Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Aile İçi Şiddet mi, Şefkat mi? (1 Kullanıcı)

Hatice-tül Kübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eyl 2006
Mesajlar
7,329
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
33
Konum
.........
Eşe, çocuklara, anne-babaya, kardeşlere ya da yakın akrabalara uygulanan her türlü saldırgan davranış, aile içi şiddettir. Yalnızca kaba kuvvet içeren davranışlar değil, aşağılamak, sözle taciz etmek, tehdit etmek hatta zorla evlendirmek gibi pek çok davranış da aile içi şiddet kapsamına girer.

Dünya genelinde yapılan 48 çalışmanın verilerine göre Dünya Sağlık Örgütü, kadınların eşleri ya da erkek arkadaşları tarafından şiddete uğrama oranını % 10-69 arasında açıklamış. .

Ülkemizdeki emniyet resmi kayıtlarına göre, Şubat 2010 ile Ağustos 2011 arasındaki 19 ayda, yurt genelinde 78 bin 500 aile içi şiddet ve kadına yönelik şiddet olayı yaşanmış. Bu genel rakama göre, günde yaklaşık 138 olay, saatte yaklaşık 6 olayın yaşandığı tespit edilmiş.

Haberden de anlaşıldığı gibi bu rakamlar resmi kayıtlardan alınmış. Şiddet gördüğü halde bırakın emniyet birimlerine şikayette bulunmayı kimi zaman yakınlarına bile anlatmayan kadın ve çocukların sayısı da göz ardı edilmeyecek kadar fazla.

Ailede bireyler arasında sevgi, şefkat, dayanışma, özveri ve sadakat duyguları köreldiğinde, hayat son derece zorlaşır. İnsanları üzmek, tedirgin etmek dahası şiddet kullanmak korkunç bir şeydir. İnsanın, ailesine huzur vermesi gerekirken tam aksine zarar vermesi vicdansızlıktır.

Aile içi şiddetin kaynağı öfkedir. İnsan zaman zaman öfkeleniyor bile olsa, öfkesini yenmeli. Çünkü öfke, diğer duygusal özellikler gibi insanın akıl fonksiyonlarını perdeler. Aşırısında ise çok kötü sonuçlara sebep olur.

Kimi insan çok sıradan bir olay ya da çok ufak bir hata karşısında bile kendisini kaybeder. Öfke onu öylesine tutsak almıştır ki doğru düşünemez; kimi zaman çevresindeki insanların normal davranışlarına bile kızar. O an onun için önemli olan öfkesini tatmin etmektir.

İnanan insan ise Allah'ın emri gereği her zaman ve her ortamda saygı ve sevgi dolu davranışlar sergiler. Bu nedenle gerçek anlamda Kur'an ahlakına sahip insanların yaşadığı çevreler, özlem duyulan huzur ve güven içindeki ortamlardır.

Kur'an nurdur, pırıl pırıl aydınlıktır ve bize sevgiyi, şefkati, merhameti, dostluğu tarif eder. İnsanlara, bitkilere, hayvanlara, kısacası Allah’ın tüm yarattıklarına sevgi duymamızı ve özverili olmamızı emreder.

Kur'an ahlakına uygun yaşam süren bir ailede, bugün birçok ailede yaşanan sorunlar yoktur. Günümüzde, anne ve babaya itaatsiz, saldırgan çocuklara, onlara doğru ve yanlışı anlatmayan, onlarla ilgilenmeyen, birbiriyle de anlaşamayan anne babalara çok sık rastlarız. Bu evlerde, sevgi, saygı, hoşgörü, anlayış ve şefkat yerine tartışma, kavga ve hakaret hakimdir.

Kur'an ahlakının yaşandığı evlerde ise anne babaya itaatli, Allah'ın buyruğu gereği onlara "öf" bile demeyen, kötülüklerden uzak duran vicdanlı çocuklar yetişir. Bu evlerdeki anne babalar çocuklarını güzel ahlak ile yetiştirerek hayırlı insanlar olmaları için çaba harcayan, birbirlerine sevgi ve saygı gösteren, davranışları ile de örnek insanlardır. Bu aileler sevgi, saygı, şefkat ve dayanışma içinde yaşayan insanlardan oluşur.

Anne ve babanın kutsal görülebilmeleri için Kur'an ahlakını gerçek anlamda yaşamaları, samimi, hoşgörülü ve şefkatli olmaları gerekir. Anne babaya saygı ve sevgi göstermek Kuran’ın emridir. Ancak şiddet kullanan anne ya da babaya sevgi ve saygı duyulmaz.

İslam’da şiddete yer yoktur. İnançlı olduğunu söylediği halde şiddet kullanan insan, kendi ruhundaki karmaşayı Kur'an'a uygulamaya çalışan kişidir.

İnsanı sevmek, şefkatle yaklaşmak Peygamberimiz (s.a.v.)’in özelliğidir. O’na benzemek; Allah'a derin bir aşkla bağlanmak, insanı Allah'tan uzaklaştıran engeller olan öfke, kin ve nefreti kalpten söküp atmaktır. Sevgiyi, şefkati, dostluğu, güzelliği, aşkı aramaktır.

Şefkat dinmeyen, hiçbir şekilde azalmayan, insan ruhunda şiddetli etki yapan bir duygudur. İnanan insanın şefkat duygusu, bitip-tükenmek bilmez, güzel ve özeldir. Din ahlakını yaşamayan ve zulüm gözüyle bakan kişi, hata yapan eşi, anne babası ya da çocuğuna öfke ve kızgınlık duyar, nefret eder, şiddet kullanır. Ancak iman gözüyle baktığında hatalı yakınına şefkati artar, daha çok sever, daha çok koruyup kollamak ister.

Aile bireyleri için şefkat çok büyük bir nimettir, Allah'ın inananlara verdiği özel bir duygudur, iç enerjisidir. Allah'ın beğendiği ahlaktır. Şefkat, Allah'ın Rahman Rahim isminin tecellisidir.

Kadınlara ancak asalet ve şeref sahibi kimse değer verir. Onları ancak kötü ve aşağılık kimseler hor görür. Hz. Muhammed {sav]


Dipnot: Kasım, 2011 itibariyle güzel bir gelişme oldu. Türkiye, Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi'ni, imza atan ülkeler arasında, parlamentosunda ilk onaylayan ülke oldu.

Sözleşmeye imza koyan ülkeler, cinsel suç faillerinin tekrar suç işlemesini engelleyen tedavi programlarını oluşturulması için önlem alacak. Şiddet mağdurlarına, yasal ve psikolojik danışmanlık, mali yardım, konut, eğitim, öğretim ve iş bulma desteği sağlanacak.

Sözleşme, şiddet konusunun, eğitimin her seviyesine eklenmesi için gerekli adımları atma sorumluluğu getiriyor. Ayrıca uluslararası alanda kadına yönelik ve aile içi şiddetle ilgili ilk bağlayıcı belge olma özelliğini taşıyor. Dilerim bu gelişme din, dil, ırk ayrımı olmaksızın, kadına yapılan fiziksel ve ruhsal şiddetin önüne geçer
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt