Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Ümmü Eymen (1 Kullanıcı)

_ZÜMRA_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
9,962
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
45
(Ummu Eymen) Künyeli Sa´lebe´nin Kızı Berde (radiyallahu anha)


Rasûlüllah (S.A.V) Ummu Eymen´i göstererek :

«? Kim cennetlik bîr kadınla evlenmek arzu ederse, Ummu Eymen´le evlensin, buyurdu.»

Ashabdan Üsâme b. Zeyd´in annesi ve Rasûli Ekrem´in dadısı olan «Ümmü Eymen/künyeli Bereke bint-i Sa´lebe´dir. Kendisi Rasû-iüllah (S.A.V)´in babası Abdullah´ın Habeşli bir cariyesi olup, el-Haris İbnu´l-Hazrec oğullarından Ubeyd İbn Zeyd´le evliydi. Ubeyd´den olan ilk oğlu Eymen´e izafetle «Ummu Eymen» künyesiyle meşhur olmuştur.

Ummu Eymen Rasûlullah (S.A.V)´la şakalaşır ve dâima onun hizmetinde bulunurdu.

Rasûlüllah (S.A.V), Hz. Hadîce ile evlenince Ummu Eymen´i âzât etmiş, Hz. Hadîce Zeyd İbn Harise´yi Rasûlüllah´a hediye etmiş, o da Zeyd´i azat etmişti...

Rasûiüllah (S.A.V)´in mübarek anneleri Âmine Hatun, dayı zadelerini ziyaret için Medîne-i Münevvere´ye varıp oradan dönerlerken Ebuâ adı verilen yerde vefatından sonra Rasûiüllah (S.A.V) Mekke-i Mükerreme´ye Ummu Eymen ile birlikte dönmüşler ve bunun için de Ummu Eymen için «Ummu Eymen benim annemden sonra ikinci annemdir.» der ve ona ziyadesiyle hürmet ve riâyet eder ve özellikle kalkıp ziyaretine giderdi..,

Rasûiüllah (S.A.V) peygamber olunca Ummu Eymen´i göstererek:

Kimi, cennetlik bir kadınla evlenmek memnun ederse Ummu Eymen´le evlensin, buyurdu.

Ummu Eymen : Zeyd İbn Haris aldı ve ondan Usâme isimli oğlu oldu. Peygamber (S.A.V) Ummu Eymen´e :

Anne! derdi. Onu gördüğü zaman :

Bu, benim ailemden arta kalandır, dedi. Ummu Eymen peygamber´e (S.A-V) gelip : ?´ Beni götür, dedi.

RasûlüMah :

Seni deve yavrusunun üzerinde götürürüm, dedi.

Ummu Eymen :

? Ya Rasûlellah! O beni taşıyamaz, benim istediğim bu değil, dedi.

Peygamber (S.A.V) :

? Seni ancak deve yavrusunun üzerinde götürürüm, dedi. (Rasû*iüllah (S.A.V) ona şaka yapıyordu. Rasûiüllah (S.A.V) şaka yaptığında gerçekten başkasını söylemezdi, bütün develer bîr bakıma deve yav-rusuydu).

Ummu Eymen Yesribe hicret ederken Ravhaya varmadan akşam oldu. Susamıştı. Yanında su da yoktu. Üstelik oruçluydu. Susuzluk onu güçsüz bıraktı. Ona gökten, beyaz bir iple bir su kovası sarkıtıldı. Kovayı alıp kana kana su içti. O şöyle anlatırdı:

? Bundan sonra hiç susuzluk çekmedim. Çok sıcak günlerde oruç sebebiyle susuzlukla karşılaşmıştım. Bu suyu içtikten sonra susuzluk çekmedim. Sıcak bir günde oruç tutsam da hiç susamadım.

Rasûiüllah (S.A.V) kızı Fâtıma´yı Hz. Ali´ye verince Hz. Ali´ye kendisi gelinceye kadar Hz. Fâtıma´nın yanına girmemesini emretti. Yahudiler erkeğin ailesinin yanına girmesini geciktirirlerdi. Rasûlüi-lah (S.A.V) gelip kapıda durdu. İzin istedikten sonra i

Kardeşim günah işledi mi? dedi.

Ummu Eymen :

Anam, babam sana feda oisun! Senin kardeşin kim? diye sordu.

Peygamber (S.A.V] :

Ali İbn EbîTalib, dedi. Ummu Eymen :

? Ona kızını verdiğin halde, o nasıl oluyor da kardeşin oluyor? dedi (Rasûlüllah [S.A.V] daha Meke´deyken muhacirleri birbirleriyle kardeş yapmıştı. Ali İbn Ebî Talib´le de kendisini kardeş yapmıştı. Medine´de mescidini ve odalarını inşa edince muhacirlerle Ensar´ı kardeş yapmıştı. Yine kendisiyle Hz. Ali´yi kardeş yapmıştı).

Rasûlüllah (S.A.V) :

Evet öyle, Ummu Eyrrien! dedi.

Daha sonra Peygamber (S.A.V) bir kap içinde su getirtti. O kabın içinde ellerini yıkadıktan sonra Hz. Ali´yi çağırdı. Hz. Ali gelip önüne oturdu. Bu sudan göğsüne ve sırtına serpti. Sonra Hz. Fâtıma´yı çağırdı. Fâtıma elbisesi/içinde tökezleye tökezleye başörtüsüz olarak geldi [1] Rasûlüllah ona da bu sudan serpti.. Sonra Hz. Ali´ye

Vallahi, seni ailemin en hayırlısıyla evlendirmeye çalıştım. Ummu Eymen anlatır :

«Fatma´nın çeyizini ben hazırlamıştım. Ona çeyiz olarak verilenlerin arasında içi lif dolu deri bir yastık ve evine serilen bir sergi vardı.

Ummu Eymen Rasûlüllah´ın (S.A.V) şöyle dediğini duymuştun

Kişinin çaldığı bir avuç yağ yüzünden eli kesilir.

Ummu Eymen şunu da anlatmıştır:

?Rasûlüllah (S.A.V) bana : Mescidden birşeyi getirmemi istedi. Ben de hayizlıyım, dedim. Ö: Hayızlı olman senin elinde değildir, dedi.

Uhud Harbinde okçuların Rasûlüllah´ın emrine ve tenbîhine itaat etmeyerek yerlerini terketmeleri sonunda, bozguna uğrayan ve Uhud´-dan kaçarak Medine´ye gelen müslümanların yüzlerine Ummu Eymen toprak saçıyordu. Ve bazılarına da :

«? Burada öreke var! Bari, onu al da iplik bük! Getir, ver kılıcını bana! Kadınlarla Uhud´a gidip ben çarpışayım!» dedi.

Uhud harbinde müşriklerin Hibban b; Anka ve Ebû Üsâmetülcü-şemî gibi keskin atıcı okçuları, oklariyle müslümanların canlarını yakmakta yanşıyorlardı.

Peygamberimiz (S.A.V) de Sa´d b. Ebî Vakkas´a ;

«Babam, annem sana feda olsun! At» buyuruyordu.

Hibban b. Anka´nın attığı bir ok, yaralılara su veren Ummu Ey-men´in eteğine değdi ye eteğini kaldırdı. Kapalı yeri açıldı. Müşriklerin gülüştükleri görüldü. Bu hal, Peygamberimizin ağrına gitti. Sa´d b. Ebî Vakas´a demirsiz bir ok uzatıp: «At!» buyurdu.

Ok, Hibban b. Anka´nın boğaz çukuruna saplandı. Arkası üzerine devrilince, edep yeri açıldı.

Peygamberimiz güldü ve azı dişleri göründü.

Sa´d b. Ebî Vakkas´a: «Allah, senin duanı kabul etsin. Atışını oku*nu doğrultsun, rast getirsin!» diyerek duâ etti.

Rasûlüllah (S.A.V) vefat edince Ummu Eymen ağladı. Ona:

Seni ağlatan nedir? denildi. Ummu Eymen :

Vallahi, Rasûlüilah´ın öleceğini biliyorum. Ancak ben gökten gelen vahyin kesilmesine ağlıyorum, dedi.

Halk, Ebu Bekr´e Rasûlüllah´ın halîfesi olarak bey´at edince, birinci halife Ömer İbnu´l-Hattab´a :

Gel, Rasûlüllah´ın yaptığı gibi Ummu Eymen´i ziyarete gidelim, dedi.

Yanma girdiklerinde Ummu Eymen ağladı. Onlar sordular:

Ağlıyor musun? Allah´ın katında olanlar Rasûlü için daha hayırlıdır.

Ummu Eymen şöyle cevap verdi :

Semâdan gelen vahyin kesilmesine ağlıyorum.

Ağlaması onları da hislendirdi ve onunla birlikte onlar da ağlamaya başladılar.

Ummu Eymen mecusî Ebu Lu´lue´ninrnü´minlerin emiri Ömer´i namaz kılarken hançeriyle yaraladığım ve o yara sebebiyle Ömer´in öldüğünü öğrenince ağladı. Ona soruldu :

Niye ağlıyorsun? Ummu Eymen :

Bugün İslâm zayıfladı, diye cevap verdi.

Ummu Eymen mü´minlerin emiri Osman İbn Af fan´m hainliğinin ilk günlerinde öldü: Allah, semâdan onu içtikten sonra ebediyen suzluk hissetmediği bir su gönderip susuzluğunu giderdiği kadın c-müstü. [2]





--------------------------------------------------------------------------------

[1] Burada Hz. Fâtıma´nın başörtüsüz olmasj, kendi evinde kocası ve babasının yanında olduğu içindir. Tabii ki kadın nikâhı caiz olanların yanında başını açamaz

[2] Abdulaziz eş-Şennavi, Sahabe Hayatından Tablolar (Hanım Sahabiler), Uysal Kitabevi: 318-322.
 

_ZÜMRA_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
9,962
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
45
Peygamber Efendimize dadılık yapmış ve “Annemden sonra annemdir” iltifatına mazhar olmuş mübarek kadın Sahabedir. Kendisi doğumundan itibaren Peygamber Efendimizin hizmetinde bulunmuş ve azad edilip özgürlüğüne kavuşturulduğu halde hizmetini devam ettirmiştir. Kur’an-ı Kerim’de ismi geçen tek Sahabe olan Zeyd bin Harise’ye eş, Üsame gibi kahraman bir İslam kumandanına anne olmuştur. Savaşlara katılmış ve bu sırada yaralıları tedavi, su taşıma ve durumu ağır olanları Medine’ye götürme gibi hizmetlerde bulunmuştur. Peygamber Efendimizin vefatından sonra Sahabeden büyük saygı ve hürmet görmüştür. Uzun bir ömür yaşamış ve Hz. Osman’ın (ra) halifeliğinin ilk yıllarında vefat etmiştir.
 

_ZÜMRA_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
9,962
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
45
Mümine ve örnek kadınlardan bir diğeri de; Peygamber efendimizin dadısı, Ona ilk iman eden ve yıllarca O hazretin (s.a.a) hizmetinde bulunan Ümmü Eymen’dir (Ümmü Eymen, yani Eymen’in annesi).
Asıl ismi Bereket olan Ümmü Eymen, Habeşistanlı Salebe b. Amr’ın kızıdır. Resulullah’ın babası Hz. Abdullah’ın hizmetçisiydi, O vefat edince Peygamber’in tüm işlerini ve dadılığını kendisi üstlendi. Özellikle Hz. Aminen’in vefatından sonra Hz. Resulullah’a (s.a.a) çok büyük yardımları dokundu, marifet, yakin ve üstün ahlaki özelliklere sahipti. Allah resulü (s.a.a) Hz. Hatice ile evlendiğinde onu azad etti ve Ubeyd b. Zeyd ile evlendirdi, bu evliliklerinden Eymen adında bir çocukları dünyaya geldi.
Daha sonraları Allah Resulü, peygamberliğe erişince ev halkına tebliğde bulundu, kadınlardan önce Hz. Hatice ve sonrada Ümmü Eymen Resulullah’a ilk iman edenlerden olma şerefine nail oldu.
Ümmü Eymen’in kocası Hüneyn savaşında, diğer bir nakle göre de Hayber savaşında şehit olunca, Resulullah (s.a.a) Onu evlatlığı Zeyd b. Harise ile evlendirdi. Zeyd’den de Usame adında bir çocukları dünyaya geldi. Allah resulü, vefatına çok az bir zaman kala Hz. Ali (a.s) dışında herkesin Usamen’in komutasında savaşa gitmelerini emretti. Fakat Usame daha on sekiz yaşında bir genç olduğu için Onun komutasını kabul etmediler ve çokları bu orduya katılmadı, Allah resulü de ordudan ayrılanları lanetledi. Ordu hadisesi tarihte "Usame ordusu" olarak anılmaktadır.
Peygamber efendimiz (s.a.a) Ümmü Eymen’i çok severdi, defalarca şöyle buyurmuştur: “Amine’den sonra benim annem, Ümmü Eymen’dir, O benim ailemden kalan yadigârdır.”
Her halükarda Ümmü Eymen Allah Resulü'ne büyük bir muhabbet besliyordu, Resulullah da onu çok seviyordu. Dolayısıyla iman ettikten sonra da hiçbir zaman Resulullah'ın ve nübüvvet hanedanının yanından ayrılmamış ve onlara hizmet etmekte kusur göstermemiştir. Bundan dolayı da defalarca Resulullah'ın (s.a.a) sevgi ve övgülerine mazhar olmuştur.
Ümmü Eymen savaşlara da katılarak, Resulullah’ın ve diğer sahabelerin yardımına koşuyordu. Mücahitlere su dağıtıyor, onların yaralarına pansuman yapıp, sarıyordu. Hatta Uhut savaşında Hz. Ali (a.s) ve birkaç sahabenin dışında herkes peygamberi yalnız koyup kaçarken, onların yüzüne toprak serpip, engellemeye çalışarak şöyle haykırıyordu: “Yazıklar olsun size; sizler kadından farksızsınız; geçin şu kirmenlerin başına da yün eğirin bari!”
Ümmü Eymen, Hz. Fatıma’nın (s.a) da en yakın sır arkadaşlarındandı. Ehlibeyt'ten nakledilen hadislerde Hz. Fatıma’ya (s.a) cennetten nazil olan yemekten Ehlibeyt'le birlikte Ümmü Eymen'in de yediği nakledilmiştir! İmam Cafer-i Sadık’tan (a.s) şöyle nakledilmiştir: "Bir gün Ümmü Eymen'in komşuları Resulullah'ın (s.a.a) yanına gelerek "Ya Resulullah, dediler Ümmü Eymen sabaha kadar yatmayıp ağlamıştır." Allah Resulü, onu çağırıp "Ey Ümmü Eymen, Allah gözlerini ağlatmasın, komşuların sabaha kadar uyumayıp ağladığını söylediler; nedir bunun sebebi? Ümmü Eymen, gördüğü korkunç bir rüyayı bunun sebebi olarak zikredip, Allah Resulü'nün isteği üzerine rüyasını korku içerisinde ve titrediği halde şöyle tarif etti: "Ya Resulullah, dün gece rüyamda sizin vücudunuzun bir parçasının benim evime düştüğü gördüm?" Allah Resulü, "Üzülme ey Ümmü Eymen, hayırlı bir rüya görmüşsün. Yakında kızım Fatıma bir evlat doğuracaktır ve sen onu alıp evine götürecek ve kucağında Ona bakacaksın; işte o zaman benim vücudumun bir parçası senin evinde olacaktır!" buyurdu. Gerçekten de çok geçmeden Hz. Fatıma Hz. Hüseyin'i dünyaya getirdi. Yedinci günü olduğunda başını tıraş edip saçının ağırlığınca gümüş sadaka verdi ve kurban kesti. Ardından Ümmü Eymen, onu Resulullah'ın (s.a.a) bir abasına büküp huzuruna getirdi. Bunu gören Allah Resulü "Merhabalar olsun hem taşıyana, hem de taşınana; ey Ümmü Eymen, işte gördüğün rüyanın tabiri budur!" buyurdu.
Allah Resulü'nün irtihali özellikle manevî açıdan tabii olarak Ümmü Eymen'i vasfedilmeyecek derecede üzmüştü. Bu elemli olayın ardından Onun üzüntü ve gözyaşlarını görenler, "Neden ağlıyorsun?" diye sorduklarında, şu cevabı veriyordu: "Ben Resulullah’ın gidişiyle semavî haberlerin (vahyin) kesilişine ağlıyorum!"
Hz. Fatıma’nın (s.a) son anlarında da yine Onun başucundaydı. Bir ara durumu fenalaşınca Hz. Fatıma onu Hz. Ali'nin yanına gönderip çağırttırmıştır. Nakillere göre Hz. Fatıma dünyadan göçtükten sonra da Ümmü Eymen Medine’de kalmamaya karar verdi. Zira "Hz. Fatıma’nın (s.a) bulunduğu yerlere bakamıyorum" diyordu; nitekim Medine'yi bırakıp Mekke'ye gitti.
Bütün dünya kadınlarına örnek olacak bu büyük şahsiyet, peygamberden birçok ilim öğrenmiştir, örneğin Resulullah’tan(s.a.a) şu hadisi nakletmektedir: “Eğer seni ateşle yaksalar bile Allah’a ortak koşma. Her ne şartta olursa olsun (günah olan şeyler hariç) anne-babana itaat et. Hiçbir zaman namazını terk etme; zira kim sebepsiz yere (uyku, baygınlık durumları gibi) namazı terk ederse, Allah ile kendi arasındaki bağı koparmıştır. Hiçbir zaman şarap içme; zira o bütün kötülüklerin anasıdır. Hiçbir zaman günah işleme; zira Allah'ın gazabına uğrarsın.”
Allah ve Resulü'nün sevgi ve rızasına mazhar olan bu yüce ve cennetlik kadın, seksen yıllık ömrünün takriben altmış yılını Allah Resulü'nün hizmetinde geçirdi. Takriben seksen yaşlarında da, vefat etti ve Resulullah’ın kendisine vaat ettiği cennete ve bir ömür hizmet ettiği Resulullah’ın (s.a.a) huzuruna kavuştu.
Ehlibeyt İmamlarından nakledilen rivayetlere göre Ümmü Eymen, Hz. Mehdi'nin (a.s) zuhurunda Allah'ın izniyle yeniden dünyaya dönecek on iki kadından birisidir. Onlar kâfirlere karşı savaşan İslam askerlerinin tedavilerini üstleneceklerdir.
Ruhu şad ve şefaati bizlere nasip olsun.


alıntıdır
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
Selamün Aleyküm Değerli Sıla ablam.
Emeğinize, yüreğinize sağlık.. Güzel ve istifadeliydi.. Onlar cennetin salihaları, dünyada da dünyayı cennet kılan hurilerdi.. Allah c.c, bizlere onların en güzel mümessilleri olmayı nasip etsin.Allah c.c sevabınızı yazsın inşallah ablacım..
Baki Selam ve Dua ile, Rabbimize emanet olunuz.B)
 

_ZÜMRA_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
9,962
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
45
Selamün Aleyküm Değerli Sıla ablam.
Emeğinize, yüreğinize sağlık.. Güzel ve istifadeliydi bir çalışmaydı.. Onlar cennetin salihaları, dünyada da dünyayı cennet kılan hurilerdi.. Allah c.c, bizlere onların en güzel mümessilleri olmayı nasip etsin.Allah c.c sevabınızı yazsın inşallah ablacım..
Baki Selam ve Dua ile, Rabbimize emanet olunuz.B)
aleyküm selam ablacım. Rabbim cümlemizin de ahlakını güzelleştirsin. amin ablacım. hayırlı akşamlar. :)
 

Im_muslim

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Eki 2007
Mesajlar
3,194
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
selamünaleyküm kardeşim...
Emeğinize sağlık ALLAH razı olsun...

ALLAHa emanet olunuz...
selam ve dua ile...
 

cerennurum

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Ara 2007
Mesajlar
1,298
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
allah razı olsun çok güzel bir paylaşım dua ile kalın
 

_ZÜMRA_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
9,962
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
45
selamünaleyküm kardeşim...
Emeğinize sağlık ALLAH razı olsun...

ALLAHa emanet olunuz...
selam ve dua ile...


allah razı olsun çok güzel bir paylaşım dua ile kalın

aleyküm selam arkadaşlar beğendiğinize sevindim Peygamber Efendimiz sallallahü aleyhi ve sellemin üzerinde bu kadar emeği olan ümmü Eymen annemizin hayatını okumak çok güzeldi benim içinde. cümlemizden de Rabbim razı olsun inşallah. Allah a emanet olun.
 

Mustafa.

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Ocak 2009
Mesajlar
2
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Allah razı olsun. Emeğinize Sağlık.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt