cemaldurra
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 16 Nis 2008
- Mesajlar
- 1,142
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 66
Selamun Aleyküm,
Allah Rasûlünün Dilinde ve Gözünde Gözyaşı
“Eğer benim bildiğimi bilseydiniz az güler, çok ağlardınız.” (Buhârî, Küsûf 2; Müslim, Küsûf 1)
“İki göze ateş dokunmaz. Allah korkusundan dolayı ağlayan göz ve Allah yolunda nöbet bekleyen göz.” (Dârimî, Cihad 15; Nesâî, Cihad 11)
“Yedi sınıf insan vardır ki, Allah Teâlâ onları, Arş’ının gölgesinden başka hiçbir gölgenin olmadığı kıyâmet gününde kendi ilâhî gölgesi altında barındıracaktır. Bunlar: 1. Âdil devlet başkanı, 2. Allah’a ibâdet ederek gelişip büyüyen genç, 3. Kalbi mescidlere bağlı adam, 4. Allah için seven, Allah yolunda birleşen ve Allah yolunda ayrılan iki kişi, 5. Asil-saygın ve güzel bir kadının fuhuş için dâvetine karşı ‘ben Allah’tan korkarım’ diyerek bu dâveti reddeden adam, 6. Sadaka veren ve fakat sağ elinin verdiği sadakayı sol eli bilmeyecek şekilde gizleyen kimse, 7. Yalnız olarak Allah’ı zikredip de gözyaşı döken kimse.” (Buhârî, Zekât 17; Müslim, Zekât 30)
"Sinek başı kadar bile olsa, gözünden Allah korkusuyla yaş çıkan ve bu yaşı yanağına değecek kadar akan hiçbir mü'min kul yoktur ki, Allah onu (ebedî) ateşe haram etmesin!" (Kütüb-i Sitte, hadis no: 7283, c. 17 s. 585).
“Kalbimizde acı, gözümüzde yaş var; ama dilimiz Allah’ın rızâsına aykırı bir söz söylemez.” (Buhârî, Cenâiz 43; Müslim, Fezâil, 62)
“Kur’an hüzünle nâzil oldu; onu okurken veya dinlerken de hüzünlenip ağlayın veya ağlamaklı olun.” (İbn Mâce, İkame 176)
“Allah korkusundan ağlayan kişi, cehennemden âzâd edilecekitr.” (Tirmizî, Fezâilu’l Cihâd 8, 12; Nesâî, Cihad 8)
“Allah’ı zikretmeksizin çok fazla söz söylemeyin. Çünkü Allah’ı zikretmeksizin çokça konuşmak kalp için katılıktır. İnsanlar arasında Allah’tan en uzak olan kişi, katı kalp sahibidir.” (Tirmizî, Zühd 62)
"Çok gülmeyin, çünkü çok gülmek kalbi öldürür." (Kütüb-i Sitte, hadis no: 7281, c. 17, s. 584)
“Allah saygısıyla ağlayan bir göz, memeden çıkan bir süt nasıl memeye gerisin geriye dönmezse onun cehenneme girmesi de öyle uzaktır.”
“Dört şey vardır ki bedbahtlıktandır. Gözün donması (yaş akıtmaması), kalbin katılaşması, uzun emel ve dünyaya karşı hırs.”
Allah korkusundan ağlayan, harama bakmayan ve Allah yolunda cihadda nöbet tutan kimselere cehennem ateşinin haram olduğu hadislerde belirtilmiştir. Hz. Peygamber, İbn Mes’ûd, Nisâ sûresi 41. âyetini okurken dolu dolu gözyaşı dökmüştür (Buhârî, Fezâilu’l Kur’an 35; Müslim, Salâtu’l Müsâfirîn 247-248). Hz. Peygamber, kendisine kurtuluşun yolunu soran Ukbe bin Âmir’e, işlediği günahlardan dolayı ağlamasını tavsiye etmişti (Tirmizî, Zühd 60). İçinden gelerek ağlayamayanlara ağlar bir tavır takınmalarını öğütlemiştir (İbn Mâce, Zühd 6; Müslim, Cihad 58).
Rasûlullah (s.a.s.) hiçbir zaman kahkaha atmamış, ama yüzünden de gülümsemeyi eksik etmemiştir. O, Kur’an okurken, Kur’an dinlerken ağlamıştır. Rasûlullah, müslümanları çok acıklı durumlarda, cenaze arkasında yaka bağır yırtarak, çığlık atarak, söylenerek ağlamaktan alıkoymuştur. O, sessizce ağlar, yanaklarından yaşlar süzülürdü. Kızı Zeyneb’in çocuğu hastayken kucağına almış, ağlamış ve şöyle demiştir: “...Bu Allah’ın merhametli kullarının gönüllerine koyduğu rahmettir. Cenâb-ı Hak bu rahmeti, kullarından şefkatli olanlara ihsan eder.” (Buhârî, Cenâiz 23; Müslim, Cenâiz, 11; Ebû Dâvud, Cenâiz 24). Rasûlullah, acı ve ıstırap karşısında müslümanlara sabırlı olmayı tavsiye etmiş; bununla birlikte, insanların katı, taş yürekli olamayacaklarını, merhamet ve şefkat gözyaşlarının rahmet olduğunu, ağlamanın fıtrattan olduğunu söylemişlerdir.
Hicretin ikinci senesinde ölen Osman bin Maz’ûn’un cenazesi üzerine eğilen Rasûlullah, onu öpmüş, sürekli ağlamıştır. Sadece İbn Maz’ûn için değil; bunun yanında, ölen veya şehid edilen bütün sahâbelerin cenâzelerinde, onlardan bahsederken de Hz. Peygamber, duygulanır ve zaman zaman da ağlardı. Ancak O, yukarıda belirtildiği gibi, sessiz sedâsız ağlar, gözyaşları yanaklarından süzülürdü. Rasûlullah, sesli ağlamayı yasaklamış; böyle bir hali, şeytan anırması olarak nitelemiştir.
Allah'a emanet olun...
Allah Rasûlünün Dilinde ve Gözünde Gözyaşı
“Eğer benim bildiğimi bilseydiniz az güler, çok ağlardınız.” (Buhârî, Küsûf 2; Müslim, Küsûf 1)
“İki göze ateş dokunmaz. Allah korkusundan dolayı ağlayan göz ve Allah yolunda nöbet bekleyen göz.” (Dârimî, Cihad 15; Nesâî, Cihad 11)
“Yedi sınıf insan vardır ki, Allah Teâlâ onları, Arş’ının gölgesinden başka hiçbir gölgenin olmadığı kıyâmet gününde kendi ilâhî gölgesi altında barındıracaktır. Bunlar: 1. Âdil devlet başkanı, 2. Allah’a ibâdet ederek gelişip büyüyen genç, 3. Kalbi mescidlere bağlı adam, 4. Allah için seven, Allah yolunda birleşen ve Allah yolunda ayrılan iki kişi, 5. Asil-saygın ve güzel bir kadının fuhuş için dâvetine karşı ‘ben Allah’tan korkarım’ diyerek bu dâveti reddeden adam, 6. Sadaka veren ve fakat sağ elinin verdiği sadakayı sol eli bilmeyecek şekilde gizleyen kimse, 7. Yalnız olarak Allah’ı zikredip de gözyaşı döken kimse.” (Buhârî, Zekât 17; Müslim, Zekât 30)
"Sinek başı kadar bile olsa, gözünden Allah korkusuyla yaş çıkan ve bu yaşı yanağına değecek kadar akan hiçbir mü'min kul yoktur ki, Allah onu (ebedî) ateşe haram etmesin!" (Kütüb-i Sitte, hadis no: 7283, c. 17 s. 585).
“Kalbimizde acı, gözümüzde yaş var; ama dilimiz Allah’ın rızâsına aykırı bir söz söylemez.” (Buhârî, Cenâiz 43; Müslim, Fezâil, 62)
“Kur’an hüzünle nâzil oldu; onu okurken veya dinlerken de hüzünlenip ağlayın veya ağlamaklı olun.” (İbn Mâce, İkame 176)
“Allah korkusundan ağlayan kişi, cehennemden âzâd edilecekitr.” (Tirmizî, Fezâilu’l Cihâd 8, 12; Nesâî, Cihad 8)
“Allah’ı zikretmeksizin çok fazla söz söylemeyin. Çünkü Allah’ı zikretmeksizin çokça konuşmak kalp için katılıktır. İnsanlar arasında Allah’tan en uzak olan kişi, katı kalp sahibidir.” (Tirmizî, Zühd 62)
"Çok gülmeyin, çünkü çok gülmek kalbi öldürür." (Kütüb-i Sitte, hadis no: 7281, c. 17, s. 584)
“Allah saygısıyla ağlayan bir göz, memeden çıkan bir süt nasıl memeye gerisin geriye dönmezse onun cehenneme girmesi de öyle uzaktır.”
“Dört şey vardır ki bedbahtlıktandır. Gözün donması (yaş akıtmaması), kalbin katılaşması, uzun emel ve dünyaya karşı hırs.”
Allah korkusundan ağlayan, harama bakmayan ve Allah yolunda cihadda nöbet tutan kimselere cehennem ateşinin haram olduğu hadislerde belirtilmiştir. Hz. Peygamber, İbn Mes’ûd, Nisâ sûresi 41. âyetini okurken dolu dolu gözyaşı dökmüştür (Buhârî, Fezâilu’l Kur’an 35; Müslim, Salâtu’l Müsâfirîn 247-248). Hz. Peygamber, kendisine kurtuluşun yolunu soran Ukbe bin Âmir’e, işlediği günahlardan dolayı ağlamasını tavsiye etmişti (Tirmizî, Zühd 60). İçinden gelerek ağlayamayanlara ağlar bir tavır takınmalarını öğütlemiştir (İbn Mâce, Zühd 6; Müslim, Cihad 58).
Rasûlullah (s.a.s.) hiçbir zaman kahkaha atmamış, ama yüzünden de gülümsemeyi eksik etmemiştir. O, Kur’an okurken, Kur’an dinlerken ağlamıştır. Rasûlullah, müslümanları çok acıklı durumlarda, cenaze arkasında yaka bağır yırtarak, çığlık atarak, söylenerek ağlamaktan alıkoymuştur. O, sessizce ağlar, yanaklarından yaşlar süzülürdü. Kızı Zeyneb’in çocuğu hastayken kucağına almış, ağlamış ve şöyle demiştir: “...Bu Allah’ın merhametli kullarının gönüllerine koyduğu rahmettir. Cenâb-ı Hak bu rahmeti, kullarından şefkatli olanlara ihsan eder.” (Buhârî, Cenâiz 23; Müslim, Cenâiz, 11; Ebû Dâvud, Cenâiz 24). Rasûlullah, acı ve ıstırap karşısında müslümanlara sabırlı olmayı tavsiye etmiş; bununla birlikte, insanların katı, taş yürekli olamayacaklarını, merhamet ve şefkat gözyaşlarının rahmet olduğunu, ağlamanın fıtrattan olduğunu söylemişlerdir.
Hicretin ikinci senesinde ölen Osman bin Maz’ûn’un cenazesi üzerine eğilen Rasûlullah, onu öpmüş, sürekli ağlamıştır. Sadece İbn Maz’ûn için değil; bunun yanında, ölen veya şehid edilen bütün sahâbelerin cenâzelerinde, onlardan bahsederken de Hz. Peygamber, duygulanır ve zaman zaman da ağlardı. Ancak O, yukarıda belirtildiği gibi, sessiz sedâsız ağlar, gözyaşları yanaklarından süzülürdü. Rasûlullah, sesli ağlamayı yasaklamış; böyle bir hali, şeytan anırması olarak nitelemiştir.
Allah'a emanet olun...