Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Dîvân-ı Kebîr//Aşk Dîvânı (1 Kullanıcı)

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com










Ey ay yüzlü sevgili; hoş geldin, safâlar getirdin! Ey cana neşeler veren gül varlık, neşelerle gel, dünya hayatının bize getirdiği üzüntülerden, kederlerden bizi kurtar. Sen zaten hep böyle idin, neşeler getirirdin, neşeler bağışlardın, Dilerim sağ oldukça hep böyle ol!


Ey her neşenin sûreti, şekle, bedene bürünmüş hâli; sen baştan başa neşesin, gönlümüzde bir yâdsın, bu yüzden seni yâd ettiğimiz zamanlar, gönlümüz neşe ile dolar, içimiz rahatlar.



Sen, yalnız, neşenin sûreti değil, aynı zamanda,

Allah’a duyulan aşkın da sûretisin. Hakk'ın güzelliği sende tecellî ettiği için, seni seven dolayısıyla Hakk'ı sevmiş olur. Bu yüzden dâima, gönlümüzde ol gönlümüzde yaşa!





Ey can; senin sevgini idrâk hususunda bizler çocuklar gibiyiz. Ey can gel de bizi çocukluktan kurtar! Çocuk olduğumuz için dadıya muhtacız, onun sevgisi ile onun ihtimamıyla yaşıyoruz. Gel de bizi dadıya, ona buna muhtaç olmaktan kurtar! Bizi olgunluğa ulaştır da, seni idrâk edelim, yalnız seninle senin aşkın ile yaşayalım.



Biz kendimizi tamamıyla dünya işlerine verdik. Birçok isteklere, emellere düştük. Hep dünya için çalışıyoruz; servet, şöhret, yüksek mevki hırsıyla didinip duruyoruz. Bu yüzden de kederden, sıkıntıdan kurtulamıyoruz. Gamlardan, kederlerden kurtulmak için eşe, dosta sarıldık. Eğlencelere kapıldık. Ey def! Sen bizim şu halimize candan, gönülden feryat et! Ey ney sen de ağla, inle!



Ey gönül! Sen güzelsin, o Hüsrev'in yüzünden büsbütün güzelleş, eğer hoş bir Hüsrev isen, o güzel Şirin'in Hüsrev’i isen gerçek aşka düş de Ferhat ol!


HZ. MEVLÂNÂ



(*Mütercim’in notu:" Ferhat dağları delerek su yolları yapmakta mâhir bir mühendis, aynı zamanda, bir hükümdarın yeğeni olan Şirin adlı güzel bir kıza gönül vermiş meşhur âşıktır. Şirin'e, Ferhat'tan başka, bir hükümdarın oğlu olan Hüsrev-i Perviz de âşık olmuştur. Bu kızı elde etmek için Ferhat akıl almaz gayret sarf etmiş, dağları delmiş, kayaları oymuş. Ferhat ile Şirin doğu edebiyatında Leylâ ile Mecnun gibi meşhur olmuş, birçok şâirler bunların aşk hikâyelerini anlatan kitaplar yazmışlardır. Faruk Nafiz merhum da “Çoban Çeşmesi” adlı şiirinde bu konuya temas etmiştir:


"Gönlünü Şirin'in aşkı sarınca

Yol almış hayatın ufuklarınca

0 hızla dağları Ferhat yarınca

Başlamış akmaya çoban çeşmesi." ,




Mutasavvıflar bu hikâyeden başka mânâlar çıkarmışlardır. Onlara göre, Ferhat Hakk âşığıdır, sevgilisi uğruna deldiği dağlar, benlik, enâniyet dağıdır.


*Şefik CAN)



DİVÂN-I KEBÎR

 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com


Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun etme

Başka bir yâr başka bir dosta meylediyorsun etme



Sen yâdeller dünyasında ne arıyorsun yabancı

Hangi hasta gönüllüyü kasdediyorsun etme





Çalma bizi bizden bizi gitme o ellere doğru

Çalınmış başkalarına ediyorsun etme





Ey ay, felek harab olmuş alt üst olmuş senin için

Bizi öyle harab öyle alt üst ediyorsun etme





Ey makâmı var ve yokun üzerinde olan kişi

Sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun etme





Sen yüz çevirecek olsan ay kapkara olur gamdan

Ayın da evini yıkmayı kastediyorsun etme





Bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan

Gözlerimizi öyle yaş dolu ediyorsun etme





Âşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer

Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun etme





Ey cennetin cehennemin elinde olduğu kişi

Bize cenneti öyle cehennem ediyorsun etme





Şekerliğinin içinde zehir zarar vermez bize

O zehiri o şekerle sen bir ediyorsun etme





Bizi sevindiriyorsun huzurumuz kaçar öyle

Huzurumu bozuyorsun sen mahvediyorsun etme





Harama bulaşan gözüm güzelliğinin hırsızı

Ey hırsızlığa da değen hırsızlık ediyorsun etme





İsyan et ey arkadaşım söz söyleyecek an değil

Aşkın baygınlığıyla ne meşk ediyorsun etme






Hz. MEVLÂNÂ
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com

“Âşıkların bu nâraları zevk ve neşe mumunun yüzündedir.
Şaşılacak şey şu ki, mum geldi, yanıyor,
fakat pervâneden eser yok, görünmüyor.
İşte bu mum, öyle bir mumdur ki,

gündüzden de, geceden de üstündür.
Ey can; koş, koş ki, gönül mumu can istiyor.”

Mevlânâ Celâleddin Rûmî

Rubâiler
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com

21533069908947c72a3cb0333bfef62e.jpg


“Ben, bir dağım,
sesim, sözüm, yârin sadâsıdır, yârin sözüdür.
Ben bir resimim, benim ressamım o güzeldir.
Sen sanıyorsun ki,
konuştuğum zaman ağzımdan çıkan sözler,


benim sözümdür.
Hayır; anahtar kilide sokulur da açılırken ses çıkarır ya,
işte benim sözlerim böyledir.”


Mevlânâ Celâleddin Rûmî



Rubâiler
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com


Âşıklıkta bir başka kapı açıldı. Şimdi Yûsuf(a.s)'ın güzelliğinde bir başka parlaklık, bir başka güzellik var.



*Aşk yolunda gözü kapalı olmayan uyanık olanlara müjdeler olsun! Ben dün gece bambaşka bir rüya gördüm.



*Hakk yolunda yürüyenlere, şu sebeplerden başka sebepler hazırlandı.



*Bulutlardan şarap yağmasa bile, yaşayış başka bir âb-ı hayat elde etti.



*Dostlar huylarını değiştirdiler, asabî, serkeş oldular da, Allah bize uysal başka dostlar ihsan etti.



şıklara başka münbit bir ova, bir başka su dolabı verildi de, onlar aşk yeşilliklerini yeniden yeşerttiler.



*Eğer aşk senin adını kötüye çıkarırsa gam yeme, aşkın başka adları, başka sanları da var!



*Sûfî; söz, harf bilmezse bilmesin! Aşk derdinî anlatan başka bir bab, başka bir bölüm var!



HZ. MEVLÂNÂ


D’İVÂN-I KEBÎR

 

hayri07

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Şub 2009
Mesajlar
1,455
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
51


• Ey bir parıltısı ile Uhud Dağı'nı paramparça eden Rabbim! Bir avuç toprak, Sen'in çâresiz bir âşığın olursa şaşılmaz! " (A'raf Suresi, 7/143. ayete işaret var.")

47154896ez1.gif

• Lutfeder de bir bakarsan, kayalar, taşlar mum olur; fakat kahr ile bakınca da, mum taş olur!



• Sen inlersen, feryâd edersen, o zaman ölmüş gönlü diriltirsin, ona can verirsin, bir şeyler edersin; senin canının işi gücü budur!



• Can, sefer etmek, yolculuğa çıkmak ister; sen, onu sağlam bir bağla bağlarsın! Sonunda can, o bağı koparır da âvâre olur!



• Süleyman gidince Şeytan, padişâhlar padişâhı olur! Akıl ve sabır gidince nefs-i emmâre başkaldırır. Seni emir kulu yapar; sana kötülükler, günahlar işletir.



• Aşk, bütün cihânı kaplamıştır ama sen onun rengini bile göremezsin. Fakat onun ışığı bedene vurunca âşık olursun; betin benzin solar, sararırsın!



• Bir şehzâde olmalı ki, yakutun müşterisi olsun; eşi az bulunur, değerli bir insan olmalı ki, senin aşk gamını çeksin!



• Cenâb-ı Hakk; "Yeryüzü size beşiktir!" diye buyurdu. İnsan çocuk olmasaydı, beşiğe bağlı kalır mıydı? - ("Taha Süresi, 20/53. ayete işaret edilmektedir." )



• Benim şu gölge varlığımın dönüp dolaşması, Hakk güneşinin yüzündendir' 0 müneccim değıldir ki, gönlü yıldızların emrinde olsun!

47154896ez1.gif

Hz. MEVLÂNÂ


DÎVÂN-I KEBÎR
TEŞEKKÜRLER kardeşim selametle kalın.
 

mirdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Ara 2009
Mesajlar
2
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
tasavvuf

tasavvuf

selamun aleykum birnoktadan ve cokbüyükevliyaullahdan mana nedir yolumuzun büyüklerine sorum budur insallah daha degisik konular var basimdan gecen olay cevabinizi beklerim
 

yüsra77

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Mar 2008
Mesajlar
74
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Konum
MEVLANA DİYARI-KONYA
Zerrelerin, elsiz ayaksız, güzelim bir oyuna dalıp oynayışları, Hak ışığındandır ancak.
Yerin tâ altından, göğün yücelerine dek, şu güzelim oyuna bak da aklını başına devşir.
Zerre oldun ya, tekrar gidip de dağ kesilme; sabret, vefalı ol; vefalı oluş, pek hoştur.

♥ HZ.MEVLÂNÂ (K.S) ♥
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com
TEŞEKKÜRLER kardeşim selametle kalın.

RABBİM razı olsun kardeşim...

Zerrelerin, elsiz ayaksız, güzelim bir oyuna dalıp oynayışları, Hak ışığındandır ancak.
Yerin tâ altından, göğün yücelerine dek, şu güzelim oyuna bak da aklını başına devşir.
Zerre oldun ya, tekrar gidip de dağ kesilme; sabret, vefalı ol; vefalı oluş, pek hoştur.

♥ HZ.MEVLÂNÂ (K.S) ♥


rahman razı olsun .. hayri07, yüsra77
yüsra77 kardeşim bu güzellik için çok teşekkür ederim ..

selam ve dua ile ..
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com



fotoğraf:ferahhfeza

• Öyle bir çeşme isterim ki suyu, her zaman aksın, herkesin canına can katsın. Öyle bir dilber isterim ki, onun aşkı ile ölü biledirilsin de onunla yaşamanın zevkine varsın, huzura kavuşsun.

• Ben öyle uçsuz, bucaksız bir mana denizinin koluyum ki, o, deniz uçsuz bucaksızlığından da çok üstündür. 0 denizin kıyıları ötelerden de ötededir, sonsuzdur. 0, denizin içinde bulunan incilere de, yeryüzünde bulunan taşlara da, lütuflarda, ihsanlarda bulunmaktadır.
• Dünya bahçelerinde görülen güzelliklerde çeşit çeşit çiçeklerin renklerinde, kokularında onun payı, nasibi vardır. Tavus kuşları, cennet kuşları, sülün-ler, papağanlar gibi süslenrnemiş, kuşanmamış oldukları halde kargalara bile lütuflarda, ihsanlarda bulunmuştur. Denizlerde yaşayan çeşitli balıklara, çiçekten çiçeğe uçan kelebeklere pek hoş renkler bağışlamıştır. Arslanlara, kaplanlara, panterlere, köpeklere, kedilere süslü kürkler lütfetmiş; yılanlara bile hoş renkli gömlekler giydirmiştir.
• Şekil, süret noksanlaşırsa mana azalmaz. Çamurdan yarattığı insana arslan gibi kuvvet vermemiş, kaplana verdiği kürkü giydirmemiş ama, yarattığı canlıların hiç birisine vermediğini insana vermiştir. însana kendinden vasıflar vermiştir. Lutuflarda, ihsanlarda bulunmuştur. Bunlar anlatılamaz ki!
• Sen şimdi cana dikkat et; kendisi ötelerden gelmiş ilahî bir varlık olduğu halde, balçıktan yaratılmış beden hapishanesine atılmış. Pislikler içinde kalmıştır. Fakat onun, yani rühun, canın hapiste oluşundan, pislikler içinde bulunuşundan haberi bile yoktur.
 

melissa26

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,857
Tepki puanı
18
Puanları
36
Yaş
51
Çok güzel olmuş ama tek, tek okumalı, aceleye getirilmemeli...
Âşık kimsesiz, tek başına, yapayalnız kalsa da, o, yalnız değildir; sevgilisi ile gizlice, beraberdir! Çünkü o, nerede olursa olsun, gerçek sevgili olan Allah ile mânen beraberdir!

Ne mutlu onlara.. sahte sevgilerden beri , hakiki maşukun rengi belli
Nasıl? söyle? Sadakat, vefa, aradın mı acaba?
Yok aramadım, aramazsan bulunmaz, bu yol bilensiz alınmaz...
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt