Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

1979 Kabe Baskını Ve 16 Gün Süren Savaş. (1 Kullanıcı)

tekdinIslam

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
6 Nis 2009
Mesajlar
72
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
1979 Ramazanında Arabistanın büyük kentlerinde dağıtılan bildiride Suudi rejimi eleştiriliyor devletin dini niteliğini kaybettiği belirtiliyor ülkede yeni bir İslami rejimin kurulmasının gerektiği anlatılıyordu. Bu bildirilerin Cuheyman el-Uteybi önderliğindeki radikal bir sünni gruba ait olduğu Mescid-i Haram'ın işgalinden çok sonraları anlaşıldı.

Tarihler 20 Kasım 1979'u gösteriyordu. Kabe'ye sabah namazı kılmaya gelen binlerce kişi namazın bittiği anda bir yandan "Allahuekber" seslerini bir yandan da havaya sıkılan kurşun seslerini duydu. Eylemciler mescid'in mikrofon sistemini ele geçirdi. Eylemcilerin lideri Cuheyman konuşmaya başladı. Yanında bulunan kayınbiraderi Muhammed el-Kahtani'nin İslam aleminin beklenen mehdisi olduğunu söylüyordu. Mehdiliği sağlam kanıtlara oturtmak için ilgili hadisleri detayıyla anlatıyordu.

Cuheyman Suudi rejiminin dini niteliğinin kalmadığını dolayısıyla Müslümanların rejime itaat etme yükümlülüklerinin kalmadığını söyledi. Ülkedeki kötü gidişatın önüne geçilmesi için hayatın her alanında şeriatin tekrar uygulanmaya başlamasının gerektiğini vurguladı.


Cuheyman bu konuşmasını yaparken adamları da işgalden önce mescidin alt katlarına sakladıkları silahları mescidin ilk katına çıkardılar. Silahlar eylemcilere dağıtıldı dış kapılar kapatıldı yüksek minarelere silahlı nöbetçiler yerleştirildi mevziler planlara göre hazırlandı. İçeriye giriş-çıkışlar yasaklandı.


İşgalcilerin Talepleri

Devrimcilerden bir tanesi mikrofonlar aracılığı ile isteklerini ilan ediyordu:

1. Batıdan ithal edilen kültür taklid ve değerlere son verilerek islamiyetin adaletli kültür ve değerlerinin yerleştirilmesi emperyalist batılı ülkelerle ilişkilerin kesilmesi.

2. Babadan oğula geçen kraliyet düzeninin yıkılarak İslam devletinin kurulması hain Suud ailesinin yargılanması ve halktan çaldıklarının geri verilmesi.

3. Allah'ın indirdiği ile hükmetmeyen ülkeyi emperyalistler ve yabancı firmalara otlak yapan Kral Halid ve ailesinin kafirliklerinin ilan edilmesi.

4. İslam'a ve müslümanlara karşı düşmanca tutumu nedeniyle ABD'ye petrol ihracatının durdurulması ülkenin ihtiyaçlarına uygun olacak şekilde petrol üretiminin azaltılarak Milli Servetin heder edilmemesi...

5. Arap yarımadasını ellerine geçiren tüm yabancı askeri uzmanlar ve danışmanların yurt dışı edilmesi yabancı askeri üstlerin kaldırılması...

Taleplerin ilanından sonra Hacerül-Esved ile İbrahim makamı arasındaki bölümde Mehdi Kahtani'ye biat etme merasimi düzenlenir. Kahtani'nin eli öpülüp sonuna kadar itaat edileceği bildirilir.

Sabah namazına gelen binlerce sivile çıkmakta serbest oldukları söylenir. Çoğunluğu çıkar. yaklaşık 30 kişinin eylemcilerle kaldığı tahmin edilmektedir.

Suudi Hükümetinin Şaşkınlık Dönemi

İşgalden 3 saat sonra Mescid-i Haram çevresine gelen Suudi askerleri içeri girme denemelerinde yoğun ateşle karşılık görünce geri çekilirler.

İşgalin ilk günlerinde Suudi hükümeti tam bir şaşkınlık ve ne yapacağını bilememe durumu içindedir. İçeride rehine var mıdır varsa kimlerdir kaç kişilerdir? Eylemciler kimler ve kaç kişilerdir gibi hiç bir bilgiye ulaşamazlar.


Kabe'yi kuşatan Kraliyet Muhafız Alayı mutaasıp asker ve subaylardan müteşekkildir. İnançlarından dolayı Mescid'de silahlı bir çatışmaya girmeyeceklerini beyan ederler. Suudi hükümeti bu dönemde tam bir şakınlık dönemindedir. Kabe'nin kan dökülerek alınmasının İslam aleminde yaratacağı olumsuz etkiden çekinmektedir.

Suudi kralı Halid hemen muhafızları teftişe gider. Kabe'nin Harici isyancılar tarafından işgal edildiğini görevlerinin Allahın Evi'nin temizlenmesi olduğunu görevlerini yapmazlarsa Pakistanlı paralı askerleri kullanacağını söyler. Bazı muhafızlar ikna olur olmayanlar ise tutuklanır.

1979 Kabe baskını yapan eylemcilerin sayısı en az 500 olarak tahmin ediliyor.

Eylemden önceki gecelerde büyük miktarda yiyecek malzemesi ilk yardım malzemesi ve cephane mescidi haram'ın alt katındaki mahzenlerde saklanıyor. Böylece eylemcilerin çok uzun süre dış destek almaksızın direniş yapabilmesi mümkün oluyor.

DÜNYADAN TEPKİLER

Eylemcilerin ve onlara dışarıdan destek verenlerin tam olarak anlaşılabilmesi için dört günün geçmesi gerekecektir. Bu olaydan birkaç ay evvel İran'da islam devrimi olmuştur. Kabe baskınını İran devrimi izinde gören oldukça fazla kişi vardır başlarda. Bunlardan biri Mısır devlet başkanı Enver Sedat'tır. Hedefi İran göstermiştir.

İran lideri Ayetullah Humeyni ise işgalden Amerika'yı sorumlu tutmaktadır. Humeyni "Büyük şeytan" Amerika'yı kutsal topraklardan çıkarmak için tüm dünya müslümanlarını cihata çağırmaktadır.

Suudi yetkililerin işgalciler için "hariciler" terimini kullanması Pakistan basınında yanlış anlaşılarak yabancılar anlamına gelen hariciler terimiyle Amerikalıların/İsraillilerin kasdedildiği şeklinde yorumlanır ve Humeyni'nin ifadesiyle örtüşür. Fas'dan malezya'ya kadar dünyadaki hemen tüm İslam ülkeleri ayağa kalkar ve Amerika-İsrail alyehinde gösteriler düzenlenir. İslamabad'daki binlerce kişinin gösterisi sırasında bir ABD askeri linç edilir diğeri ise yakılılarak öldürülür.

Türkiye'de ise Milli Talebe Birliği işgali "gerçekleştiren" siyonistleri kınayan basın açıklaması yapar. istanbul ve izmir'de kimi öğrenciler boykot yapar ABD ve İsrail bayrakları yakılır.


SUUDİ REJİMİ İLK ŞOKU ATLATTIKTAN SONRA

Suudi yönetimi ilk günlerdeki şoku atlattıktan sonra bazı önlemleri uygulamaya sokar:

1) Eylemcilerle bağlantısı olacağı şüphesiyle tüm üniversiteleri geçici olarak kapatıp binlerce yabancı müslüman öğrenciyi uçaklarla memleketlerine gönderirler.

2) Mısır El-Ehram Gazetesi'ne göre Mekke Medine ve Taif şehirlerinde sokağa çıkma yasağı konuldu.

3) Yabancı gazeteciler Mescid-i Haram'a yaklaştırılmadılar. Bu önlem kimilerine göre operasyonda kullanılacak Amerikalıları gözden gizlemek içindi.

4) Silahlı Kuvvetlerde seferberlik ilan edildi. İzinler kaldırıldı.

5) Kara ve deniz sınırlarında güvenlik artırıldı. Karayollarında zırhlı yelekli güvenlik kuvvetleri sık kontrol noktaları kurdu.

6) Yönetim aleyhinde yayınları kontrol amacıyla postanelerde denetim kuruldu.

HER İKİ TARAF DA KENDİ DURUMUNA UYGUN AYETLERİ TEMEL ALIYOR

Cuheyman ve grubu için Maide suresinin 97. ayeti kendi durumlarını tanımlamada uygundu:

"Allah Beyt-i Haram (Olan) Kabe'yi İnsanlar İçin Bir Kıyam Yeri (Ayaklanma Yeri) Kıldı..."

Diğer yandan Müslim referanslı bir hadis kendilerini motive ediyordu:

"Resullullah buyurdu ki: Karanlık bir gecenin parçaları gibi olan fitneler ortaya çıkmadan önce hayırlı ameller işlemede acele edin..."

Cuheyman'a göre zaman gelmişti.

Öte yandan Suudi rejimi Mescid'e operayon için devlete yakın İslam alimlerinden fetva almayı başardı. Fetvada kendilerini haklı gösteren ayet ve hadisler yer alıyordu örneğin:


"Hz. Peygamber şöyle buyurdu: Siz birlik halinde iken size gelip de birliğinizi bozmak bütünlüğünüzü parçalamak isteyen biri olursa boynunu vurun." (Ebu Müslim)

Karşı tarafın da Ebu Müslim'in ilettiği bir diğer Hadisi kendisine dayanak yaptığına dikkat edin.

Görünen o ki her iki taraf da kendi çıkarına/hedefine uygun hadis ve ayetleri kırpıp almaktadır.

Suudi kraliyet tarafının elde ettiği fetvada başka hadis ve ayetler de kullanılmıştır. Bunlardan biri şuydu:

"Kim orada (Kabe'de) zulümle haktan sapmak isterse ona acı bir azap tattırırız." (Hac Suresi 25)

Askeri operayon için artık fetva alınmıştı. Operasyon safhasına geçmden önce Cuheyman el-Kuteybe'yi ve mehdi ilan ettiği kayınbiraderi Muhammed Kahtani'yi geçmişlerini ideolojilerini biraz daha tanıyalım.

MEHDİ MUHAMMED KAHTANİ

Cuheyman'ın kayınbiraderi olan Muhammed Kahtani mehdi yani İslam alemini kurtaracak olan önder olarak tanıtılır. Kuran'da mehdilikle ilgili ayetler bulunmasa da konuyla ilgili hadislerin bulunduğu bilinmektedir.

Ebu Davud'un rivayet ettiği bir hadis şöyledir:

Dünya tek bir gün kalsa bile Allah Teala muhakkak o günü uzatır ve yüce Allah o günde benim neslimden yahut da Ehl-i Beyti'mden adı adıma babasının adı da babamın adına uygun olan (yani Abdullah oğlu Muhamed olan) kemal sahibi bir kimseyi gönderir buyurmuştur.

Cuheymanın kayınbiraderi Muhammed Kahtani bu tanıma uymaktadır. Onun da babasının adı Abdullah adı ise Muhammed'dir.

Bir diğer Ebu Davud hadisine göre mehdi Hacerül Esved ile İbrahim Makamı arasınaki alanda biatı (İslami itaat) kabul edecektir. Cuheyman bu hadise uygun şekilde davranarak kayınbiraderini Hacerül Esved ile İbrahim Makamı arasına koyarak yüzlerce militanının onun elini öperek biat ettiği bir töreni hayata geçirir.

Cuheyman hadislerin-ayetlerin anlamlarını esnetme veya mecazi anlam yükleyip farklı yorumlama yerine metni olduğu gibi alma eğiliminde idi. Örneğin İsrail'in elinden Kudüs'ü almanın yolunun tanklar toplar uçaklar değil bir hadise dayanarak mehdi döneminde ellerinde kılıçlar altlarından atlarla ahir zaman askerleri tarafından başarılacağına inandığını kendi yazdığı risalede belirtmektedir.


MESCİD-İ HARAM'A ASKERİ OPERASYON

Devlete yakın Suudi ulemasının fetvasını arkasına alan Suudi yönetimi biraz rahatlar. Fetva gereği önce işgalcilere süre verilip teslim olmaları isteniyor. Cuheyman bunu kabul etmiyor. Ardından askeri operasyon işgalin 6. günü başlar.

Önce kapıları tutan direnişçilere yoğun ateş ile uzaklaşmaları denenir. Kapılar iyi istihkam edildiği için bu başarılamaz. İsyancılardan Mescid'in minareleri yerleşen keskin nişancılar Suudi askerlerini avlamaya başlar.

Ardından ağır zırhlı araçlarla mescidin kapıları kırılarak içeri girilir. Bir yandan da helikopterlerden mescide indirme yapılır. İndirme sırasında gene çok sayıda Suudi askeri kaybedilir. Bu arada bazı helikopterler mesciddeki direnişçilerin üzerine bombalar atar. Mescidin zemin ve üst katlarından göğüs göğüse çarpışmalar sonucunda Suudi güçleri zemin katı ve üst katları ele geçirir.




Fransız timi GIGN'de doğrudan doğruya alt katlara girmeyi düşünmez. Bunun yerine alt katlara göz yaşartıcı gazlar verilir bu gazların etkisiyle kimi direnişçi teslim olur kimisi elinde silah ateş ederek dışarı çıkar ve vurulur. Ancak alt kat hala temizlenememiştir. Bu sefer alt katlara tonlarca su boşaltılır. Su iyice yükseldiğinde ise yüksek voltajlı elektrik verilir. 5 aralık 1979 günü Kabe işgalcilerden kurtarılmış olur.

Mehdi Kahtani ölmüş Cuheyman ise sağ yakalanmıştır. Cuheyman'ın yakalandığındaki görüntüsü:
jhemansolahnawadiresizelf7.jpg




Bir Fransız gazetesinin haberi üzerine Fransız özel timinin Kabe'yi kurtardığı açığa çıkar.

Bilanço:

Operasyonda Suudi güçlerinden ölenlerin sayısı 127 isyancılardan ölenlerin sayısı 117 olarak açıklanmıştır. Hacılardan namaza gelenlerden ölenlerin sayısı 26'dır. Yüzlerce de yaralı vardır.

Yargılamalar sonucunda 63 kişi idama mahkum olur kafaları kesilerek infaz edilir.

 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt