Peçeli-Bülbül
Kayıtlı Kullanıcı
Meşhur ve menhus 31 Mart hadisesinde göstermiş olduğu cesaret ve hakkın müdaasından bir bahis:
«Nihayet menhus Otuzbir Mart hâdisesi meydana gelir. Şeriat isteyen ve o hâdisede ismi karışan onbeş ka*dar hoca idam edilir. Bediüzzaman, onlar mahkeme bina*sının bahçesinde asılı durdukları ve kendisi de pen*cereden onları gördüğü bir halde mu*hakeme olu*nur.
Mahkeme reisi Hurşid Paşa sorar: “Sen de şeriat is*te*mişsin?..”
Bediüzzaman cevap verir: “Şeriatın bir haki*ka*tına, bin ruhum olsa feda etmeye hazırım. Zira şeriat, sebeb-i sa*adet ve adalet-i mahz ve fazi*lettir. Fakat, ihtilalcilerin is*teyişi gibi de*ğil!”
Bediüzzaman’ın divan-ı harbdeki bu kahramanca müdafaası, o zaman iki defa tab’edilip neşredilmiştir. O dehşetli mahkemeden idamını beklerken beraet etmiş ve mahkemeye teşekkür etmeyerek, yolda Bayezid’den tâ Sultanahmet’e kadar arkasında kalabalık bir halk kit*lesi mevcut olduğu halde: “Zâlimler için yaşasın Cehennem! Zâlimler için yaşasın Cehennem!” ni*dalarıyla ilerlemiş*tir.» (Tarihçe-i Hayat sh: 60)
«Nihayet menhus Otuzbir Mart hâdisesi meydana gelir. Şeriat isteyen ve o hâdisede ismi karışan onbeş ka*dar hoca idam edilir. Bediüzzaman, onlar mahkeme bina*sının bahçesinde asılı durdukları ve kendisi de pen*cereden onları gördüğü bir halde mu*hakeme olu*nur.
Mahkeme reisi Hurşid Paşa sorar: “Sen de şeriat is*te*mişsin?..”
Bediüzzaman cevap verir: “Şeriatın bir haki*ka*tına, bin ruhum olsa feda etmeye hazırım. Zira şeriat, sebeb-i sa*adet ve adalet-i mahz ve fazi*lettir. Fakat, ihtilalcilerin is*teyişi gibi de*ğil!”
Bediüzzaman’ın divan-ı harbdeki bu kahramanca müdafaası, o zaman iki defa tab’edilip neşredilmiştir. O dehşetli mahkemeden idamını beklerken beraet etmiş ve mahkemeye teşekkür etmeyerek, yolda Bayezid’den tâ Sultanahmet’e kadar arkasında kalabalık bir halk kit*lesi mevcut olduğu halde: “Zâlimler için yaşasın Cehennem! Zâlimler için yaşasın Cehennem!” ni*dalarıyla ilerlemiş*tir.» (Tarihçe-i Hayat sh: 60)