Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Ahir zamanda kız babası olmak (1 Kullanıcı)

Kaan Erdem

Yönetici
Katılım
9 Ara 2006
Mesajlar
11,197
Tepki puanı
230
Puanları
63
as275xs3o2pd4dtdz9ep.jpg


Bugün kendisini biraz yorgun hissediyordu. Yataktan kalkmakla kalkmamak arasındaki tereddüt zihnini o kadar yormuştu ki, saatlerce uyuması ona fayda vermemişti.
Ne yapacağını bilmeden yataktan doğruldu.

Elini yüzünü yıkamak için banyoya doğru giderken, hep aynı soru zihnini meşgul ediyordu. Bu devirde çocuk sahibi olmak akıllıca birşey miydi? Yarının ne olacağını bilmiyor, planladığı şeylerin hep tersi çıkıyordu.

Aslında eşi hamile olduğunu söylediğinde ne kadar da mutlu olmuştu. Yüzünde mutluluktan neredeyse çiçek açacaktı. Şimdi ne olmuştu da bu kadar canı sıkılmış ve üzülmüştü?

Hayalini bir erkek çocuk süslüyordu aslında. Doktorun bebeğinin cinsiyetinin kız olduğunu söylemesi biraz canını sıkmıştı. Aslında Allah’ın takdirine karşı şekva etmek gibi bir niyeti yoktu. Herşeyden önce sağlıklı olması yeterdi doğacak kızının.

Amaçsızca salona doğru yürüdü. İlk gördüğü yere oturdu. Nerede okuduğunu hatırlamadığı birşeyler geçti zihninden:
“Cahiliye devrinde doğan çocuğunun kız olduğu söylendiğinde öfkeden kudurur, ne yapacağını bilemezdi babalar. Hele onu doğuran anneye neler denirdi. Biraz büyüyüp adım atmaya başlayınca, kız çocuğuna yapılması gereken yapılmalıydı.


Eşine, çocuğu dayısına götüreceğini söyleyen baba, eşinden çocuğunu hazırlamasını isterdi. Anne, dayıya gitmenin ne anlama geldiğini bilir, ama kaderine de isyan edemez, sessizce ağlar, dayısına gitme bahanesiyle yuvadan koparılan yavrusunun bir daha yuvaya dönmeyeceğini bilirdi.

Buna rağmen yerleşik âdetlere isyan edemez, denileni yapardı. Bir gün kız çocuğu olan biri bu zor, zor olduğu kadar da aşağılık işi yapmak için niyetlendi. Annesinin özenle hazırladığı yavruyu elinden tutarak çöle doğru yürümeye başladı.

Bir müddet sonra tenha bir yerde, olduğu yeri kazmaya başladı. Bunu oyun zanneden çocuk da neşe içerisinde babasına yardım ediyordu, başına geleceklerden habersizdi. Baba, çocuğunun boş bulunduğu bir anda arkasından ittirdi kazdığı kuyuya.

Bu sırada çocuk babasın elini tuttu ve ‘Babacığım, babacığım’ diye ağlamaya başladı. Adam o kadar taş kalpliydi ki, bu yalvarmaya rağmen utanç içerisinde gezmektense üzerine düşen(!) bu görevi soğukkanlılıkla yerine getirmeyi tercih etti.”

Bir anda irkildi. Bu kadar zalim bir çağda yaşamadığı için kendisini çok şanslı hissetti. “Böyle bir işi yapmak zorunda kalsaydım ne yapardım?” diye düşündü. Vicdanı o kadar sızlamıştı ki, oturduğu yerden kalkarak pencereye doğru yürüdü.
Dışarıda okula yetişmeye çalışan çocukları gördü. Kızlı-erkekli, aceleyle okula yetişmeye çalışan çocuklar mutluydu.

Kendi kızı da büyüyecek, okula gidecekti. Bir an Asr-ı Saadeti düşündü. Efendimizle şereflenen bu asırda mahallesiyle, sokağıyla her yerde onun ve kutlu sahabesinin havası esiyordu. O yüzden bu atmosfere emanet edilen her çocuk şanslıydı. Yetişirken ve yaşarken dünyanın ve çevrenin kirinden rahatlıkla korunuyordu. Ya şimdi?

Görünür olmanın herşey demek olduğu ahir zamanda, genç olmak çağın kurtlarıyla yoldaş olmak demekti. Modernitenin işgal kuvvetlerinin öncüsüydü kızlar. O, işgal etmek istediği zihinleri kadınlar üzerinden uyuşturuyordu. İlgili ilgisiz her tanıtım kampanyasının promosyonu güzel, alımlı ve genç kadınlardı.

Kadınlar, hem hedef kitleydi, hem de pazarlanan ürünün cazibe aracıydı. Model olarak kurgulanan bol makyajlı, zayıf ve uzun boylu kızlardan biri olmak, nice genç kızın rüyasıydı. Onlara benzemek için her yol deneniyor, olmadıkça tarifi imkânsız acılarla yaşamaya çalışılıyordu.

Her türlü ‘izm’in idraklerde yeşermesi için dişilik hep ön safta sürülüyordu sahaya.
Amaçsızca dolaştı salonda. Beynini kemiren düşüncelerden sıyrılmak umuduyla televizyonu açtı. Bol gürültülü, herkesin herşeyi bildiği kadın programları vardı ekranda. Biraz seyretti. Kadınların televizyonda görünme adına yaptıkları maymunlukları görünce midesi bulandı. Çocuğu da büyüyecek, belki de bunları izleyecekti.

Narin bir çiçek gibi olan yavrusunu, yetiştirirken bunlardan nasıl uzak tutacaktı? Emanetinin, Emanet Edene yaraşır bir kul olması için değerlerin değersizleştiği bu çağda ne yapacaktı? Şarkıcı olmak için evden kaçan, sonra da tüketim malzemesi olmuş bir zavallının çığlıkları yankılandı kulaklarında. Herkes kızın ailesini sorumlu tutuyordu. Bu çağda onun isteklerine kulak vermediği için tek suçlu onlardı.
Çünkü genç görünümlü yaşlı teyzeler öyle söylüyordu. Bu çağda herkes özgür olmalı ve özgürce herşeyi yapmalıydı. Çağın gerisinde kalmış âdetlerle çocuk yetiştirince böyle oluyordu...

Nasıl bir çağda yaşıyordu ki, inançlar bu kadar gerisinde kalıyordu zamanın! Ama mezarlıkların her saniye dolmasına bir çare bulamamıştı çağın değerleri. Çocuğu terbiye etmek için ille de modern değerler kullanılmalıydı.

Sonra, modern yetiştirilen çocukları düşündü. Kariyeri için onurunu ayaklar altına almış, sahte başarılarla hayata tutunmaya çalışıyorlardı.
Moda denilerek ve dişiliği ön plana çıkarılarak bütün hayvanî gözlerin önüne sürülen kızlar aklına geldi. Yaşları küçüktü, ama dünya denilen sahnede zamanın değerlerinin kölesi olmuşlardı ve çıkmaz bir sokakta yol alıyorlardı.
Nasıl birşeydi bu çağda kız babası olmak?
Herkesin dünya adına hesabının olduğu bu âlemde kızını nasıl yetiştirecek ve kime emanet edecekti?

Can sıkıntısı daha da arttı. Televizyonu kapattı hırsla ve ne yapacağını bilmeden ayağa kalktı. Kız babası olmak zordu bu çağda. Çocuğunu diri diri gömen babayla devrinin babalarını karşılaştırdı. Kızını toprağa gömen baba, bunu belki de yaşadığı zaman dilimlerinde kızının uğrayacağı sıkıntıların acısını görmemek için yapıyordu.

Ama şimdi kızının kariyerinden başka hiçbir şeyi düşünmeyen ve hiçbir önlem almadan sokağa emanet eden devrin babaları ne kadar insaflıydı!
En önemlisi, kendisi ne yapacaktı?

Bu düşüncelerle âhir zamanda kız babası olmanın zorluğu mıh gibi kafasına çakıldı. Çaresizlik içinde ağzından dökülen dualarla Allah’a yakararak bu zor zamanda kendisinin ve ailesinin ve en önemlisi doğacak kızının doğru yoldan ayrılmamasını temenni etti.

Sessizce eşinin yanına vardı. İyi ki o vardı yanında. Kızının bu zamanda en büyük yoldaşıydı.
Ya annesi ve babası olmayan çocuklar ne yapacaktı?

(Ali Dedeoğlu)
 

ayşe-rana

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Tem 2008
Mesajlar
1,732
Tepki puanı
46
Puanları
48
Yaş
50
selamün aleyküm,Rabbim ümmet-i Muhammed'e hidayet,şuur nasip eylesin.
zamanın fitnelerinden uzak kılsın.
 

acizanegünahkar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Ara 2009
Mesajlar
1,082
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
56
as275xs3o2pd4dtdz9ep.jpg


Bugün kendisini biraz yorgun hissediyordu. Yataktan kalkmakla kalkmamak arasındaki tereddüt zihnini o kadar yormuştu ki, saatlerce uyuması ona fayda vermemişti.
Ne yapacağını bilmeden yataktan doğruldu.

Elini yüzünü yıkamak için banyoya doğru giderken, hep aynı soru zihnini meşgul ediyordu. Bu devirde çocuk sahibi olmak akıllıca birşey miydi? Yarının ne olacağını bilmiyor, planladığı şeylerin hep tersi çıkıyordu.

Aslında eşi hamile olduğunu söylediğinde ne kadar da mutlu olmuştu. Yüzünde mutluluktan neredeyse çiçek açacaktı. Şimdi ne olmuştu da bu kadar canı sıkılmış ve üzülmüştü?

Hayalini bir erkek çocuk süslüyordu aslında. Doktorun bebeğinin cinsiyetinin kız olduğunu söylemesi biraz canını sıkmıştı. Aslında Allah’ın takdirine karşı şekva etmek gibi bir niyeti yoktu. Herşeyden önce sağlıklı olması yeterdi doğacak kızının.

Amaçsızca salona doğru yürüdü. İlk gördüğü yere oturdu. Nerede okuduğunu hatırlamadığı birşeyler geçti zihninden:
“Cahiliye devrinde doğan çocuğunun kız olduğu söylendiğinde öfkeden kudurur, ne yapacağını bilemezdi babalar. Hele onu doğuran anneye neler denirdi. Biraz büyüyüp adım atmaya başlayınca, kız çocuğuna yapılması gereken yapılmalıydı.


Eşine, çocuğu dayısına götüreceğini söyleyen baba, eşinden çocuğunu hazırlamasını isterdi. Anne, dayıya gitmenin ne anlama geldiğini bilir, ama kaderine de isyan edemez, sessizce ağlar, dayısına gitme bahanesiyle yuvadan koparılan yavrusunun bir daha yuvaya dönmeyeceğini bilirdi.

Buna rağmen yerleşik âdetlere isyan edemez, denileni yapardı. Bir gün kız çocuğu olan biri bu zor, zor olduğu kadar da aşağılık işi yapmak için niyetlendi. Annesinin özenle hazırladığı yavruyu elinden tutarak çöle doğru yürümeye başladı.

Bir müddet sonra tenha bir yerde, olduğu yeri kazmaya başladı. Bunu oyun zanneden çocuk da neşe içerisinde babasına yardım ediyordu, başına geleceklerden habersizdi. Baba, çocuğunun boş bulunduğu bir anda arkasından ittirdi kazdığı kuyuya.

Bu sırada çocuk babasın elini tuttu ve ‘Babacığım, babacığım’ diye ağlamaya başladı. Adam o kadar taş kalpliydi ki, bu yalvarmaya rağmen utanç içerisinde gezmektense üzerine düşen(!) bu görevi soğukkanlılıkla yerine getirmeyi tercih etti.”

Bir anda irkildi. Bu kadar zalim bir çağda yaşamadığı için kendisini çok şanslı hissetti. “Böyle bir işi yapmak zorunda kalsaydım ne yapardım?” diye düşündü. Vicdanı o kadar sızlamıştı ki, oturduğu yerden kalkarak pencereye doğru yürüdü.
Dışarıda okula yetişmeye çalışan çocukları gördü. Kızlı-erkekli, aceleyle okula yetişmeye çalışan çocuklar mutluydu.

Kendi kızı da büyüyecek, okula gidecekti. Bir an Asr-ı Saadeti düşündü. Efendimizle şereflenen bu asırda mahallesiyle, sokağıyla her yerde onun ve kutlu sahabesinin havası esiyordu. O yüzden bu atmosfere emanet edilen her çocuk şanslıydı. Yetişirken ve yaşarken dünyanın ve çevrenin kirinden rahatlıkla korunuyordu. Ya şimdi?

Görünür olmanın herşey demek olduğu ahir zamanda, genç olmak çağın kurtlarıyla yoldaş olmak demekti. Modernitenin işgal kuvvetlerinin öncüsüydü kızlar. O, işgal etmek istediği zihinleri kadınlar üzerinden uyuşturuyordu. İlgili ilgisiz her tanıtım kampanyasının promosyonu güzel, alımlı ve genç kadınlardı.

Kadınlar, hem hedef kitleydi, hem de pazarlanan ürünün cazibe aracıydı. Model olarak kurgulanan bol makyajlı, zayıf ve uzun boylu kızlardan biri olmak, nice genç kızın rüyasıydı. Onlara benzemek için her yol deneniyor, olmadıkça tarifi imkânsız acılarla yaşamaya çalışılıyordu.

Her türlü ‘izm’in idraklerde yeşermesi için dişilik hep ön safta sürülüyordu sahaya.
Amaçsızca dolaştı salonda. Beynini kemiren düşüncelerden sıyrılmak umuduyla televizyonu açtı. Bol gürültülü, herkesin herşeyi bildiği kadın programları vardı ekranda. Biraz seyretti. Kadınların televizyonda görünme adına yaptıkları maymunlukları görünce midesi bulandı. Çocuğu da büyüyecek, belki de bunları izleyecekti.

Narin bir çiçek gibi olan yavrusunu, yetiştirirken bunlardan nasıl uzak tutacaktı? Emanetinin, Emanet Edene yaraşır bir kul olması için değerlerin değersizleştiği bu çağda ne yapacaktı? Şarkıcı olmak için evden kaçan, sonra da tüketim malzemesi olmuş bir zavallının çığlıkları yankılandı kulaklarında. Herkes kızın ailesini sorumlu tutuyordu. Bu çağda onun isteklerine kulak vermediği için tek suçlu onlardı.
Çünkü genç görünümlü yaşlı teyzeler öyle söylüyordu. Bu çağda herkes özgür olmalı ve özgürce herşeyi yapmalıydı. Çağın gerisinde kalmış âdetlerle çocuk yetiştirince böyle oluyordu...

Nasıl bir çağda yaşıyordu ki, inançlar bu kadar gerisinde kalıyordu zamanın! Ama mezarlıkların her saniye dolmasına bir çare bulamamıştı çağın değerleri. Çocuğu terbiye etmek için ille de modern değerler kullanılmalıydı.

Sonra, modern yetiştirilen çocukları düşündü. Kariyeri için onurunu ayaklar altına almış, sahte başarılarla hayata tutunmaya çalışıyorlardı.
Moda denilerek ve dişiliği ön plana çıkarılarak bütün hayvanî gözlerin önüne sürülen kızlar aklına geldi. Yaşları küçüktü, ama dünya denilen sahnede zamanın değerlerinin kölesi olmuşlardı ve çıkmaz bir sokakta yol alıyorlardı.
Nasıl birşeydi bu çağda kız babası olmak?
Herkesin dünya adına hesabının olduğu bu âlemde kızını nasıl yetiştirecek ve kime emanet edecekti?

Can sıkıntısı daha da arttı. Televizyonu kapattı hırsla ve ne yapacağını bilmeden ayağa kalktı. Kız babası olmak zordu bu çağda. Çocuğunu diri diri gömen babayla devrinin babalarını karşılaştırdı. Kızını toprağa gömen baba, bunu belki de yaşadığı zaman dilimlerinde kızının uğrayacağı sıkıntıların acısını görmemek için yapıyordu.

Ama şimdi kızının kariyerinden başka hiçbir şeyi düşünmeyen ve hiçbir önlem almadan sokağa emanet eden devrin babaları ne kadar insaflıydı!
En önemlisi, kendisi ne yapacaktı?

Bu düşüncelerle âhir zamanda kız babası olmanın zorluğu mıh gibi kafasına çakıldı. Çaresizlik içinde ağzından dökülen dualarla Allah’a yakararak bu zor zamanda kendisinin ve ailesinin ve en önemlisi doğacak kızının doğru yoldan ayrılmamasını temenni etti.

Sessizce eşinin yanına vardı. İyi ki o vardı yanında. Kızının bu zamanda en büyük yoldaşıydı.
Ya annesi ve babası olmayan çocuklar ne yapacaktı?

(Ali Dedeoğlu)

Kardeşim hem okudum hemde ağladım,
çocuk denince akan sular duruyor,
onlar RABBİMİN bizlere emaneti,
bizlerde emanettik,
Kız çocukları olsun erkek çocukları olsun zaman çok kötü hem dikkat etmeliyiz hemde DUA
RABBİM kötü,kötülük ve kötülerden muhafaza eylesin,
tüm çocukları kötülerden korusun,
paylaşım için ALLAH razı olsun,
selametle kardeşim.
 

mavci

* ZİKİR * FİKİR * ŞÜKÜR *
Yönetici
Katılım
14 Eyl 2007
Mesajlar
32,198
Tepki puanı
7,566
Puanları
163
Yaş
52
Konum
Alanya
Esselamûaleykum...

Esselamûaleykum...

Allah Celle Cellaühu razı olsun kardeşim...
Duygu ve anlam yüklü bir yazıydı...

Cahiliye döneminde " Kız çocukları diri diri gömmekle", sadece o çocuğun dünyasını yokediyorlardı...
Ahirette ise CENNET i hakediyorlardı masum çocuklar...


Şimdiki zamanda ise eğer iman-islam üzerine yetiştirilmezse kız çocukları...hem dünyası hem ahireti yokediliyor...
Ve daha kötüsü...Yanında da birçok kişiyi sürüklüyorlar cehenneme giderken...

Maalesef...
Allah Celle Celalühu sonumuzu hayreylesin...
 

Su-Eda

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Tem 2009
Mesajlar
5,725
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
39
Esselamu Aleyküm ve Rahmetullah
Rabbim sizden razı ve hoşnut olsun değerli abimiz..
Duygu yüklü bir okadarda düşündüren kıymetli bir paylaşımdı..
Rabbim ahir zamanda cümlemizin yar ve yardımcısı olsun..
Bizleri bir an bile olsun nefsimizle baş başa bırakmasın
inşallah
Selametle kalın
selam ve baki dualarımla
En Güzel'e Allah Celle Celalühu emanetsiniz..​
 

berat05

Yönetici
Katılım
26 Eki 2007
Mesajlar
7,764
Tepki puanı
1,035
Puanları
163
Yaş
48
Konum
Gönlün olduğu yerde
Esselamunaleyküm ve RAHMETULLAH

Esselamunaleyküm ve RAHMETULLAH

Değerli kardeşim


Dün konunuzu gördüm....okudum....tekrar okudum....

yazamadım...

Bir evlat sahibi olduktan sonra cinsiyet ayırmadan yetiştirmenin zorluğunu bilirken....

Kız evladı yetiştirebilmek....Daha bebeklik çağından itibaren örnek bir anne olabilmek....ne kadar büyük özveri istiyor diye düşündüm....

Rabbim cümlemizin yar ve yardımcısı olsun inşallah ....

Konu çocuğu olan yada olmayan cümle kardeşlerimize birer örnek olsun.....

Selametle
 

Nazar57

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
14 Ağu 2008
Mesajlar
1,308
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
33
esselamunaleyküm
çok duygulandım,düşüncelerim geldi benimde aklıma..
Bir gün bende anne olacagım ve şimdiden düşünmekteyim..birgün bir çocugum olursa nasıl temiz muhteva edebilirim onu diye..
erkek cocuk isterdim ,kız cocuguna göre yetiştirmesi daha kolay olsun diye ama evladın kızı erkegi olmuyor..
etrafa şöyle bir bakınca ne anne babalar var,cocukları özürlü olanlar var..onların katlandıgı zorluk bizleri erkek-kız ayrımına itmemeli..bu şımarıklık ve nankörlük olur..
ağaç yaş iken eğilir ..bir çocugun temiz kalmasını istiyorsak bu dünyadan köklerini güzel besleyecegiz..kız olsun erkek olsun..
Herşey anne babada biter.. önce kendımızı egitmeliyizki cocuklarımıza faydalı olup,onları dış dünyanın pisliklerinden koruyabilelim..
Hem peygamber efendimiz de kız babasıydı.. Örnegin Fatıma annemiz gibi güzel bir tomurcugu var idi..
Benim babam 4 kız babası.. Allah onlardan razı olsun ki , namusumuzu ve kalbimizi muhafaza edebildik..
Herşey anne babada biter -ki cocugun özüde temiz olabilsin..
Allah c.c. razı olsun.. yanlış düşünenler açısından çok önemli bir mevzudur bu..
 

ayşe-rana

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Tem 2008
Mesajlar
1,732
Tepki puanı
46
Puanları
48
Yaş
50
esselamunaleyküm
çok duygulandım,düşüncelerim geldi benimde aklıma..
Bir gün bende anne olacagım ve şimdiden düşünmekteyim..birgün bir çocugum olursa nasıl temiz muhteva edebilirim onu diye..
erkek cocuk isterdim ,kız cocuguna göre yetiştirmesi daha kolay olsun diye ama evladın kızı erkegi olmuyor..
etrafa şöyle bir bakınca ne anne babalar var,cocukları özürlü olanlar var..onların katlandıgı zorluk bizleri erkek-kız ayrımına itmemeli..bu şımarıklık ve nankörlük olur..
ağaç yaş iken eğilir ..bir çocugun temiz kalmasını istiyorsak bu dünyadan köklerini güzel besleyecegiz..kız olsun erkek olsun..
Herşey anne babada biter.. önce kendımızı egitmeliyizki cocuklarımıza faydalı olup,onları dış dünyanın pisliklerinden koruyabilelim..
Hem peygamber efendimiz de kız babasıydı.. Örnegin Fatıma annemiz gibi güzel bir tomurcugu var idi..
Benim babam 4 kız babası.. Allah onlardan razı olsun ki , namusumuzu ve kalbimizi muhafaza edebildik..
Herşey anne babada biter -ki cocugun özüde temiz olabilsin..
Allah c.c. razı olsun.. yanlış düşünenler açısından çok önemli bir mevzudur bu..

aleyküm selam.
hem kız hem erkek çocuk annesiyim.
her ikisi de bu zamanda zor.
her ikisini de haramdan uzak tutma çabası.
her ikisini de şuurlu yetiştirebilme çabası......
 

mavci

* ZİKİR * FİKİR * ŞÜKÜR *
Yönetici
Katılım
14 Eyl 2007
Mesajlar
32,198
Tepki puanı
7,566
Puanları
163
Yaş
52
Konum
Alanya
Esselamûaleykum...

Esselamûaleykum...

Konuyla ilgili olarak...

Kur'an-ı kerimde mealen,
Göklerin ve yerin egemenliği Allah'a aittir. O dilediğini yaratır; dilediğine kız çocukları bahşeder, dilediğine de erkek çocukları bahşeder. Yahut erkek ve kız çocuklarını birlikte verir. Dilediğini de çocuksuz bırakır. Şüphesiz O her şeyi bilir, her şeye gücü yeter." buyurulur.
(Şura 42/49-50)

Sevgili Peygamberimiz konuyla ilgili değişik rivayetlerde;

"Kim ki üç tane kız çocuğu yetiştirir, güzel terbiye eder, evlendirir ve onlara iyilikte bulunursa, o kişi için cennet vardır"
(Ebu Davud, Edep, 120, 121)

"Kimin üç kızı ve üç kız kardeşi veyahut da iki kızı veya iki kız kardeşi olup da geçimlerini güzel sağlar, onlar hakkında Allah'tan korkarsa, o kişi için cennet vardır"
(Tirmizi, Bir 13)

"Her kim iki kız çocuğunu yetişkinlik çağına gelinceye kadar büyütüp terbiye ederse, kıyamet günü o kimseyle ben şöyle yanyana bulunacağız"
(Müslim, Bir, 149; Tirmizi Bir, 13)

"Her kim kız çocukları yüzünden bir sıkıntıya uğrar da onlara iyi bakarsa, bu çocuklar onu cehennem ateşinden koruyan bir siper olurlar"
(Buhârî, Zekât, 10, Edeb, 18; Müslim, Bir, 47 Ayrıca bk Tirmizî, Bir, 13)
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com
selamun aleykum güzel bir makale kardeşim .. paylaştıgınz için teşekkürler ...
selam ve dua ile
 

Emanet

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Nis 2008
Mesajlar
3,573
Tepki puanı
32
Puanları
48
Yaş
38
Emanetinin, Emanet Edene yaraşır bir kul olması için değerlerin değersizleştiği bu çağda ne yapacaktı?

yüreğine bin bereket abim.

yine can alıcı noktalardan birine değinilmiş..

kilit soru yukarda..çözebilene,çözmek uğrunda savaş verenlere ne mutlu..RABBİM yar ve yardımcımız olsun
 

Kaan Erdem

Yönetici
Katılım
9 Ara 2006
Mesajlar
11,197
Tepki puanı
230
Puanları
63
Amin,inşaALLAH,selam ve yürekten samimi dua'larımla selametle kalınız.

Kardeşim hem okudum hemde ağladım,
çocuk denince akan sular duruyor,
onlar RABBİMİN bizlere emaneti,
bizlerde emanettik,
Kız çocukları olsun erkek çocukları olsun zaman çok kötü hem dikkat etmeliyiz hemde DUA
RABBİM kötü,kötülük ve kötülerden muhafaza eylesin,
tüm çocukları kötülerden korusun,
paylaşım için ALLAH razı olsun,
selametle kardeşim.
 

Kaan Erdem

Yönetici
Katılım
9 Ara 2006
Mesajlar
11,197
Tepki puanı
230
Puanları
63
Aleykümselam abimiz;

Amin,inşaALLAH,selam ve yürekten samimi dua'larımla selametle kalınız.

Allah Celle Cellaühu razı olsun kardeşim...
Duygu ve anlam yüklü bir yazıydı...

Cahiliye döneminde " Kız çocukları diri diri gömmekle", sadece o çocuğun dünyasını yokediyorlardı...
Ahirette ise CENNET i hakediyorlardı masum çocuklar...


Şimdiki zamanda ise eğer iman-islam üzerine yetiştirilmezse kız çocukları...hem dünyası hem ahireti yokediliyor...
Ve daha kötüsü...Yanında da birçok kişiyi sürüklüyorlar cehenneme giderken...

Maalesef...
Allah Celle Celalühu sonumuzu hayreylesin...
 

zencefil_1109

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Ağu 2008
Mesajlar
939
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
gözlerim dolu dolu okudum ben henüz üç aylık bir kız annesiyim RABBİM evladımı hayırlı kul etsin peygamber efendimize layık bir kul olmayı nasip etsin diye hep dua ediyorum...
emeğinize sağlık...ALLAH razı olsun...
 

Kaan Erdem

Yönetici
Katılım
9 Ara 2006
Mesajlar
11,197
Tepki puanı
230
Puanları
63
Aleykümselam HanımEfendi kardeşimiz;

Amin,inşaALLAH,selam ve yürekten samimi dua'larımla selametle kalınız.

Esselamu Aleyküm ve Rahmetullah
Rabbim sizden razı ve hoşnut olsun değerli abimiz..
Duygu yüklü bir okadarda düşündüren kıymetli bir paylaşımdı..
Rabbim ahir zamanda cümlemizin yar ve yardımcısı olsun..
Bizleri bir an bile olsun nefsimizle baş başa bırakmasın
inşallah
Selametle kalın
selam ve baki dualarımla
En Güzel'e Allah Celle Celalühu emanetsiniz..​
 

Kaan Erdem

Yönetici
Katılım
9 Ara 2006
Mesajlar
11,197
Tepki puanı
230
Puanları
63
Aleykümselam değerli ablamız;

Amin,inşaALLAH,selam ve yürekten samimi dua'larımla selametle kalınız.


Değerli kardeşim


Dün konunuzu gördüm....okudum....tekrar okudum....

yazamadım...

Bir evlat sahibi olduktan sonra cinsiyet ayırmadan yetiştirmenin zorluğunu bilirken....

Kız evladı yetiştirebilmek....Daha bebeklik çağından itibaren örnek bir anne olabilmek....ne kadar büyük özveri istiyor diye düşündüm....

Rabbim cümlemizin yar ve yardımcısı olsun inşallah ....

Konu çocuğu olan yada olmayan cümle kardeşlerimize birer örnek olsun.....

Selametle
 

Kaan Erdem

Yönetici
Katılım
9 Ara 2006
Mesajlar
11,197
Tepki puanı
230
Puanları
63
Aleykümselam değerli kardeşimiz;

Amin,inşaALLAH,selam ve yürekten samimi dua'larımla selametle kalınız.


esselamunaleyküm
çok duygulandım,düşüncelerim geldi benimde aklıma..
Bir gün bende anne olacagım ve şimdiden düşünmekteyim..birgün bir çocugum olursa nasıl temiz muhteva edebilirim onu diye..
erkek cocuk isterdim ,kız cocuguna göre yetiştirmesi daha kolay olsun diye ama evladın kızı erkegi olmuyor..
etrafa şöyle bir bakınca ne anne babalar var,cocukları özürlü olanlar var..onların katlandıgı zorluk bizleri erkek-kız ayrımına itmemeli..bu şımarıklık ve nankörlük olur..
ağaç yaş iken eğilir ..bir çocugun temiz kalmasını istiyorsak bu dünyadan köklerini güzel besleyecegiz..kız olsun erkek olsun..
Herşey anne babada biter.. önce kendımızı egitmeliyizki cocuklarımıza faydalı olup,onları dış dünyanın pisliklerinden koruyabilelim..
Hem peygamber efendimiz de kız babasıydı.. Örnegin Fatıma annemiz gibi güzel bir tomurcugu var idi..
Benim babam 4 kız babası.. Allah onlardan razı olsun ki , namusumuzu ve kalbimizi muhafaza edebildik..
Herşey anne babada biter -ki cocugun özüde temiz olabilsin..
Allah c.c. razı olsun.. yanlış düşünenler açısından çok önemli bir mevzudur bu..
 

Kaan Erdem

Yönetici
Katılım
9 Ara 2006
Mesajlar
11,197
Tepki puanı
230
Puanları
63
Aleykümselam değerli kardeşimiz;

Selam ve yürekten samimi dua'larımla selametle kalınız.

aleyküm selam.
hem kız hem erkek çocuk annesiyim.
her ikisi de bu zamanda zor.
her ikisini de haramdan uzak tutma çabası.
her ikisini de şuurlu yetiştirebilme çabası......
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt