Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Tasavvuf'un önemi.. (1 Kullanıcı)

Reyhani_konyevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2012
Mesajlar
834
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Selamun aleyküm,

Tasavvufun üzerinde durduğu noktalara değinelim inşaallahu teala burada..
 

Reyhani_konyevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2012
Mesajlar
834
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Tasavvuf diyince aklıma ilk gelenler ; Yolun başındaki bir Allah yolcusu (salik) , zikir , Nefis tezkiyesi(seyr-i sülük) , Mürşid-i kamil , 5 vakit namaz , sofiler , rabıta..Tadını alanlar için bunlar ne güzel şeylerdir..Burada bazen nefsimizle hareket etsekte amacımız Allahu zülcelal'e daha kısa yollardan vasıl olmayı sağlayan tasavvufu anlatabilmektedir..Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem buyurur ki ; Bir kimsenin hidayetine vesile olmak,üzerine güneşin doğup battığı herşeyden daha hayırlıdır
 

Reyhani_konyevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2012
Mesajlar
834
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Bir mürşidi kamil ne kadar merhametli olabilir diye düşünen kardeşlerimiz olabilir ;

"Ben, dünyada yaşadığım sürece, daima Allah-u Zülcelal' in rahmetinden bahsedeceğim. Ümit ediyorum ki, Allah-u Zülcelal mahşer gününde bizlere, İnşaallahu Teâlâ rahmeti ile muamele edecektir. "

-Kutbu's Sakaleyn Seyda Muhammed-el Konyevi (kaddesallahu sirrahul aliyye)-
 

Reyhani_konyevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2012
Mesajlar
834
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Bir kimseye, bir mürşidi kamili bulmak nasip olmuşsa o kimseye Allahu zülcelalin yardımı ulaşmış demektir. (ŞAH-I NAKŞİBEND K.S)
 

Reyhani_konyevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2012
Mesajlar
834
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Bir mürit,Allah(c.c) katında seçkin biri olmadıkça kamil bir üstad ile buluşmaz.Şayet o Allah teala katında seçkin biri olmasaydı,Allah teala onu huzuruna ulaştıracak o kamil zatla buluşturmazdı.Ey Mürit! Mürşidine teslim ol ki,selamette olasın ve bolca manevi menfaat elde edesin. (İmam Şa'rani k.s)
 

Reyhani_konyevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2012
Mesajlar
834
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Hazret-i Ömer, halife iken, şark cephesi kumandanı olan Sad bin Ebi Vakkas hazretleri, Kufe şehrinde bir bina yaptırmak istedi. Arsaya bitişik bir Mecusi’nin evini satın almak icap etti. Mecusi satmak istemedi. Evine gidip hanımına danıştı. Bu da, (Onların Medine’de bir Emirleri var. Ona gidip şikayet et) dedi. Medine’ye gelip halifenin sarayını aradı. Dediler ki:
- Onun sarayı, köşkü yok.
- Peki şimdi nerededir?
- Şehir dışına çıktı.
Gidip aradı. Askerleri, muhafızları göremedi. Toprak üstünde uyumuş birini görüp dedi ki:
- Halife Ömer’i gördün mü?
- Onu niçin arıyorsun?
- Onun kumandanı, benim evimi zor ile satın almak istiyor. Onu kendisine şikayet etmeye geldim.
- Benimle gel!

Mecusinin bilmeden konuştuğu Hazret-i Ömer’di. Hemen Mecusi ile evine geldi. Kağıt istedi. Evde kağıt bulamadı. Bir kürek kemiği gördü. Kemik üzerine, Besmeleden sonra, (Ey Sad, bu Mecusi’nin kalbini kırma! Yoksa hemen yanıma gel) yazdı.

Mecusi, kemiği alıp evine geldi. (Boşuna yoruldum. Bu kemik parçasını kumandana verirsem, alay ediliyor sanıp, çok kızar) dedi.

Hanımının ısrar etmesi üzerine, Sad’a gitti. Sad, askerleri arasında oturmuş, neşe ile konuşuyordu. Sad’ın gözü, uzakta duran Mecusinin elindeki kemikteki yazıya ilişti. Emir-ül-müminin Ömer’in yazısını tanıyıp ansızın rengi soldu. Bu ani değişikliğe herkes şaşırdı. Sad, Mecusinin yanına gelip dedi ki:
- Her ne istersen yapayım, aman beni Ömer’in karşısına çıkarma! Zira, onun cezasına takat getiremem.

Kumandanın bu yalvarmasını görünce, hayretten aklı gitti. Aklı başına gelince, hemen Müslüman oldu. Mecusinin Müslüman olduğunu duyan arkadaşları sordu:
- Hemen nasıl Müslüman oldun?
- Emirlerini gördüm. Yamalı hırkasını örtünmüş, toprak üstünde uyuyordu. Kumandanların bundan titrediklerini de gördüm. Bunların hak dinde olduklarını anladım. Benim gibi, ateşe tapan birine böyle adalet yapılması, ancak hak olan dine inananlarda olur. (M.Ç.Güzin)
 

Reyhani_konyevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2012
Mesajlar
834
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Kim ki hayata nefsinin isteklerinin gözüyle bakarsa, daha dünyada iken kendi cehennem ateşini yakmış demektir. Onun için insan hata ve günahlar üzerinde konaklamadan kendisini ALLAH-u Zülcelal'e yöneltmelidir

SEYDA MUHAMMED KONYEVî (K.S)
 

Reyhani_konyevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2012
Mesajlar
834
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Ağzına Yılan Giren Adam...

Atına binmiş gitmekte olan bir bey, uyumakta olan adamın ağzından içeri yılanın girdiğini gördü. Yetişip müdahale etmek istediyse de başarılı olamadı. Yılan uyuyan adamın ağzından içeri kaçtı. Akıllı biri olan bey, uyuyan adama birkaç topuz darbesi vurdu.
Adamı yakınlarda bulunan elma ağaçlarının altına kadar kovaladı. Ağaçların altında çürük elmalar vardı. Bey çürük elmaları yemesi için adama baskı yaptı. Zorla çürük elmaları yiyen adam bir yandan da, ''Yahu, ben sana ne yaptım? Zulmünün sebebi nedir? Canıma kastın varsa, vur öldür, ama işkence yapma'' diye söyleniyordu. Bey, ''Bunları yedikten sonra koşmaya başlayacaksın'' dedi. Uykusuzluğun ve yorgunluğun üzerine, karnı tıka basa dolan adam, yakıcı güneşin altında beye lânetler okuyarak koşuyordu. Sonunda adamın midesi bulandı, safrası kabardı. Kusmaya başladı. Bütün yediklerini çıkardı. Çıkardıkları arasında kocaman siyah yılanı görünce, beyin kendisine niçin böyle davrandığını anladı. Yaptığı beddualardan pişman oldu. Beyden özür diledi. Bilgisizliğini bağışlamasını istedi.
''Niçin yaptığını söyleseydiniz size hakaret etmezdim'' dedi.
Bey, ''Midene yılan girdiğini söyleseydim, ne elma yemeye ne koşmaya ne de kusmaya gücün kalırdı. Korkudan ölürdün'' dedi. Yılandan kurtulan adam, beye dualar ederek yanından ayrıldı.
***
Peygamber Efendimiz, ''İki kaşının arasında bulunan nefsin, senin en büyük düşmanındır'' buyurmuştur. İnsanın içine çöreklenmiş olan nefis yılanından kurtulmak, Allah dostlarının terbiyesiyle mümkündür. Bu terbiye sırasında, bazı sıkıntılara ve zorluklara katlanılır. Nefsin hakikatini bilen evliyaullah, Allah'ı talep eden kişiye yardımcı olur. Nefsin gerçek boyutunu göstermeden, geçici bazı sıkıntılarla nefis yılanından kurtarır

Hazreti Mevlâna Celaleddin-i Rûmi k.s
 

Reyhani_konyevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2012
Mesajlar
834
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
"İnsan kalbi küçük çocuk gibidir. Çocuk 4-5 ay baba baba derse baba demeyi öğrenir. İnsan kalbi de Allah Allah derse bir zaman sonra Allah demeye başlar ve o kalbi kimse susturamaz."
[Seyyid Abdülbaki Hz. (ks)]

Tasavvufta zikrin önemine dair..
 

Reyhani_konyevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2012
Mesajlar
834
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
479964_595845837099714_369877135_n.jpg


Can kardeşlerimiz olan nurcu kardeşlerimizi de unutmayalım inşaAllah :)
 

Reyhani_konyevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2012
Mesajlar
834
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Tek gayeniz Allah(c.c) rızası olsun.(Gavsul azam Seyyid Abdülhakiim el-Hüseyni k.s)
 

Reyhani_konyevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2012
Mesajlar
834
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Sen Allah dostları, Enbiya ve Evliyayı sıradan insanlar gibi görürsen, Ademi çamurdan ibaret sanan şeytanın yolundasın.. Hz. Mevlana k.s
 

Reyhani_konyevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2012
Mesajlar
834
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
İnasan Sadat'ı sevdiği zaman, hayattaki Sadat'a muhabbet beslediği zaman, direk ALLAH'ın muhabbetini kazanmış olur.
Cünkü hayatta olan sadat zincirin son halkasıdır

Seyda Muhammed Konyevi Hz. (K.S)
 

Reyhani_konyevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2012
Mesajlar
834
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Yeryüzünde iki neseb vardır:
"Biri hatasından tevbe eden Adem(a.s) nesebi, biri de hatasında ısrar eden şeytanın nesebi."(Seyda Muhammed Konyevi k.s.)
 

Reyhani_konyevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2012
Mesajlar
834
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Eğer bu Tarikatı Nakşiye’ye insanlar girip de, Allah’ı bulamıyorsa, evliya olamıyorsa; Vallahi edebe, adaba riayet etmediği için bulamıyordur... Yoksa mümkün değil. Bizim yolumuza girip de Allah’ı bulamamak, mümkün değil” Bizler Maksuda Erişmeye vasıtayız. Cananı İsteyen kapımıza gelsin.Gelsin de Aşk Neymiş görsün..!!

(Şah-ı Nakşibendî Hazretleri K.S)


BU CÜMLEYİ YAZIP DAHA NE YAZILABİLİR Kİ..
 

Reyhani_konyevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2012
Mesajlar
834
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Bu Tarikat-i Nakşibendi'de mürit tarikat alıp Nakşibendi olunca Rabbul alemin şeyhinin bir ervahını halk eder.O ervah daima onunla beraber olur.Kalbinde tasarrufta bulunur.İster o şeyhin milyonlarca müridi olsun Rabbul Alemin her bir müridi için ervah yaratır.[Gavs'ul Azam Seyyid Abdülhakim el-Hüseyni]
 

Reyhani_konyevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2012
Mesajlar
834
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
(Şah-ı Hazne hazretlerinin dergahına giderken) İmanımızı kurtarmak için canımızdan vazgeçerdik [Gavs'ul Azam Seyyid Abdülhakim el-Hüseyni k.s]
 

Reyhani_konyevi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Mar 2012
Mesajlar
834
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Kalbin tasviyesi (temizlenmesi); İslamiyete uymakla, sünnetlere yapışmakla, bid'atlerden kaçmakla ve nefse tatlı gelen şeylerden sakınmakla olur.
Zikir ve rehberi, doğru yolu gösteren âlimi sevmek bunu kolaylaştırır.

İmamı Rabbani hz. k.s
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt