'Biz Allah'ı ( cc) Cuma günleri mescide sığdırmaya çalışıyoruz. Belki cuma gecesine, çok nadiren
kalkılabilirse, yatağın sıcaklığından feragat edilebilirse de Sabah namazlarına....
Ama hastalıklarımız, zayıflıklarımızda, doğal afetlerde, kısaca zorda ve çaresiz kaldığımızda hemen
etrafımızda olsun istiyoruz.... ve, hiç şüphesiz, en çok da ölümün hatırlandığı cenazelerde.
Maalesef, biz Allah'tan (cc) bunları beklerken, Allah (cc) için işte, oyunda, hayatımızın neredeyse
tamamında yerimiz ve zamanımız yok...Çünkü... Diğer zamanlar işlerimizi kendimiz halledebiliriz
düşüncesi hayatımıza girmiş. Ya da açıkça söylersek o zamanlar Allah'a (cc) ihtiyacımız yok sanki.
Allah beni affetsin, ....O'nun hayatımda ilk sırada olmaması gerektiğini kabul ettiğim yer ve zaman-
ların varlığından dolayı.
Her zaman O'nun bizim için yaptıklarını daima hatırlayacak zamanlarımız olmalı.
Evet, ALLAH'ı (cc) çok seviyorum. O benim var olma ve kurtulma kaynağım.
-Gerçekleri söylemek neden bu kadar zor, aynı zamanda yalanları söylemek de bu kadar kolay?
-Neden namazda uykuluyuz da bitince aniden uyanıveririz?
Karşılıksız alabileceğimiz en iyi hediye namazımızdır, Allah'ın (cc) emir ve yasaklarına itaattir.
Hem masrafsız ve ödüller de muhteşemdir.
Ne gariptir, ALLAH'a (cc) inandığını söyleyip de şeytanın peşinden gitmek .
Ne gariptir, fıkraları çılgınca paylaşırız, mesajlar havalarda uçuşur da iş İslamiyetle ilgili bir şeyin
paylaşılmasına geldiğinde iki defa düşünülür.
Allah'ın bizim için ne düşündüğünden çok insanların bizim için ne düşündüğüne önem
vermemiz adalet terazimizle ne kadar adil görünüyor? Herşeyden önemlisi ne kadar daha
yaşayacağımızı sanıyoruz, ne zaman telafi etmek için harekete geçeceğiz?'
İnsan inandığı gibi yaşamazsa,
Yaşadığı gibi inanmaya başlar
kalkılabilirse, yatağın sıcaklığından feragat edilebilirse de Sabah namazlarına....
Ama hastalıklarımız, zayıflıklarımızda, doğal afetlerde, kısaca zorda ve çaresiz kaldığımızda hemen
etrafımızda olsun istiyoruz.... ve, hiç şüphesiz, en çok da ölümün hatırlandığı cenazelerde.
Maalesef, biz Allah'tan (cc) bunları beklerken, Allah (cc) için işte, oyunda, hayatımızın neredeyse
tamamında yerimiz ve zamanımız yok...Çünkü... Diğer zamanlar işlerimizi kendimiz halledebiliriz
düşüncesi hayatımıza girmiş. Ya da açıkça söylersek o zamanlar Allah'a (cc) ihtiyacımız yok sanki.
Allah beni affetsin, ....O'nun hayatımda ilk sırada olmaması gerektiğini kabul ettiğim yer ve zaman-
ların varlığından dolayı.
Her zaman O'nun bizim için yaptıklarını daima hatırlayacak zamanlarımız olmalı.
Evet, ALLAH'ı (cc) çok seviyorum. O benim var olma ve kurtulma kaynağım.
-Gerçekleri söylemek neden bu kadar zor, aynı zamanda yalanları söylemek de bu kadar kolay?
-Neden namazda uykuluyuz da bitince aniden uyanıveririz?
Karşılıksız alabileceğimiz en iyi hediye namazımızdır, Allah'ın (cc) emir ve yasaklarına itaattir.
Hem masrafsız ve ödüller de muhteşemdir.
Ne gariptir, ALLAH'a (cc) inandığını söyleyip de şeytanın peşinden gitmek .
Ne gariptir, fıkraları çılgınca paylaşırız, mesajlar havalarda uçuşur da iş İslamiyetle ilgili bir şeyin
paylaşılmasına geldiğinde iki defa düşünülür.
Allah'ın bizim için ne düşündüğünden çok insanların bizim için ne düşündüğüne önem
vermemiz adalet terazimizle ne kadar adil görünüyor? Herşeyden önemlisi ne kadar daha
yaşayacağımızı sanıyoruz, ne zaman telafi etmek için harekete geçeceğiz?'
İnsan inandığı gibi yaşamazsa,
Yaşadığı gibi inanmaya başlar