bir kitaptır. 114 Sûre’den 6666 ayetten meydana gelmiştir. Peygamberimize nasıl inzal olmuşsa bu güne kadar öyle gelmiştir. Bir harfi dahi değişmemiş ve değişmeyecektir.
Kur’an bizzat Allah kelamıdır. Kur’an ayetleri geldikçe Peygamberimiz ayetleri vahiy katiplerine (Hususi Katipler) yazdırıyordu. Ve hem de Kur’an ayetlerini ezberleyen binlerce hafız yetişmişti. Rasulullah Efendimiz Ramazan ayi geldiğinde Cebrail (as) ile karşılıklı olarak Kur’an okurlardı. Bu gelenek bütün İslam ülkelerinde ilahi nurun mucizesi olarak devam etmektedir. Her Müslümanın evindeki Kur’an aynıdır. Kur’an Peygamberimizin ebedi bir mucizesidir.
Kur’an–ı Kerim beşeriyetin hakiki saadetini temin edecek her türlü îtikad, amel ve ahlak esaslarını ihtiva eder. Hem lâfzı, hem anlamı itibariyle en büyük ve ebedi bir mucizedir. Düşmanları o kadar uğraştıkları halde, O’nun en kısa bir sûresi gibi bir sûre yapamamışlardır. Lafzı itibarıyla bütün edipleri âciz bıraktığı gibi, manası itibariyle de öyledir. Son asırlarda keşfedilmiş birçok hakikatler vardır ki: Kur’an– Kerim 1400 küsur yıl kadar evvel haber vermiştir. Kur’an–ı Kerim’in kolayca ezber edilmesi de kendisine has bir imtiyazdır. Kur’an–ı Kerim Allah tarafından Peygamberimize yirmi üç senede nazil oldu ve son nazil olan ayetle Müslümanlığın tamamladığı bildirildi.
Kur’an–ı Kerim son ilâhi kitaptır. Ondan sonra başka kitap gelmeyecektir. Kur’an’ın hükümleri kıyamete kadar geçerli olacak, değişmeyecektir. Kur’an–ı Kerim, bütün insanlığa gönderilen bir kitaptır. Her asrın ihtiyaçlarını karşılayacak hakikat ve hikmetlerle doludur.
Kitaplara îman konusunda birkaç kaynaktan özet bilgiler aktarmaya çalıştım. İmanın şartları ve bunlara nasıl inanılması gerektiği konusun da neslimizi tam ve mükemmel olarak bilgilendirelim.
Allah’ın son ve en mükemmel Peygamberi ve O’na indirilen ilahi kitaba inanan müminler olarak inancımıza sımsıkı sarılmamız gereken zamandayız.
Her ana baba koşarcasına evlatlarının inanç ve ibadet bilgilerine sahip çıkmalıdırlar.
Aklını, iradesini, nefsini, kalbini, Kur’an–ı Kerim‘in ilahi mesajına teslim edemeyen kimsenin akl-ı selim ile hareket etmesi mümkün değildir. Nefisler Allah’a; O’nun son dini olan İslâm’a ve O’nun Peygamberi’nin (sav) sünnetine teslim edilmedikçe; ipini koparan, aşağılar aşağısı nefisler elinde insanlık, kor ateşleri solumaya devam edecektir. İman, aşk, ilim, gayret, vefa, doğruluk, adalet, saygı, insanlık, insaf, merhamet... bizde kıymetini bulur. Böyle bir durumda bırakın insanı, çiçekler bile bir başka güzellikte açarlar ve neşelenirler.
Huzur demetleri gibi hayran bırakırlar.
Son peygamber Hazret–i Muhammed‘e (sav) Allah tarafından Cebrail (as) aracılığıyla nazil olmuş (indirilmiş) ilahi bir kitaptır. 114 Sûre’den 6666 ayetten meydana gelmiştir. Peygamberimize nasıl inzal olmuşsa bu güne kadar öyle gelmiştir. Bir harfi dahi değişmemiş ve değişmeyecektir.
Kur’an bizzat Allah kelamıdır. Kur’an ayetleri geldikçe Peygamberimiz ayetleri vahiy katiplerine (Hususi Katipler) yazdırıyordu. Ve hem de Kur’an ayetlerini ezberleyen binlerce hafız yetişmişti. Rasulullah Efendimiz Ramazan ayi geldiğinde Cebrail (as) ile karşılıklı olarak Kur’an okurlardı. Bu gelenek bütün İslam ülkelerinde ilahi nurun mucizesi olarak devam etmektedir. Her Müslümanın evindeki Kur’an aynıdır. Kur’an Peygamberimizin ebedi bir mucizesidir.
Kur’an–ı Kerim beşeriyetin hakiki saadetini temin edecek her türlü îtikad, amel ve ahlak esaslarını ihtiva eder. Hem lâfzı, hem anlamı itibariyle en büyük ve ebedi bir mucizedir. Düşmanları o kadar uğraştıkları halde, O’nun en kısa bir sûresi gibi bir sûre yapamamışlardır. Lafzı itibarıyla bütün edipleri âciz bıraktığı gibi, manası itibariyle de öyledir. Son asırlarda keşfedilmiş birçok hakikatler vardır ki: Kur’an– Kerim 1400 küsur yıl kadar evvel haber vermiştir. Kur’an–ı Kerim’in kolayca ezber edilmesi de kendisine has bir imtiyazdır. Kur’an–ı Kerim Allah tarafından Peygamberimize yirmi üç senede nazil oldu ve son nazil olan ayetle Müslümanlığın tamamladığı bildirildi.
Kur’an–ı Kerim son ilâhi kitaptır. Ondan sonra başka kitap gelmeyecektir. Kur’an’ın hükümleri kıyamete kadar geçerli olacak, değişmeyecektir. Kur’an–ı Kerim, bütün insanlığa gönderilen bir kitaptır. Her asrın ihtiyaçlarını karşılayacak hakikat ve hikmetlerle doludur.
Kitaplara îman konusunda birkaç kaynaktan özet bilgiler aktarmaya çalıştım. İmanın şartları ve bunlara nasıl inanılması gerektiği konusun da neslimizi tam ve mükemmel olarak bilgilendirelim.
Allah’ın son ve en mükemmel Peygamberi ve O’na indirilen ilahi kitaba inanan müminler olarak inancımıza sımsıkı sarılmamız gereken zamandayız.
Her ana baba koşarcasına evlatlarının inanç ve ibadet bilgilerine sahip çıkmalıdırlar.
Aklını, iradesini, nefsini, kalbini, Kur’an–ı Kerim‘in ilahi mesajına teslim edemeyen kimsenin akl-ı selim ile hareket etmesi mümkün değildir. Nefisler Allah’a; O’nun son dini olan İslâm’a ve O’nun Peygamberi’nin (sav) sünnetine teslim edilmedikçe; ipini koparan, aşağılar aşağısı nefisler elinde insanlık, kor ateşleri solumaya devam edecektir. İman, aşk, ilim, gayret, vefa, doğruluk, adalet, saygı, insanlık, insaf, merhamet... bizde kıymetini bulur. Böyle bir durumda bırakın insanı, çiçekler bile bir başka güzellikte açarlar ve neşelenirler.
Huzur demetleri gibi hayran bırakırlar.