Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Rüzgarın aşılaması hicr 22. ayeti kerime . (1 Kullanıcı)

hakkulbeyan

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 Ocak 2010
Mesajlar
21
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
Bismillah ir Rahman ir Rahim

Hicr 22. ayeti kerime

Ve erselner riyaha levakiha fe enzelna mines semai maen fe eskaynakumuh, ve ma entum lehu bi hazinîn.
Ve rüzgârları da aşılayıcılar olarak gönderdik. Sonra gökten su indirdik de onunla sizleri suvardık ve siz onun için hazinedar değilsiniz.

"Levâkih", "Likâh" tan türeyen "Lâkiha"nın çoğuludur. Likâh, aşı demektir. Lâkiha da aşılı veya aşıcı mânâlarına gelir.

ÖNCELİKLE elmalı tefsirinden okuyalım ;

Bu âyetin bu mânâsı da başlı başına bir ilmî mucizedir. İbnü Abbas'tan bunun tefsirinde: "Rüzgarlar ağaçların ve bulutun aşılayıcısıdır" diye nakledilmiştir.

Hasan, Dahkâk, Katâde de bunu söylemişlerdir. Râzî, bunu kaydettikten sonra der ki: Erkek dişiye suyunu boşaltıp da dişi gebe olunca denilir ki "erkek aşıladı dişi tuttu, gebe oldu" demektir. Bunun gibi rüzgarlar da bulutların erkekleri yerinde kabul edilir. İbnü Mesud hazretleri bu âyetin tefsirinde demiştir ki: " A llah Teâlâ, rüzgarları bulutlara aşılama için gönderir. Onlar da suyu taşıyıp bulutlara karıştırır. Sonra bulutu sıkıştırıp bir aşı gibi akıtır." Bu açıklama, rüzgarların bulutu aşılamasının bir yorumudur. Fakat ağaçları aşılamasının tefsirini zikretmemişlerdir. Yani âyetin yukarda anlatıldığı gibi rivayet ile tefsirinde rüzgarların ağaçları da aşıladığı nakledilmiş olmakla beraber nasıl aşıladığı açıklanmamış. Bir tefsirci olduğu gibi, bir doktor da olan Fahrü'r-Râzî için de bu konu bilinmez kalmıştır. Gerçi ağaç aşılamak eskiden beri bilinen bir şey ise de bununla rüzgarın bir ilgisi yoktu. Bitkilerde rüzgarın yapabileceği bir aşılama yakın zamanlara kadar bilinmiyordu. Ra'd Sûresi'nde açıklandığı üzere "Orada bütün meyvalardan iki çift yarattı." ( Ra'd, 13/3) gerçeği ortaya çıktıktan, yani bütün bitkilerin çiçeklerinde erkek, dişi çifti bulunduğu ve erkeğin dişiyi aşılaması ile meyveler meydana geldiği anlaşıldıktan sonradır ki, rüzgarların bir aşıcı hizmetini yerine getirdikleri anlaşıldı. Ve bu ş e kilde âyetinin de âyeti gibi bilinmeyen bir ilmî gerçeği açıkladığı bin küsür sene sonra anlaşılmış ve açıklanmış ve bundan dolayı bu âyetin de bir mucize olduğu ortaya çıkmıştır.

İşte rüzgarlar, taşıyıcı ve dağıtıcı oldukları için faydalarından birisi de özellikle böyle ağaçları ve bitkileri aşılamasıdır. Bunun meydana gelmesi için de rüzgarın belirli bir miktar ile uygun ve yumuşak bir şekilde esmesi gerekir. Yoksa aşılama yerine bozma olur. Rüzgar, havanın bir hareket ve akımıdır ki, havanın

değişik şekilde ısınıp soğumasındaki değişmeler ile meydana gelir. Tabiatta bu değişmeler ise sıcaklık ve soğukluk tabiatları üzerinde hakim bir etkiye bağlı olduğundan, bütün rüzgarlar doğrudan doğruya ilâhî bir tasarruf olduğu gibi, bunların aşılama yap a cak bir derecede esmeleri de doğrudan doğruya Allah'ın bir lütfudur.

Bununla beraber düşünülmelidir ki, su olmasaydı bu aşılar ne olur, hayat ne olurdu? Onun için rüzgarlara bulutları da aşılatarak gökten bir su da indirdik, yağmur yağdırdık da onu size sunduk; tabiata kalsaydı ne rüzgar eser ne aşılama olur, ne yağmur yağardı. Onu hazinelerde saklayan da siz değilsiniz, yani yağdıktan sonra dağlarda, pınarlarda, kuyularda, göllerde, havuzlarda, mahzenlerde, küplerde, testilerde v.s. tutan d a siz değilsiniz, biziz. Burada rüzgarların gönderilme, suyun indirilme ile anlatılması aynı zamanda bir de benzetmeye işaret eder. Çünkü "erselnâ" peygamberlerin gönderilmesini; "enzelna" da kitabın indirilmesini hatırlatır. Ve demek olur ki: İşte Al l ah tarafından gönderilen peygamberler de o aşılayıcı rüzgarlar gibidir; Allah'ın feyizini taşıyarak kabiliyeti olanlara yayar ve aşılarlar. İndirilen kitap da o gökten inen su gibi hayatın mayasıdır.

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

BURADA rüzgarın aşılıyıcı yani üremeyi ,çoğalmayı arttırıcı BAŞKA BİR ÖZELLİĞİNDEN BAHSETMEK İSTİYORUM ;

Önce bu konuyla ilgili çıkan makalenin linkini vereyim
sciencedaily.com/releases/2008/07/080718074110.htm

DAHA SONRA BBC PLANET EARTH SERİSİ SIĞ DENİZLER İLGİLİ BELGESELDEN 1 DAKİKALIK BİR BÖLÜMÜ İZLEMİNİZİ RİCA EDİYORUM ;
Bu ayetin bir diğer manasını da hissetmenize yardımcı olacak ;

Makalede şu anlatılıyor ;
SAHRADAKİ KUM FIRTINALARININ KUZEY ATLANTİK OKYANUSUNUN GENİŞ BİR KESİMİNDE HAYATIN DEVAMINI DESTEKLEDİĞİ YAZIYOR ;
Burada bilim adamları şunu bulmuşlar ;
sahradaki kum fırtınaları bu alanlara demirden zengin bir toz getiriyor ve bu demir bitki ve planktonların büyümesini sağlıyor. Bunu şu şekilde sağlıyor ;
Okyanuslarda fosfor gibi DNAnın yapısında kullanılan besin maddelerinin azaldığı durumlarda bu olay organik veya ölenlerdeki geridönüşebilir materyalin veya çürüyen bitkilerden kullanılabilmesini sağlıyor .
cyeno bakteriler büyümek için demir,fosfor ve nitrojene ihtiyaç duyarlar ;
nitrojeni atmosferden alırlar,fosfor ise çok reaktif bir madde olduğundan deniz suyunda çok az bulunur ve atmosferdede bulunmaz.Demir ise deniz suyunda az bulunur.

Orjinal cümleyide koyuyorum
Our findings suggest that Saharan dust storms are largely responsible for the significant difference between the numbers of cyanobacteria in the North and South Atlantic. The dust fertilises the North Atlantic and allows phytoplankton to use organic phosphorous, but it doesn’t reach the southern regions and so without enough iron, phytoplankton are unable to use the organic material and don’t grow as successfully.

Bulgularımız Sahra kum fırtınlarının kuzeyde güney atlantike göre anlamlı derecede geniş alanlarda cyenobakteri sayısında fark oluşturduğu şeklindeydi.

TOZ (KUM FIRTINASININ TOZU) kuzey atlantiği aşılıyor ve fitoplanktonların organik fosforu kullanmasını sağlıyordu. güney bölgelerde ise ulaşamadığından yeterince demirde olmuyor ve fitoplanktonlar organik materyali kullanamadığından yeterince büyüyemiyorlardı.

DEVAMINI ÇEVİRMİYORUM İSTEYENLER okuyabilir .

İŞTE BURADA RÜZGARIN AŞILAYICI ETKİSİ çok güzel ifade edilmiştir ;
BİTKİ VE FİTOPLANKTON DEMEK BESİN DEMEK ,BESİN DEMEK DAHA FAZLA BALIK DEMEK ,DAHA FAZLA BALIK DEMEK DAHA FAZLA KUŞ DEMEK ;

Yani bütün bu hayvan ve bitkilerin rızkını ALLAH'IMIZ BU RÜZGARLARA BAĞLAMIŞ

ALLAH'IMIZIN kuranı kerimine KOYDUĞU BİR İLMİ GERÇEK DAHA ;

buradaki videoda da basra toz fırtınlarının durumu anlatılıyor ,

VİDEO : rapidshare . com / files / 351570589 / 9.sig_denizler-furkan321 . wmv

mesajım yetmediği için linki böyle yazabildim ; birleştirince link çıkıyor
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt