Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

7 Hadis Kitabı İndir (1 Kullanıcı)

pc kurdu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Mar 2011
Mesajlar
48
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
33
Web Sitesi
islamikonular.weebly.com

pc kurdu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Mar 2011
Mesajlar
48
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
33
Web Sitesi
islamikonular.weebly.com
Sahih-i Buhari programa eklenen link bir vehhabi sitesine ait olduğundan program silinmiştir.Daha önce indirenlerin programdaki siteye girmemelerini tavsiye ederiz çünkü;

vehhabiler
SÜNNET-İ SENİYYE'yi inkar ettiklerinden
"Hepiniz topluca sımsıkı Allah'ın ipine sarılın." (Âl-i imrân: 103)
"Resulullah size neyi verdiyse onu alın, neyi yasak ettiyse ondan sakının." (Haşr: 7)
"O kendiliğinden konuşmamaktadır. Onun konuşması, ancak kendisine bildirilen vahiyden başka bir şey değildir." (Necm: 3-4)
"Biz hiçbir peygamberi, Allah'ın izni ile kendisine itaat edilmesinden başka bir hikmetle göndermedik." (Nisâ: 64)
"O Peygamber'e uyun ki, doğru yolu bulasınız." (A'râf: 158)
"Peygamber'e itaat eden, muhakkak ki Allah'a itaat etmiş olur." (Nisâ: 80)

SALÂT-Ü SELÂM getirmeyi şirk kabul ettiklerinden
33/AHZÂB-56
Şüphesiz ki Allah ve melekleri Peygamber'e salât ederler. Ey iman edenler! Siz de ona salât ve selâm getirin ve gönülden teslim olun.

ŞEFAATİ şirk kabul ettiklerinden
"Onlar, Allah'ın râzı olduğu kimseden başkasına şefaat edemezler ve O'nun korkusundan titrerler." (Enbiyâ: 28)
"O'nun katında, kendisinin izin verdiği kimselerden başkasının şefaatı fayda vermez." (Sebe: 23)
"O'nun izni olmadan, katında kim şefaat edebilir?" (Bakara: 255)

MESCİD-İ NEBEVÎ'DE namaz kılmak şirkdir dediklerinden
"Benim şu mescidimde kılınan bir namaz, başka mescidlerde kılınan bin namazdan üstündür." (Müslim: 1394)
"Bir kimse hacceder, ondan sonra kabrimi ziyaret ederse, hayatımda beni ziyaret etmiş gibi olur." (Câmiüs-sağir)
"Kabrimi ziyaret eden kimseye şefaatim vâcib olur." (Keşfül-hafâ)
"Bir kimse haccettikten sonra beni ziyaret etmezse, bana cefa etmiş olur." (Câmiüs-sağir)

TASAVVUF'U inkar ettiklerinden
"İyi bilin ki, Allah'ın veli kulları için hiçbir korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklardır." (Yunus: 62)
"Ey iman edenler! Allah'tan korkunuz ve sâdıklarla beraber olunuz!" (Tevbe: 119)
"Yarattıklarımızdan öyle bir topluluk da vardır ki, onlar Hakk'a iletirler ve hak ile hüküm verirler." (A'râf: 181)
"Nefsini temizleyen kurtulmuştur." (Şems: 9)
"Onlar o kimselerdir ki, Allah imanı kalplerine yazmış ve onları kendinden bir ruh ile desteklemiştir." (Mücâdele: 22)

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz Ashâb-ı kiram'dan Hassan bin Sâbit -radiyallahu anh- hakkında:
"Allah'ım! Onu Kudsî ruh'la destekle!" diye duâ buyurmuştur. (Buhârî)

Daha birçok sebebden ötürü link silinmiştir.
Zaten birçok islam alimi vehhabilere reddiyeler yazmışlardır.Ehl-i Sünnet yolunu savunmuşlar ve vehhabilerin sapık fikirlerini ayet ve hadislerle çürütmüşlerdir.

Sahih-i Buhari programının siteyle alakası olmadığından ,tercüme edeninde vehhabi olduğunu düşünmedimizden link kaldırılmış olarak çalışmayı tekrar ekliyoruz.
Fakat ne yazıkki tekrar chm dosyası yapamadım.Bu nedenle html ve pdf dosyasına dönüştürdüm.99 konu ayrı link olarak ekledim.

SAHİHİ BUHARİ HTML
https://www.mediafire.com/folder/o1cxn88nij1so/SAHİH-İ_BUHARİ_HTML

SAHİHİ BUHARİ PDF
https://www.mediafire.com/folder/2zsb7xbaiu5s8/SAHİHİ_BUHARİ_PDF


VEHHÂBÎLİK ORTAYA ÇIKIŞI

İbn-i Teymiyye (1263-1328):

Vehhâbîlik fikir olarak ortaya çıkması, Hicrî 661, Milâdî 1263 yılında Harran’da doğan İbn-i Teymiyye ile başlamıştır. Asıl adı Ahmed bin Abdülhalim olup, İbn-i Teymiyye lâkabıyla şöhret bulmuştur.

Tatarların zulmünden dolayı âilesiyle birlikte Şam’a geldi. Babası Abdülhalim kısa zamanda Şam’da parmakla gösterilmeye başladı. Şöhreti her tarafa yayıldı. Şam’ın en büyük camiinde vaaz ve ders kürsüsü vardı.

İbn-i Teymiyye küçük yaşlarda Kur’an-ı kerim’i ezberledi, daha sonra Hadis tahsiline yöneldi. Kısa zamanda tahsilini tamamladı. Henüz yirmi yaşına varmadan geniş mâlumat ile şöhret bularak ders okutmaya ve fetvâ vermeye başladı. Babası ölünce de onun yerine geçti. Bütün gözler kendisine çevrilmişti. Bir çok hayranı ve taraftarı oldu.

Başlangıçta İslâm şeriatını ihyâ ve İslâm’a karışan hurafeleri temizlemek gayesiyle ortaya çıkmıştı. Şu kadar var ki bazı itikadî ve amelî meselelerde cumhûr-u ulemâya, büyük müçtehidlere muhalefet etti. Salâhiyeti umumiyetle kabul edilmiş bulunan nüfuzlu şahsiyetleri çürütmeye çalıştı. Cami minberinde: “Ömer bin Hattab bir çok hatalar yapmıştır.â€￾ dediği gibi, Muhyiddin İbn-ül Arabî -kuddise sırruh- ve İmam-ı Gazâlî -kuddise sırruh- gibi büyük zâtlara şiddetli hücumlarda bulunmuştur.

İmam-ı Süyutî onun hakkında:

“İbn-i Teymiyye kibirli bir adamdı. Kendini beğenirdi. Herkesten üstün görünmek, karşısındakini küçümsemek ve büyüklerle alay etmek âdeti idi.â€￾ demiştir.

Allah-u Teâlâ’nın dinini kendisinin düzelttiğini, Kur’an-ı kerim’in mânâsını sadece kendisinin anlamış olduğunu söyleyen İbn-i Teymiyye; ehl-i sünnet âlimlerinin Kur’an-ı kerim’i ve Hadis-i şerif’leri yanlış anladıklarını iddiâ edecek kadar ileri gitmişti.

Sâlih kullar ve evliyâullah vasıtasıyla Allah-u Teâlâ’ya yaklaşmanın İslâm’da yeri olmadığını iddiâ etmiş, eserlerinde şiddetle tenkit etmiştir. Yaşayan kullar vasıtasıyla da Allah-u Teâlâ’ya yakın olunamayacağı, onlardan yardım istenemeyeceği gibi, kim olursa olsun, ölenlerin de vasıta olunamayacaklarını ve kendilerinden yardım istenemeyeceğini söylemiştir.

İbn-i Teymiyye sâlih kulların ve peygamberlerin kabirlerini, Allah-u Teâlâ’ya yaklaştıracaklarını ümit ederek ziyaret etmenin câiz olmadığını iddiâ ettiği gibi; “Resulullah Aleyhisselâm’ın kabrini teberrüken ziyaret etmek caiz değildir.â€￾ demiştir.

Allah-u Teâlâ’nın bir cihette bulunduğuna, Arş-ı âlâ’nın kadim olduğuna kaniydi. Derinleştirdikçe isabetsizliği meydana çıkan bazı içtihatları da vardı.

Sapık fikirleri haddi aşınca Mısır’da iki defa hapse atıldı. Görüşlerinde isabet edemediği, bir çok âlimlerin tenkitleriyle sübut bulmuş, dalâlete düştüğü vesikalarla ispat edilmiştir.

Yaşadığı devirde büyük bir fikir hareketi meydana getirmiş, etrafında büyük bir çevre edinmiş, etkisini kendisinden sonraki nesillerde de devam ettirmiştir.

Hakiki âlimler tarafından “Beynel-ulemâ muallâk adamâ€￾ diye anılan İbn-i Teymiyye, 1328 yılında ölmüştür.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt