Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Alemlerin Rabbinin Huzurunda (1 Kullanıcı)

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
Bismillahirrahmanirrahim



Yarın sana kabirde sual ettiklerinde;

- Sen kimin için yaşadın, kimin yolunda yaşadın, kimin için öldün ?

Cevabını istediklerinde sen ne söyleyeceksin? Bu mühim olan bir sualdir. Cevabını da tedarik etmek gerekir. Bu dünyada keyfimiz için yaşarsak, öbür tarafta keyfimiz iyice kaçar. Bu dünyadayken sen Cenab-ı Allah'ın keyfine uyarsan, bu dünyadan ahirete aktarıldığın vakitte keyifli yaşarsın. Bu dünyada Cenab-ı Hakk'ın hoşnutluğunu arayan kimseye Allah, bu dünyadayken hoşnutluk verir. Ahirette de o kul hoşnut olur.

- Bu dünya hayatında kul ne zaman hoşnut olur?

Bu mühim bir noktadır, çünkü herkes bu hayattayken hoşnut yaşamak ister. Hiç kimse tedirgin bir hayat arzu etmez. Her kim bu dünyayı iyi geçirmek ister, hoşnut olabileceği bir hayat isterse buna vesile olan ne varsa onu bilmesi gerekir. Eğer sen bu dünyada hoşnut olarak bir hayat yaşamak istersen Cenab-ı Hakk'ı hoşnut etmeye çalış. Sen Cenab-ı Hakk'ı ne kadar hoşnut etmeye gayret edersen, Cenab-ı Hakk da seni hoşnut edecek esbabı halk eder. Her ne tarafa dönersen hoşnut olacağın bir şey bulursun. Kalbini ferah edecek bir şeyle karşılaşırsın. Ama sen Cenab-ı Allah'ın hoşnutluğunu düşünmezsen her ne tarafa dönersen sana bir süngü takılır. Oku çekip bir mızraktan seni dürlerler. Bu çok kolaydır. Söylemesi de kolay, bilmesi de kolaydır. Lakin tatbikatında biz çok ihmalkarız. Cenab-ı Allah'ı hoşnut etmeye koştur. O zaman bütün Alem seni hoşnut etmek için seferber kılınır. Sen gözünü açtığın andan itibaren niyet et;

- Ya Rabbi, bu gün benim niyetim seni darıltmamaktır.

Aklı başında bir talebe, kendi hocasını veya müdürünü darıltmayı istemez. Bir memur hiçbir gün; "Ben amirimi, müdürümü darıltayım" diye aklından geçirmez. Hiçbir asker üstünü darıltıp, öfkelendirmek istemez. Hiçbir kadın kocasını darıltıp, öfkelendirmek istemez. Yine helal süt emmiş, helal lokma ile yetişmiş bir evlat anasını, babasını darıltıp gücendirmek, öfkelendirmek istemez. Gerek çocuğun, gerek memurun, gerek işçinin, gerek öğrencinin menfaati, çıkarı, üstlerinin kendisini saymasında, onlara kendini sevdirmekle onların hoşnutluğunu kazanmasıyla olur. Bunda şüphe yoktur. Peki sen insan olarak niçin Cenab-ı Allah'ı hoşnut etmeyi düşünmezsin veya niyet etmezsin?

- Nasıl hoşnut ederiz?

- İşte ediyoruz ya!

Hoşnut etmenin yolları da var. Hoşnut ettiğin vakitte onun alametleri de vardır. Cenab-ı Hakk'ı hoşnut etmenin yolları; Allah'ın insanın vücuduna emanet etmiş olduğu ve teslim etmiş olduğu üçyüzaltmış azası vardır. Sen Cenab-ı Allah'ı hoşnut etmek istersen, sana vermiş olduğu azalarına, nasıl ki bir çoban sürüsüne mukayyet olur, göz kulak olur, kurttan canavardan saklar gözetirse o şekilde dikkat etmesi gerekir. Onun gibi Cenab-ı Hakk'ın sana vermiş olduğu azaları şeytana kaptırmadan ve şeytanın eline teslim etmeden gözetmektir. Hiç gözlerimizi şeytanın elinden aldığımız var mı? Dilimizi şeytanın elinden elimize aldığımız var mı? Kulaklarımızı şeytanın elinden aldığımız var mı? Ellerimizi, ayaklarımızı, karnımızı, bütün azalarımızı şeytanın elinden aldığımız var mı? Sanki ortaklık yapmışız, ortaklığımız varmış gibi. Zürriyet için karı koca şeytanı yanlarından uzaklaştırmayı düşünmeden, uzaklaştıracağı duayı okumadan, hayvana atlaması gibi atladığı vakitte, onların zürriyetine ortak olması için şeytana izin var. Şeytan tohumunu o erkekten evvel atar. Çıkan çocuklar onun için şeytan olur. Anneye babaya, devlete, millete asi olur. İnsanlığa bela olur. Onun için bütün azalarına sahip olman gerekir. Allah (c.c.);

- Bu azaları Ben sana teslim ettim, sağ selamet verdim, emanetimdir. Başkasının eline, özellikle düşmanımın, cümle enbiyaların, cümle evliyaların düşmanı, sizin, insanların, müminlerin düşmanı şeytana bırakmayacaksın.

Emir bu. Emri bıraktığın zaman hain olursun. Hıyanetin büyüğü budur. Allah'a karşı hıyanet en büyük hainliktir. Bir kimse Allah'a karşı hain oldu mu kullara karşı hain olmaz mı? O kimse herkese hain olur. Demek ki ilk emaneti gözeteceğimiz Cenab-ı Hakk'tır sonra Cenab-ı Hakk'ın nasıl bizden hoşnut olacağıdır. Sen Cenab-ı Hakk'ı hoşnut etmediğin vakitte, Cenab-ı Allah seni nasıl hoşnut olacağın bir vasatta buldurur? Yani sen hayattan nasıl hoşnut olursun? Olamazsın. Sen emaneti gözettiğin derecede, dikkat ettiğin derecede hoşnut olacaksın.

- Alameti nedir?

Eğer Cenab-ı Allah senden razı olmuşsa ‘o gün’ belli olur. Allah'ın senden razı olduğuna karşı alametini tecrübe edebilmen için söylersek;

-Acaba bugünkü günde Cenab-ı Hakk'ı hoşnut ettim mi, etmedim mi?

Dersen, dinde her şeyi belli eden, ölçen, döken bir usul vardır. Eğer sen bugün Cenab-ı Allah'ı memnun ettim mi diye merak ediyorsan: Yatsı namazından sonra yeniden abdest al, taharet üzere ol, iki rekat namaz kıl. Eğer namaz borcun varsa, niyet edip;

- İki rekat geçmiş sabah namazına

Diyerekten onu kıl. Sonra elini aç, Cenab-ı Allah'a münacat et. Ayağa kalk, kıyam el, kıbleye karşı teveccüh et. Kıbleye yüzünü çevir;

- Ya Rabbi, bizim yüzümüzü ne dünyada ne kabirde kıbleden çevirme

Diye niyaz et. Çok kimseleri biz kıbleye doğru çeviririz de çoğu kıblede kalmaz.



Beyazıt-ı Bestami hazretlerinin huzuruna bir nebbaş (kefen soyucu) gelmiş;

- Tövbe edeceğim, bana yol var mı?

Demiş, Beyazıt-ı Bestami hazretleri;

- Hay hay, tövbe kapısı açıktır

- Öyleyse bana tövbeyi telkin edin

Sultan tövbeyi telkin edip talim etlikten sonra;

- Sen bunca zamandır kabir açarsın, kefen soyarsın, ibadullahı kefensiz yatırırsın, ne gördün?

- Şimdiye kadar ben bin kabir açtım, bin kefen soydum

- O kabri açtığın vakitte ne gördün, neye şahit oldun?

- Ey sultan, iki kişinin dışında hepsinin yüzünü kıbleden döndürülmüş buldum.

İki kişiyi kıbleye karşı yatırıldıkları gibi bulmuş, ötekilerin hepsini melaike başka tarafa çevirmiş. Kıbleden döndürülen adamın işi zordur.



Sen gece vakti, dünyanın işini bitirdikten sonra iki rekat namazı kılıp kıyam edip, kıbleye karşı durup;

- Ya Rabbi, bizim yüzümüzü ne dünyada ne kabirde kıbleden döndürme, ben yüzümü yerlerin ve göklerin yaratıcısına döndürdüm,

Diyerek, İbrahim peygamberin münacatını okuyup, onu bilmezse, üç kelime-i Şahadet getirecektir. Sonra ayakta yetmiş kere "Estağfirullah" diyecektir.

* ne kadar noksan amelimiz varsa tamamlamak için,

* ne kadar eğri işimiz varsa doğrultmak için,

* ne kadar kötü niyetimiz varsa güzel niyetlere döndürmek için

ve bizi günahlardan paklamak niyetiyle yetmiş kere istiğfar edilecektir. Kıbleye bakarak huzur içinde istiğfar edersin. Ondan sonra yüz defa Peygamber Efendimize salavat;

"Allahümme salli ala Muhammedin ve ala ali Muhammedin vessellim"

Bunu Efendimize, cümle evliyalara ve enbiyalara hediye edip Fatiha-i şerifeyi okuduktan sonra olduğun yerde;

- Şu anda huzur-u Rabbil Aleminde duruyorum, Cenab-ı Hak beni görüyor, Cenab-ı Hak beni işitiyor, Cenab-ı Hak bana bakıyor

Diyerek üç-beş dakika otur. O şeref makamıdır. Allah ile olduğun lahzalardır. Şeref alırsın, nur alırsın. İşte o zaman senin kalbine bir serinlik, bir hoşnutluk, bir ferah, bir genişlik geldiyse bil ki Cenab-ı Allah hizmetini kabul edip hoşnut olmuştur. Rahat yat. Ruhun kabz olursa makamın Cenneti Ala'dır. Buna dikkat edelim. Günler boyuna dürülüp, derlenip toplanmakta, haftalar, aylar, dürülmekle, devrilmekte, yıllar yine toplanmakta, kıyamet yaklaşmaktadır. Allah'ın divanına ya bir sabah, ya da bir akşam çağrılacağız. Madem ki inanmışız, Allah'ın hoşnutluğu ile Onun huzuruna gitmeye gayret edelim. Cenab-ı Hakk'ı darıltmış olarak huzuruna gitmekten Allah bizi saklasın.

el-Fatiha Duayla iyi amelle kalınız.
 

smmmtuba

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Tem 2007
Mesajlar
1,639
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
Alemlerin Rabbinin Huzurunda

Ve aleyküm selam, yine her kelimesi bir birinden kıymetli paylaşım için Allah CC sizden razı olsun. Duayla kalın.
 

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
Ve aleyküm selam, yine her kelimesi bir birinden kıymetli paylaşım için Allah CC sizden razı olsun. Duayla kalın.

Es selamun aleyküm.Huzuru ilahiye gitmek değilmidir niyetimiz.En doğru yola çıkmak istemezmiyiz ?Bunun için değilmidir buradaki çırpınmalarımız ?Bunun için etmezmiyiz birbirimize nasihatleri ?Rabb'im bizi doğru yoldan ayırmasın.Huzuruna günahsız çıkmayı biz beşere nasib eylesin.Duayla kalınız.
 

smmmtuba

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Tem 2007
Mesajlar
1,639
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
Es selamun aleyküm.Huzuru ilahiye gitmek değilmidir niyetimiz.En doğru yola çıkmak istemezmiyiz ?Bunun için değilmidir buradaki çırpınmalarımız ?Bunun için etmezmiyiz birbirimize nasihatleri ?Rabb'im bizi doğru yoldan ayırmasın.Huzuruna günahsız çıkmayı biz beşere nasib eylesin.Duayla kalınız.

Elbette doğru yolda olmak, doğru yolda kalmayı becerebilmek ve elimizden geldiğince doğru yola sevk edebilmektir emelimiz. Amin. Duayla kalınız, dualarımdasınız.
 

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
Elbette doğru yolda olmak, doğru yolda kalmayı becerebilmek ve elimizden geldiğince doğru yola sevk edebilmektir emelimiz. Amin. Duayla kalınız, dualarımdasınız.

Allah C.C. sizlerden razı olsun.Dualarınıza binbir berket.Şunu hatırlatmak isterim sizlere;İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:(İşte bugün, her Müslüman, elinden gelen yardımı yapmayıp, İslamiyet baskı altına düşerse, yardımı esirgeyen her Müslüman, ahirette mesul olur. Bunun için kuvvetim olmadığı halde, yardıma koşmaya özeniyorum. Güçlükleri yenerek, İslamiyet’e ufacık bir hizmet edebilmek yolunu arıyorum. "İyilerin çoğalmasını isteyen de, onlardan sayılır" buyuruldu.) [1/47]
 

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
(Bugün İslamiyet’e yardım için az bir şey vermek, binlerce altın vermiş gibi kıymetlidir. Hangi talihliye, bu büyük nimet ihsan edilirse, ona müjdeler olsun! Dinin yayılmasına hizmet eden, cihad sevabına kavuşur. Hele bu zamanda Müslümanlara yardım etmek daha güzel, daha sevaptır.) [1/193]

(Dua ordusunun askerlerinin kalbleri kırık olduğu için savaş ordusunun askerlerinden daha ileridir. Dua ordusunun askerleri, gaza ordusu askerlerinin ruhu gibidir. Gaza ordusunun askerleri, onların bedenleri gibidir. O halde, gaza ordusunun askeri, dua ordusu olmadıkça, iş başaramaz. Çünkü ruhsuz bedene hiçbir yardımın faydası olmaz.) [3/47]

Eğer bir Müslüman, diğer Müslümanlara eli ile, malı ile yardım edemiyorsa, dua ederek yardım etmelidir! Bir hadis-i şerifte de buyuruluyor ki:
(Müslümanın, Müslüman üzerindeki hakkından biri, ona gıyabında dua etmektir.) [Deylemi]
Hiçbir yardım yapamayan dua etmelidir. Beklemeden her an dua edilebilir. Sizde dualarıımdasınız.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt