Resul Aydın
Kayıtlı Kullanıcı
Kölecilik, feodalizm, monarşi, kilise tahakkümü türünden baskıcı, dayatmacı işleyiş ve mekanizmalar göz önünde bulundurulduğunda demokrasinin insana önem vermesi, tahakkümcü kurumlar karşısında özgürlük alanını genişletmesi olumlu bir adım olarak görülebilir.
Mamafih hümanist bir yaklaşımla insan aklını iktidarın kaynağı olarak belirlemesi son kertede insanı ve aklı ilahlaştırmak anlamına gelir ki, vahiy gerçeğine tezat oluşturur.
Demokrasinin halkın tercihlerine göre bir siyasi sistem inşası Kuran'ın emri olan şura/meşveret ile benzerlik içermekle birlikte, insanı ve insan aklını, yaratmada ve hükümde ortağı bulunmayan Rabbimizin otoritesine denk bir otorite konumuna oturtması İslam açısından şirk demektir.
Mamafih hümanist bir yaklaşımla insan aklını iktidarın kaynağı olarak belirlemesi son kertede insanı ve aklı ilahlaştırmak anlamına gelir ki, vahiy gerçeğine tezat oluşturur.
Demokrasinin halkın tercihlerine göre bir siyasi sistem inşası Kuran'ın emri olan şura/meşveret ile benzerlik içermekle birlikte, insanı ve insan aklını, yaratmada ve hükümde ortağı bulunmayan Rabbimizin otoritesine denk bir otorite konumuna oturtması İslam açısından şirk demektir.