Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

[ahmet_99]

Bismillah her hayrın başıdır. Biz dahi başta ona başlarız. Bil ey nefsim, şu mübarek kelime İslâm nişanı olduğu gibi, bütün mevcûdâtın lisan-ı haliyle vird-i zebanıdır. Bismillah ne büyük tükenmez bir kuvvet, ne çok bitmez bir bereket olduğunu anlamak istersen, şu temsilî hikâyeciğe bak dinle!. Şöyle ki:

"Bedevî Arab çöllerinde seyahat eden adama gerektir ki, bir kabile reisinin ismini alsın ve himeyesine girsin. Tâ şakîlerin şerrinden kurtulup hâcâtını tedârik edebilsin. Yoksa tek başıyle hadsiz düşman ve ihtiyâcatına karşı perişan olacaktır. İşte böyle bir seyahat için iki adam, sahraya çıkıp gidiyorlar. Onlardan birisi mütevazi idi. Diğeri mağrur... Mütevazi, bir reisin ismini aldı. Mağrur, almadı... Alanı, her yerde selâmetle gezdi. Bir katı-üt tarîke rast gelse, der: "Ben, filân reisin ismiyle gezerim." Şakî defolur, ilişemez. Bir çadıra girse, o nam ile hürmet görür. Öteki mağrur, bütün seyahatinde öyle belalar çeker ki, târif edilmez. Daima titrer, daima dilencilik ederdi. Hem zelil, hem rezil oldu."

İşte ey mağrur nefsim! Sen o seyyahsın. Şu dünya ise, bir çöldür. Aczin ve fakrın hadsizdir. Düşmanın, hâcâtın nihayetsizdir. Mâdem öyledir; şu sahranın Mâlik-i Ebedî'si ve Hâkim-i Ezelî'sinin ismini al. Tâ, bütün kâinatın dilenciliğinden ve her hâdisatın karşısında titremeden kurtulasın.

Sual: Tablacı hükmünde olan insanlara bir fiat veriyoruz. Acaba asıl mal sahibi olan Allah, ne fiat istiyor?

Elcevab: Evet o Mün'im-i Hakikî, bizden o kıymettar ni'metlere, mallara bedel istediği fiat ise; üç şeydir. Biri: Zikir. Biri: Şükür. Biri: Fikir'dir. Başta "Bismillah" zikirdir. Âhirde "Elhamdülillah" şükürdür. Ortada, bu kıymettar hârika-i san'at olan nimetler Ehad-i Samed'in mu'cize-i kudreti ve hediye-i rahmeti olduğunu düşünmek ve derketmek fikirdir. Bir pâdşahın kıymettar bir hediyesini sana getiren bir miskin adamın ayağını öpüp, hediye sahibini tanımamak ne derece belâhet ise, öyle de; zâhirî mün'imleri medih ve muhabbet edip, Mün'im-i Hakikî'yi unutmak; ondan bin derece daha belâhettir.

Ey nefis! böyle ebleh olmamak istersen; Allah nâmına ver, Allah nâmına al, Allah nâmına başla...

"Allahın adı zikr edilmeden başlanan her işin sonu bereketsiz olur." Hz.Muhammed(s.a.v)

**Birinci Söz**

 

[Hatice-tül Kübra]

Bismillah her hayrın başıdır. Biz dahi başta ona başlarız. Bil ey nefsim, şu mübarek kelime İslâm nişanı olduğu gibi, bütün mevcûdâtın lisan-ı haliyle vird-i zebanıdır. Bismillah ne büyük tükenmez bir kuvvet, ne çok bitmez bir bereket olduğunu anlamak istersen, şu temsilî hikâyeciğe bak dinle!. Şöyle ki:

"Bedevî Arab çöllerinde seyahat eden adama gerektir ki, bir kabile reisinin ismini alsın ve himeyesine girsin. Tâ şakîlerin şerrinden kurtulup hâcâtını tedârik edebilsin. Yoksa tek başıyle hadsiz düşman ve ihtiyâcatına karşı perişan olacaktır. İşte böyle bir seyahat için iki adam, sahraya çıkıp gidiyorlar. Onlardan birisi mütevazi idi. Diğeri mağrur... Mütevazi, bir reisin ismini aldı. Mağrur, almadı... Alanı, her yerde selâmetle gezdi. Bir katı-üt tarîke rast gelse, der: "Ben, filân reisin ismiyle gezerim." Şakî defolur, ilişemez. Bir çadıra girse, o nam ile hürmet görür. Öteki mağrur, bütün seyahatinde öyle belalar çeker ki, târif edilmez. Daima titrer, daima dilencilik ederdi. Hem zelil, hem rezil oldu."

İşte ey mağrur nefsim! Sen o seyyahsın. Şu dünya ise, bir çöldür. Aczin ve fakrın hadsizdir. Düşmanın, hâcâtın nihayetsizdir. Mâdem öyledir; şu sahranın Mâlik-i Ebedî'si ve Hâkim-i Ezelî'sinin ismini al. Tâ, bütün kâinatın dilenciliğinden ve her hâdisatın karşısında titremeden kurtulasın.

Sual: Tablacı hükmünde olan insanlara bir fiat veriyoruz. Acaba asıl mal sahibi olan Allah, ne fiat istiyor?

Elcevab: Evet o Mün'im-i Hakikî, bizden o kıymettar ni'metlere, mallara bedel istediği fiat ise; üç şeydir. Biri: Zikir. Biri: Şükür. Biri: Fikir'dir. Başta "Bismillah" zikirdir. Âhirde "Elhamdülillah" şükürdür. Ortada, bu kıymettar hârika-i san'at olan nimetler Ehad-i Samed'in mu'cize-i kudreti ve hediye-i rahmeti olduğunu düşünmek ve derketmek fikirdir. Bir pâdşahın kıymettar bir hediyesini sana getiren bir miskin adamın ayağını öpüp, hediye sahibini tanımamak ne derece belâhet ise, öyle de; zâhirî mün'imleri medih ve muhabbet edip, Mün'im-i Hakikî'yi unutmak; ondan bin derece daha belâhettir.

Ey nefis! böyle ebleh olmamak istersen; Allah nâmına ver, Allah nâmına al, Allah nâmına başla...

"Allahın adı zikr edilmeden başlanan her işin sonu bereketsiz olur." Hz.Muhammed(s.a.v)

**Birinci Söz**

Boylu guzel bir konu icin cok tesekkurler ben risale nur cok severim sozler kitabinda en anladgim tek konudur diye bilirim..neyse ben pek yorum yapamicam ama bu konuyu okurken artik bende kendi kendime yorum yapabiliyorum...ama yinde tam olgunlasmadan ozellikle risale hakkinda yorum yapmak istemiyorum..bende bende bir yazi paylasmak isterim eger istemesseniz hemen geri alirim cunku burda sadece kendinize ait bir sayfa ve benim yazilarimi istemeye bilirsiniz eger oyle bir durumsa inan hic kirilmam ve hak veririm cekinmeden soyleye bilirsiniz.....

kusura bakmayin ve ozur dilerek soyluyorum inanin elestirmek icin degil zaten haddimde degil sanirim kisatmak icin paylasmadiniz ama yazinin soyle bir devami yokmuyudu..izninizle ben veriyorum dedgim gibi istemediniz anda sile bilirm..

İşte ey mağrur nefsim! Sen o seyyahsın. Şu dünya ise, bir çöldür. Aczin ve fakrın hadsizdir. Düşmanın,hâcâtın nihayetsizdir. Mâdem öyledir; şu sahranın Mâlik-i Ebedî'si ve Hâkim-i Ezelî'sinin ismini al. Tâ, bütün kâinatın dilenciliğinden ve her hâdisatın karşısında titremeden kurtulasın.

Evet, bu kelime öyle mübarek bir definedir ki: Senin nihayetsiz Aczin ve fakrın , seni nihayetsiz kudrete, rahmete bağlayıp Kadîr-i Rahîm'in dergâhında aczi, fakrı en makbul bir şefaatçı yapar. Evet, bu kelime ile hareket eden, o adama benzer ki: Askere kaydolur. Devlet namına hareket eder. Hiçbir kimseden çekinmesi kalmaz. Kanun namına, devlet namına der, her işi yapar, her şeye karşı dayanır.

Başta demiştik: Bütün mevcudat, hal dili ile Bismillah der. Öyle mi?

Evet, nasılki görsen: Bir tek adam geldi. Bütün şehir ahalisini cebren bir yere sevketti ve cebren işlerde çalıştırdı. Yakînen bilirsin; o adam kendi namıyla, kendi kuvvetiyle hareket "etmiyor. Belki o bir askerdir. Devlet namına hareket eder. Bir padişah kuvvetine istinad eder. Öyle de her şey, Cenâb-ı Hakk'ın namına hareket eder ki; zerrecikler gibi tohumlar, çekirdekler başlarında koca ağaçları taşıyor, dağ gibi yükleri kaldırıyorlar. Demek herbir ağaç, Bismillah der. Hazine-i Rahmet meyvelerinden ellerini dolduruyor, bizlere sunuyor. Her bir bostan, Bismillah der. Matbaha-i kudretten bir kazan olur ki: Çeşit çeşit pekçok çeşitli leziz yemekler, içinde beraber pişiriliyor. Herbir inek, deve, koyun, keçi gibi mübarek hayvanlar Bismillah der. Rahmet bereketinden bir süt çeşmesi olur. Bizlere, Rezzak namına en yumuşak en pak, âb-ı hayat gibi "bir gıdayı takdim ediyorlar. Herbir nebat ve ağaç ve otların ipek gibi yumuşak kök ve damarları, Bismillah der. Sert olan taş ve toprağı deler geçer. Allah namına, Rahman namına der, her şey ona musahhar olur. Evet havada dalların yayılması ve meyve vermesi gibi, o sert taş ve topraktaki köklerin tam kolaylıkla yayılması ve yer altında yemiş vermesi; hem sıcaklığın şiddetine karşı aylarca nâzik, yeşil yaprakların yaş kalması; tabiyatcıların ağzına şiddetle tokat vuruyor. Kör olası gözüne parmağını sokuyor ve diyor ki: En güvendiğin sağlamlık ve hararet dahi, emir tahtında hareket ediyorlar ki; o ipek gibi yumuşak damarlar, birer asâ-yi Mûsâ (A.S.) gibi فَقُلْنَااضْرِبْْبِعَصَاك َالْحَجَرَ emrini kabul ederekk taşları yarılır eder. Ve o sigara kâğıdı gibi ince nazenin yapraklar, birer a'zâ-yi İbrahim (A.S.) gibi ateş saçan hararete karşı يَانَارُكُونِىبَرْدًاوَسَ لاَمًا âyetini okuyorlar.

Mâdem her şey mânen Bismillah der. Allah namına Allah'ın ni'etlerini getirip bizlere veriyorlar. Biz dahi Bismillah demeliyiz. Allah nâmına vermeliyiz. Allah nâmına almalıyız. Öyle ise, Allah nâmına vermeyen gafil insanlardan almamalıyız...

 

[Hatice-tül Kübra]

Bismillahirrahmanirrahim

"Bismillah her hayrın başıdır. Biz dahi başta ona başlarız."

Hayır ve şer tarih boyunca mütekellimler tarafından devamlı konuşulmuş kavramlardır. Bu kavramların içini aklî veya vicdani tasarrufların doldurmasını beklemek, akıllar sayısınca iyi ve kötü kavramını kabul etmeyi de beraberinde getirir. Her mü'min için hayır ve şer kavramı sabittir.

Hayır;
Cenab-ı Hakk'ın hayır dediği, şer ise Cenab-ı Hakk'ın şer dediği şeylerdir. Bu nedenle Kur'an-ı Kerim'in bir adı da Furkan'dır. Yani iyi ile kötüyü, hayır ile şerri, hak ile batılı ayırt eden demektir.

Bir rivayette;
"İş diyebileceğimiz herhangi bir şey, Besmeleyle başlamazsa onun sonu gelmez, bereketi olmaz; başladığı gibi bereketsiz biter." buyurulmuştur.

Yani, hayırlı bir işe başlarken besmele ile başlarsak hayırlı olur, bereketli olur. İnsan her hayırlı işe başlarken "Bismillah" diyebilir fakat bir haramı işlerken veya bir günaha girerken besmele çekemez. Çünkü, besmele yalnızca hayırlı işlerin helal işlerin başlangıç çizgisidir.Nasıl ki suya çamur bulaştırılmaz aynen öyle de haram bir işe besmele karıştırılamaz.

Mü'min öncelikle bir işte hayır var mı yok mu onu bilmeli ve eğer hayırlı bir işse besmele ile başlamalıdır. Eğer hayırlı değil ise o işi hiç yapmamalıdır. Hayır kavramı ise Cenab-ı Hakk'ın emirleridir. Üstadımız "Biz dahi başta ona başlarız" diyerek hayırlı bir işe başladığına işaret ediyor.

Cenab-ı Hakk birinci sözü hakkıyla anlayabilmeyi ve besmelenin hakikatiyle hayatımızı tenvir etmeyi nasip eylesin. Amin

 

[ahmet_99]

Boylu guzel bir konu icin cok tesekkurler ben risale nur cok severim sozler kitabinda en anladgim tek konudur diye bilirim..neyse ben pek yorum yapamicam ama bu konuyu okurken artik bende kendi kendime yorum yapabiliyorum...ama yinde tam olgunlasmadan ozellikle risale hakkinda yorum yapmak istemiyorum..bende bende bir yazi paylasmak isterim eger istemesseniz hemen geri alirim cunku burda sadece kendinize ait bir sayfa ve benim yazilarimi istemeye bilirsiniz eger oyle bir durumsa inan hic kirilmam ve hak veririm cekinmeden soyleye bilirsiniz.....

kusura bakmayin ve ozur dilerek soyluyorum inanin elestirmek icin degil zaten haddimde degil sanirim kisatmak icin paylasmadiniz ama yazinin soyle bir devami yokmuyudu..izninizle ben veriyorum dedgim gibi istemediniz anda sile bilirm..

Est kendime ait olur mu hiç, kardeşlerimiz faydalansın diye kendimce çok çok önemli gördüğüm bir mevzuyu paylaştım o kadar.. Tabii ki de istediğinizi paylaşabilir, dilediğiniz gibi yorumlayabilirsiniz..

Evet kendimce önemli gördüğüm yerleri bir nevi özetini paylaşmaya çalışmıştım.. Tabii ki de paylaştığınız kısımlar da çok çok önemli.. Allah razı olsun katkılarınızdan ötürü..

 

[ahmet_99]

Bismillahirrahmanirrahim

"Bismillah her hayrın başıdır. Biz dahi başta ona başlarız."

Hayır ve şer tarih boyunca mütekellimler tarafından devamlı konuşulmuş kavramlardır. Bu kavramların içini aklî veya vicdani tasarrufların doldurmasını beklemek, akıllar sayısınca iyi ve kötü kavramını kabul etmeyi de beraberinde getirir. Her mü'min için hayır ve şer kavramı sabittir.

Hayır;
Cenab-ı Hakk'ın hayır dediği, şer ise Cenab-ı Hakk'ın şer dediği şeylerdir. Bu nedenle Kur'an-ı Kerim'in bir adı da Furkan'dır. Yani iyi ile kötüyü, hayır ile şerri, hak ile batılı ayırt eden demektir.

Bir rivayette;
"İş diyebileceğimiz herhangi bir şey, Besmeleyle başlamazsa onun sonu gelmez, bereketi olmaz; başladığı gibi bereketsiz biter." buyurulmuştur.

Yani, hayırlı bir işe başlarken besmele ile başlarsak hayırlı olur, bereketli olur. İnsan her hayırlı işe başlarken "Bismillah" diyebilir fakat bir haramı işlerken veya bir günaha girerken besmele çekemez. Çünkü, besmele yalnızca hayırlı işlerin helal işlerin başlangıç çizgisidir.Nasıl ki suya çamur bulaştırılmaz aynen öyle de haram bir işe besmele karıştırılamaz.

Mü'min öncelikle bir işte hayır var mı yok mu onu bilmeli ve eğer hayırlı bir işse besmele ile başlamalıdır. Eğer hayırlı değil ise o işi hiç yapmamalıdır. Hayır kavramı ise Cenab-ı Hakk'ın emirleridir. Üstadımız "Biz dahi başta ona başlarız" diyerek hayırlı bir işe başladığına işaret ediyor.

Cenab-ı Hakk birinci sözü hakkıyla anlayabilmeyi ve besmelenin hakikatiyle hayatımızı tenvir etmeyi nasip eylesin. Amin

Allah razı olsun çok güzel bir yazıymış.. Zaten şu cümle de birinci sözün özeti niteliğinde sayılır bir nebze de olsa..

Mü'min öncelikle bir işte hayır var mı yok mu onu bilmeli ve eğer hayırlı bir işse besmele ile başlamalıdır. Eğer hayırlı değil ise o işi hiç yapmamalıdır.

 

[Hatice-tül Kübra]

Allah razı olsun çok güzel bir yazıymış.. Zaten şu cümle de birinci sözün özeti niteliğinde sayılır bir nebze de olsa..

Mü'min öncelikle bir işte hayır var mı yok mu onu bilmeli ve eğer hayırlı bir işse besmele ile başlamalıdır. Eğer hayırlı değil ise o işi hiç yapmamalıdır.

tesekkurler.. ama besmeleden bahsediyorsun her iste onun adiyla baslamaliyi ama hayirli ise baslamaliyiz ne laka onu pek anlamdimda..eger hayiri degilse diyorunuz bizler kuluz neyin hayirsiz oldugunu bilmemiz mumkun degil...bizler sadece dua ederiz..gelecegi bir tek rabbim bilir ve bizler peygamber degiliz bilelim yada evliya degiliz ilhamgelsin kusura bakmayin ama yorumunu alakasiz olmus...sadece yaptigim sey Allah rzia icin mi bir tek ona bakabiliriz ve ancak oyle hareket etmeliyiz f.gulen kitabinda okumustum peygamberimizmiydi tam olarak hatirlamiyorum ama diyorki :kalbinize ilham gelse bile istisareden sasmayinizyani bizler kuluz beseriz yani ne hayirli yada hayirsiz oldugunu bilem haddimize degil..

 

[ahmet_99]

tesekkurler.. ama besmeleden bahsediyorsun her iste onun adiyla baslamaliyi ama hayirli ise baslamaliyiz ne laka onu pek anlamdimda..eger hayiri degilse diyorunuz bizler kuluz neyin hayirsiz oldugunu bilmemiz mumkun degil...bizler sadece dua ederiz..gelecegi bir tek rabbim bilir ve bizler peygamber degiliz bilelim yada evliya degiliz ilhamgelsin kusura bakmayin ama yorumunu alakasiz olmus...sadece yaptigim sey Allah rzia icin mi bir tek ona bakabiliriz ve ancak oyle hareket etmeliyiz f.gulen kitabinda okumustum peygamberimizmiydi tam olarak hatirlamiyorum ama diyorki :kalbinize ilham gelse bile istisareden sasmayinizyani bizler kuluz beseriz yani ne hayirli yada hayirsiz oldugunu bilem haddimize degil..

öncelikle bu benim yorumum değildi, paylaştığın yazıda geçen bir cümleydi ve bu cümlenin birinci sözü bir nebze de olsa özetlediğini düşündüğüm için o şekilde yazmıştım.. alakasız olduysa özür dilerim..

 

[barayev]

inşaallah öyle yapanlardan olursunuz

 

[Hatice-tül Kübra]

öncelikle bu benim yorumum değildi, paylaştığın yazıda geçen bir cümleydi ve bu cümlenin birinci sözü bir nebze de olsa özetlediğini düşündüğüm için o şekilde yazmıştım.. alakasız olduysa özür dilerim..

pordon haklisin kusura bakmayin ben konuyu biraz yanlis anladim cok ozur dilerim..
ben bismillah hakinda soye dusnmusumdur..okurken ve sohbetlerini bir kac kez dinlemistim...aslinda paylastigim konu zaten yeterince aciklamis ama kendi yorumlarimi bir nevi katmak istedim..kusur olursa af ola..daha ama yinde ben risalede bir ayak arkada kalmak isterim.. birinci o bir kuran tefsiridir 1 incisi 2ise ustadin yaptigi yoruma yorum yapmak benim pek hadim degil cunki o asrin mucceddit idi..ve isin ehli insanlarina birakmam gerek diye dusunuyorum ama bu yanlizca benim icin...yapilan risale yorumlarini her daim dinlemeyi cok severim farkli bakis acisi yakalam cok guzel olyor diye dusunuyorum..ve sizinde bu konuda epey bir bilginiz var...ve oyle bir konu icin gercekten cok tesekkurler inanirmisinz gecen gun kendi kendime bu konuyu dusunuyordum kafamda yorum yapiyordum..boyle boyle diye tetavukka bakki forumda sizin gibi degrli bir insandan gordum acilmis bu konu..simdi kendi yorumlarima geleyim...ya oyle muhtesem bir konuki..hani diyorya her ise onunla baslariy ya burda oyle anlatilmak istenen guzel bir sey varki eger bizler her daim rabbimin rizasini yani onunicin ona layik sekilde islerde bulunursak yardimi bizim uzerimize zirh yapacagini soyluyor yeterki hersey onun icin olsun yaptimiz ne olursa olsun dunya isi ise bile yinede ALLLAhin rizasi onun istegi gibi onun saninia layik onun her daim rabbimiz bilerek hareket etmemiz gerektini vurguluyor ve dunya hatati olsa bile yinde yardimi uzerimize zirh yapacagini soyliyor...yeterki icinde riya olmasin gunah olmasin zaten biri haric diyor gunahlara besmeleyle baslanmaz..yani bir gunah yaparken rabbimin rizasi disina ciktiginida bir nevi vurguluyor...yani gunahlarda ondan yardim istemememiz gerektiginide soyluyor...tevbe suresinde besmele olmadigi gib ve oraya bakipta ibret almak ve dusunmek gerek neden tevbe suresinde besmele yok diye..vesayra iste cok guzel ve ustune konusulmasi gereken cok sevdim bir konudur...ve suda dikkatimi cekmistir bismillahirrahmanirahim hani diyor ya her daim herseyle onunla baslariz diye ya zaten bu iki ismin anlamini biliyoruz rahim ya merhamettende bahsediyor yani her seyin merhamet ustunede isledigini bahsediyor..hani diyor ya biz dahi onunla baslariz yani rabbim burda biz size merhametimle heran muamale ediyorum taa siz yoldan cikana ve sapitinciya kadar..cunku rabbim oyle guzel isimleri varken rahman ve rahim ismin ele elinmasi bence biraz daha dusundurucu gibi geliyor burada acik acik merhametide haykiriyor..oyle iste benimde acizzane yorummu bu..di;erim konuyu kaydirmamisimdir ben okurken boyle bir ders cikiriyorum ama dedim ya daha bennim gidecek cok ama cok yolum var..

 

[ahmet_99]

pordon haklisin kusura bakmayin ben konuyu biraz yanlis anladim cok ozur dilerim..
ben bismillah hakinda soye dusnmusumdur..okurken ve sohbetlerini bir kac kez dinlemistim...aslinda paylastigim konu zaten yeterince aciklamis ama kendi yorumlarimi bir nevi katmak istedim..kusur olursa af ola..daha ama yinde ben risalede bir ayak arkada kalmak isterim.. birinci o bir kuran tefsiridir 1 incisi 2ise ustadin yaptigi yoruma yorum yapmak benim pek hadim degil cunki o asrin mucceddit idi..ve isin ehli insanlarina birakmam gerek diye dusunuyorum ama bu yanlizca benim icin...yapilan risale yorumlarini her daim dinlemeyi cok severim farkli bakis acisi yakalam cok guzel olyor diye dusunuyorum..ve sizinde bu konuda epey bir bilginiz var...ve oyle bir konu icin gercekten cok tesekkurler inanirmisinz gecen gun kendi kendime bu konuyu dusunuyordum kafamda yorum yapiyordum..boyle boyle diye tetavukka bakki forumda sizin gibi degrli bir insandan gordum acilmis bu konu..simdi kendi yorumlarima geleyim...ya oyle muhtesem bir konuki..hani diyorya her ise onunla baslariy ya burda oyle anlatilmak istenen guzel bir sey varki eger bizler her daim rabbimin rizasini yani onunicin ona layik sekilde islerde bulunursak yardimi bizim uzerimize zirh yapacagini soyluyor yeterki hersey onun icin olsun yaptimiz ne olursa olsun dunya isi ise bile yinede ALLLAhin rizasi onun istegi gibi onun saninia layik onun her daim rabbimiz bilerek hareket etmemiz gerektini vurguluyor ve dunya hatati olsa bile yinde yardimi uzerimize zirh yapacagini soyliyor...yeterki icinde riya olmasin gunah olmasin zaten biri haric diyor gunahlara besmeleyle baslanmaz..yani bir gunah yaparken rabbimin rizasi disina ciktiginida bir nevi vurguluyor...yani gunahlarda ondan yardim istemememiz gerektiginide soyluyor...tevbe suresinde besmele olmadigi gib ve oraya bakipta ibret almak ve dusunmek gerek neden tevbe suresinde besmele yok diye..vesayra iste cok guzel ve ustune konusulmasi gereken cok sevdim bir konudur...ve suda dikkatimi cekmistir bismillahirrahmanirahim hani diyor ya her daim herseyle onunla baslariz diye ya zaten bu iki ismin anlamini biliyoruz rahim ya merhamettende bahsediyor yani her seyin merhamet ustunede isledigini bahsediyor..hani diyor ya biz dahi onunla baslariz yani rabbim burda biz size merhametimle heran muamale ediyorum taa siz yoldan cikana ve sapitinciya kadar..cunku rabbim oyle guzel isimleri varken rahman ve rahim ismin ele elinmasi bence biraz daha dusundurucu gibi geliyor burada acik acik merhametide haykiriyor..oyle iste benimde acizzane yorummu bu..di;erim konuyu kaydirmamisimdir ben okurken boyle bir ders cikiriyorum ama dedim ya daha bennim gidecek cok ama cok yolum var..

Est ne kusuru, ne haddi.. Çok çok güzel yorumlamışsın maşAllah.. Allah razı olsun bu güzel yorumlarından ötürü.. Rabb'im bizi o güzel 2 isminin hürmetine bağışlananlardan eylesin inşAllah.. Rabb'im bu yolda yardımcın olsun inşAllah..

 

[Hatice-tül Kübra]

Est ne kusuru, ne haddi.. Çok çok güzel yorumlamışsın maşAllah.. Allah razı olsun bu güzel yorumlarından ötürü.. Rabb'im bizi o güzel 2 isminin hürmetine bağışlananlardan eylesin inşAllah.. Rabb'im bu yolda yardımcın olsun inşAllah..

Tesekkurler.. AMIN amin AMIN...
hani diyorsunuz ya insallah insallah kelimesi dualarda kullanilmazmis..bende daha yeni ogrendim..iste yaziyi okun ne demek istedigimi cok iyi anlicaksiniz saolsun burda bana azarbeycanli abi ogreti...
Hz. Enes(ra) anlatıyor: Resulullah(sav) buyurdu ki: "Sizden biri dua edince 'Ya Rab! Dİlersen beni affet! Ya Rab! Dilersen bana rahmet et! demesin. Bilakis, azimle (kesin bir uslubla) istesin."
Hadisiyle bağlantılı olarak günlük hayatta kullandığımız "inşaALLAH " kelimesini dua ederken dahi ağız alışkanlığı olarak kullanıyoruz.
"ALLAH razı olsun inşaALLAH" dediğimiz de "ALLAH dilerse ALLAH razı olsun" anlamı çıkıyor. Kesin bir dil kullanmamız gerektiği hadiste belirtilmiş yalnızca "ALLAH razı olsun " dememiz lazım. dua edince de insallah denmez kardeşim...hatirlatmak istedim sadece...


Sen öğüt verip hatırlat. Çünkü, hatırlatmak müminlere fayda verir. (zariyat 55)

 

[Hatice-tül Kübra]

Besmele; bütün mevcudatın lisan-ı haliyle ve kavliyle dillerinde devamlı tekrar edilen dua, zikir ve anahtardır. Böylece Allah'a uzanan manevî bir hat ve irtibattır. Bu duaya insanlar, hayvanlar ve bitkilerden tutun, cansız varlıklara kadar her şey iştirak etmektedir. Zira Kur'ân-ı Kerîm'deki "O'nu hamd ile tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur. Ama siz onların tesbihini anlamazsınız" (İsrâ sûresi, 17/44) âyeti, bu hususu ortaya koymaktadır. Sahâbîlerin önde gelen isimlerinden Abdullah b. Mesûd'un (r.a): "Biz Hz. Peygamber'in yanında yemek yerken yemeğin Allah'ı tesbih ettiğini işitirdik " (Buharî, "Menakıb", 25) şeklindeki haberi de, buradaki ayetin açık bir tefsiridir. 19. asırda Almanya'nın yetiştirdiği filozoflardan Fechner (ö.1305/1887), mazhar olduğu nuranî bir müşahede ile tabiatın hayat sahibi olduğunu söylemiş ve ileride de herkesin bu fikri benimseyeceğini haber vermiştir. (Çantay, 2:506) Günümüzde de tüm varlıkların canlı olduğunu deneyle ispatlayan Japon bilim adamı Prof. Dr. Masaru Emoto'nun bu konudaki bir araştırması ise şöyledir: "Su cansız bir madde değil; canlı ve duyguları algılayan kristallerden oluşmaktadır. Yanında güzel sözlerle dua edildiğinde su, berrak ve estetik bir yapıya bürünür. Kötü sözler veya şeytan ifadeleri kullanıldığında kristaller kaotik ve karışık bir biçime dönüşmektedir." Bir başka deneyde ise iki kavanozun içine pirinç konmuş, birine "teşekkür", diğerine "aptal" yazılmış. Bir ay boyunca bu sözler şişelere söylenmiş, sonuçta "aptal" denen kavanozun içindeki pirinçler siyahlaşmış ve kötü koku saçmış, diğerinde ise; pirinç beyaz kalıp, hoş bir koku salgılamıştır." (Senih, "Sızıntı", s: 287) Demek ki varlıklar, Allah'ın adıyla can ve hayat bulmakta, O'nun ismiyle huzura ve sükuna kavuşmaktadır

 

[Hatice-tül Kübra]

Bismillâhirrahmânirrahîm’in Binler Esrarı

.
Besmelenin rahmet noktasında parlak bir nuru, sönük aklıma uzaktan göründü. Onu, kendi nefsim için, nota suretinde kaydetmek istedim. Ve yirmi otuz kadar sırlar ile, o nurun etrafında bir daire çevirmekle avlamak ve zaptetmek arzu ettim. Fakat, maatteessüf, şimdilik o arzuma tam muvaffak olamadım. Yirmi otuzdan beş altıya indi. “Ey insan!” dediğim vakit nefsimi murad ediyorum. Bu ders kendi nefsime has iken, ruhen benimle münasebettar ve nefsi nefsimden daha huşyar zatlara, belki medar-ı istifade olur..