Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Niyet Ettim Kadın Olmaya.. (1 Kullanıcı)

Aşk-ı Hicab

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Şub 2009
Mesajlar
12,148
Tepki puanı
25
Puanları
38
Yaş
39
beni en çok etkileyen yazılardan biriydi bu niyet ettim bende eşime çıkartıp götürmüştüm çok beğenmişti ardından rüyamda hz asiyeyi görmüştüm.... allahım bin kere razı olsun sizlerden

Yazanın yüreğine sağlık, gerçekten çok güzel..
Amiin canım, cümlemizden inşaAllah..
 

Aşk-ı Hicab

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Şub 2009
Mesajlar
12,148
Tepki puanı
25
Puanları
38
Yaş
39
Kadın…

Adı Sare olan…

Bir evlat veremeyince eşine, onun mutluluğu için onu yeniden evlendiren… Sonra dayanamayıp eşini paylaşmaya bu sefer ayıran… Ama Allah’ın peygamber olacak bir evlatla müjdelediği… Melekler müjdeyi verince utanan ve şaşıran… Neslinden insanlara imamlar gönderilen…

‘Biz de ona İshak’ı ardından da torunu Yâkub’u müjdeledik Kadın “vay, kendim koca bir karı, su zevcimde bir ihtiyar iken ben mi doğuracak mışım? Bu doğrusu pek şaşılacak bir iş” dedi Melekler “ey evin hanimi Allah’ın rahmeti ve bereketleri üzerinize olmuşken, nasıl Allah’ın işine şaşacaksın O Hamid ve Meciddir” dediler ‘(11–73)
 

tsunami

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eyl 2006
Mesajlar
4,691
Tepki puanı
15
Puanları
36
Yaş
38
Ya cok guzel bir paylasim eline emegine saglik bacim...
 

Emine Emel

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 Nis 2009
Mesajlar
397
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
43
Niyet ettim Meryem olmaya…

Niyet ettim Asiye olmaya…

Niyet ettim Hatice, Fatıma, Aişe olmaya…

Niyet ettim ‘KADIN’ olmaya…


İNŞ Onlar gibi mükemmel olamayız tozları olabilsek ne mutlu Allah razı olsun rabbim yardımcımız olsun
 

Aşk-ı Hicab

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Şub 2009
Mesajlar
12,148
Tepki puanı
25
Puanları
38
Yaş
39
Niyet ettim Meryem olmaya…

Niyet ettim Asiye olmaya…

Niyet ettim Hatice, Fatıma, Aişe olmaya…

Niyet ettim ‘KADIN’ olmaya…


İNŞ Onlar gibi mükemmel olamayız tozları olabilsek ne mutlu Allah razı olsun rabbim yardımcımız olsun

Amiin kardeşim inşaALLAH..
Rabbim yollarını yolumuz eylesin..
 

buket_zeynep

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Eyl 2012
Mesajlar
2,757
Tepki puanı
180
Puanları
63
Yaş
39
niyet ettim meryem olamasamda HANNE OLMAYA ve MERYEM yetiştirmeye inşallah MERYEM olacak kızım meryem gibi olacak....
 

Hicran-ı Aşk

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Ara 2009
Mesajlar
2,257
Tepki puanı
250
Puanları
63
Yaş
37
Konum
Adana, Mersin
Kur'an-ı Kerim'de adı övgüyle geçen namlı kadınlardan biri de Hz. Âsiye'dir. Yaşadığı dönemde Mısır'ın en ünlü kadını ve bu tarihî ülkenin zalim ve kan içici imparatoru Firavun'un eşiydi. Bugün Firavun'un insanlık tarihine kendi adıyla geçen akıl almaz zulüm ve adaletsizliklerini bilmeyen, işitmeyen yoktur. Onun için Firavunun zulümlerini teferruatlıyla anlatmaya gerek görmüyoruz. Firavun da Bâbil padişahı Nemrud gibi hem tanrılık iddiasında bulunuyor, hem de halkın duygularını sömürerek geleneksel put inancını korumaya çalışıyordu.

Halkın geri kalmışlık ve cehaletinden faydalanan Firavun, sadece ilahlık iddiasında bulunmakla kalmadı, işi daha da ileri götürerek "ilahların ilahı" olduğunu söyledi. "Dedi ki: Sizin en yüce Rabbiniz benim."[1]

Firavun'un böyle aşağılık ve kötü bir insan olmasına karşı, karısı Âsiye âdeta temizlik, dürüstlük, iffet ve asalet timsaliydi. Halk, onun kocasının korkusundan rahat bir nefes alamaz ve geceleri dahi rahat uyuyamazken o, Allah'a tam bir inanç ve kendine güvenle yaşamını sürdürüyor, Firavun'un hemen yanı başında yaşıyor olmasından zerrece etkilenip dehşete kapılmıyordu.

Nil kraliçesi Âsiye, Allah Teâlâ'nın indinde öylesine has bir makama ulaşmış ve Allah'ın yakınlığını kazanabilmiştir ki, Hz. Resul-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyurmuşlardır:

"Kadınlardan kâmil olanlar dört kişidir: Firavun'un karısı Âsiye, İmran kızı Meryem, Huveyled kızı Hatice ve Muhammed (s.a.a) kızı Fâtıma."

"Cennet kadınlarının en iyisi şu dördüdür: Firavun'un hanımı Müzâhim kızı Âsiye, İmran kızı Meryem, Huveylid kızı Hatice ve Muhammed (s.a.a) kızı Fâtıma. Bunların en üstünüyse Fâtıma'dır."[2]

Kişiliğin gelişmesi, insanî vazifelerin bilincinde olma ve Allah'a iman, bir kadını öyle bir mevkiye yükseltiyor ki, Firavun'un evinde yaşadığı halde, cennet köşklerinin sakini oluyor ve dünyanın en seçkin dört kadınından biri olma makamına ulaşıyor.

Âsiye, bir lahza olsun kocasının işlediği zulüm ve haksızlıkları hoş karşılamadı, bir defa olsun onun safında yer almadı. Erkek çocuk doğururlar da büyüyünce onun yaptığı zulüm ve haksızlıklara karşı çıkarlar korkusuyla, Yâkup soyunun hamile kadınlarının karnını deşip bebeklerini diri diri parçalayan kan içici kocasının bu vahşiliklerine karşı bir kez bile lâkayt davranmadı.

İşte bu sıfata hâiz bulunan Mısır'ın bir numaralı kadını Âsiye, saraydaki odasında oturduğu bir sırada Nil nehrinin ortasında yuvarlana yuvarlana sulara batıp çıkan bir sandık görünce saray muhafızları ve nedimelerine, gidip o sandığın içine bakmalarını emretti…

Görevliler, bir süre sonra gelerek, sandığın içinde güzel bir oğlan çocuğu bulunduğunu söylediler. Gelecekte Allah'ın peygamberi olacak ve Firavun'un saltanatını yerin dibine geçirecek olan İmran oğlu Musa'ydı bu…

Bebeği alıp Âsiye'ye getirdiler…

Âsiye bunun nur topu gibi bir oğlan çocuğu olduğunu görür görmez, zavallı annesinin onu, Firavun'un korkusuyla Nil'e bıraktığını anlamıştı. Bu nedenle, bu çocuğu evlâtlık olarak yanına almaya ve onu bizzat büyütüp yetiştirmeye karar verdi. Ne pahasına olursa olsun bunu yapacaktı, ne olacaksa varsın olsundu!…

Firavun içeriye girip de çocuğu görünce yüreğine bir korku düştü; gelecekte ne olur ne olmaz endişesiyle, derhal öldürülmesini emretti. Fakat Âsiye var gücüyle karşı çıktı ona:

"Firavun'un karısı dedi ki: Benim için de senin için de bir göz aydınlığıdır o; onu öldürmeyin; umulur ki bize yararı dokunur, yahut onu evlât ediniriz.…"[3]

Firavun razı olmuştu. Onun da izniyle Musa artık sarayda kaldı ve bizzat kraliçe tarafından, onun özel sevgi ve ihtimamıyla büyümeye başladı.

Musa, peygamberlik makamına vardığında ve daha ileride de belirteceğimiz gibi, tekrar Mısır'a dönüp Firavun ve onun putperest kavmine tebliğde bulunduğunda, Âsiye derhal ona uyarak Rabb'ul-Âlemîn'e iman getirdi, ancak, imanını Firavun'dan gizledi.

Âsiye, yıllarca gizliden gizliye Allah Tealâ'ya ibadet ediyor ve Musa'nın kılavuzluğuyla imanını gizliyor ve koruyordu. Ama bu, böyle devam etmedi ve günün birinde sırrı açığa çıktı. Kocası Firavun yıkılmış, öfkesinden âdeta çılgına dönmüştü. Firavun, önce kraliçeyi inancından vazgeçirmeye çalıştı; onu caydırabilmek için her yolu denedi, her hileye başvurdu.

Bazen tehdit ediyor, bazen tatlı laflar ve boş vaatlerle onu kandırmaya çalışıyordu. Ancak bütün bunlar boşunaydı. Âsiye, bütün varlığıyla Allah'a inanmıştı bir kez… Nil'in getirdiği ve kendi elleriyle büyütüp yetiştirdiği o çocuğu peygamberlik makamına ulaştıran ve en büyük mucizesi olan "ışıl ışıl parlayan bembeyaz elleri" ve mâlum asâsıyla, onu, Firavun ve putperest kavmini hidayet etmekle görevlendiren Allah'a…

Âsiye'nin benliğinde kâinatı yaratan, dağları, ovaları, denizleri, dereleri, tepeleri, ormanları… kısacası her şeyi yoktan var eden, yerin ve göğün sahibi Allah Tealâ'ya iman ve Musa'nın söylediklerine karşı tam bir inançtan başka bir şey yoktu. Ne Firavun'dan zerrece korkup ürküyor, ne de bu cellat ruhlu dinsiz katilin eşi ve koca Nil'in yegâne kraliçesi olduğuna seviniyordu…

Zihni sadece bir şeyle meşguldü onun: Firavun'un hidayet bulması ve bu cani ruhlu hayvanın günün birinde adam olması!… Onun da kendisi gibi yegâne ilâh olan Allah Tealâ'ya inanarak sığınmasız zavallı halka zulüm ve işkence etmekten ve milleti yok oluşa sürüklemekten vazgeçmesini istiyordu. Ne var ki Firavun, artık dönüşü olmayan bir yoldaydı.

İlahlık iddiasına kalkışan, hem de "ilahların ilahı" olduğunu öne sürerek kendisinden daha üstün hiçbir şey kabul etmeyen Firavun gibi birinin, Musa'nın buyruğuna boyun eğip ilahlık iddiasından vazgeçmesi ve sıradan bir insan gibi; "Allah'ım, beni affet!" demesi mümkün olabilir miydi acaba?!

Sonunda Firavun, Âsiye'ye, ya Allah'a, ya da ona iman etmesini önerdi. İkisinden birini açıkça tercih ve ilan edecekti: Ya Musa'nın sözlerine inanacak, onu izleyecek ve Allah'a iman etmek suretiyle her türlü işkence ve kötü hadiseye karşı kendisini hazırlayacaktı; ya da tıpkı geçmişteki gibi bütün haşmet ve şatafatıyla Nil'in kraliçesi ve Mısır'ın en ünlü kadını olarak kalacak ve putlara tapınmayı kabullenerek, Firavun'u "ilahların ilahı" olarak benimseyecekti!

Âsiye, Allah'a imanı ve Musa'ya inanmayı tercih etti.

Doğru ve hak inancından vazgeçmeyeceğini bildirdi Firavun'a…

Musa'nın getirdiği mucizeleri görerek bütün kalbiyle âlemlerin rabbi Allah'a inanmış bulunan ve Firavun'un alabildiğine zâlim, aşağılık, keyfine düşkün olduğunu anlamış bulunan ferasetli ve cesur Âsiye, Firavun'un kendisi gibi günün birinde zeval bulup yokluğa karışacak olan sarayında görünüşte görkemli, gerçekte ise zelil ve aşağılık bir müreffeh hayat sürdürmektense Allah Tealâ'nın indindekine rıza göstermeyi, kalıcı ve sonsuz olan ilâhî rızayı geçici ve iğrenç olan nefsânî rahata tercih etmeyi yeğ buldu.

Bu yolda her şeyi göze almış; canı pahasına da olsa Rabbine itaat yolunda zalim Firavun'a âsi olmaya azmetmişti…

Âsiye'yi inancından vazgeçiremeyeceğini anlayan Firavun, sonunda onun çarmıha gerilmesini emretti. Âsiye'yi çarmıha gerdikten sonra başını büyük bir taşla ezerek öldürdüler…

Âsiye'nin can verişi çok feci oldu…

Ne var ki, cellatlarının gözünün önünde işkenceyle can verirken Allah'a yalvarıyor, O'nu zikrediyordu. Kur'an-ı Kerim, onun işkence sırasındaki o dayanılmaz durumuna işaretle şöyle buyurur:

"Allah, imanı tam olanlara Firavun'un karısını örnek verir; hani o demişti ki: "Rabbim! Bana kendi katında, cennette bir ev yap, beni Firavun ve işkencesinden ve onun zalimlerinin elinden kurtar!…"[4]

Evet… Âsiye, Firavun'un işkencecilerinin dayanılmaz işkenceleri altında acıyla can verdi; fakat adı, yeryüzü durdukça, dünya tarihinde ve biz Müslümanların biricik kitabı Kur'an-ı Kerim'de, "dünyanın gelmiş geçmiş emsalsiz ve en büyük kadınlarından biri" olarak bâki kalıp, ölümsüzleşti.



--------------------------------------------------------------------------------


[1]- Nâziât Suresi / 24.

[2]- el-Mizan Tefsiri, c. 19, s. 40.

[3]- Kasas Suresi / 9.

[4]- Tahrîm Suresi / 11.

-alıntı-
 

hira_nurr

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Nis 2013
Mesajlar
622
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
33
Kadın… İki zıt kutba meyilli… Cennete hanım efendi olmak varken, cehenneme odun taşıyıcısı olabilen…

Ve ben iki zıt kutuptan imanı tercih ettim…

Niyet ettim Meryem olmaya…

Niyet ettim Asiye olmaya…

Niyet ettim Hatice, Fatıma, Aişe olmaya…

Niyet ettim ‘KADIN’ olmaya…
RABBİM yollarını yolumuz eylesin inş.(((ALLAH CC razı olsun ablacım paylaşımın için
 

buket_zeynep

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Eyl 2012
Mesajlar
2,757
Tepki puanı
180
Puanları
63
Yaş
39
BU yazıyı ilk okuduğumda eşime götürmüştüm
demiştim ki niyet ettim bende seni ve kendimi cennete taşıyacak kadın olmaya...
evet niyet ettim MERYEM Olamasamda HANNE olup meryem yetiştirmeye..
niyet ettim eşimin HATİCESİ olmaya..
niyet ettim ALLAHIN HUZURUNA KABUL EDECEĞİ KADINLARDAN OLMAYA
 

asi egeli

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Şub 2013
Mesajlar
71
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
çok güzel bir yazı gerçekten çok etkilendim allah razı olsun
 

Aşk-ı Hicab

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Şub 2009
Mesajlar
12,148
Tepki puanı
25
Puanları
38
Yaş
39
Kadın… İki zıt kutba meyilli… Cennete hanım efendi olmak varken, cehenneme odun taşıyıcısı olabilen…

Ve ben iki zıt kutuptan imanı tercih ettim…

Niyet ettim Meryem olmaya…

Niyet ettim Asiye olmaya…

Niyet ettim Hatice, Fatıma, Aişe olmaya…

Niyet ettim ‘KADIN’ olmaya…
RABBİM yollarını yolumuz eylesin inş.(((ALLAH CC razı olsun ablacım paylaşımın için


Amiin kardeşim.. Rabbim cümlemizden razı olsun inşaAllah..
 

Aşk-ı Hicab

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Şub 2009
Mesajlar
12,148
Tepki puanı
25
Puanları
38
Yaş
39
BU yazıyı ilk okuduğumda eşime götürmüştüm
demiştim ki niyet ettim bende seni ve kendimi cennete taşıyacak kadın olmaya...
evet niyet ettim MERYEM Olamasamda HANNE olup meryem yetiştirmeye..
niyet ettim eşimin HATİCESİ olmaya..
niyet ettim ALLAHIN HUZURUNA KABUL EDECEĞİ KADINLARDAN OLMAYA

Ne kadar güzeel...
Amiin canım, inşaAllah..
Rabbimiz niyetimizi salih eylesin..
 

repsol

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Ara 2012
Mesajlar
672
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
40
Yarabbim ....Her birimize ONLAR GİBİ olmak için Takva ve Tevekkülü nasip eyle...Biz Onlar gibi olamayız ama ZAMANIMIZDA SEN'İN RIZANI kazanacak şekilde KADIN OLABİLMEMİZİ NASİP EYLE....
Amin. duana amin diyorum berat ablam ne güzel yazmışsın içime işledi ASllah razı olsun
 

repsol

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Ara 2012
Mesajlar
672
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
40
Niyet ettim Meryem olmaya…

Niyet ettim Asiye olmaya…

Niyet ettim Hatice, Fatıma, Aişe olmaya…

Niyet ettim ‘KADIN’ olmaya…

inşaALLAH..

güzel kardeşim Allah razı olsun çok güzel ibretlik bir paylaşım Rabbim ibret alanlardan eylesin cümlemizi niyetlerimizi makbul eylesin inşallah
 

Aşk-ı Hicab

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Şub 2009
Mesajlar
12,148
Tepki puanı
25
Puanları
38
Yaş
39
Yarabbim ....Her birimize ONLAR GİBİ olmak için Takva ve Tevekkülü nasip eyle...Biz Onlar gibi olamayız ama ZAMANIMIZDA SEN'İN RIZANI kazanacak şekilde KADIN OLABİLMEMİZİ NASİP EYLE....
Amin. duana amin diyorum berat ablam ne güzel yazmışsın içime işledi ASllah razı olsun

Amiin kardeşim.. Ne güzel dualar etmişsin.. Rabbim razı olsun..
Rabbim hayatlarıyla bizlerin de hayat bulmamızı nasip eylesin.. Örnek aramamıza gerek mi var ki.. En güzel örnekler ONLAR.. Yaşadıkları tüm olumsuzluklara rağmen, çektikleri onca eziyetlere ragmen, güçlü imanları ve iradeleriyle sadece ve sadece Rabbimize dayanmaları, tevekkülün imrendirici güzelliği.. Rabbim hepsinden razı olsun ebeden..

aski-sukun.jpg


Aşk-ı Sükun.. Herkese Tavsiyemdir.. Tevekkülün en güzel örneği..
 

Aşk-ı Hicab

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Şub 2009
Mesajlar
12,148
Tepki puanı
25
Puanları
38
Yaş
39
güzel kardeşim Allah razı olsun çok güzel ibretlik bir paylaşım Rabbim ibret alanlardan eylesin cümlemizi niyetlerimizi makbul eylesin inşallah

Gercekten öyle.. Okuyup nasiplenenlerden olalım.. Hep okuyalım inşaAllah..
Rabbim cümlemizden razı olsun inşaAllah..
 

repsol

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Ara 2012
Mesajlar
672
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
40
cümelmizden inşallah tavsiye ettiğin kitabıo inşallah alıp okuyacağım
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt