HZ.ALİ(r.a.)bir gün minbere çıkarak cemaatle ,
"Arş_ı a'la'nın aşağısından yeryüzüne kadar ne varsa herşeyi bana sorabilirsiniz.benim şu göğsümde(kalbimde)derya gibi ilimler var.Resüllullah(s.a.v.)benim ağzıma şerefli tükürüğünden tükürdü,o tükürük hala ağzımda duruyor(onun bereketi ile dilimden hikmetler akmaktadır).canım kudret elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki,eğer bana izin verilseydi Tevrat ve İncil'deki bütün ilimleri insanlara anlatırdım ve herkes beni tasdik ederdi."
HZ.ALİ'nin(r.a.)bu konuşmasını yaptığı mecliste Yemenli bir adam vardı.bu adam kendi kendine;
"Bu çok büyük laflar ediyor,şunu bir rezil edeyim de görsün gününü!"dedi.HZ.ALİ'ye(r.a.)yönelerek,
"Sana bir sorum var!"dedi.HZ.ALİ,
"Beni zora düşürmek ve imtihan etmek için değil,bir şeyler öğrenmek için sor"dedi.Adam,
"Beni buna sen zorladın,ey Ali!Sen hiç Rabbini gördün mü?"diye sordu.HZ.ALİ,
"Ben görmediğim bir Rabbe ibadet etmem!dedi.Adam,
"O'nu nasıl gördün?"diye sordu.HZ.ALİ,
"O'nu baş gözü göremez;fakat kalpler O'nun imanın hakikati ile (Allah'ın verdiği bir nurla)görür.Rabbim birdir ve tektir,ortağı yoktur.O birdir,ikincisi yoktur.Tekdir,benzeri yoktur.O, zaman ve mekanla sınırlanmaz.Duyu organlarıyla hissedilemez ve hiçbir ölçüyle de ölçülemez!"
HZ.ALİ'nin(r.a.)bu cevabı üzerine Yemenli adam bayılıp yere yığıldı.ayılıp kendine geldiğinde,
"Vallahi bundan sonra imtihan ve utandırmak için kimseye soru sormayacağım"dedi.
KISSADAN DERSLER
İnsan için iki türlü göz vardır;biri baş,diğeri kalp gözüdür.Baş gözü bildiğimiz şartlarda görev yapar.Bu gözde mümin kafir aynıdır.Bu göz hayvanlarda da vardır.hatta bazı hayvanların baş gözü insanlardan daha uzakları görür.Gece gören hayvanlar bile vardır.insan herşeyi baş gözüyle göremez,görmeside gerekmez.
Kalp gözü,gayb alemini,gizli sırları,perde gerisini,saklı şeyleri görmek içindir.Herkeste kalp vardır fakathakikati gören kalp gözü yoktur.kafirlerin kalp gözü kördür.günahlara dalan müminin kalbide perdelidir.
Her müminin kalbi aynı derecede nur ve feyiz sahibi değildir.Herkesin manevi görüşü ve kabiliyeti farklıdır.
Yüce Allah kalp gözüyle görülebilir;bu mümkün ve caizdir.Allah dostları yüce Allah'ı dünyada kalpleriyle gördüklerini söylemişlerdir.Bu görme yüce Allah'ı ihata etme şeklinde değildir.Bunun için bir mekan ve yön de düşünülmez.Bütün müminler yüce Allah'ı ahirette cennette göreceklerdir.Hepsi yüce Allah'ın rahmeti ile olacaktır.
Allah Teala buyurur ki:
"Yüzler vardır o gün (ahirette)ışıl ışıl parlayacaktır.Rablerine bakacaklardır(O'nu cennette göreceklerdir)."
HZ.Resüllullah(s.a.v.)buyurur ki:
"Ölüp cennete girmeyince Rabbinizi göremezsiniz."
"Cennetlikler cennete girince,Allah onlardan perdeyi kaldırır,Allah'a bakarlar(O'nun cemalini müşahade ederler).Onlara Allah'a nazar etmekten daha sevimli gelen ve gönüllerine hoş eden bir nimet verilmemiştir."
alıntı Dilaver Selvi
"Arş_ı a'la'nın aşağısından yeryüzüne kadar ne varsa herşeyi bana sorabilirsiniz.benim şu göğsümde(kalbimde)derya gibi ilimler var.Resüllullah(s.a.v.)benim ağzıma şerefli tükürüğünden tükürdü,o tükürük hala ağzımda duruyor(onun bereketi ile dilimden hikmetler akmaktadır).canım kudret elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki,eğer bana izin verilseydi Tevrat ve İncil'deki bütün ilimleri insanlara anlatırdım ve herkes beni tasdik ederdi."
HZ.ALİ'nin(r.a.)bu konuşmasını yaptığı mecliste Yemenli bir adam vardı.bu adam kendi kendine;
"Bu çok büyük laflar ediyor,şunu bir rezil edeyim de görsün gününü!"dedi.HZ.ALİ'ye(r.a.)yönelerek,
"Sana bir sorum var!"dedi.HZ.ALİ,
"Beni zora düşürmek ve imtihan etmek için değil,bir şeyler öğrenmek için sor"dedi.Adam,
"Beni buna sen zorladın,ey Ali!Sen hiç Rabbini gördün mü?"diye sordu.HZ.ALİ,
"Ben görmediğim bir Rabbe ibadet etmem!dedi.Adam,
"O'nu nasıl gördün?"diye sordu.HZ.ALİ,
"O'nu baş gözü göremez;fakat kalpler O'nun imanın hakikati ile (Allah'ın verdiği bir nurla)görür.Rabbim birdir ve tektir,ortağı yoktur.O birdir,ikincisi yoktur.Tekdir,benzeri yoktur.O, zaman ve mekanla sınırlanmaz.Duyu organlarıyla hissedilemez ve hiçbir ölçüyle de ölçülemez!"
HZ.ALİ'nin(r.a.)bu cevabı üzerine Yemenli adam bayılıp yere yığıldı.ayılıp kendine geldiğinde,
"Vallahi bundan sonra imtihan ve utandırmak için kimseye soru sormayacağım"dedi.
KISSADAN DERSLER
İnsan için iki türlü göz vardır;biri baş,diğeri kalp gözüdür.Baş gözü bildiğimiz şartlarda görev yapar.Bu gözde mümin kafir aynıdır.Bu göz hayvanlarda da vardır.hatta bazı hayvanların baş gözü insanlardan daha uzakları görür.Gece gören hayvanlar bile vardır.insan herşeyi baş gözüyle göremez,görmeside gerekmez.
Kalp gözü,gayb alemini,gizli sırları,perde gerisini,saklı şeyleri görmek içindir.Herkeste kalp vardır fakathakikati gören kalp gözü yoktur.kafirlerin kalp gözü kördür.günahlara dalan müminin kalbide perdelidir.
Her müminin kalbi aynı derecede nur ve feyiz sahibi değildir.Herkesin manevi görüşü ve kabiliyeti farklıdır.
Yüce Allah kalp gözüyle görülebilir;bu mümkün ve caizdir.Allah dostları yüce Allah'ı dünyada kalpleriyle gördüklerini söylemişlerdir.Bu görme yüce Allah'ı ihata etme şeklinde değildir.Bunun için bir mekan ve yön de düşünülmez.Bütün müminler yüce Allah'ı ahirette cennette göreceklerdir.Hepsi yüce Allah'ın rahmeti ile olacaktır.
Allah Teala buyurur ki:
"Yüzler vardır o gün (ahirette)ışıl ışıl parlayacaktır.Rablerine bakacaklardır(O'nu cennette göreceklerdir)."
HZ.Resüllullah(s.a.v.)buyurur ki:
"Ölüp cennete girmeyince Rabbinizi göremezsiniz."
"Cennetlikler cennete girince,Allah onlardan perdeyi kaldırır,Allah'a bakarlar(O'nun cemalini müşahade ederler).Onlara Allah'a nazar etmekten daha sevimli gelen ve gönüllerine hoş eden bir nimet verilmemiştir."
alıntı Dilaver Selvi