Hikmet ehlinden biri der ki:
- Vücudun sıhhat ve selameti az yemekte, Ruhun sıhat ve selameti günahsız olmakta, dinin selameti ise, mahlukatın en hayırlısı Hz. Muhammmedin (sav) güzel ahlakına sahip olmaktadır.
Şanı yüce olan Allah buyurur:
- Ey iman edenler, Allah'tan korkun. Herkes, yarın için önceden ne göndermiş olduğuna baksın. Allah'tan korkun. Çünkü Allah, ne yaparsanız hakkıyla haberdardır. (Haşr Suresi: 18)
Allah korkusunun alemeti yedi şeyde belli olur.
1 DİL'de: Allah'tan korkan kimse dilini yalandan, koğuculuktan, başkalarına iftira etmekten ve fuzuli sözler söylemekten men eder. Onu Allahı anmak, Kuran okumak ve ilim müzakere etmekle meşgul bir aza haline kor.
2- KALP'de: Allah'tan korkan kimse kalbinde müslüman kardeşlerine düşmanlık beslemez. Yalan, iftira ve haset etmek gibi gayrı insanı duyguları kalbinde bulundurmaz. Çünkü haset kişinin güzel amellerini mahveder. Nitekim Allah Resulu (sav) buyururlar:
-Ateşin odunu yediği gibi haset de kişinin güzel amellerini yer bitirir. ( *)
*Ey okuyucu, bil ki haset, kalblerde bulunan ve cemiyet hayatında büyük zararlara yol açan büyük bir hastalıktır. Kalblerde bulunan hastalıklar, yani kötü duygular, yani kötü huylar ancak ilim ve amel ile tedavi edilebilirler.
3- GÖZ'de: Allah'tan korkan kimse gerek yiyecek gerek giyecek ve gerekse içecek ve başka hussularda gözünü haramdan korur. Dünya'ya hırsla ve herşeyi elde etme gayretiyle değil, ibret nazarıyla bakar. Helal olmayan şeylere bakmaktan sakınır. Nitekim Allah Resulu (sav) kim gözünü haram şeylerle doldurursa Allah da kıyamet günü onun gözünü ateşle doldurur.
4- MİDE'de: Allah'tan korkan kimse midesine haram lokma koymaz. Çünkü haram lokma yemek günahların en büyüklerinden biridir. Nitekim Allah Resulu (sav) buyuruyor: İnsanoğlunun midesine bir lokma haram girdiği zaman, bu lokma midesinde kaldığı müddetçe yerde, gökte melekler ona lanet ederler. Eğer bu haram lokma midesinde iken ölürse yeri cehennemdir.
5- EL'de: Allahtan korkan kimse, elini harama uzatmaz. Bilakis Allahın rızasına uygun şeylere uzatır. Kâb'dan şöyle bi rivayet vardır: Allah yeşil zümrütten bir bina yaratmıştır bu bina da yetmişbin daire ve her dairede yetmişbin oda vardır. İşte buraya ancak kendisine haram birşey sunulduğu zaman sırf Allah korkusundan onu reddeden kişiler girer.
6- AYAK'da: Allahtan korkan kimse adamlarını Ona isyan yolunda değil Ona itaat yolunda kullanır. İlim irfan ve güzel ahlak öğrenmek gayesiyle Alimler ve salihler meclisine gider.
7- İTAAT'ta: Allahtan korkan kimse, sırf Allah rızası için ona itaat eder. Riyadan insanlara gösterişten ve ikiyüzlülükten sakınır.
İşte bir kimsenin altı azasında ve yedinci olarak ibadetinde bu haller varsa artık o Allahın haklarında.
-Ahiret sadeti ise, Rabbinin yanında ancak küfür ve günahtan sakınanlara mahsustur. (Zuhruf Suresi ayet:35) buyurduğu kişilerdendir.
Yine şanı yüce olan Allah, aynı kişiler hakkında buyurur ki:
- Şüphesiz ki fenalıklardan sakınınlar Rabb'larının kendilerine verdiği sevabı almış olarak cennette pınarların başlarındadırlar. Onlar bundan evvel iyi ameller edenlerdi. (Zariyat Suresi Ayet:1516)
-Şüphesiz ki, fenalıklardan sakınanlar cennetler, nimetler içindedir. (Tur Suresi Ayet: 17)
-Takva sahipleri hakikaten emin bir makamdadır. (Duhan Suresi Ayet:51)
Bütün bu ayetlerde Allah sanki şöyle buyuruyor: Onlar kıyamet günü azaptan kurtulurlar. Bir de mümin olan korku ve ümit arasında olmalıdır. Mümin Allahın rahmetine güvenmeli Ondan asla ümit kesmemelidir. Nitekim şanı yücü olan Allah buyurur:
- De ki: Ey nefislerine karşı aşırı hareket edenler, Allah'ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Çünkü Allah bütün günahları affetme kudretine maliktir. Şüphesiz ki O çok affedici çok esirgeyicidir. (Zümer Suresi Ayet:53)
Mümin kişi Allah'ın rahmetinden ümidini kesmekle beraber ibadetlerini de yapar, kötü fiillerden vazgeçer ve kötü huylarını terkeder.
Allah dostu Hz. İbrahim -Selam Ona- hataları hatırladığı zaman kendinden geçer kalbinin şiddetle çarptığını hissederdi. Allah kendisene Cebraili gönderdi. Cebrail HZ. İbrahime Allah sana selam ediyor ve dostundan korkan bir dost gördü mü diyor, dedi.
Bunun üzerine Hz. İbrahim şu cevabı verdi:
- Ey Cebrail, hatalarımı hatırladığım ve cezasını düşündüğüm zaman dostluğu unutuyorum, işte Peygamberin ermişlerin ve salihlerin hali budur. Ey okuyucu düşün,
İmam Ebulleys der ki:
- Yedinci kat gökte Allah kendilerini yaratalı beri secde eden öyle melekler vardır ki, Allah korkusundan damarları titter. Kıyamet günü olunca başlarını secdeden kaldırarak şöyle derler. Ey Rabbimiz seni tenzih ederiz, kulluk vazifemizi hakkıyla yapamadık.
Allahın şu ayeti bu gerçeye işaret eder:
- Kendilerine her surette hakim olan Rablerinden korkarak ne emrolunurlarsa onu yaparlar. (Nahl Suresi Ayet:50)
(İmam-ı Gazali - İlahi Nizam kitabından.)
- Vücudun sıhhat ve selameti az yemekte, Ruhun sıhat ve selameti günahsız olmakta, dinin selameti ise, mahlukatın en hayırlısı Hz. Muhammmedin (sav) güzel ahlakına sahip olmaktadır.
Şanı yüce olan Allah buyurur:
- Ey iman edenler, Allah'tan korkun. Herkes, yarın için önceden ne göndermiş olduğuna baksın. Allah'tan korkun. Çünkü Allah, ne yaparsanız hakkıyla haberdardır. (Haşr Suresi: 18)
Allah korkusunun alemeti yedi şeyde belli olur.
1 DİL'de: Allah'tan korkan kimse dilini yalandan, koğuculuktan, başkalarına iftira etmekten ve fuzuli sözler söylemekten men eder. Onu Allahı anmak, Kuran okumak ve ilim müzakere etmekle meşgul bir aza haline kor.
2- KALP'de: Allah'tan korkan kimse kalbinde müslüman kardeşlerine düşmanlık beslemez. Yalan, iftira ve haset etmek gibi gayrı insanı duyguları kalbinde bulundurmaz. Çünkü haset kişinin güzel amellerini mahveder. Nitekim Allah Resulu (sav) buyururlar:
-Ateşin odunu yediği gibi haset de kişinin güzel amellerini yer bitirir. ( *)
*Ey okuyucu, bil ki haset, kalblerde bulunan ve cemiyet hayatında büyük zararlara yol açan büyük bir hastalıktır. Kalblerde bulunan hastalıklar, yani kötü duygular, yani kötü huylar ancak ilim ve amel ile tedavi edilebilirler.
3- GÖZ'de: Allah'tan korkan kimse gerek yiyecek gerek giyecek ve gerekse içecek ve başka hussularda gözünü haramdan korur. Dünya'ya hırsla ve herşeyi elde etme gayretiyle değil, ibret nazarıyla bakar. Helal olmayan şeylere bakmaktan sakınır. Nitekim Allah Resulu (sav) kim gözünü haram şeylerle doldurursa Allah da kıyamet günü onun gözünü ateşle doldurur.
4- MİDE'de: Allah'tan korkan kimse midesine haram lokma koymaz. Çünkü haram lokma yemek günahların en büyüklerinden biridir. Nitekim Allah Resulu (sav) buyuruyor: İnsanoğlunun midesine bir lokma haram girdiği zaman, bu lokma midesinde kaldığı müddetçe yerde, gökte melekler ona lanet ederler. Eğer bu haram lokma midesinde iken ölürse yeri cehennemdir.
5- EL'de: Allahtan korkan kimse, elini harama uzatmaz. Bilakis Allahın rızasına uygun şeylere uzatır. Kâb'dan şöyle bi rivayet vardır: Allah yeşil zümrütten bir bina yaratmıştır bu bina da yetmişbin daire ve her dairede yetmişbin oda vardır. İşte buraya ancak kendisine haram birşey sunulduğu zaman sırf Allah korkusundan onu reddeden kişiler girer.
6- AYAK'da: Allahtan korkan kimse adamlarını Ona isyan yolunda değil Ona itaat yolunda kullanır. İlim irfan ve güzel ahlak öğrenmek gayesiyle Alimler ve salihler meclisine gider.
7- İTAAT'ta: Allahtan korkan kimse, sırf Allah rızası için ona itaat eder. Riyadan insanlara gösterişten ve ikiyüzlülükten sakınır.
İşte bir kimsenin altı azasında ve yedinci olarak ibadetinde bu haller varsa artık o Allahın haklarında.
-Ahiret sadeti ise, Rabbinin yanında ancak küfür ve günahtan sakınanlara mahsustur. (Zuhruf Suresi ayet:35) buyurduğu kişilerdendir.
Yine şanı yüce olan Allah, aynı kişiler hakkında buyurur ki:
- Şüphesiz ki fenalıklardan sakınınlar Rabb'larının kendilerine verdiği sevabı almış olarak cennette pınarların başlarındadırlar. Onlar bundan evvel iyi ameller edenlerdi. (Zariyat Suresi Ayet:1516)
-Şüphesiz ki, fenalıklardan sakınanlar cennetler, nimetler içindedir. (Tur Suresi Ayet: 17)
-Takva sahipleri hakikaten emin bir makamdadır. (Duhan Suresi Ayet:51)
Bütün bu ayetlerde Allah sanki şöyle buyuruyor: Onlar kıyamet günü azaptan kurtulurlar. Bir de mümin olan korku ve ümit arasında olmalıdır. Mümin Allahın rahmetine güvenmeli Ondan asla ümit kesmemelidir. Nitekim şanı yücü olan Allah buyurur:
- De ki: Ey nefislerine karşı aşırı hareket edenler, Allah'ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Çünkü Allah bütün günahları affetme kudretine maliktir. Şüphesiz ki O çok affedici çok esirgeyicidir. (Zümer Suresi Ayet:53)
Mümin kişi Allah'ın rahmetinden ümidini kesmekle beraber ibadetlerini de yapar, kötü fiillerden vazgeçer ve kötü huylarını terkeder.
Allah dostu Hz. İbrahim -Selam Ona- hataları hatırladığı zaman kendinden geçer kalbinin şiddetle çarptığını hissederdi. Allah kendisene Cebraili gönderdi. Cebrail HZ. İbrahime Allah sana selam ediyor ve dostundan korkan bir dost gördü mü diyor, dedi.
Bunun üzerine Hz. İbrahim şu cevabı verdi:
- Ey Cebrail, hatalarımı hatırladığım ve cezasını düşündüğüm zaman dostluğu unutuyorum, işte Peygamberin ermişlerin ve salihlerin hali budur. Ey okuyucu düşün,
İmam Ebulleys der ki:
- Yedinci kat gökte Allah kendilerini yaratalı beri secde eden öyle melekler vardır ki, Allah korkusundan damarları titter. Kıyamet günü olunca başlarını secdeden kaldırarak şöyle derler. Ey Rabbimiz seni tenzih ederiz, kulluk vazifemizi hakkıyla yapamadık.
Allahın şu ayeti bu gerçeye işaret eder:
- Kendilerine her surette hakim olan Rablerinden korkarak ne emrolunurlarsa onu yaparlar. (Nahl Suresi Ayet:50)
(İmam-ı Gazali - İlahi Nizam kitabından.)