(Misirdan bir arkadasimin iletisinden sonra, ara ara aldigim benzer nice mailler sonrasi, bin bir dusunce ile yaziyorum...)
Bismillah.... Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuhu....
Degerli kardeslerim;
Dogrusu, nasil bir baslik atayim diye cok dusundum, fakat bir sey yazamadim... Uc soru isareti, bir de unlem ile boslugu doldurdum... Icimdekilere tercuman oldu bir nevi!... Gitgide artan bu yabanci mallar boykotu, bana
lisan-i hal ile sunu soyluyor;
Illa birilerini boykot etmek icin, bizim dinimize hakaret etmeleri gerekmiyor?!... Birilerinin Kur'an sahifelerini yakmasi, veya tum dunya onunde Rasule hakaret etmesi gerekmiyor!!!... Hak Teala icin, cirkefce karikaturler
cizmesi gerekmiyor!!!.... Gerekmiyor da gerekmiyor!!!.... Bizler, elimizden geldigi kadar yabanci olan tum mallari mukata a etmeliyiz zaten!!!....Elimizden geldigince!... Bizlerin maddi ve manevi sagligi icin de bu sart!....
Sonucta icerdikleri maddeler husunda da guvenli olmadiklari kesin... O halde, lutfen musluman mallarina agirlik verelim...
Simdi; 'Fakat musluman mallari kaliteli olmuyor, ve de her istedigimizi bulamiyoruz' der gibisiniz!... Degerli kardeslerim; 'Ihtiyac ve taleb, matluba ulastirir'... Varsa bir eksiklik, bizim ihtiyac duymamizla giderilecektir!
Bizlerin ragbet ve talebiyle musluman mallarinin da kalite ve sayisi artacaktir... Onlarin bizim destegimize ihtiyaci var!... Belkide bizlerin hep bu tip mail ve forward larinda atladigmiz nokta bu oluyor!... Bana gonderilen
bu tip maillere her zaman cok fazla kizmisimdir... Gonderen bazi kardeslerimizin, bu husustaki eksikliliklerini de bilmem ve ezbere (bilincsizce) yapilan bu gondermeler, bu kizginligimi dahada arttiriyor!.... En sonunda boyle
bir hatirlatmanin faideli olacagini dusunerek, su satirlari gonulden bir nasihat olarak ulasabildigim herkese gonderiyorum....
Birde; Fakat Peygamber efendimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- yahudi ve hristiyanlar ile alis veris yapmis, hatta vefat etmeden bir yahudinin, kendisinden alacagi karsisinda yayini -bir rivayette, zirhini- birakmis,
diyenler icin sunlari derim;
Bu bilgiler, bizlere de yabanci degil... Fakat gercek su ki; O donemde, Yahudi ve Hristiyanlar, Hak Rasulunun kurdugu devlet-i Islamiyyede calisan isciler mesabesindeydiler... Ticaret, siyaset ve el-cumle
devlet, muslumanlarin elindeydi.... Riyaset ve liderlik bizlerdeydi!... Ve Yahudilerin o donemde kar ettikleri veya edecekleri sey nisbi idi... Fakat bugun is degisti.... Bir cok seyde oldugu gibi, ticaret de -maalesef-
yahudinin elinde... Bir lira, bin kar ile yahudiye geri donuyor!... Bu yuzden, bugun o donemden cok farkli!...
Ayrica, Yahudi ve Hristiyanlara karsi tavir ve diyalog hususunda, alis veris husunda, tum kardeslerimi, bu mevzularda kulaktan duyma sozler ile, veya televizyon ekranlarinda duyduklari ile degil de, bilgi ve hikmet ile
konusup, dogru adim atmalari icin, (El-Vela vel-Bera') mevzulu kitaplari okumaya davet ediyorum.... Ozaman isin ciddiyetini cok daha iyi farkedebiliriz diye umuyorum.... Nerede, nasil davranacagimizada bir isaret
olur hem!...
Mufessirler, Kur’an'da “Yahudi ve hristiyanlarla dost olmayın" (Maide suresi, 5/51) ayet-i kerimesinin tefsirinde, “Delil, katiü'l-metin olduğu gibi, katiü'd-delalet olmak gerektir,” diyerek, yahudi ve hıristiyanlarla
diyalog ve dostluk kurmanın yasak olduğuna dair bu delili Kur’an’ın ayetleri gibi sağlam bir metne dayandırmislardir... Hadisler ona keza.... Yine dusunulmeli ki, Musluman Toplumu, küreselleşmenin getirdiği yaygın ve yabancı
kültürün taklidi ile mi yaşayacak?!.... Yoksa Islam'a muvafik olani alip, yenilik yoluna mi gidecek?!.... Kisi kendi ozunde. Hz. Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in, Yahudi ve Hristiyanlarla ilişkilerde belirlediği bir takım
yasakların özünü tespit edip, sinirlarini bilmeli!... Ve meselelere oyle yaklasmali!... 'Islam dini her zaman ve de her mekan icin gecerlidir' kaidesinide hic bir zaman unutmamali!...
Rabbim cumlemizin yardimcisi olsun.... Ve bizleri, dinimize zahirde veya batinda, adavet besleyenlere firsat verme sebebi eylemesin!...
Herseyimiz muslumanca olsun!!!.... Muslumanca giyinelim, muslumanca yiyelim, muslumanca konusup, muslumanca soz edelim....
Boylece hadiseler karsisinda muslumanca durabilelim!!!...............
Dilerim, kelamim mermasina ulasmistir!!!..................
Muslumanca yasayip, muslumanca son nefese erisme duasi ile...................
Ve son olarak, Necip Fazil Ustad ne guzel soyler;
Bu yurda her bela içinden gelir;
"Hep"leri hep, hiçin hiçinden gelir.
Gelemez bir ithal malıdır akıl,
Kafdağından, Çinden, Macinden gelir.
Dünküne eş, bugün küfür yobazı;
Bütün derdi festen, lapcinden gelir.
"Allah vardır!" dersin; sorarlar: Niçin?
Sonra tokat, puta "niçin" den gelir.
Benim nur mayama pislik atanlar,
Şeytan, senin büyük elçinden gelir!
Biricik selamet yolu tarihte,
"Sormayın, görmeyin, geçin!" den gelir.
Genç Osman'ı lif lif yolan o güruh,
Kahbe devşirmenin ***inden gelir.
Bir gün bu gidişle çatlarsa yürek,
Dile vurdukları perçinden gelir...
Medine-i Munevvereden bir esinti....
Not; Bu yazi bir delil olarak kullanilamaz... Yazilanlar sadece bir hatirlatma...
Deliller icin, teammuk ve derinlesme gerekir... Kur'an ve sunnet'e bas vurun....
Bu husuta guvenilir muellifler'in kitaplarini okumanizi tavsiye ederim....
Bismillah.... Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuhu....
Degerli kardeslerim;
Dogrusu, nasil bir baslik atayim diye cok dusundum, fakat bir sey yazamadim... Uc soru isareti, bir de unlem ile boslugu doldurdum... Icimdekilere tercuman oldu bir nevi!... Gitgide artan bu yabanci mallar boykotu, bana
lisan-i hal ile sunu soyluyor;
Illa birilerini boykot etmek icin, bizim dinimize hakaret etmeleri gerekmiyor?!... Birilerinin Kur'an sahifelerini yakmasi, veya tum dunya onunde Rasule hakaret etmesi gerekmiyor!!!... Hak Teala icin, cirkefce karikaturler
cizmesi gerekmiyor!!!.... Gerekmiyor da gerekmiyor!!!.... Bizler, elimizden geldigi kadar yabanci olan tum mallari mukata a etmeliyiz zaten!!!....Elimizden geldigince!... Bizlerin maddi ve manevi sagligi icin de bu sart!....
Sonucta icerdikleri maddeler husunda da guvenli olmadiklari kesin... O halde, lutfen musluman mallarina agirlik verelim...
Simdi; 'Fakat musluman mallari kaliteli olmuyor, ve de her istedigimizi bulamiyoruz' der gibisiniz!... Degerli kardeslerim; 'Ihtiyac ve taleb, matluba ulastirir'... Varsa bir eksiklik, bizim ihtiyac duymamizla giderilecektir!
Bizlerin ragbet ve talebiyle musluman mallarinin da kalite ve sayisi artacaktir... Onlarin bizim destegimize ihtiyaci var!... Belkide bizlerin hep bu tip mail ve forward larinda atladigmiz nokta bu oluyor!... Bana gonderilen
bu tip maillere her zaman cok fazla kizmisimdir... Gonderen bazi kardeslerimizin, bu husustaki eksikliliklerini de bilmem ve ezbere (bilincsizce) yapilan bu gondermeler, bu kizginligimi dahada arttiriyor!.... En sonunda boyle
bir hatirlatmanin faideli olacagini dusunerek, su satirlari gonulden bir nasihat olarak ulasabildigim herkese gonderiyorum....
Birde; Fakat Peygamber efendimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- yahudi ve hristiyanlar ile alis veris yapmis, hatta vefat etmeden bir yahudinin, kendisinden alacagi karsisinda yayini -bir rivayette, zirhini- birakmis,
diyenler icin sunlari derim;
Bu bilgiler, bizlere de yabanci degil... Fakat gercek su ki; O donemde, Yahudi ve Hristiyanlar, Hak Rasulunun kurdugu devlet-i Islamiyyede calisan isciler mesabesindeydiler... Ticaret, siyaset ve el-cumle
devlet, muslumanlarin elindeydi.... Riyaset ve liderlik bizlerdeydi!... Ve Yahudilerin o donemde kar ettikleri veya edecekleri sey nisbi idi... Fakat bugun is degisti.... Bir cok seyde oldugu gibi, ticaret de -maalesef-
yahudinin elinde... Bir lira, bin kar ile yahudiye geri donuyor!... Bu yuzden, bugun o donemden cok farkli!...
Ayrica, Yahudi ve Hristiyanlara karsi tavir ve diyalog hususunda, alis veris husunda, tum kardeslerimi, bu mevzularda kulaktan duyma sozler ile, veya televizyon ekranlarinda duyduklari ile degil de, bilgi ve hikmet ile
konusup, dogru adim atmalari icin, (El-Vela vel-Bera') mevzulu kitaplari okumaya davet ediyorum.... Ozaman isin ciddiyetini cok daha iyi farkedebiliriz diye umuyorum.... Nerede, nasil davranacagimizada bir isaret
olur hem!...
Mufessirler, Kur’an'da “Yahudi ve hristiyanlarla dost olmayın" (Maide suresi, 5/51) ayet-i kerimesinin tefsirinde, “Delil, katiü'l-metin olduğu gibi, katiü'd-delalet olmak gerektir,” diyerek, yahudi ve hıristiyanlarla
diyalog ve dostluk kurmanın yasak olduğuna dair bu delili Kur’an’ın ayetleri gibi sağlam bir metne dayandırmislardir... Hadisler ona keza.... Yine dusunulmeli ki, Musluman Toplumu, küreselleşmenin getirdiği yaygın ve yabancı
kültürün taklidi ile mi yaşayacak?!.... Yoksa Islam'a muvafik olani alip, yenilik yoluna mi gidecek?!.... Kisi kendi ozunde. Hz. Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in, Yahudi ve Hristiyanlarla ilişkilerde belirlediği bir takım
yasakların özünü tespit edip, sinirlarini bilmeli!... Ve meselelere oyle yaklasmali!... 'Islam dini her zaman ve de her mekan icin gecerlidir' kaidesinide hic bir zaman unutmamali!...
Rabbim cumlemizin yardimcisi olsun.... Ve bizleri, dinimize zahirde veya batinda, adavet besleyenlere firsat verme sebebi eylemesin!...
Herseyimiz muslumanca olsun!!!.... Muslumanca giyinelim, muslumanca yiyelim, muslumanca konusup, muslumanca soz edelim....
Boylece hadiseler karsisinda muslumanca durabilelim!!!...............
Dilerim, kelamim mermasina ulasmistir!!!..................
Muslumanca yasayip, muslumanca son nefese erisme duasi ile...................
Ve son olarak, Necip Fazil Ustad ne guzel soyler;
Bu yurda her bela içinden gelir;
"Hep"leri hep, hiçin hiçinden gelir.
Gelemez bir ithal malıdır akıl,
Kafdağından, Çinden, Macinden gelir.
Dünküne eş, bugün küfür yobazı;
Bütün derdi festen, lapcinden gelir.
"Allah vardır!" dersin; sorarlar: Niçin?
Sonra tokat, puta "niçin" den gelir.
Benim nur mayama pislik atanlar,
Şeytan, senin büyük elçinden gelir!
Biricik selamet yolu tarihte,
"Sormayın, görmeyin, geçin!" den gelir.
Genç Osman'ı lif lif yolan o güruh,
Kahbe devşirmenin ***inden gelir.
Bir gün bu gidişle çatlarsa yürek,
Dile vurdukları perçinden gelir...
Medine-i Munevvereden bir esinti....
Not; Bu yazi bir delil olarak kullanilamaz... Yazilanlar sadece bir hatirlatma...
Deliller icin, teammuk ve derinlesme gerekir... Kur'an ve sunnet'e bas vurun....
Bu husuta guvenilir muellifler'in kitaplarini okumanizi tavsiye ederim....