Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

AŞURE DEĞiL; "AŞURA"! (2 Kullanıcı)

EHL-İ BEYT

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Mar 2009
Mesajlar
731
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
45
ÂŞÛRÂ GÜNÜ NE OLDU?

Yine geldi Muharrem, işte yine Âşûrâ!

Yine 10 Muharrem; Âşûrâ günü...

Nedir Âşûrâ-Aşure?

Sahi nedir Âşûrâ?

Çorba mıdır, Aş mıdır? Teenni ya telaş mıdır? Bağrı yakan ataş mıdır?

Bakın cehâlet kokan tarih kitaplarına, gazete köşelerine, takvim sayfalarına, gönül levhalarına?
Ne yazıyor bu güne ilişkin?
Tatlı, helva, çorba tarifleri mi veriyor?
Bayram havası içinde kutlanması gereken bir gün bilgisi mi sunuyor?
Yoksa ne...???

Sizin sayfalarınız nelerden bahsediyor?
Neler anlatıyorlar o gün hakkında?
Yığın yığın hurafeler mi, kaynaksız hikayeler mi, düzmece yalanlar mı, saptırıcı - uyutma amaçlı piyasaya sürülmüş asılsız tarihi bilgiler mi?

Bakın bakın...
Bakın da Hakka karşı cinayetler nasıl işlenir, hak nasıl örtülmeye çalışılır, gündem nasıl yapayla saptırılır şahit olun...
Sonra da Hakk yazan tarihe bir göz atın, doğruları görün.

Zulme lanet edin, zalime dur deyin, mazluma her halde yardımcı olun.
Elinizle, dilinizle, kaleminizle, kalbinizle zulme düşman, adalete dost olun...
Dilerseniz önce çoğunluk denilen kalabalıkların, nere gittiklerinden haberdar olmayan,
nerden beslendiklerini bilemeyen, hak nedir farkına varamayan,
batıla kasıtlı ya da kasıtsız taraf olanların yazdıklarına bir göz atalım;
Elde edebildiğimiz, ulaşabildiğimiz kadarıyla bir çok yerde 10 Muharrem Âşûrâ gününde (çoğu aşure derler cahilce) tarihte bazı olayların gerçekleştiği yazılır.

Bunları şöyle özetlemek mümkündür;

1. Cebrail, İsrafil, Mikail, Arş, Kürsü, Kalem, Cennet- Cehennem o gün yaratılmıştır!
2. Yerler ve gökler o gün yaratılmıştır!
3. Dünyanın yaratılmasına ilk olarak o gün başlanmıştır!
4. Yeryüzüne yağmur ilk olarak o gün yağmıştır.!
5. Allâh Âdem'in (a.s) tevbesini o gün kabul etmiştir!
6. Adem (a.s) o gün Safiyyullah olmuştur!
7. Allâh İdris'i (a.s) o gün göğe kaldırmıştır!
8. Nuh'un (a.s) gemisi o gün Cudi dağına oturmuştur!
9. İbrahim (a.s) o gün doğmuştur!
10. Allah İbrahim'i (a.s) o gün kendisine Halil (dost) edinmiştir!
11. İbrahim (a.s) o gün Nemrut'un (l.a) ateşinden kurtulmuştur!
12. Eyyüp (a.s) o gün hastalığından şifa bulmuştur!
13. Allah Davud'un (s.a) tevbesi o gün kabul etmiştir.!
14. Süleyman (a.s) o gün saltanata kavuşmuştur!
15. Tevrat Musa'ya (a.s) o gün verilmiştir!
16. Musa (a.s) o gün kurtarılmış, Firavun (l.a) o gün boğulmuştur!
17. Yunus (a.s) o gün balığın karnından kurtulmuştur!
18. Yusuf (a.s) o gün kuyudan kurtulmuştur.!
19. Yakup (a.s) Yusuf'a (a.s) o gün kavuşmuştur.!
20. İsa (a.s) o gün doğmuştur!
21. İsa (a.s) o gün göğe kaldırılmıştır!
22. Muhammed (a.s) o gün Hatice (r.a) ile evlemiştir!
23. Muhammed (s.a.a) o gün geçmiş ve gelecek günahlarından affedilmiştir!
24. Kıyamet kopması o gün olacaktır. (Cuma günü imiş)!


Veeeeeeeeeeeeeeeeeeee......

25. Hz. Hüseyin o gün şehit edilmiştir...

Şimdi elimizi vicdanımıza koyalım ve insaflıca düşünelim.

Hemen hemen tüm insanlık tarihindeki mutlu günler, hatta varlıkların oluşum sürecindeki güzellikler nasıl aynı güne denk gelmiş?

Kim bu gaybi bilgileri hangi kanalla bizlere ulaştırmış?

Adı sayılan peygamberlerin ne zaman ve ne kadar yaşadıkları bile kesin bir bilgi ile sabit değilken,
nasıl onların çok mutlu günlerinin hep aynı güne denk geldiği öğrenildi?
Ve kim aracılığı ile?


Hz. Peygamber efendimizden bu olayların aynı günde gerçekleştiğine dair inkarı mümkün olmayacak kadar sağlam yollarla bize ulaşmış bir rivayet var mıdır?

Acaba tüm bu yazılan ve görüldüğü üzere sevinç günleri olan olaylar bir başka hüzün verici ama kesin olan bir olayın unutturulması için hedef saptırma olmasın?

Her insan biraz dikkatle bakarsa yaşadıkları zaman dilimlerinde egemen güçlerin halkın hoşuna gitmeyecek bir olaya sebep olduklarında hemencecik onu örtecek bir suni gündem oluşturduklarını görür.
Acaba tarihin tüm zalimlerinin uyguladığı bu taktik üstadları olan yezitten onlara kalmış bir miras olmasın?

Evetttt

Hz. Peygamberin Hakka vuslatından henüz pek fazla zaman geçmemişti ki, bir meşum el,
inananların yönetimini zorba, haksızlık ve hile ile ele geçirmişti.
İnsanlık, adalet, sevgi, iman, hak, hukuk, asalet, hamiyet, dürüstlük, şecaat, kardeşlik, dostluk adına ne varsa erozyona uğramıştı.
Müslümanların üzerine adeta bir ölü toprağı serpilmiş
nerdeyse Allah'ın dini olan İSLAM zorba güçlerin zulüm aygıtı olan DEVLET İSLAM(!)'ı haline dönüşmüştü.

Bu kötü gidişe dur denilmeliydi...
Ama kim olacaktı bu kervanın başını çekecek olan?
Bu, Ehli Beyt'ten olup ta Peygamberi görenlerden hayatta kalan tek kişi olan Hz. İmam Huseyin'den başkası olabilir miydi?
İşte İslam'ın ve insanlığın omuzlarına yüklediği bu ağır sorumluluğu yerine getiren bu korkusuz kahraman
hunharca Kerbela'da onlarca yakını ile şehit edildi.

Kalbinde zerre miktarı insanlık ve adalet aşkı olan insanlar bu olayı unutamazlardı.
Huseyin'i rahmet ve O'na kastedenleri ise lanetle anacaklar, onlara düşmanlık besleyeceklerdi.
Ve onları bir şekilde alaşağı etmenin hesaplarını yapacaklardı.
İşte o günün alçakları bunun bilincinde olarak Kerbela katliamının gerçekleştiği gün olan
10 Muharrem Âşûrâ gününü belleklere farklı bir anlam ve içerikle yerleştirmenin hesabını yaptılar.

Peygamberimiz adına hadisler uydurdular.
O gün bilmem nelerin gerçekleşmiş olduğuna dair yalanlar düzdüler.
Ve bunu yalanla bezedikleri tarih kitaplarına, hadis eserlerine serpiştirdiler.
Ve sonuçta yukarıdaki sıraladığımız olayların o gün gerçekleştiği yolunda aslı olmayan bilgiler zamanımıza kadar geldi...
Ve bu gündem saptırma da kısmen başarılı da oldular.
Ama "yalancının mumu yatsıya kadar yanar" demişler.
Mum söndü gayrı.
İnsanları yanıltamayacakları bir şekilde Hak aşikar oldu elhamdulillah.

Canlar şu gerçek artık tüm dünyada bilindi ki;

Bugün sevinç günü, bayram günü, çorba-tatlı günü değildir.
Bu gün Kerbela'yı anma ve anlama günüdür.

Bugün İmam Huseyin ve yarenlerinin başkaldırısının bilincine varma günüdür.
Bugün her nerde Yezit varsa orada Huseyin olma günüdür.
Zalimlere; "dur", mazlumlara; "el ver, zulme dur diyelim" deme günüdür.
Bu gün Habil'i, İbrahim'i, Yusuf'u, Musa'yı, İsa'yı, Muhammed'i (Selam olsun üzerlerine), Ali'yi anlama günüdür.
Bugün zulmün yıkılış günüdür.
Sönmeyecek olan adalet ateşinin yanış, kalplerin ilahi aşka susayış günüdür.

Selam olsun Huseyn'e ve Huseynîlere...
Lanet olsun Yezit ve Yezîdîlere....
 

erzsalih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2009
Mesajlar
967
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Allah razı olsun kardesim emeğine sağlık
 

EHL-İ BEYT

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Mar 2009
Mesajlar
731
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
45
Allah razı olsun kardesim emeğine sağlık

Selamünaleyküm güzel kardeşim;
Kalemine, yüreğine sağlık; Allah cümlemizden razı olsun inşallah.
Bu ilk yorum için teşekkürler;

Sınavlarında başarılar diliyorum. Dualarım sizinle. Dua ettim. İnşallah Rabbim her konuda hayırlısını nasip eder.

Bu vesileyle ömrümde altı ayımı geçirdiğim İskenderun ve Antakya'ya da selamlar olsun. Geçen sene bu günlerde oradaydım :) Güzel yerdi ve güzel günlerdi doğrusu..

Allah'ın selamı üzerinize olsun.
Allah'a emamet olun.
 

erzsalih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2009
Mesajlar
967
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Selamünaleyküm güzel kardeşim;
Kalemine, yüreğine sağlık; Allah cümlemizden razı olsun inşallah.
Bu ilk yorum için teşekkürler;

Sınavlarında başarılar diliyorum. Dualarım sizinle. Dua ettim. İnşallah Rabbim her konuda hayırlısını nasip eder.

Bu vesileyle ömrümde altı ayımı geçirdiğim İskenderun ve Antakya'ya da selamlar olsun. Geçen sene bu günlerde oradaydım :) Güzel yerdi ve güzel günlerdi doğrusu..

Allah'ın selamı üzerinize olsun.
Allah'a emamet olun.

Allah asıl sizden razı olsun abiciğim Benim için dua ettiğiniz çok teşekkür ederim...

suan iskenderunda değilim ben ıspartadayım bu sene üniversiteye basladım eğer yazın oraya gelirseniz sizi evime misafir etmeyi çok severim. Aslında ben iskenderunu pek sevmem insanları çok cahil ne yaptıklarını bilmiyorlar birde havası çok sıcak ben erzurumluyumdur sıcak havayı hiç sevmem:):)
 

edam005

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Ara 2008
Mesajlar
982
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
bizim için kardeşim ..her gün aşura , her yer kerbela ,,
ne mutlu davasına hakim olabilene , sahip çıkana,
emeğine sağlık kardeşim,
 

EHL-İ BEYT

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Mar 2009
Mesajlar
731
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
45
Allah asıl sizden razı olsun abiciğim Benim için dua ettiğiniz çok teşekkür ederim...

suan iskenderunda değilim ben ıspartadayım bu sene üniversiteye basladım eğer yazın oraya gelirseniz sizi evime misafir etmeyi çok severim. Aslında ben iskenderunu pek sevmem insanları çok cahil ne yaptıklarını bilmiyorlar birde havası çok sıcak ben erzurumluyumdur sıcak havayı hiç sevmem:):)

Bilirim, Erzurum'un soğuğunu :) Ben de aslen Iğdır'lıyım,
İskenderun'da kısa bir süre bulundum ama ben beğendim şahsen;
İnsanlarıyla ilgili bir şey söylemem çünkü çok fazla muhataplığım olmadı;
Ama genel olarak güzel anılar oluştu Hatay'da.
Kendime sözüm var; bir gün tekrar geleceğim Hatay'a,
iyiniyetli teklifin için çok teşekkür ederim; Allah razı olsun;
Ne diyelim; nasip-kısmet.. Neden olmasın? Nasipse olur inşallah..

Allah'a emanet olun güzel kardeşim.
Allah'ın selamı üzerinize olsun.
 

EHL-İ BEYT

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Mar 2009
Mesajlar
731
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
45
bizim için kardeşim ..her gün aşura , her yer kerbela ,,
ne mutlu davasına hakim olabilene , sahip çıkana,

emeğine sağlık kardeşim,


Selamünaleyküm kardeşim

:B: Bu sözün üstüne söz söylemek ne haddimize..

:a24: : Susuyor

:a15: : ve alkışlıyorum

:)


Allah'a emanet olun..
 

erzsalih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2009
Mesajlar
967
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Bilirim, Erzurum'un soğuğunu :) Ben de aslen Iğdır'lıyım,
İskenderun'da kısa bir süre bulundum ama ben beğendim şahsen;
İnsanlarıyla ilgili bir şey söylemem çünkü çok fazla muhataplığım olmadı;
Ama genel olarak güzel anılar oluştu Hatay'da.
Kendime sözüm var; bir gün tekrar geleceğim Hatay'a,
iyiniyetli teklifin için çok teşekkür ederim; Allah razı olsun;
Ne diyelim; nasip-kısmet.. Neden olmasın? Nasipse olur inşallah..

Allah'a emanet olun güzel kardeşim.
Allah'ın selamı üzerinize olsun.

aslında güzel bir sehir iskenderun olsan antakya olsun ama iste insanları o güzel sehiri berbat hala getiriyor. Sahsen ben çok zorluk çekmişim. Aslında Denizciler diye bir kasabada oturuyorum. orta 1 e kadar hiç iskenderuna yanlız gitmemiştim. Oturduğum yerin çoğu erzurumludur bizim köylülerimiz o yüzden bi sıkıntı olmuyordu ama iste ne zaman iskenderuna gitmeye basladım ozaman sıkıntılar basladı....
 

edam005

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Ara 2008
Mesajlar
982
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
aslında güzel bir sehir iskenderun olsan antakya olsun ama iste insanları o güzel sehiri berbat hala getiriyor. Sahsen ben çok zorluk çekmişim. Aslında denizciler diye bir kasabada oturuyorum. Orta 1 e kadar hiç iskenderuna yanlız gitmemiştim. Oturduğum yerin çoğu erzurumludur bizim köylülerimiz o yüzden bi sıkıntı olmuyordu ama iste ne zaman iskenderuna gitmeye basladım ozaman sıkıntılar basladı....

salih kardeşim mecburen yorum yapmak ihtiyacı duydum,
iskenderun güzel ama kozmopolit bir şehirdir,,her türlü insan mevcuttur,,
kürtüyle, alevisi, hristiyanı, musevisi ,müslümanı,ermenisi.v.s...
Küçük istanbul diyelim...
Ben şahsen antakyamı daha çok severim..iskenderun bana yavan gelir ama sonuçta benim toprağımdan bir parça.
Sonuç itibariyle kardeşim sizinde şansızlığınız olmuş yanlış insanlarla karşılaşmışsınız.olabilir...
Ama biz antakyalılar misafir perver ve yabancıya karşı duyarlı kibar insanlarız...
Kötüsü var elbette..heryerin olduğu gibi, ben türkiyenin hemen hemen her yerini gezmiş bir insan olarak abartısız söylüyorum bunu kardeşim..
Nasılsanız öyle görürsünüz salih kardeş,...
Selam ve dua ile ...
 

erzsalih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2009
Mesajlar
967
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
salih kardeşim mecburen yorum yapmak ihtiyacı duydum,
iskenderun güzel ama kozmopolit bir şehirdir,,her türlü insan mevcuttur,,
kürtüyle, alevisi, hristiyanı, musevisi ,müslümanı,ermenisi.v.s...
Küçük istanbul diyelim...
Ben şahsen antakyamı daha çok severim..iskenderun bana yavan gelir ama sonuçta benim toprağımdan bir parça.
Sonuç itibariyle kardeşim sizinde şansızlığınız olmuş yanlış insanlarla karşılaşmışsınız.olabilir...
Ama biz antakyalılar misafir perver ve yabancıya karşı duyarlı kibar insanlarız...
Kötüsü var elbette..heryerin olduğu gibi, ben türkiyenin hemen hemen her yerini gezmiş bir insan olarak abartısız söylüyorum bunu kardeşim..
Nasılsanız öyle görürsünüz salih kardeş,...
Selam ve dua ile ...

doğru söylüyorsun size bir sey diyemem ama herkesin kendi memleketi kendine güzeldir. Bende erzurumluyum erzumdada ermeni kurt fln var. iyisi kötüsü var. antakyayı pek bilmem gezmişliğim vardır ama okadar değildir antakyalı hafız arkadaslarımda vardır. Ben iskenderunda islami açıdan çok zorluk çekmişimdir onu ifade etmek istemiştim. İnsanlar çok cahil ve müslüman b irini gördülermi hemen dışlıyorlar gerçi bu dünyanın hemen hemen yer yerinde var. Ama erzurumda sen ne kadar dinii yaşarsan okadar seni severler ben buna çok sahit oldum. Hele basörtülü olupta öğretmenlik yapan öğretmeleri nasılda savunurlar. Benim köyümde vardı öyle bir öğretmen. Sikayet edilmiş sınıfa basörtüsü ile giriyor diye. müfettişler gelmiş bütün halk müfettişleri taşlamışlar o gün bugündür bizim köye milli eğitimden bir tane müfettiş gelmiyor. size çok ama çok küçük bir örnek
 

gulum.se

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Nis 2009
Mesajlar
3,801
Tepki puanı
16
Puanları
38
Yaş
40
selamün aleyküm kardeşim..
allah bin kere razı olsun..
bu bilgi dolu paylaşımın için..
ben bunları bilmiyordum ya...
gerçi ne kadar çok şeyi bilmiyoruz...
inşallah ögrenenlerden oluruz..
selam ve dua ile..
 

Nevin_1982

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Eyl 2006
Mesajlar
5,000
Tepki puanı
8
Puanları
38
Yaş
41
Konum
sakarya
25. Hz. Hüseyin o gün şehit edilmiştir...

Şimdi elimizi vicdanımıza koyalım ve insaflıca düşünelim.

Hemen hemen tüm insanlık tarihindeki mutlu günler, hatta varlıkların oluşum sürecindeki güzellikler nasıl aynı güne denk gelmiş?

Kim bu gaybi bilgileri hangi kanalla bizlere ulaştırmış?

Adı sayılan peygamberlerin ne zaman ve ne kadar yaşadıkları bile kesin bir bilgi ile sabit değilken,
nasıl onların çok mutlu günlerinin hep aynı güne denk geldiği öğrenildi?
Ve kim aracılığı ile?

Hz. Peygamber efendimizden bu olayların aynı günde gerçekleştiğine dair inkarı mümkün olmayacak kadar sağlam yollarla bize ulaşmış bir rivayet var mıdır?

Acaba tüm bu yazılan ve görüldüğü üzere sevinç günleri olan olaylar bir başka hüzün verici ama kesin olan bir olayın unutturulması için hedef saptırma olmasın?

Her insan biraz dikkatle bakarsa yaşadıkları zaman dilimlerinde egemen güçlerin halkın hoşuna gitmeyecek bir olaya sebep olduklarında hemencecik onu örtecek bir suni gündem oluşturduklarını görür.
Acaba tarihin tüm zalimlerinin uyguladığı bu taktik üstadları olan yezitten onlara kalmış bir miras olmasın?

Selamun aleykum.yukarıda yazılanlara anlam veremedim?Ne demek istediğinizi açıklarmısınız?Mesela bu:Adı sayılan peygamberlerin ne zaman ve ne kadar yaşadıkları bile kesin bir bilgi ile sabit değilken,
nasıl onların çok mutlu günlerinin hep aynı güne denk geldiği öğrenildi?
Ve kim aracılığı ile?


Dua ile.
 

edam005

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Ara 2008
Mesajlar
982
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
doğru söylüyorsun size bir sey diyemem ama herkesin kendi memleketi kendine güzeldir. Bende erzurumluyum erzumdada ermeni kurt fln var. iyisi kötüsü var. antakyayı pek bilmem gezmişliğim vardır ama okadar değildir antakyalı hafız arkadaslarımda vardır. Ben iskenderunda islami açıdan çok zorluk çekmişimdir onu ifade etmek istemiştim. İnsanlar çok cahil ve müslüman b irini gördülermi hemen dışlıyorlar gerçi bu dünyanın hemen hemen yer yerinde var. Ama erzurumda sen ne kadar dinii yaşarsan okadar seni severler ben buna çok sahit oldum. Hele basörtülü olupta öğretmenlik yapan öğretmeleri nasılda savunurlar. Benim köyümde vardı öyle bir öğretmen. Sikayet edilmiş sınıfa basörtüsü ile giriyor diye. müfettişler gelmiş bütün halk müfettişleri taşlamışlar o gün bugündür bizim köye milli eğitimden bir tane müfettiş gelmiyor. size çok ama çok küçük bir örnek


değerli salih kardeşim, ne kadar şanslısınız bakınız, keşke türkiyenin her yerinde sizin köydeki gibi duyarlı insanlar olsa, baş örtüsü sorunu diye bişe kalmaz ülkemizde..
ama mamafih,heryer böyle değil, bide yazımda cevaben dediğim gibi, siz şansızlık yaşamıssınız,iskenderun da sayısı az olmayan tesettürlü ve çarşaflı kardeşlerim vardır.. ben antakyalıyım,ülkemin her yerini benim memleketim olarak görürüm, aşırı derecede vatan sevdalısı bir insanım,
benim pencerem , bütün bir dünyayı görecek kadar geniş, kardeşim, bu da zaman ve yıllar istiyor..
dedim ya beş parmağın beşi bir değil,
sselam ve duam sizle kardeşim, rabbim karşınıza iyi insanları çıkarsın inşallah...
 

EHL-İ BEYT

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Mar 2009
Mesajlar
731
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
45
Selamun aleykum.yukarıda yazılanlara anlam veremedim?Ne demek istediğinizi açıklarmısınız?Mesela bu:Adı sayılan peygamberlerin ne zaman ve ne kadar yaşadıkları bile kesin bir bilgi ile sabit değilken,
nasıl onların çok mutlu günlerinin hep aynı güne denk geldiği öğrenildi?
Ve kim aracılığı ile?


Dua ile.


Aleyküm selam kardeşim;
Öncelikle konuya olan ilgi ve alakanızdan ötürü teşekkür ederim;
Allah razı olsun.

Cevabınızda, yaptığım paylaşıma anlam veremediğiniz ve açıklama istediğiniz anlaşılıyor.
Esasında bu konu bir hayli önemli ve ayrıntılı bir konu.
Yani bu konuyla ilgili bir kitap hatta bir ansiklopedi yazılacak kadar geniş bir konu…
Elimden geldiği kadar anlatmaya çalışayım kardeşim:



10 Muharrem 61… Sizinde bildiğiniz gibi Peygamber Efendimizin “Cennet gençlerinin efendisi” buyurduğu İmam Hüseyin (as)’ın ve O’nun yolundan gidenlerin,
alçak yezid ve ordusu tarafından hunharca şehid edildiği gündür o gün…
Kimilerinin cahilce “aşure” dediği gün.
10 Muharrem 61...
Aşura günü…

************

Peki O gün, bir sevinç, bir bayram, bir tatlı gün müdür ya da bir tatlı günü müdür sizce?
Yoksa bağrımızı yakan Kerbela’yı anlama, Kerbela’yı anma, hüzün, matem ve yas günü müdür?

************

O gün yaşananları inkar edebilecek biri var mıdır aramızda?
İnkarı mümkün olmayacak kesin kanıtlarla bizler biliyoruz ki o gün zülme karşı direniş günüdür.

************

Cebrail, İsrafil, Mikail, Arş, Kürsü, Kalem, Cennet- Cehennem; Dünya; Yerler ve göklerin yaratılması;
Yeryüzüne ilk yağmurun o gün yağması;
İsa (a.s)’ın o gün doğması ve o gün göğe kaldırılması
Nuh'un (a.s) gemisi o gün Cudi dağına oturması,
Musa (a.s)’a Tevrat’ın o gün verilmesi,
İbrahim (a.s)’ın o gün doğması,
Yusuf (a.s) o gün kuyudan kurtulması ve Yakup (a.s)’a kavuşması,
Yunus (a.s)’ın o gün balığın karnından kurtulması,
Eyyüp (a.s)’ın o gün hastalığından şifa bulması,
Vesaire vesaire…


Hep bu mutlu ve güzel şeyler aynı güze denk gelmiş (!)
Yine şu tesadüfe bakın ki bütün bu güzel olaylar İmam Hüseyin (as)’ın şehid edildiği güne denk gelmiş?!! (!)

Sizce de tesadüf mü bütün bunlar?
Size de garip gelmiyor mu bütün bunlar?


Yoksa Kerbela katliamını gerçekleştirenlerin Aşura gününe farklı bir anlam vermek için yaptığı kötü niyetli bir oyun mudur acaba?

Evet; işte bu yüzden Peygamberimiz adına gerçek olmayan hadislerin uyduruldu.
o gün güzel olayların olduğuna dair yalanlar ortaya atıldı
ve o yalan bilgilerle “Aşura” gününü, bir tatlı-bayram gününe çevrilmeye çalışıldı.
Oysaki O gün sevinç günü, bayram günü, çorba-tatlı günü değildir.
Bu gün Kerbela'yı anma ve anlama günüdür.


******



Peygamber Efendimizin “ilmin onda dokuzu onundur” buyurduğu Hz. Ali (as) nakledilen hadiste
(Hz. Ali (a.s)’ın sır dostlarından olan) Meysem, Temmar’dan şöyle nakleder:


“Allah’a yemin olsun ki bu ümmet kendi peygamberlerinin torununu Muharrem ayının onuncu günü öldürecekler.
ve Allah’ın düşmanları o günü bereket günü yapacaklar.
Bu iş Allah’ın ilminde geçmiş kesin kazalardandır.
Hz. Ali’nin bana öğrettiği ilim üzere ben bundan haberdar oldum.

Hz. Ali bana bildirdi ki tüm yaratıklar hatta çölün yırtıcı hayvanları, denizdeki balıklar ve gökte uçan kuşlar bile Peygamber’in torununa ağlayacaktır.

Güneş, ay, yıldızlar, gök, yer, insan ve cinlerin mü’min olanları göklerdeki tüm melekler Rıdvan meleği (cennetin koruyucusu melek) ve cehennemle görevli olan Malik, tüm koruyucu melekler, gök ve arşı koruyan meleklerin hepsi Hüseyin'e ağlayacaklar.

Sonra Meysem şöyle dedi: Allah’a ortak koşanlara, Yahudi, Hıristiyan ve Mecusilere Allah’ın laneti gerekli olduğu gibi Hz. Hüseyin’i öldürenlere de bu lanet gerekli olmuştur.

Cibille diyor ki Meysem’e
“Nasıl halk Hz. Hüseyin’in şahadet gününü bereket günü bileceklerdir?” diye sordum.

Meysem bu soruya karşılık ağlayarak şöyle dedi:

Kendileri uydurdukları bir hadis gereğince Aşura gününün Hz. Adem’in tövbesinin kabul olduğu gün olduğunu söyleyecekler;
oysa Hz. Adem’in tövbesi Zilhicce ayında kabul olunmuştur.

Yine onlar Aşura gününde Yüce Allah’ın Hz. Davud’un tövbesini kabul ettiğini söyleyecekler;
oysa Davud’un tövbesi de Zilhicce ayında kabul olmuştur.

Onlar bu günde Allah’ın Hz. Yunus’u balığın karnından kurtardığını söyleyecekler;
oysa Allah-u Teala Hz. Yunus’u Zilkaade ayında balığın karnından çıkarmıştır.

Onlar Aşura gününde Hz. Nuh’un gemisinin sahile yanaştığını söyleyecekler;
oysa bu Zilhicce ayının 18. günü vuku bulmuştur.

Onlar bu günde Beni İsrail’in kurtulması için denizin Allah tarafından Hz. Musa (a.s) için yarıldığını söyleyecekler;
oysa bu Rebiulevvel ayında gerçekleşmiştir....”



(kaynak: Şeyh Saduk (kendi senediyle) İlelu’ş-Şerayi ve Emali kitaplarından)


*****


Konuyla ilgili birkaç hadis daha paylaşmak gerekirse:


İmam Rıza (a.s)'ın şöyle buyuruyor:
“Aşura gününü kendisine hüzün ve musibet ve ağlama günü yapan kimseye, Allah kıyamet gününü sevinç ve neşe günü kılar.”

(İlelu’ş-Şerayi, S.227.)


*********


İmam Muhammed Bakır (a.s)'dan nakledilen “Aşura Ziyareti duasında” ise şu cümleler yer almaktadır:

“Allah’ım bu Aşura günü Ümeyye oğulları ve ciğer yiyen kadının oğlu tarafından kutlu ve mübarek bir gün olarak bilinir....
Bugün Ziyad oğullarının ve Mervan oğullarının Hz. Hüseyin’i (Allah’ın selamı ona olsun) öldürdükleri için sevindiği bir gündür.
Allah’ım onlara olan lanet ve azabını iki kat eyle....”



****


Hz. Hüseyin (as)’ın şehdetine sevinen ümmeyyeoğulları Aşura günü, öncesi ve sonrasında 3 gün oruç tutarak sevinçlerini ortaya koymuşlar
ve Peygamber Efendimiz (saa)’dan şu hadisi uydurmuşlardır:
''Aşura günü oruç tutunuz ve bu hususta yahudilere muhalefet edin. Aşuradan bir gün önce ya da bir gün sonra da oruç tutun''
Bu hadis sahih (gerçek) bir hadis değildir.
Zira bu hadisin sahih olmadığı şuradan bellidir ki
Yahudiler Aşura günü oruç tutmazlar.
Tamamen bilinçli şekilde uydurulan, sahih olmayan bir hadistir bu.
Ayrıca Ehl-i Beyt İmamları da
“ümeyye oğullarına benzeyip te bu günlerde oruç tutmayın”
diyerek bu günlerde oruç tutulmasını yasaklamışlardır.


****


Daha önce de söylediğim gibi bu oldukça geniş bir konu;

aşağıda linklerden bu konuyla ilgili daha ayrıntılı bilgi edinebilirsiniz.


http://forum.islamiyet.gen.tr/peyga...22-allah-resulu-sevgili-torununa-agliyor.html

http://forum.islamiyet.gen.tr/peyga...-huseyin-asin-sahadetinden-haber-vermesi.html

http://forum.islamiyet.gen.tr/asure-gunu/82083-imam-huseyn-sozlerinden-kerbela-destani.html

http://forum.islamiyet.gen.tr/asure-gunu/82077-asura-gunu-ne-oldu-2.html


http://forum.islamiyet.gen.tr/ehlibeyt/78849-ehl-i-beytin-kunyesi.html


******

Son olarak aktaracağım iki Hadis ile konuyu tamamlamak istiyorum.

Selamların en güzeli ile selamlıyorum sizi.
Selamların en güzeli gerçek Ehl-i Beyt dostlarının üzerine olsun.
Allah’a emanet olun kardeşim.


****
Haris kızı Ümm’ül- Fazl şöyle diyor:
“Hüseyin (a.s) kucağımda olduğu halde Resulullah’ın (s.a.a) yanına vardım.
Daha sonra yüzünü benden çevirerek gözlerinden yaşlar aktı.
Arzettim ki: “Ey Allah’ın nebisi!
Babam ve annem sana feda olsun, ne olmuş, neden ağlıyorsun?”
Buyurdular ki:
“Cebrail yanıma gelerek, ümmetimin, (Hüseyin’e işaret ederek) bu oğlumu öldüreceğini bana haber verdi.”
Derken Ümm’ül- Fazl, bağırıp çağırarak imdat diledi ve giderek şöyle diyordu:
“Bu öldürülecek! Yani Hüseyin!”
Peygamber (s.a.a) sözünün devamında şöyle buyurdular:
“Evet, Cebrail, onun kızıl renkli türbetinden (toprağından) bana bir miktar getirdi.]
Ümm’ül- Fazl, şiddetle ağlamaya başladı, Peygamber (s.a.a) de onun hüzün ve kederine ortak oldu.


Mecma’uz- Zevaid, c. 9, s. 201;
Siyer-i A’lam’in- Nübela, c. 3, s. 191;
Zehair’ul- Ukba, s. 143​


*******


Hz. Peygamber (s.a.a), Hüseyin (a.s)’ın şehit olacağını, diğer musibet ve sıkıntılarını kızı Fatıma (a.s)’a haber verdiğinde Fatıma (a.s) çok ağladı ve şöyle dedi:

“Bu sıkıntı ve musibetler ne zaman vuku bulacaktır?”

Peygamber (s.a.a);
“ Ben, sen ve Ali dünyada olmadığımız bir zamanda” buyurdular.

Fatıma (a.s) bu sözü duyunca ağlaması şiddetlendi.
Sonra; “ Kim Hüseyin’ime ağlayacak ve onun için ezadarlık edecektir?” dediğinde de
Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdular:

“ Fatımacığım!
Ümmetimin kadınları, Ehl-i Beyt’imin kadınlarına, erkekleri de erkeklere ağlayacaklar.
Her yıl onun ezadarlığını yenileyecekler (canlandıracaklar).
Kıyamet günü olduğunda sen kadınlara, ben de erkeklere şefaat edeceğiz.
Kim Hüseyin’in sıkıntı ve musibetine ağlamış olursa,
onun elini tutup cennete götüreceğiz.

Fatımacığım!
Kıyamet günü,
Hüseyin’in musibetine ağlayan göz dışında bütün gözler ağlayacaktır;
o göz cennet nimetlerine ulaşmak için gülecektir.”​
 

EHL-İ BEYT

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Mar 2009
Mesajlar
731
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
45
selamün aleyküm kardeşim..
allah bin kere razı olsun..
bu bilgi dolu paylaşımın için..
ben bunları bilmiyordum ya...
gerçi ne kadar çok şeyi bilmiyoruz...
inşallah ögrenenlerden oluruz..
selam ve dua ile..

ve aleyküm selam kardeşim;
Paylaşımlarla Hak yolunda ufacık ta olsa kardeşlerimi bilgilendirebiliyorsam ne mutlu bana.
Allah sizden de razı olsun, kaleminize ve yüreğinize sağlık.

Selam ve dua bizden..
Allah'ın selamı üzerinize olsun
Allah'a emanet olun.
 

hayri07

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Şub 2009
Mesajlar
1,455
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
50
RABBİME emanetsiniz selametle tşkr.
 

edam005

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Ara 2008
Mesajlar
982
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
onların kaybı bizim can kaybımızdır, yoklukları hergün , ve her aklmıza geldikçe evlad acısı gibi dir..
peygamberimize ve onun ehli beytine can kurban, canan kurban,
her okuduğumda ,içim acıyor yanıyor,
emeklerine , yüreğine bin sağlık,
dilerim fatımalar, hüseyinler yetiştirebilme kabiliyeti verir Rabbim bizlere..
selam ve dua ile kardeşim...
 

EHL-İ BEYT

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Mar 2009
Mesajlar
731
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
45
onların kaybı bizim can kaybımızdır, yoklukları hergün , ve her aklmıza geldikçe evlad acısı gibi dir..
peygamberimize ve onun ehli beytine can kurban, canan kurban,
her okuduğumda ,içim acıyor yanıyor,
emeklerine , yüreğine bin sağlık,
dilerim fatımalar, hüseyinler yetiştirebilme kabiliyeti verir Rabbim bizlere..
selam ve dua ile kardeşim...

ve aleykümselam kardeşim,

Allah bin kere razı olsun

dilerim fatımalar, hüseyinler yetiştirebilme kabiliyeti verir Rabbim bizlere..
amin, amin, amin!



"Bugün, İmam Huseyin ve yarenlerinin başkaldırısının bilincine varma günüdür.
Bugün, her nerde Yezit varsa orada Huseyin olma günüdür.
Bugün, Zalimlere; "dur", mazlumlara; "el ver, zulme dur diyelim" deme günüdür.

Bu gün Habil'i, İbrahim'i, Yusuf'u, Musa'yı, İsa'yı, Muhammed'i (Selam olsun üzerlerine), Ali'yi anlama günüdür.
Bugün zulmün yıkılış günüdür.

Sönmeyecek olan adalet ateşinin yanış, kalplerin ilahi aşka susayış günüdür."
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt