VaVeyla
Kayıtlı Kullanıcı
acaip hızla akıp geçen hayat...
değişen durumlar...
olaylar...
insanlar...
duygular...
hiç bişey aynı kalmıyormuş, bunu bi kez daha çok net gördüm. asıl farkettiğim bu çeşitlilik...
insanlar bi kaç gruba ayrılıyor olaylar karşısında. bu ara en sık karşılaştığımsa 'vazgeçiciler'..
bu dönem etrafımda 3-4 kişi bişeylerden keskin vazgeçişler yapıyor ve ben herkesin her şeyden nasıl vazgeçebildiğini izliyorum.
kolay vazgeçişler...
geçmişe takıntılı olmak nasıl hastalıksa, kolayca vazgeçişler de bir nevi hastalık olmalı.
aynı derecede, zıt kutupta ama..
insanlar insanlardan kolayca vazgeçiyor,
insanlar şehirlerden vazgeçiyor,
dostlarından vazgeçiyor,
alışkanlıklarından vazgeçiyor...
sırtlarını dönüp gidiveriyorlar.
kalıp mücadele edeni çok az..
ki bu da bizi 'mücadeleciler' grubuna götürüyor.
kalıp mücadele edenler hırpalanmayı göze alanlar...
yıkılmayı, eskimeyi, yenilmeyi göze alanlar...
aslında onlar da vazgeçiciler kadar kolaycılar.
kendilerini harcayarak yapıyorlar bunu üstelik.
bense artık 'durağanlar'danım..
ne kalıp mücadele ediyorum, bitiyorsa bitiyor...
ne de vazgeçiciler gibi basıp gidiyorum keskin bir sınırla vazgeçip..
benimkisi daha sinsice, daha alçakça bişey belki de vazgeçtiğim bütün insanlar için...
zira kalıp mücadele edenler onurlu..
vazgeçenler kolaycı ama en azından onlar da bunu söylüyorlar karşılarındakilere, onlar da bi yere kadar onurlu..
en iğrenci benimkisi...
durağanlar en iğrenci..
vazgeçip duranlar...
eylemsizlik birine yapabileceğiniz en büyük kötülüklerden biridir. yazın bunu bi yere..
ben böyle değildim, yaşarken oldu...
nur kösterit