Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

İdris a.s (1 Kullanıcı)

tersinim

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Eyl 2010
Mesajlar
39
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
77



Âdem (a.s) 940 sene yaşadıktan sonra vefat ettiğinde Adem oğullarının sayısı binlerle ifade buluyordu. Âdem (a.s.) ölünce Adem oğulları Onu unutmadılar, tâzim için sık, sık mezarını ziyaret etmeye başladılar.

Zamanla bu ziyaretler cesedin etrafında dönmeye, gerçek anlamından uzaklaşıp, bir nevi tapınmaya dönüştü.

Kendilerine başlangıçta Âdem’e (a.s.) ya da sevdikleri, saydıkları kişilere benzeyen taştan, ağaçtan putlar yonttular.

Bu putlar önceleri çok sevdikleri bu kişileri hatırlayıp anma, tâzim etme amacınlaydı.

Sonra o kişilerde unutuldu. Ve insanlar bir zaman sonra Âdem (a.s.) ile Şit’in (a.s.) öğretisini, bir Allah’ın (c.c.) varlığını tamamen unuttular, kendi yaptıkları, yonttukları putlara tapmaya başladılar.

Şit’ten (a.s.) beş nesil sonra Allah (c.c.) Hz. İdris’i (a.s.) peygamber olarak gönderdi ve kendisine otuz sayfalık bir suhuf vahiy etti.

Kendisi; Cebrail’in (a.s.) vahiy getirdiği ilk peygamber olduğu gibi, ilk defa ata binen ve müfsitlere karşı cihada kalkandır.

İdris’e (a.s.) Yüce Allah’ın (c.c.) kitabından, İslam dininin sünnetinden, kitaplardan, Âdem (a.s.) ve Şit’in (a.s.) sahifelerinden çok ders yaptığı, çokça ibret aldığı için İdris adı verilmiştir.

İdris (a.s.); beyaz tenli, uzun boylu, büyük karınlı, geniş göğüslü, kaba sakallı, iri kemikli, güzel yüzlüydü. Vücudu az kıllı, uzun ve çok saçlıydı. Sesi ince ve yumuşaktı. Yürürken devamlı önüne bakardı.

İdris (a.s.) kalemle yazı yazardı. Tıp, astronomi gibi fen bilimlerine vakıftı; bütün ilimler kendisinde toplanmıştı.

İdris (a.s.) aynı zamanda terziydi. İlk defa iğne ile dikiş diken, elbise yapıp giyen İdris’ti (a.s.). Hayatını terzilik yaparak kazanıyordu.

İnsanlar içinde ilk elbise diken, ilk kalem tutan Odur.

O zamana kadar insanlar işlenmemiş postlarla örtünürlerdi. O terzilerin piridir.

İdris (a.s.) çok namaz kılan; ibadeti, zikri çok seven Allah (c.c.) katında makbul bir kul ve peygamberdi.

Kendisinin bir günde yaptığı âmel, Adem oğullarının bir ayda yaptıkları âmelden daha üstündü. (Meryem56-57)

Onun doğruluğu, sabrı ve kavuştuğu rahmet ve iyilik Cenab-ı Hak (c.c.) katında övülmekteydi. (Enbiya 85-86)

O zamana kadar Şit oğulları oturdukları mukaddes dağdan inerler, Kabil oğullarının yanına giderler, kadınlarıyla düşüp kalkarlardı.

= = =

Bu kötü davranışı gören İdris’in (a.s.) babası Yerd, oğluna:

-Ey oğulcuğum! Ben kavmini çok kötü bir yol ve iş üzere görmekteyim. Muhakkak ki Şanı Yüce Allah’ta (c.c.) bundan razı olmaz. Sen onları bundan men et dedi.

İdris’te (a.s.) kavmini toplayarak:

-Ey kavmim! Siz şu lânetlenmiş Kabil oğulları kadınlarının yanına gitmekte, onlarla düşüp kalkmakta, büyük günâh işlemektesiniz.

Sizler onların yanlarına gitmeyiniz.

Aksi halde Allah’ın (c.c.) gazabı üzerinize olacaktır
dedi. Şit oğullarını Kabil oğullarının yanına inmelerini yasakladı.

İdris (a.s.) bazı kişilerin bu yasağı kulak asmadıklarını, günâh işlemeye devam ettiklerini görünce:

-İçinizden bazı aklı kıt kişiler Rabbinizin üzerinize gönderdiği peygamberinin sözlerini kulak ardı ederek emrini uymamakta; şu mukaddes dağımızdan inerek Kabil oğullarının yanına gitmekte, o büyük günâhı işlemeye devam etmektedirler.

Şunu iyi bilsinler ki biz onların tekrar dağımıza gelmelerine, dönmelerine izin vermeyeceğiz
dedi.

Şit oğulları İdris’in (a.s.) bu sözlerine rağmen Onu dinlemediler; inecekleri yere indiler, yapacaklarını yaptılar. Onların bu tutum ve davranışları İdris’i (a.s.) çok üzdü.

Onları tekrar toplayarak:

-Ey kavmim! Ben sizlerden bazılarını peygamberlerini dinlemeyen, ikâzlarını uymayan, kötü yola sapmış kişiler olarak görüyorum. Sizler bunu yapmayınız.

Allah’ın (c.c.) size gösterdiği doğru yoldan yürüyünüz. Üzerinize gönderdiği peygamberine itaat ediniz
dedi.

Fakat kavmi Onu yalanladılar. Pek az kişi inandı ve iman etti. Çoğu Onu dinlemedi. İnananlar bin kişi kadardılar.

Bir müddet sonra Yüce Allah (c.c.) inananlara; Kâbil oğullarının yanına gitmelerini, onlarla ilişkiye girmelerini kesin bir dille yasakladı, onlarla savaşmalarını emretti.

Bu emir gereği İdris’te (a.s.) ateşe tapan Kabil oğulları ile savaştı, onlardan esirler aldı, kimini öldürdü, kimini de azat etti.

İdris (a.s.) göğe yükseltilmeden önce yerine oğlu Mettu Şelah’ı vasi tayin etti.

Şitoğullarına:

-Ben size ancak bana emredileni emrederim. Sizler ateşe tapan Kabil oğullarıyla düşüp kalkmayınız. Allah’a (c.c.) ihlâs ile ibadet ediniz. Amelleriniz doğruluk ve yakîn üzerine olsun dedi.


Devamı var.

 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt